Prof. Dr. Sinsi
|
Araştırmalarına, Tanrı’Nın Tahtını Güçlendirmek Amacıyla Başladı
ARAŞTIRMALARINA, TANRI’NIN TAHTINI GÜÇLENDİRMEK AMACIYLA BAŞLADI
İngiliz Kraliyet Ailesi’ne ait Beagle adlı gemi, 4 yıl 9 ay sürecek seyrine başladığında tarihin en tanınmış gemilerinden biri olacağı bilinmiyordu kuşkusuz Güney Amerika’nın haritasını çizmek, ticaret olanaklarını araştırmak için yola çıkan geminin konukları arasında bir din adamı vardı: Bugün dünyada 200’üncü doğum yılı kutlanan Charles Darwin!
Bu yolculuk aynı zamanda doğa bilimci olan Charles Darwin’in hayatını kökten değiştirecekti…
Tarih 27 Aralık 1832
Beagle inceleme gemisi, 40 bin deniz mili yol yapacak gezi için demir aldı
Kaptan Fitzroy, Charles Darwin’e “filozof” diye seslendiği için gemi personeli için onun adı “Filos” kaldı! “Filos”, Tanrı’nın tahtını sağlamlaştıracak veriler bulmak için bu gemideydi
Ancak yolculuk onun için zorluklarla başladı; deniz tutmasına zor dayandı Hassas bir yapısı vardı, Arjantin ve Şili’de ağır hastalıklarla boğuştu
Fırtınalara, depremlere de tanık oldu,
Yine de geziden büyük keyif aldı
Önemli jeolojik keşifler yaptı; yüksek tepelerde deniz dibi katmanlarını görüp heyecanlandı Soyu tükenmiş memeli hayvanların fosillerini buldu
Sürekli dua ediyor
Darwin yolculuğu sırasında hocası Peder John Henslow’a sürekli mektuplar, fosil örnekleri ve doldurulmuş canlılar gönderdi Bunlar öğretmeni aracılığıyla İngiliz doğa bilimcilerine aktarıldı Örnekler İngiltere’de şaşkınlıkla karşılandı
Kuşkusuz bu belgeler, gözlemler henüz kiliseyi rahatsız etmeyecek türdendi
Ancak İngiltere’den binlerce km uzaklıktaki Charles Darwin’in içinde fırtınalar kopmaya başladı:
Galapagos Adası’ndaki hayvan türleri başka gezegenlerin sakini gibiydi! Kuşlar insanlardan korkup kaçmıyorlardı! Ayrıca bu kuşlar, yaşadıkları adalara göre ufak fizyolojik farklar gösteriyordu Keza kaplumbağalar da öyleydi
Darwin’in düşünce ve inanç dünyası parçalanıyordu Biliyordu ki düşünceleri Kutsal Kitap’ın “Yaradılış” bölümüne tamamen aykırıydı
“Milyonlarca yıl önce başka türler mi yaşıyordu? Evet ise, bu canlılar Tanrı’nın ilk yarattığı gibi değiller mi?”
Geceler boyu Tanrı düşüncesinin yanlış çıkmaması için dua ediyordu
Diğer yanda kafasındaki sorulara engel olamıyordu:
“Dünyada yaşayan canlılar ilk yaratıldıkları gibi değil mi; bunlar noksansız ve değişmez olarak yaratılmadılar mı; yoksa kalıtım ve çevre koşullarıyla değişime mi uğradılar?”
