|  08-17-2012 | #13 | 
	| 
Prof. Dr. Sinsi
 | 
				  Hayvanlarla İlgili Duyulmamış Olaylar... 
 
             Develerin Hörgüçleri 
 Devenin ana yurdu Kuzey Amerika'dır
  Tarih içinde oradan Güney Amerika ve Asya'ya yayılmış, Kuzey Amerika kıtasında ise zamanla yok olmuştur  Güney Amerika'daki lama, alpaka (bir cins koyun), guanako (lamanın irisi) gibi hayvanlar devenin akrabaları sayılabilirler   
 Yaşadıkları kum fırtınalarına ve diğer olumsuz şartlara uyabilmek için iki sıra koruyucu kirpikleri ve tüylü kulak delikleri oluşmuş, burun deliklerini açıp kapayabilme, çok uzaktan görebilme ve koku alabilme yeteneklerine sahip olmuşlardır
   
 Develerin tek hörgüçlüleri  ne Arap devesi, çift hörgüçlüleri  ne ise Baktriane (Bactrian) devesi adı verilir
  Baktriane Afganistan'ın kuzeyinde bir yer olup bugün adı pek bilinmemesine rağmen çok çeşitli medeniyet ve kültürlere ev sahipliği yapmış, çok önemli tarihi geçmişi olan bir bölgedir   
 Her iki cins deve de yük hayvanı olarak kullanılırlar
  Çift hörgüçlü deve daha yavaştır (3-5 kilometre/saat) ama bir günde kervan içinde durmadan 50 kilometre yol gidebilir  Hörgücünün tepesine kadar olan yüksekliği 2 metre iken Arap devesinin sadece bacak yüksekliği neredeyse 2 metredir  Arap devesi 18 saat boyunca saatte 13-16 kilometre hızla yol alabilir  Develerin yük hayvanı olmalarının yanında etlerinden, sütlerinden, yünlerinden ve derilerinden de faydalanılır   
 Genelde develerin hörgüçlerinde su olduğuna, bu sayede çöllerde uzun süreli yolculuklara bu kadar dayanıklı olduklarına inanılır ama gerçek bu değildir
  Öyle olsaydı deve vücudundan su tükettikçe hörgücünün de bir balon gibi porsuyup inmesi gerekirdi   
 Develerin hörgüçlerinde sadece yağ bulunur
  Burası 30-35 kilogramlık bir yağ deposudur  Genellikle bir çok hayvan ilerde enerji kaynağı olarak kullanmak üzere vücudunda yağ depolar ama develer bunu hörgüçlerinde yaparlar  Yiyecek bulamadıkları zaman buradan faydalanırlar  Hörgücün bir ikinci işlevi de deveyi çölün kızgın güneşinden korumasıdır   
 Develer zaten çölde suya az gereksinim duyarlar
  40 dereceyi bulan sıcaklıklarda iki haftaya yakın susuz kalabilirler  Burun mukozaları insana göre 100 kat daha büyüktür  Bu sayede nefes verirken havada bulunan nemin üçte ikisini geri kazanabilirler   
 Bir devenin vücudundaki toplam suyun yüzde 22'sinin kaybı halinde karnı çekilir, kasları büzüşür ama bu, onun performansını çok etkilemez
  Buna karşın bir insan vücudundaki suyun yüzde 5'ini kaybedince görme duyusunda azalma başlar, yüzde 12'sini kaybedince de ölebilir   
 Develerin susuzluğa dayanıklı olmalarının nedeni su kayıplarının büyük bir kısmının dokularındaki sudan olması, kandaki suyun pek etkilenmemesidir
  Ancak bütün bu özelliklere rağmen susuzluğa dayanma rekoru develerde değil, farelerdedir  Bu konuda zürafa da her ikisiyle yarışabilir   
 Yeri gelmişken develerin bir başka özelliğine de değinelim
  Hayvanlar arasında sadece deve, kedi ve zürafa önce sağ taraftaki ön ve arka ayaklarını, sonra sol taraftakileri atarak yürürler  Yani sol - sağ şeklinde değil sol - sol, sağ -sağ şeklinde  Hatta şiirdeki aruz vezninin ritminin Arap yarımadasındaki develerin bu yürüyüşlerindeki ritimden doğduğu bile rivayet edilir   
 | 
	|  |   |