|  08-17-2012 | #6 | 
	| 
Prof. Dr. Sinsi
 | 
				  Filozoflar.. 
 
              
 ANAKSIMANDROS:
 
 
 İlk filozoflardan ikincisi Anaximandros’tur
  O da Miletli  Thales’ten sonraki kuşaktan  Onun öğrencisi, sonra da ardılı (halefi) olmuş  Güneş saatini bulduğu, ilk haritayı çizdiği söylenir  “Peri physeos= Doğa üzerine”adlı bir yapıtı varmış  Bu konuda bu adla yazılmış ilk yapıtmış bu  Anaximandros da, Thales gibi, arkhe sorunu üzerinde durmuştur  O da var olanların kökeninin, anamaddenin ne olduğunu soruyor  Ona göre ilk- maddenin sonsuz, tükenmez olması gerekir, çünkü ilk- madde sonsuz yaratmasında sınırsız ve tükenmez olduğunu gösteriyor  Sonsuz kavramını ilkin açık olarak belirleyip, bunu maddeye yükleyen Anaximandros olmuştur  Ancak, Anaximandros anamaddeye yalnız sonsuzluk niteliğini yüklemekle kalmıyor, daha da ileri gidiyor: İlk –madde yalnız sonsuz değildir, sonsuz olandır da; çünkü ona, daha yakın olan başka bir belirlenim yüklenemez  Thales ilk – maddeyi su ile, demek ki belli, bilinen bir madde ile bir tutmuştu  Anaximandros’a göre ise, bunu yapamayız, çünkü her belli, belirli şey sonlu ve sınırlıdır da, yani karşıtı ile sınırlanmıştır: Sıcak soğuk ile, sıvı olan katı olanla, aydınlık karanlıkla, vb  sınırlanmıştır  Her belli olan, dolayısıyla sonlu ve sınırlı olan şey, meydana gelmiş olan bir şeydir – sıcak soğuktan, sıvı katıdan oluşur– ve yeniden karşıtına döner  Böylece, birbirinin karşıtı olan şeylerden biri,öteki karşısında zaman zaman ağır basar; bu da, bunların içinden çıktıkları sonsuz anamadde içinde yeniden arınmalarına kadar sürer  Apeiron anlayışından Anaximandros çok özgün bir doğa görüşü geliştirmiştir: Apeiron’dan önce sıcak ile soğuk oluşmuştur  Sıcak, başlangıçta soğuk ve karanlık olanı (biçimlendirmekte olan yeri) bir alev küresi olarak bir kabuk gibi sarmıştı  Soğuk’tan iki karşıt: katı ile sıvı doğmuştur  Sıvı’dan,yeri çevreleyen alev küresinin sıcaklığı yüzünden, buğular yükselip alev küresini halkalara, ateşle dolu olan hava tekerleklerine bölmüşlerdir  Bu tekerlekler de birtakım deliklerin – güneş, ay – alevler saçarlar  Böylece hava(buğu) ile ateşin birleşmesinden gök meydana gelmiştir  Yer tepsi biçiminde değil, bir silindir, yuvarlak bir sütün biçimindedir ve boşlukta serbest olarak durur; gök de yerin etrafında döner  Anaximandros’un bu açıklamalarından açıkça şunu görüyoruz  Doğal karşılaştığımız çeşitli ve karmaşık olayları, burada tek, yalın bir temele bağlamak denemesi yapılmaktadır  Anaximandros’u tam bir düşünür yapan da budur; bu yalınlaştırıcı açıklama denemesi, onun gerçekteki çokluğu düşüncede bir birliğe bağlamak istemesidir   
 | 
	|  |   |