08-16-2012
|
#5
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Gemisini Yürüten Kaptan...
ÇABALAYARAK KARAR VERME
Kararsızlık, aynı zamanda bir konuya takılıp kalmak anlamınada gelir
İşin içinden çıkamamak hiçte hoş bir konu değildir Asıl zorluk sorunun ne olduğunu bilmemekten ileri gelmektedir Kişisel alarak kendimizi soruna adamamızda işi karmaşık hale getirebilir Sorunun halledilmesi halinde, kişisel olarak kazanç yada kaybımız söz konusuysa, araya birde kendi karmaşık kişiliğimiz girer
Kısırdöngü bir sorunun üzerinde bir süre çalıştıktan sonra ortaya çıkar Neyi amaçladığımızı az çok anladıktan, birçok bilgi topladıktan ve bir dizi seçeneği dikkatle inceledikten sonra kendimizi kısır döngünün içinde buluruz Bu daireyi kırmaya yaratıcı yada yenilikçi çözüm denir Çabalayarak karar verme bunun bilinçli ama mantıksız bir düşünme tarzı olduğunu söylemekle yetinelim Yönetici krizin gelmekte olduğunu bilir ama kaçınılmaz hale gelinceye kadar hiç birşey yapmaz Oyalama taktiklerini dener Ancak sorunları görmezlikten gelmekle büyütmüş oluruz Olumsuz bir karar vermek hiç karar vermemekten daha iyidir Kaçış stratejisinin dışındaki seçenekleri düşünmeliyiz
Takılıp kaldığımız bir konuyu zorla bir kılıfa uydururuz Organizasyon içinde nüfuzlu ya da önemli bir kişi benimsediği içinde o kılıfı seçebiliriz
Sorunları çözmenin standart tekniği şu aşamaları içerir, sorunları açıklamak, amaçları sıralamak, seçenekleri bulmak ve bu seçeneklerden birini benimsemek
Öfkeli, bitkin çaresiz üzüntülü, şaşkın bezginmişsiniz Bu gibi duygular enerjinizin çoğunu alıp götürür aklınızı daha çok karıştırır Korktuğunuzu kabul etmeniz duygularınızı size açar, buda bir psikoterapi değilsede sizi sorundan uzaklaştırır Meseleye hangi noktadan başlayacağınızı bilmiyorsanız en azından bildiklerinizi açıklayarak bir başlangıç noktası bulabilirsiniz Hangi noktada takılmış olduğunuzu belirlemek size çok basit gibi görülebilir sandıklarınızı açıkça söylemek size durumu değişik bir açıdan bakmaya zorlar
Bazı araştırmalar beynin beş ile dokuz arası bilgi parçalarından fazlasını etkin biçimde değerlendirilmediğini ortaya koymuştur Sorunu kafanızda taşımayın Düşüncelerinizi kendi kendinize hatta bir teybede söyleyebilirsiniz Tabii sorunu konuya yakınlığı olan bir başkasıyla tartışmak çok daha faydalıdır Takıldığınız noktayı yazar böylece aklınızdan geçenleri elle tutulur hale getirebilirsiniz İşin içinden sıyrılmaya kalkmak sorunu çözmez Ne söylemeye çalıştığınızı bilin
Sebep sonuç ilişkisi içinde değişik ayrıntılar arasında bir bağ kurmaya çalışın Bildiklerinizden emin olun Hata yapma ihtimalini en aza indirin Kesin olun, genellemeden kaçının Herşeyden önemlisi tutarlı olun
Üstünkörü yaklaşım şüphesiz risklidir Yinede, bulguları iki sayfada toplamak yararlı olabilir
Bakış açınızı değiştirin Bakış açısı; ifade ortamını değiştirmek, ifade ortamının kullanılış biçimini değiştirmek, durumun değiştiğini tahayyül etmekle olur Ortamı değiştirmek Daktilo ile yazmak el yazısı ile yazmaktan çok daha farklı bir ortam olabilir Dil duygulu mistik iğneleyici veya gülünç olabilir
Sorunun yüz kat daha ciddi olduğunu düşünün veya konunun küçük bir bölümünü bir o kadar büyütün Durumunuza başka acılardan, ters yüz ederek bakın Olaya birde deli gözüyle bakıp saçma sapan sorular sorun Mantıklı cevaplar almanız mümkündür
Yazar : Roger A GOLDE
|
|
|