08-20-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
İsviçre Tarihçe
Tarihçe
1291 yılında Uri, Schwyz ve Unterwalden kantonlarının oluşturduğu üç orman kantonu temsilcileri bir Federal Beyanname altına imza attı Beyanname'ye imza atan taraflar, o zamanlar Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu'nda Avusturya Düklüğünü elinde tutan Habsburg hanedanının hükmüne karşı çıkabilmek için birleşmeyi taahhüt ediyorlardı 15 Kasım 1315 günü Morgarten Çarpışması'nda Habsburg ordusunu yenen İsviçreliler, Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu içinde İsviçre Konfederasyonunun varlığını güven altına almıştır
1353 yılına gelindiğinde ilk birleşen üç kantona ek olarak Glarus ve Zug kantonlarıyla Lüzern, Zürih ve Bern şehir devletleri de birliğe katılarak 15 yüzyıla kadar varlığını sürdüren (Zürih bir toprak anlaşmazlığı nedeniyle 1440 yılında konfederasyondan atılmıştır) ve sekiz eyaletten oluşan "Eski Federasyonu" kurdular 1470'lerde Bourgogne dükü I Charles'a karşı kazandıkları zaferler ve İsviçre paralı askerlerinin başarılarıyla federasyonun hem gücü hem de zenginliği arttı İsviçre kantonları sıralaması yapılırken geleneksel olarak, şehir devletlerini takiben kurucu kantonlar ilk sekiz "Eski Kanton" olarak önde anılır, 1481 yılından sonra federasyona katılan diğer kantonlar tarih sırasına göre dizilir Kutsal Roma Cermen İmparatoru I Maximilian'a karşı İsviçrelilerin 1499 yılında kazandığı zafer sonucunda, İsviçre, Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu'ndan ayrılıp de facto bağımsızlığını kazanmıştır
1506 yılında II Julius, günümüzde hala Vatikan'ı koruyan İsviçreli Muhafızları işe aldı Federasyonun genişlemesi ve ilk savaşlarda elde edilen yenilmezlik ünü 1515 yılında Marignano Çarpışması'ndaki İsviçre yenilgisi ile ilk kez durakladı Bazı kantonlarda Huldrych Zwingli'nin Reformunun başarılı olması 1529 ve 1531 yıllarında kantonlararası savaşların (Kappeler Kriege) çıkmasına neden oldu Katolik ve Protestan kantonlar arasında anlaşmazlığın devam etmesi üzerine 1656 ve 1712 yıllarında Villmergen Çarpışmaları ile karşılıklı şiddet devam etmiştir 1648 yılında Westfalya Barış Antlaşması ile Avrupalı ülkeler İsviçre'nin Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu'ndan ayrılmasını ve tarafsızlığını tanıdı
1798 Fransız işgali
1789 yılında Fransız Devrimi orduları İsviçre'yi işgal ederek zorla yeni bir anayasayı uygulattırdı Bu anayasa ile ülkenin hükümeti merkezleştiriliyor ve kantonlar ortadan kaldırılıyordu Helvet Cumhuriyeti olarak bilinen yeni devletin halk arasında hiç desteği yoktu Yabancı işgal kuvvetleri tarafından zorla kabul ettirilen bu hükümet dinsel inanç özgürlüğü de dahil olmak üzere yüzyıllarca süren gelenekleri yıkmıştı Bu devlet, İsviçre'yi Fransa'nın bir uydusundan başka bir şey yapmamıştı Sık sık ortaya çıkan ayaklanmalar, Fransız birliklerinin varlığı nedeniyle başarıya ulaşamamıştı Eylül ayında Nidwalden isyanının Fransızlar tarafından kanlı bir şekilde bastırılması çok iyi karşılanmamıştı
Fransa ile diğer ülkeler arasında savaş çıktıktan sonra İsviçre, Avusturya ve Rusya gibi başka kuvvetler tarafından da işgal edilmişti İsviçreliler, merkez hükümeti destekleyen "Cumhuriyetçiler" ve kantonların özerkliğinin tekrar verilmesini isteyen "Federalistler" arasında ikiye bölünmüştü Napolyon Bonapart, her iki tarafın önde gelen politikacılarını 1803 yılında Paris'te biraraya getirdi Bu toplantının sonucunda İsviçre'nin özerkliğini büyük oranda geri veren ve 19 kantondan oluşan bir Konfederasyonu kuran Aracılık Yasası çıkmıştır Bu tarihten sonra İsviçre politikasının en önemli konusu kantonların kendi kendini yönetme geleneği ile merkez bir hükümet gerekliliği arasında geçecektir 1815 yılında Viyana Kongresi ile İsviçre'nin bağımsızlığı ve tarafsızlığı tüm Avrupa güçleri tarafından tanınmıştır Bu tarihte, Valais, Neuchatel ve Cenevre kantonlarının federasyona katılmasıyla birlikte İsviçre tarihteki en son genişlemeyi gerçekleştirmiştir
