Yalnız Mesajı Göster

Malatya`Nın Genel Tarihi Ve Tarih Öncesinde Malatya

Eski 08-19-2012   #10
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Malatya`Nın Genel Tarihi Ve Tarih Öncesinde Malatya



OSMANLILAR DÖNEMİ


Malatya, 1515 yılından itibaren Osmanlı yönetimi altında huzur içerisinde yaşadı 1577 yılında Suriye'de, Şam Diyade adlı Türkmen aşiretinden Şah İsmail olduğunu iddia eden bir kişi ayaklandı Malatya yöresindeki Türkmenlerin de ona katılmasıyla sayıları 50000'i aşan asiler, Kırşehir yöresine kadar ilerlediler Osmanlı Devleti bu ayaklanmayı güçlükle bastırdı 1582 yılından sonra İran'la yapılan savaşlar Anadolu'da karışıklıkları daha da arttırdı Malatya ve Sivas yöresinde ayaklanan Kiziroğlu Mustafa, adamlarıyla buraları haraca bağladı Onun ölümünden sonra adamları, Malatya'dan Niğde'ye kadar yayılarak ayaklanmalarını sürdürdüler 1582 yılında, İran'la yapılan anlaşma sonrasında Anadolu askerlerinin büyük bölümü yurtlarına döndü Osmanlı Devleti bundan sonra Calalileri (asileri) cezalandırma yoluna gitti Malatya yöresindeki asilerin bir kısmı yakalanarak cezalandırıldı Geri kalanlar ise ayaklanmalarını sürdürdüler


1596 yılında Kiziroğlu Mustafa'nın adamlarından Kelp İlyas oğlu Ali, Malatya'da idi Onun ve ünlü asilerden Karayazıcı'nın merkezi yönetimle olan çatışmaları, Malatya yöresine büyük zararlar verdi


Sivas beylerbeyi Alacaatlı Ahmet Paşa, halka zulümkâr davrandı Emri altındaki askerler her yeri yağmaladılar Arapgir kadısı Taret Efendi'nin İstanbul'a gönderdiği 1603 tarihli mektuplar bu durumu açıkça ortaya koymaktadır Bunlara göre Malatyalı Zeynel Bey, Arapgir sancağının Alacaatlı Ahmet Paşa tarafından kendisine verildiğini ileri sürerek, 600 askerle Arapgir'e gelmişti Kasaba halkı bunları kabul etmemiş, çıkan çatışmada asiler, halktan 200 kişiyi öldürmüşlerdir Bu sırada yine Alacaatlı Ahmet Paşan'nın adamlarından Kayserili Bali Ağa, müfettişlik taslayarak Arapgir'e geldi, Malatya'lı Zeynel Beyle birleşerek kasabayı haraca bağladı Arapgir'de 40 gün kalan asiler 300'den fazla evi yıkıp, yakacak olarak kullandılar Zeynel Bey'in ayrılmasından sonra, Arapgir bu defa da Gerger'de oturan Başı Büyük Hamza Bey ile Kethudasının saldırısına uğradı Başıbüyük oğlu Hamza bey, 700 zorba ile kasabayı basıp halktan 100 kişiyi öldürdü, Arapgir halkı evlerini bırakıp dağlara kaçmak zorunda kaldı Kasabada üç aydan fazla kalan Hamza Bey, her yeri yağmalayarak yöre köylerinden topladığı 40000 hayvanı Gerger'e gönderdi Dağlara kaçan halkın bir bölümünü de yakalatarak soydu


Bu dönemden sonra Malatya'da yer yer ayaklanmalar olduysa da Osmanlı'ya bağlı olarak huzurlu bir yönetim oluşturulmuştur


XIX yüzyılın başlarında, Malatya kenti harap bir durumdaydı Yılın yaklaşık 4/3'ünü bağlarda geçiren halk, bu yörelerde yerleşme eğilimindeydi Kent de bu sebepten dolayı gelişemiyordu 1835 yılında Malatya'dan geçen J Brand, kentin sürekli eşkiya saldırısına uğradığını sıkça görülen salgın hastalıklardan zarar gördüğünü belirtmektedir


1838 yılında, Osmanlı ordusu komutanı Hafız Paşa, karargahını Harput Mezra'dan Malatya'ya taşıyınca, Eski Malatya (Battalgazi) tamamen terk edilmeye başlandı Askerlerini barındıracağı ev bulamayan Hafız Paşa, bağlara göçen halkın evlerine el koydu Ordu, 1838-1839 kışını Malatya'da geçirince kent halkı bağlara sığınmak zorunda kaldı Bağların bulunduğu Asbuzu yöresi (bugünkü) Malatya olarak gelişmeye başladı Ordu Nizip Savaşı için Eski Malatya'dan aydıldıktan sonra, halk harap olmuş evlerine dönmedi Malatya'dan geçen İngiliz gezgin, W F Ainsworth, askerlerin ayrıldığı kentte, yıkık 500 ev bulunduğunu yazmaktadır Charles Texier de, kervansarayların ıssız, evlerin perişan olduğunu belirttikten sonra Eski Malatya'nın yakında kent olmaktan çıkacağını belirtmektedir


