Yalnız Mesajı Göster

Yenilikçi Birey Zinde Toplum...

Eski 08-16-2012   #3
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Yenilikçi Birey Zinde Toplum...



BİRAZ ESKİ, BİRAZ YENİ

Büyüme, çürüme ve yenilenme sürecini modern anlamda ele alırken sürekliliğe ve beşeri kurumların değişimine aynı ağırlığa vermemiz gerekir Bir çoklarının inandığı gibi, değişim bilinci yalnız 20 yüzyılın tanık olduğu değişim geçirdiğini iddia edemez Amerikalıların büyük bir çoğunluğu değişimi romantik ve bilinçsiz bir gözle izlemektedir Niteliğine dikkat etmeksizin her değişimin iyi olduğuna inanmışlardır “Bu değişim çılgın bir hal aldı Bu büyüme, bütün değerleri yıkan bir kanserdir” Yenilenme aynı zamanda değişim sonuçlarını amaçlarımızla aynı doğrultuya getirme sürecidir Atalarımız otomobili icat ettiklerinde, trafik kurallarını da koydular Bunların her ikisi de yenilenmenin aşamalarıdır

Bu bizi Arnold Toynbee tarafından en geniş şekilde tanımlanmış bir kavrama götürür “ Uygarlaşma, bir durum, bir yolculuk veya bir liman değil, bir yol alıştır” Gelişme ( ve süreklilik ile değişim arasındaki karmaşık ilişkiye)verilen önem yüzünden liberalizm ve muhafazakarlık gibi modası geçmiş görüşlerin değerleri azalmıştır Peter Druçker”ın da belirttiği gibi değişimin sarstığı yeni değişiklikler sürekli tehdit altında bulunan bir dünyada korunmanın tek yolu yenilikleri sürdürmektir İstikrar ancak devamlı değişmeyle sağlanabilir

KENDİNİ YENİLEME

Bilgeler, “Büyümeye devam edin Tohuma kaçmayın Bu bir son değil bir başlangıç olsun” derler Bu güzel bir temadır Ancak, bu söylevleri dinleyen gençlerin büyük bir çoğunluğu bunlara kulak asmazlar ve kendileri orta yaşa ulaştıklarında ise artık bütünüyle mumyalaşmışlardır

Artık bundan sonra eğilmeleri gereken, kişisel gelişmeyi engelleyen nedenler (bireyin anlaşılası güç bir şekilde tasarlayıp, inşa ettiği hapishaneden kurtarılması) veya diğer bir deyişle kişinin kendini yenilemekteki yetersizliği söz konusu olmalıdır Pek çok genç insan, daha üniversiteyi bitirmeden din veya manevi alanlarda öğrenmeyi bırakmıştır Bazıları ise yirmi beş veya otuz yaşlarında iken politik ve ekonomik konularda değişmez görüşler edinirler Otuz beş yaşlarında ise, önemli bir konuda yeni beceriler veya yeni bilgiler edinme yeteneklerini kaybederler

Olgunlaştıkça, hayatta ilgi duyduğumuz konuların alanı ve çeşitliliği giderek daralır Eğilebileceğimiz konulardan yalnızca bir kaçı üzerinde dururuz Pek çok kimse arasından yalnızca bir kaçıyla ilişki kurarız İşte bu nedenlerle, yolculuk hepimiz için yepyeni bir deneyim olmaktadır Oturduğumuz yörede etrafı algılamak yeteneği yavaş yavaş yok olur Yolculuğun zevkli olmasının bir kaç nedeni vardır Bunların en önemlisi çocuklarınkine benzer şekilde fark etme yeteneğine kısmen yeniden kavuşulmasıdır

Evlilik, yeni bir kente göç etme, iş değiştirme veya ulusal alarm gibi büyük değişikliklerin alıştığımız kapıları bozması sonucu etrafımıza ördüğümüz ağın bizi nedenli hapsettiğini birdenbire fark ettiğimiz pek çok durumlar olmuştur İkinci Dünya Savaşı sırasında yaşantı kalıplarını bozmak zorunda kalmış kadınların ve erkeklerin, çoğu kez kendilerinde daha önce varlığından habersiz oldukları birikimleri ve yetenekleri keşfettikleri görülmüştür


Alıntı Yaparak Cevapla