1848 anayasası
1845 yılında katolik ve protestan kantonlar arasında bir iç savaş (Sonderbundskrieg) patlak verdi O zamanlar hükümette olan Radikal Partinin yaymaya çalıştığı daha üniter bir İsviçre fikrinden hoşlanmayan katolikler Sonderbund adını verdikleri özel bir antlaşma ortaya çıkardılar Radikallerin de bu antlaşmaya karşı çıkması üzerine ortaya çıkan savaş bir aydan az sürdü ve yaklaşık yüz kayıp verildi Küçük başkaldırılar dışında bu çarpışma, İsviçre topraklarında yaşanan son *****lı çatışmaydı
İç savaştan sonra İsviçre referandum uygulamasına geçti ve 1849 yılında federal anayasa kabul edildi Bu anayasa ile merkez otorite kuruluyor ve kantonlar yerel konularda kendi kendilerini yönetebiliyorlardı Nüfus artışı, Sanayi Devrimi ve tek para birimi kullanılması nedeniyle 1872 yılında bu anayasa önemli oranda düzeltilmiştir Bu anayasayla savunma, ticaret ve yasal konularda federal sorumluluk da düzenlenmişti
1893 yılında anayasa olağandışı bir şekilde doğrudan demokrasinin uygulanmasına yönelik olarak düzenlenmiştir ve günümüzde de tek örneği teşkil etmektedir
20 yüzyıl
İsviçre 1920 yılında Milletler Cemiyeti'ne ve 1963 yılında da Avrupa Konseyi'ne katıldı I Dünya Savaşı'nda tarafsızlığını açıklayan ülke asker olarak savaşa katılmadı II Dünya Savaşı'nda da tarafsızlık açıklanmış, bir Alman müdahalesi planlansa da bu gerçekleşmemiştir Bu müdahalenin gerçekleşmemesinin nedenlerinden birisi olarak General Henri Guisan önderliğinde İsviçre *****lı Kuvvetlerinin seferberliğe geçmesi gösterilir Bazı İsviçre vatandaşlarının Yahudi Soykırımı esnasında elde edilen paraların aklanmasına yardımcı oldukları dolayısıyla da İsviçre'nin tarafsızlığına gölge düştüğü iddialarının yanı sıra İsviçre, Almanya ve Mihver Kuvvetlere karşı yürütülen casusluk faaliyetlerinin bir merkezi haline gelerek yenilmelerine yardımcı olmuştur
1959 yılından itibaren kantonlarda kadınlara oy hakkı verilmeye başlandı 1971 yılında federal düzeyden sonra en son 1990 yılında Appenzell Innerrhoden kantonunda kadınlara oy hakkı verilmiştir 1979 yılında Bern kantonunun bazı kısımları bağımsızlıklarını kazanarak yeni Jura kantonunu kurmuştur 18 Nisan 1999'da İsviçre halkı ve kantonlar tamamen gözden geçirilmiş ve yenilenmiş bir federal anayasanın kabulü yönünde oy kullanılmıştır
21 yüzyıl
İsviçre 2002 yılında Birleşmiş Milletler'e tam üye oldu EFTA (Avrupa Serbest Ticaret Alanı)'nın kurucu üyesi olan ülke EEA (Avrupa Ekonomik Alanı)'nın bir parçası değildir Avrupa Birliği'ne üye olmak için Mayıs 1992 tarihinde başvuru yapılmış olsa da, Aralık 1992'de EEA için yapılan referandum sonucunda (EEA konusunda referandum yapan tek ülke İsviçre'dir) halkın EEA'ya girişi kabul etmemesi üzerine bu konuda başka bir girişimde bulunulmamıştır Bu tarihten sonra AB konusunda çeşitli referandumlar yapılmasına rağmen, bunlar ülke içindeki marjinal gruplar tarafından başlatılmış ve hükümetin desteğini almamıştır Yine de İsviçre yasaları AB yasalarıyla uyumlu hale gelmek üzere yavaş yavaş düzenlenmektedir ve hükümet Avrupa Birliği ile bir dizi karşılıklı antlaşma imzalamıştır Avusturya'nın 1995 yılında AB'ye girmesiyle birlikte İsviçre ve Lihtenştayn tamamen AB ile komşu olmuştur 5 Haziran 2005'te İsviçreliler %55'lik çoğunlukla Schengen antlaşmasına katılmayı kabul etmişlerdir AB yorumcuları bu sonucu geleneksel olarak izolasyonist bir ülke olarak nitelendirilen İsviçre'nin bir iyiniyet gösterisi olarak değerlendirdiler
Kaynak : Wikipedia
|
|
|