08-16-2012
|
#6
|
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Şark Çıbanı Ve Tedavisi
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimizde sık görülmesi se*bebiyle bu ismi alan bir parazit hastalığıdır
Halk arasında Diyar*bakır Çıbanı, Antep Çıbanı, Halep Çıbanı ve Bağdat Çıbanı gibi isimlerle de çağırılmaktadır
Tıpta "heishmania tropica" adıyla bilinen bir parazitin marife*tiyle ortaya çıkmaktadır Parazit, doğrudan bulaşabildiği gibi, "tatarcık" sineği tarafından da insana taşınmaktadır
Belirtileri:
• Vücuda girdikten iki hafta sonra veya bir sene içinde, girdi*ği yerde birkaç milimetre çapmda pembe bir leke olarak ortaya çıkmaktadır
• Bu leke zamanla sertleşerek kabarcık halini alır Rengi de koyulaşarak kararmaya başlar
• Hastalık bu şekliyle bir yıl kadar devam ettikten sonra iz bı*rakarak kaybolabilir
• Vücut direnci düşük kimselerde siyah kabarcık açılarak ya*ra halini alır
• Yaranın kabuğu kaldırıldığında, altından "çivi belirtisi" dedi*ğimiz birtakım çıkıntılar ortaya çıkar Hastalık, bu çıkıntılarla bir*kaç yıl devam ettikten sonra iz bırakarak kaybolabilir
• Daha çok ahn, burun, çene, ayak boyun ve kol gibi açık böl*gelerde görülen hastalık iyileşse bile "tipik bir iz" bırakır Bu ize bakarak bir kimsenin bir zamanlar şark çıbanına yakalandığı ra*hatlıkla söylenebilir
Ne Yapmalı?
• En önemli korunma tetbiri, tatarcık sinekleri ile mücadele*dir
• Her şeye rağmen, ilk belirtisinden hastalığa yakalandığını farkeden kimse derhal bir sağlık kuruluşuna baş vurmalıdır
Tedavide:
• Yara içine emetin ve atebrin şırınga edilmesi iyi neticeler vermektedir
• Ayrıca antimon bileşikleri, amfoterisin B ve neostibosan gibi ilâçların damar yahut kas yoluyla vücuda ve*rilmesi tedaviyi hızlandırmaktadır
• Yara yerine yerleşen bakterilerle mücadele etmek için anti*biyotik ve sulfanomid kullanılır
• Tedavi sırasında yara üzerindeki kabuklar temizlenmeli, pansuman edildikten sonra temiz gazlı bezle kapatılmalıdır
|
|
|
|