Yeni Malatya'nın kurulduğu Asbuzu yöresi, sulu bahçeler ve bağlardan oluşmaktadır Ayrıca bağ ve çevrelerinde ufak yerleşim yerleri de bulunmaktaydı Zamanla dış mahalleler Asbuzu ile birleşti Malatya XIX yüzyıl boyunca küçük bir kent olarak kalmış, asıl gelişmesi Cumhuriyet döneminde olmuştur


1521 yılında Maraş (Dulkadiriye) eyaleti kurulduğunda Malatya bu eyalete bağlı bir sancaktı Ayn-ı Ali Efendi'nin Kavanın-i Al-i Osman risalesine göre, 1609 yılında Maraş eyaleti sancakları arasında Malatya da bulunmakta idi Bu durum uzun süre değişmemiştir Başbakanlık Arşivi, Maliyeden müdevver 9590 nolu deftere göre, 1777-1787 yıllarında Malatya Rakka (Suriye Şehri) eyaletine bağlıydı Bu tarihte Malatya Sancağının kazaları şunlardı: Kahta, Taşabad, Şuuremaa Bucak, Gerger, Besni, Maşra, Hısınmansur, Samsat, Dostibirke, bu dönemde Arapgir, Sivas eyaletine bağlı bir sancaktı Darende ise Sivas eyaletine bağlı, Divriği sancağının kazası idi


Malatya'da 1518-1530-1560 yıllarında üç defa sayım yapılmıştır 1530 yılında kent nüfusu 7300 kadardı 1560 yılında ise 8700'ü bulmuştur XVI Yüzyıl ortalarında Malatya'da 32 mahalle vardı


Malatya yöresi, Osmanlılar'ın klasik döneminde, Maraş eyaletine bağlı bir Liva (Sancak) idi 1831 yılındaki idari değişiklikle, Malatya Liva'sı, Maraş Merkez Liva, Samsat ve Gerger Liva'larıyla birlikte Maraş eyaleti sınırları içinde yer almakta idi


1847 yılındaki idari ,bölünmede Malatya Livasının bu defa Harput eyaletine bağlandığı görülmektedir Malatya'nın yanı sıra, Harput eyaletinin diğer Livaları Merkez Liva, Arapgir ve Besni'dir


1867 yılındaki vilayet nizamnamesi ile, Malatya Liva olmaktan çıkıyor ve kaza'ya dönüşüyordu Bu dönemde Malatya kazası, Diyarbakır vilayetinin Mamuret-ül Aziz sancağına bağlı kazası idi


1877 yılındaki Devlet Salnamesi, Malatya'mın, Diyarbakır vilayetine bağlı bir sancak olduğunu kaydetmektedir Bu dönemde, Malatya sancağımın kazaları, sırasıyla, Akçadağ, Besni, Hısınmansur ve Kahta idi Arapgir kazası ise Mumuretül Aziz'e bağlı idi


1892 yılındaki Devlet Salnamesi, Malatya sancağımın Diyarbakır vilayetinden alınarak, Mamuret-ül Aziz vilayetine verildiğini belirtmektedir Bu dönemde, Malatya sancağının kazaları, 1877 yılındaki durumlarım muhafaza etmekte idi Cuinet[1], Malatya Sancağının 1891 yılında 5 kazası, 9 nahiyesi ve toplam 1240 köyü olduğunu yazmaktadır


1918 yılında Malatya sancağı, 1892 yılındaki durumunu korudu Bugün Malatya'ya bağlı olan Darende kazası ise 1867 yılından sonra Sivas Merkez Sancağı'na bağlıydı Osmanlı dönemin'in sonunda Müstakil Mutasarrıflık olan Malatya bu durumunu 1924 yılına kadar sürdürmüştür


1881-1893 yılları arasında Malatya Merkez Kazası'mn 133 244 kişi nüfusu vardı Cuinet 1892 yılında Malatya sancağının toplam nüfusunun 216280 olduğunu belirtmektedir


Cumhuriyetle birlikte (20 Nisan 1924 Anayasası 89 maddesi ile ) il olan Malatya, yabancı işgaline uğramayan, nadir kentlerinden biridir Malatya Ali Galip olarak bilinen ve Mustafa Kemal'in tutuklanmasını amaçlayan olayın dışında önemli bir hadiseye şahit olmamıştır Malatya, Mondoros Mütarekesi döneminde, Karargahı Diyarbakır olan 13 Kolordu'nun denetimi altında idi Kolorduya bağlı 12 Süvari ve Topçu alayının karargahları buradaydı Yöre halkının siyasi eğilimlerini aşiret ilişkileri belirliyordu 1919 yılında merkezi İstanbul'da olan Kürt Teali Cemiyetinin, Elazığ şubesi aracılığıyla Malatya yöresinde de yoğun çatışmaları vardı Bu cemiyet 1919 yılının Ağustos ve Eylül aylarında Malatya, Mutasarrıfı Bedirhanlı Halil Rahmi Bey ve İngilizler 'in Musul'daki siyaset temsilcisi Nowill'in yardım ve gayretleri ile bir ayaklanma için yoğun çaba harcıyorlardı Bu çalışmaları, Harbiye ve Dahiliye nezaretlerine bildiren birlik komutanları gerekli tedbirlerin alınmasını isteyerek ve kendileri de üzerlerine düşen görevleri yaparak tehlikeyi bertaraf etmişlerdir

Alıntı Yaparak Cevapla