Böyle anlarda hemen, biyolojik türlerin dağılımını "yaradılış merkezleri" fikriyle açıklayan Charles Lyell’in kitabına sarıldı
Doğaya yaklaştıkça Tanrı’dan uzaklaştığını hissediyordu
“Dünya canlılarının iki ayrı yaratıcı tarafından yaratılmış olduğu” gibi ara formüller üretmeye çalışıyordu
Charles Darwin “doğum sancıları” çekiyordu
Rahip Malthus hayranlığı
Beagle İngiltere’ye döndüğünde binlerce insan gemiyi görmeye geldi
Darwin artık ünlüydü 1 700 sayfa zooloji ve jeoloji notu tutmuş; 4 bin etiketli kemik, post, deri vs örnekleri toplamış ve 800 sayfa günlük yazmıştı (Gezi notlarını yıllar içinde üç cilt olarak yayınlayacaktı )
Cambridge Üniversitesi’ne giderek yolculuğu boyunca topladığı örneklerin tanımlanıp sınıflandırılması üzerinde çalışmaya başladı Peder Henslow, bitki örneklerini tasnif edip isimlendirmede Darwin'e yardımcı oldu Hayvan örnekleri için Richard Owen adında bir biyologla tanıştı Owen, Darwin'in getirdiği fosilleri inceleyerek o güne kadar bilinmeyen pek çok soyu “tükenmiş hayvan türü” diye tanımladı
Darwin’in korktuğu başına geliyordu…
Sapkınlıkla ve toplumsal düzeni bozmaya çalışmakla suçlanmaktan korkuyordu
Bu gerilime ve yüksek çalışma temposuna dayanamadı; hastalandı
Doktorların tavsiyesiyle dinlenmeye çekildi
Bu dinlenme sırasında oyalanmak için okuduğu hemşerisi Rahip Thomas Malthus’un nüfus üzerine yazdığı kitabı onun yerinden fırlattı Canlılar ayakta kalabilmek için değişen çevre koşullarına uyum sağlamak zorundaydılar Başarısız olanlar yok olmaya mahkumdu
Darwin düşündü; demek türler maddesel koşullar nedeniyle evrim geçiriyordu!
Artık teorisinden emindi
Ama kuram tek başına bir şey ifade etmezdi, bunu destekleyecek verilere ihtiyacı vardı Bunun için hayvan yetiştiricileriyle görüşmeye ve bitkiler üzerinde deneyler yapmaya devam etti
Bilime inandığını düşündüğü adaşı Lyell'a fikirlerini açıklayan mektup yazdı Ancak beklediğini bulamadı; Lyell, canlı türlerinin değişimini kabul etmedi Üstelik
yaradılış fikrine karşı çıktığı için Darwin'i eleştirdi
Oysa bilmiyordu ki, Darwin artık, inanç olarak agnostikliği/bilinememezliği benimsemişti
10 yaşındaki kızı Anne Elizabeth ölünce Tanrı’nın iyiliğinden de kuşku duyacaktı
Marks’la Mektuplaşıyordu
O yıllarda, güneş sistemi, dünyada yaşamın oluşumu ve insanlığın kökeni konularını yazılıyor, tartışılıyordu Ancak bunların bilimsel temeli yoktu
Bu veriler ise Darwin’de vardı
Ayrıca, Darwin evrim teorisine felsefi maddeciliği eklemişti Varoluşun temeli maddeydi Akıl, ruh hep maddenin yan ürünleriydi
Evet, Darwin, Batı düşüncesinin köklü geleneklerini alt üst edecek görüşlere sahipti
2000 yıllık felsefe ve dine karşı koyuyordu
Öte yandan, yazdıklarını yayınlamamak için oyalanıp durdu Örneğin sülükayaklı türleri üzerinde tam sekiz yıl çalıştı
Cesaretini toplayıp bu kez botanist arkadaşı J Dalton Hooker’a fikirlerini açtı Bu durumu anılarına, "kendimi bir cinayeti itiraf ediyormuş gibi hissettim” diye yazacaktı
Hooker teoriyi ne kadar beğendiğini söylese de, Darwin yazdığı kitabını yayınlamamaya karar verdi
Bilim adamı dostlarını karşısına almaya cesareti yoktu
Oysa Avrupa aydınlanma/devrimler çağını yaşıyordu
“Devrim”, “Değişim” gibi sözcükleri milyonlarca Avrupalı telaffuz ediyordu
Saygın bir doğa bilimci olarak tanınan Darwin, bu çevrelerle aynı mevzilere girmek istemiyordu O yumuşak başlı devrimciydi
Örneğin, Karl Marks, Darwin’in hayranıydı Mesafeli ilişkileri vardı Yazışıyorlardı Marks, Das Kapital’in 2 cildini imzalayıp göndermişti Darwin’e göre ilişki bu kadarla kalmalıydı
Darwin, kurulu düzeninin yıkılmasından endişe duyuyordu Kopernik ve Galileo gibi dışlanmaktan korkuyordu
Üniversitelerin, gazetelerin ve ailesinin hayranlığını kazanmıştı; bilim adamları ondan “gelecek vaat edecek doğa bilimci” diye bahsediyordu Kilisenin saygını kazanmıştı
Centilmenler kulübü Athenaeum’a ünlü yazar Charles Dickens ile aynı gün üye olmuştu; bu statülerini kaybetmek istemiyordu!
