|
Prof. Dr. Sinsi
|
Nevroz Ve Çeşitleri
Nevroz, toplumsal tavır ve davranışları tutuklayan ve kişide ruhen hasta olduğu bilinciyle birlikte bulunan tinsel bir hastalıktır
Nevroz Terimi ve Tarihçesi
Nevroz terimi ilk kez W Cullen tarafından ortaya atıldı Nevrozlar uzun süre, belli lezyonlara bağlanmayan işlevsel sinir hastalıkları sayıldı (Babinski) Nevrozlar, akıl hastalığı denen ve özgüllüğü bozuklukların ruhsal belirtilerine dayanan ve nevrozların özel bir sınıfını oluşturan psikozlardan zorlukla ayırt ediliyordu Cullen'in görüşlerinden çok etkilenen P Pinel sayesinde, nevrozlar organik bir neden bağlanmaya başlandı 19 yy'in ikinci yarısında organcı düşünceler gittikçe başarı kazandı Bu başarı, hastalığı herhangi organik bir dayanak bulunamayıp nevroz kavramı ortadan kalkma evrimi gösterinceye kadar sürdü Daha sonra, psikiyatri, eski anatomiklik şemalara göre biçimlendirilerek kalıtsal etmenlerin ve bünyesel yatkınlığın eklendiği organcı yorumları sürdürdü Freud'un Charcot'dan ayrılmasına neden olan işte bu anlaşmazlıktır Organikcilik konusundaki tartışmalar özellikle, Fransa'da çok yapıldı Nevrozları sinirsel ve ruhsal işlevlerin çözülüp ayrılması biçiminde yorumlayan H Ey'in özellikle J Lacan'dan ayrılmasıyla sonuçlandı Nevrozların ruhsal kökenli olduğu görüşü, nevrozları toplumsal tavır ve davranışları tutuklayan ruhsal iç çatışmalarla belirginleşen kişilk hastalıkları, diye tanımlayan P Janet'nin kuramıyla desteklendi Günümüzde, ruhsal hastalıkların toplumsal kökenli olduğunu savunan başka düşünce akımları da vardır Bu anlayış özellikle R Laing tarafından temsil edilen karşıt psikiyatri ve F Basiglia tarafından temsil edilen deliliği reddedici akım için geçerlidir
Freud ruhsal nedenselliği bilinçaltına özgü yapı ve dinamizm deyimiyle tanımladı Nevrozun merkezinde bulunan ruhsal çatışmanın bağlı olduğu üst ruhbilimin boyutları yerel ortamı, ekonomik etmenleri ve kalıtsal özellikleri kapsar Çatışma, çocuk cinselliğinin Odipus kompleksi çerçevisinde gelişmesiyle örülür Çatışmanın hastalığa dönüşmesi için, cinsel isteğin doyumundan yoksun kalması gibi özel durumlar gerekir Bu istekler, o zaman, dolaylı yollardan karşılanmaya çalışılır ve baskı sürerse belirtinin çıkmasına yardımcı olur Libidonun tespitiyle ve geri çekilmesiyle birleşen içe atma, nevroza neden olan etmenlerden biridir Ayrıca, nevrozluğunun hastalığına sığınarak kaçtığı gerçek kırıntısı, fantazmalı bir dünya biçiminde yeni baştan ortaya çıkar Jacgues Lacan'ın yapıtları özellikle aşağıdaki kavramlardan yola çıkarak, nevroz ve psikozların yapısal belirlenmesinin yapılabilmesine olanak sağlamıştır: özne'nin bölünmesi, istek, nesne, eksiklik ve atılmadır  
Saplantı nevrozu
Saplantı nevrozu, hastanın kendisini sürekli olarak duygulara kaptırmaktan, belli düşünceleri aklına getirmekten, belli davranışları bir tören (ritüel) havasında yinelemekten bir türlü yakasını kurtaramadığı nevroz türüdür
Kimi zaman çok ağır bir durum gösterebilir Kişinin mesleksel uğraşını sürdürmesine engel olabilir Gündelik hayatta yaşadığı birçok şeyden kopmasına, düzensizleşmesine neden olabilir
Savunu nevrozu
Savunu nevrozu, bilinçdışına itilmiş içtepi ve duygulara karşı kendini savunmaktan kaynaklandığını ileri sürdüğü nevrozlara Sigmund Freud'un verdiği toplu bir isimdir
Özellikle saplantı nevrozu, fobiler ve histeriler, ayrıca karakter nevrozları bunların arasındadır Belirtilerin temelinde saklı yatan çatışma, hasta için bir güncellik özelliği taşımaz, yani inaktüeldir Çünkü erken çocukluk döneminde yaşanmış travmatik bir olay söz konusudur Savunu nevrozları güncel nevrozlara karşıt bir grup oluşturur
Bensevisel nevroz
Bensevisel nevroz olarak da bilinen narsistik nevroz, libidonun dış olaylardan gerisine geçerek "ben" kapsamına alınması ve aktarımsal gücünü yitirmesi sonucu ortaya çıkan ruhsal bozukluktur
Sigmund Freud, başlangıçta şizofreni de içerisinde olmak üzere bütün psikozları narsistik nevroz diye niteleyerek bunların aktarım nevrozlarından ayrılmış, daha sonra aynı kavramı depresik (çöküntü) hastalık için kullanmıştır
Korku nevrozu
Belirtileri
Sık nöbetler ya da uzunca zaman süren korkulu durumlar şeklinde kendisini açığa vuran korku, yalnızlık, terk edilmişlik ya da bunun yol açtığı çaresizlikten kaynaklanır Aşırı bekleme korkusu, boşlukta yüzen korku, karanlıktan, yılanlardan, kurbağalardan, farelerden aşırı korku şeklinde açığa vurabileceği gibi, kalp atışlarında hızlanma, solunum güçlüğü, baş dönmesi, tireme, geceleri korkuyla uykudan uyanma, sık sık idrara çıkma, genel bitkinlik gibi bedensel korku şeklinde görülür
Psikanalizde korku nevrozu
Freud tarafından nevrasteniden ayrılarak güncel nevrozlar arasına katılmıştır Freud'a göre korku nevrozunun nedeni, normal olarak cinsel bir birleşmenin yarıda kesilmesi, dulluk yaşamı, adetten kesilme ve cinsel özdoyuru, el çekme gibi cinsel alandaki aksamalar şeklinde kendini açığa vuran güncel çatışmalarda aramak gerekir Aşırı çalışma sonucu ortaya çıkan bitkinlik durumları da korku nevrozuna yol açabilmektedir
|