Yalnız Mesajı Göster

Yakup Kadri Karaosmanoğlu - Bir Sürgün

Eski 08-16-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yakup Kadri Karaosmanoğlu - Bir Sürgün



KİTABIN ADI:BİR SÜRGÜN
KİTABIN YAZARI:YAKUP KADRİ KARAOSMANOĞLU
KİTABIN YAYINEVİ:İLETİŞİM YAYINLARI
KİTABIN BASIM YILI:1937



1KİTABIN KONUSU
Kendi topraklarından uzak bir insanın hor görülmesi hoş bir şey değildir

2KİTABIN ÖZETİ
BİR SÜRGÜN
Olayımızın kahramanı olan Doktor Hikmet İzmir’e sürgün edilmiş bir memurdurDoktor Hikmet sıkıntı ve dertlerden çökmüş orta yaşlı bir kişidirOkumaya düşkün bir insandırDoktor Hikmet Guraba Hastanesi’nden çıkınca sevgilisiyle sözleştiği yere koşan bir aşık gibi kalbi çarparak “Abajali’nin” mağazasına gider ve hafta içinde gelmiş olan bütün kitap ve dergileri incelerbazen saatlerce mağazadan çıkmaz ve yanına bir iki kitap ve dergi alarak dışarı çıkar
Bir ara gazete ve mecmualarını okuduktan sonra dibinde azıcık bir şarap olan bir bardak dikkatini çekerBardağın içinde bir karınca vardırŞarabın içinde dönüp dolaşır,bir yere gidemezVe ona bakarak işte bende bu karınca gibi hiçbiryere gidemiyorum der
Bu arada limandaki büyük vapurlardan birinin bacası ona, uzun mesafelerin ve uzun diyarların bağrından kopan bir nida gibi seslendiİri vapur bacalarından çıkan bu yanık haykırışın Doktor Hikmet üzerinde Büyük bir etkisi olmuştu
Doktor Hikmet birçok kitap ve dergi okumuştuAyrıca buralarda birçok memleketin tanımını okumuştu ve birçok bilgi edinmiştiAncak buralara hiç gitmmiştiVe bu vapur seside Doktor Hikmet’î çağırıyordu”Hadi kalk gidelim” diyordu
Fakat, Doktor Hikmet koşmak isteyipte koşamayan,bağırmak isteyipte bağıramayan kabus içinde bunalmış bir kimse gibi bir türlü bu davete uyamazBu kalk borusuna bir türlü “hazırım” diyemez
Doktor Hikmet dördüncü bira şişesini de son damlasına kadar içtikten sonra bu imkanı vakitten daha kuvvetli bulduİşte vapur önünde hazır duruyor,işte,gizli hareketleri saklayan yandak ve karanlıklar denizin üstüne kanatlarını germege başlıyorDaha sonra o rehavete kapılarak Doktor Hikmer vapura bindiVapura bindiğinde çevresinde birçok insan vardır
Doktor Hikmet’in üstü o kadar düzgün değildi ve insanlar Doktor Hikmet’e bakıyorlardıErtesi gün “nigare” vapuru Pire limanını varır varmaz Doktor Hikmet’in ilk işi karaya çıkarak birşeyler almak oldu
Doktor Hikmet daha sonra vapurda biriyle tanıştı ve onunla dostluk kurduAncak belli bir süre sonra bu dostluk kurdugu kişide kendisinden kaçmaya çalışır
Doktor Hikmet’in başında bu maceralar geçtikten sonra Paris denilen o,uçsuz,bucaksız ve akıl sır ermez tezgahta çıraklık etmeye başlarParis’te girdiği bir lokantada bir kadının bulunduğu masaya oturmak isterVe bu vesile ile kadınla tanışır
Daha sonraki günlerde Paris’de bir türk bulmak amacıyla yollara düştü,aramaya koyulduBabasına bir mektup göndermek zorundaydıAncak hangi vasıta ile göndereceğini bulamadıMutlaka göndermesi gerekiyordubazen göndermemek aklından geçiyorduAma ihtiyarlar merake tmiştirMutlaka göndermesi gerekiyorduDoktor Hikmet Paris’I geziyorduAğustos ayının son günlerinde Luxembon bahçesi,insanın adeta yüreğine dokunan mahzun bir hal almıştırDoktor Hikmet en çok Jardin Des Tuilleries ile Place de la Concorde’u çok beğenmişti


3KİTAP HAKKINDA ŞAHSİ GÖRÜŞLER
Bu roman sürgün edilmiş bir kişinin geçirdiği zorlukları anlatmaktadırKitap gerçekten yazar tarafından çok güzel bir şekilde kaleme alınmıştırBU kitabın herkes tarafından okunmasını tavsiye ederim


4KİTAPTAKİ ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ

Doktor Hikmet:Okumayı çok seven, kültürlü bir insandırHer zaman için kendini geliştirmeye adamıştırİzmir’e sürgün yemiş bir insandır

Vapurdaki Ermeni:İnsanları dış görünüşlerine göre değerlendiren, ne yaptığını bilmeyen kültürsüz bir insandır

Kafe’deki Bayan: Doktor Hikmet’e özeni olan saygılı,terbiyeli bir bayandırson derece hayat dolu, canlı,dinamik birisidirDoktor Hikmet’le olan duygusal ilşkilerinde onun duygusal biri olduğunu anlıyoruz





5KİTAP YAZARI HAKKINDA KISA BİLGİ
Yakup Kadri 17yüzyılın sonlarından başlayarak Saruhan Vilayeti denilen Aydın ve Manisa bölgesinde hüküm sürmüş Karaosmanoğlu sülalesindendirMısırda ibrahim paşa konağına yerleşen ve orada ikbal hanımla evlenen Kadri beyin oğludur27Mart 1889 da Kahirede doğdu1908’de ailece yurda döndülerİstanbul’a yerleştilerBurada mektebe gittılerAncak bitiremeden ayrıldıBu arada İbsenden esinlenerek yazdığı tek perdelik oyunu yayımlanmış
1912’de tüberküloza yakalandığını öğrenirAma annak 1916 da tedevi içn İsviçre’ye gidebilecekÜç büyük yıl orada kalacaktırBektaşilikle ilgisi de bu yıllarda, İsviçra’ye gitmeden öncedirO sıralar Paris’ten yeni dönmüş olan Yahya Kemal’in de etkisiyle Yunan ve Latin kaynaklarınr dayalı yeni bir sanat anlayışı savunmaya başladıAyrıca Doğu mitolojisiylede ilgileniyor,bir mistisizme yöneliyordu
Başlıca eserleri:Bir Serencam(1913), Rahmet(1923), Milli Savaş Hikayeleri(1947), Kiralık Konak(1922), Nur Baba(1922), Hüküm Gecesi(1927), Sodom ve Gomore(1928), Yaban(1932), Ankara(1934), Bir Sürgün(1937), Panorama(1953), Hep O Şarkı(1956)

Alıntı Yaparak Cevapla