Mesleki kıskançlık
Charles Darwin düşüncelerinin mezara gitmesini de istemiyordu
Kitabını vasiyeti haline getirdi, öldükten sonra yayınlanmalıydı
Sonunda bir olay Darwin’i harekete geçirdi; mesleki kıskançlık!
Haziran 1858'de A Russell Wallace’ın makalesini okuduğunda kendisininkine benzer bir teori geliştirildiğini anladı
Darwin, teorisini hemen yayımlamaya karar verdi 1837’de yazdığı eserini 1859’da yayınladı: “Türlerin Kökeni ”
Yaşamın çeşitliliği, planlı çalışan bir akıllı tasarım/tanrı tarafından değil, “doğal ayıklama” olarak açıkladığı, içinde rastlantının ve ihtiyacın birbirini yaratıcı şekilde tamamladığı plansız bir süreçte ortaya çıkmıştı
Övgüler ve acımasız sövgüler aldı
Darwin’in insanın maymundan geldiğini iddia ettiği söylendi
Halbuki Darwin’in söylediği insan ile maymunun ortak bir kökenden/soydan ayrılarak geliştikleriydi
Darwin bu tartışmalara hiç girmedi Sustu Sadece kitaplar yazdı
Eserlerini yayınlandığı günden bugüne, teorisinin “çökeceği”, “tarihe gömüleceği” “yok olacağı” söylendi Bu tartışmalar hala sürüyor
Bir gerçek var ki, 2009 bütün dünyada “Darwin Yılı” olarak kutlanıyor…
Darwin’in Zengin Ailesi
Baba tarafından dedesi Erasmus Darwin (1731–1802) İngiltere’nin ünlü bir doktoruydu Ancak şöhreti yazdığı kitaplardan ileri geliyordu: “The Botanic Garden” ve “Zoonomia ”
Botanik ve hayvan bilimi üzerine bu kitaplarda öne sürdüğü kuramlar evrim teorisinin dayanaklarından oldu
İngiltere Kralı III George’nin saray doktorluğunu reddeden Erasmus Darwin, siyasetle de ilgiliydi Fransız Devrimi’ni alkışlıyor; Amerikan Devrimi’ni destekliyor; köleliğe karşı çıkıyordu “Ay Işığı Cemiyeti” grubundaki arkadaşlarından biri de Benjamin Franklin idi
Anne tarafından dedesi Josiah Wedgwood (1730–1795) da, aynı cemiyetin üyesiydi Erasmus Darwin’in dostu ve sırdaşıydı Bugün hala sadece İngiltere’de değil, dünyada bir numaralı porselen markası “Wedgwood”un sahibiydi Bu porselenleri kraliyet ailesi gibi seçkinler kullanıyordu
Erasmus Darwin’in oğlu Doktor Robert (1766–1848) ile Josiah Wedgwood’un kızı Susannah’ın (1765–1817) evliliğinden Charles Darwin dünyaya geldi
Baba Robert Darwin doktordu ama aynı zamanda iyi bir tüccardı Çok paralar kazandı
Anne Susannah iyi yetişmişti Harika piyano çalıyordu
Altı çocukları oldu Charles Darwin beşinci sıradaydı
Charles Darwin sekiz yaşında annesini kaybetti
Küçük Charles Darwin’in etrafında hiç yaşıtı erkek yoktu Genellikle evlerinin bahçesinde yaşlı bahçıvan Abberley ile oynuyor; sürekli çiçekler hakkında sorular yöneltiyordu Dedesi gibi bitkilere, hayvanlara meraklıydı
Bazen nehir kıyısında saatlerce vakit geçiriyor; nehrin bir bölümündeki balıklarla diğer bölümündeki balıkların neden farklı olduğunu düşünüyordu Dere kenarında topladığı taşların resimlerini çiziyordu Kuşları izlemeyi seviyordu
Babası Robert Darwin, dedesi Erasmus gibi entelektüel değildi; ama yine de oğlu Charles’a kitap okumayı aşıladı Dr Robert Darwin oğlunu bazen hasta ziyaretlerine götürüyordu Oğlunun meraklı olması hoşuna gidiyordu
Charles Darwin Latince ve Yunanca’ya dayalı geleneksel Shrewsburg Okulu’na gönderildi ama o okulu sevmedi
O, Pistyll Rhaeadr’deki ünlü şelaleyi görmek için 64 km; Kuzey Galler’de Menai Boğazları üzerinde kurulmakta olan asma köprüyü görmek için 410 km yürümekten çekinmiyor, doğayı öğrenmek-tanımak istiyordu
Lise öğrenimini zorlukla bitirdi
Dr Robert Darwin o yaz yine hasta ziyaretleri için yanında götürdüğü oğlunun hastalarla ilgilenme yöntemlerinden etkilendi ve oğlunun iyi bir doktor olacağına karar verdi Charles Darwin’i de tıp öğrenimi alması için Edinburgh’a gönderdi
Darwin okula ısınamadı
Okulda çalışan köle John Edmonstone’dan hayvan doldurma sanatını öğrendi Doğa tarihiyle ilgilenen öğrencilerin kurduğu Plinius Topluluğu'na katıldı
Hocası Robert Edmund Grant ile deniz canlılarını inceledi
Bir diğer hocası Robert Jameson'dan jeoloji ve bitkilerin sınıflandırılması üzerine dersler aldı Edinburgh Kraliyet Müzesi’nin bitki koleksiyonunu düzenlenmesine yardımcı oldu
Charles Darwin kararını vermişti; babası ne kadar istese de doktor olmak istemiyordu
Babası Dr Robert Darwin oğlunun din eğitimi almasına karar verdi!
Charles Darwin öneriye soğuk bakmadı Çünkü, din adamı William Paley'nin, canlıların karmaşıklığını üstün zekâlı bir yaratıcıya bağlayan makalelerini okuyup etkilenmişti Doğayı incelemek, “Doğa’nın Mimarı”nın eserini incelemekti Din adamı olabilirdi
Cambridge Üniversitesi’nin Christ’s Koleji’ne yazıldı
Burada 3,5 yıl eğitim gördü
Doğa onun için tutkuydu; öğreniminin ikinci yılında bir at alıp sık sık araziye çıktı Hocası Peder John Stevens Henslow ile birlikte kır gezileri yaptı Herslow her daim, “soru sorma konusunda Darwin gibisini görmedim” diyecekti
1830 yılında okulu bitirdi 178 kişi arasında 10 olmuştu
Şimdi ne yapacaktı?
Kaşif Alexander von Humboldt’un 1796 ve 1801 yılları arasında Güney Amerika’ya yaptığı geziyi anlatan 7 ciltlik “Voyages” adlı kitabı elinden düşürmüyordu
Dünyanın çeşitli yerlerine geziler yapmayı planladı
Tek sorun babası para verir miydi?
İmdadına Peder Henslow yetişti Güney Amerika kıyılarını inceleyip, ticaret olanaklarını araştıracak, bölgenin haritasını çıkaracak Kraliyet Ailesi’ne ait bir gemiyle yolculuk yapmak ister miydi?
Charles Darwin “kusursuz yaratıcının” varlığını ispatlamak için bu zorlu yolculuğa çıktı
Gittiği gibi dönmeyecek; büyük bir düşünsel dönüşüm gerçekleştirecekti…
Darwin’e göre evliliğin iyi-kötü yanları
Charles Darwin 1839’da dayısının kızı, (sanata yoğun ilgisi olan ve ünlü besteci Chopin’den piyano dersleri alan) Emma Wedgwood’la evlendi
Charles Darwin, evlilik teklifi yapmadan önce bir beyaz kağıda evliliğin yararları ve zararlarını şöyle sıraladı:
Evlen
Çocukların olur
Sana ilgi duyacak yoldaş
Sevecek ve oynayacak bir şey
Bir bakıma köpekten iyi
Evle ilgilenecek biri
Müziğin ve kadınca gevezeliğin hoşluğu
İnsan sağlılığı için yararı
Kanepeye uzanmış hoş ve yumuşak bir eş
Belki de gürül gürül bir ateş
Cinsiyetsiz arı gibi yaşamanın kötülüğü
Evlenme
Korkunç zaman kaybı
İstediğin her yere gitme özgürlüğü
İstediğin cemiyete girme
Kulüplerde akıllı adamlarla uzun sohbetler
Akraba ziyaretine gitmek zorunda olmamak
Çocukların masraf endişesi
Belki kavga
Kitap vs için az para
Çok çocuk olunca ekmek parası kazanma mecburiyeti
Çok çalışmanın insan sağlığına zararı
Belki karım Londra’yı sevmeyecek
Darwin’in günlük programı
Darwin evlendikten kısa bir süre sonra Londra yakınlarındaki Dow House’daki eve taşındı ve hayatının sonuna kadar burada yaşadı Bu ev bugün müzedir
Darwin’in kolay kolay değişmez bir gününün programı şöyleydi:
Erkenden kalkıyor
Tek başına hafif bir kahvaltı yapıyor
Evin bahçesinde özel olarak hazırlanmış parkurda kısa bir yürüyüş yapıyor
Saat sekizi biraz geçe çalışma odasına giriyor, 1 5 saat çalışıyor
Salonda eşi Emma bir saat yüksek sesle kitap ya da gelen mektupları okuyor
Kanepede 1 saat dinleniyor
Sonra yine 1 5 saat çalışma odasında çalışıyor
Öğle zamanı yürüyüş için tekrar bahçeye çıkıyor
Öğle yemeğini yiyor
Kanepesinde 1 saat The Times Gazetesi’ni okuyor
Mektuplara yanıt veriyor
Emma yüksek sesle kitap okurken piposunu içiyor
Odasına çekilip biraz uyuyor
Çay içiyor
1 5 saat çalışma odasında çalışıyor
Konuklarını kabul ediyor, sohbetler yapıyor
Akşam yemeği yiyor
Emma’nın çaldığı piyanoyu dinliyor
Karı-koca tavla oynuyorlar
22 30’da yatmaya çekiliyorlar
Down Sendromu Adı
Nereden Geliyor
Charles- Emma Darwin çiftinin tam on çocukları oldu
Charles Darwin doğum kontrolüne inanmıyordu İngiliz orta sınıfının çoğalmasını uygarlıkta ilerlemenin sağlam teminatı olarak görüyordu
Ancak bu arada, Emma Darwin ne zaman hamile kalsa, Charles Darwin çarpıntılar hissediyor, depresyona giriyordu Bunun nedeni akraba evliliği nedeniyle bebeklerin kalıtımsal zaafların kurbanı olacağı düşüncesiydi
Dokuz çocuğunda korktuğu başına gelmedi
Onuncu bebekleri “Charles” doğduğunda bir hastalıkla yüzleşmek zorunda kaldılar
Bu tür sendromları taşıyan çocuklara ileri yıllarda “Down Sendromu” adı verildi
Bunun nedeni Darwin Ailesi’nin Down Köyü’nde ve bugün müze olarak kullanılan Down House’da yaşamalarıydı
Charles 2 yaşında öldü Darwin’in Anne adlı kızı 10 yaşında, Mary ise 1 aylık iken vefat etti Diğer yedi çocuğunun hepsi uzun yaşadı
Soner Yalçın
|