Konu
:
Duygusal Çöküntü - Melankoli
Yalnız Mesajı Göster
Duygusal Çöküntü - Melankoli
08-16-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Duygusal Çöküntü - Melankoli
DUYGUSAL ÇÖKÜNTÜ - MELANKOLİ
Melankoli elde edilememiş hedefler sonrasında insanın düştüğü ruh halidir
Can sıkıntısı hüzün yalnız kalmayı istemekle seyreden hayattan kopma durumudur
Melankoli derin bir keder içinde hüzünlü acı çeken yalnız umutsuz bir insanın içinde bulunduğu durumdur
Melankolik mizaçlı kişiler mutsuzdur
Yalnızlığı toplumdan uzaklaşmayı ve insanlardan soyutlanmayı tercih ederler
Diğer insanlarla yakın ilişkiler içine girmekten kaçarlar
Yaşamı boş ve anlamsız bulurlar
Keder mutsuzluk ve değersizlik duyguları içindedirler
Melankoli depresyona dönüşebilir ve ağır depresyonlarda intihara gidilebilir
Duygusal çöküntü içinde olanlar hüzünlü bir yüz ifadesine sahiptir
Gözleri ve ağzı aşağıya doğru sarkıktır
Bakışları boş ve omuzları düşüktür
Elemli ya da ifadesiz bir görünümleri vardır
Bu kişilerde durgunluk ve yetersizlik duygusu hakim olabilir
Hiçbir şeye ilgi duymama rahat uyku uyuyamama huzursuzluk kararsızlık umutsuzluk ve iştahın kaybolması iç gerginlik gibi belirtiler olabilir
Bu özelliklerin hepsi bir kimsede gözlenmeyebilir
En belirgin özellik kişinin kendini değersiz ve yetersiz görmesidir
Diğer özelliklerden yaygın olanlar yaşama sevincini kaybetme sürekli yorgun olma her şeye karamsarlıkla bakmadır
Melankolinin dışa vuran belirtileri ister doğuştan isterse toplumsal nedenler sonucu olsun insanın var oluşunu diğer insanlarla olan ilişkilerini irdeleyen bir yaklaşımdır
Melankoli dünyaya gelmesine fırlatılıp atılmışlığına bir türlü anlam veremeyen dünya ve diğer insanlarla ilişkilerini sorgulayan ve bütün bunlardan acı çeken korkan var oluş konumundan sürekli güvensizlik duyan bir türlü kendisi olamadığını duyumsayan ve düşünen insanın durumudur
Melankolik insan huzurlu olabilmek sakin bir hayat sürebilmek için yalnızlığı seçer
Ancak yalnız olduğunda da hayatla ve insanlarla olan ilişkilerini sorgulaması ve sürekli düşünmesi kendini suçlaması var oluşunun nedenini araması gibi sebeplerden dolayı bir türlü dinginliğe ulaşamaz
Sıkıntıları ve bunalımları sona ermez
Olayların yaşamın ve insanların içinde olmaktansa dışarıdan çıkarsız amaçsız bir izleyici ve gözlemci olmayı tercih eder
Bitmeyen sıkıntısı boşluk içinde oluşu ve hüznü onu içinden çıkamayacağı kederlere boğabilir
Melankolik kişi duyarlı bir yapıya sahiptir
İnsanlarla iyi ilişkiler kurmak isteyebilir
Ancak doğal olmayan yapmacık ilişkiler sahte kimlikler maskeler incelikten yoksun düşüncesiz davranışlarla karşılaştıkça bundan vazgeçip içine kapanır
Bir gün doğal içten ruhuna kulak verip onu içinden dışarı yansıtan insanlarla karşılaşmayı ummak ister ama umutsuzdur çünkü insan içinde bulunduğu toplum düzeni böyle bir şeye pek yatkın değildir
Birbirlerine güvenemeyen insanlardan oluşan toplumlarda maskeler takılmadan rahat edilemez
Melankolik mizaçlı kişilerde hayata karşı ilgisizlik bezginlik bıkkınlık olabilir
Çökkün ruh hali içinde görülebilirler
Geleceğe karşı umutsuzlukla birlikte çaresiz ve zavallı olduklarını hissedebilirler
Yaşamı kendi ellerinde tutamama var oluşun amacını bulamayıp kendini oluşturamama korkusu melankoliye neden olur
Kendini oluşturamayınca bu kendi elinde olmayınca çaresizliğe düşer
Ölümün kaçınılmazlığının var olmanın karşıtı olan var olamamanın ya da hiçliğin bilincindedir
Ölüm hiçlik duygusunu yaratır
Ölüm düşüncesi melankolik mizacın peşini bırakmadığı içindir ki dünyayı okumayı en iyi bilenler melankoliklerdir
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul