Prof. Dr. Sinsi
|
Besmele-Hatm-İ Tehlil-Kelime-İ Tevhid...
Besmele-Hatm-i Tehlil-Kelime-i Tevhid
Büyük velîlerden Bişr-i Hâfî (rahmetullahi teâlâ aleyh) hazretlerinin
BESMELE´YE HÜRMETİ
Bişr-i Hâfî adında, bir büyük velî vardı,
Gençlik senelerinde, günah işler yapardı
Bir gün sarhoş bir halde, sallanarak giderken,
Yerde çamur içinde, bir kâğıt gördü birden
Besmele-i şerîfe, olduğunu anladı,
Ve içi sızlayarak, eğilip onu aldı
Öptü ve tâzim ile, giderdi çamurunu,
Güzel koku sürerek, yükseğe astı onu
O gece rüyâ gördü, bir âlim, yattığında,
Ona şöyle denildi, Bişr-i Hâfî hakkında:
"Git, Bişr´e haber ver ki, dün yaptığı bir işten,
Dolayı memnun olup, râzı oldum Bişr´den
İsmimi yerden alıp, nasıl temizlediyse,
Onu, günah işlerden, temizlerim ben ise
Nasıl benim ismimi, büyük tuttuysa o kul,
Ben dahî o kulumu, tutarım öyle makbul "
Uyandı sabahleyin, rüyâ gören o âlim,
Merak edip dedi ki; "Bu kişi acabâ kim?"
Hemen çıkıp aradı, onu o mahallede,
Nihâyet buldu onu, köhne bir meyhânede
Çağırttırıp dedi ki; "Sana bir haberim var "
Bişr dedi ki: "Acabâ, bana kim haber yollar?"
"Allahü teâlâdan, haberim var" deyince,
Ağlamaya başladı, o bunu öğrenince
Dedi ki: "Yoksa bana, kızıyor mu Rabbimiz?
Bana güceniyor mu, ne olur, söyleyiniz?"
O âlimin gördüğü, rüyâyı dinleyince,
Dönüp ahbaplarına, vedâ etti hemence,
Dedi: "Ey arkadaşlar, biz şu anda çağrıldık,
Beni bu meyhânede, göremezsiniz artık "
O âlimin yanında, "tövbe etti" böylece,
Büyük bir velî olup, edindi çok derece
O buyurur: Bağdat´ta, gördüm ben birisini,
Askerler kırbaç ile, döverdi kendisini
Dikkat ettim, bin kırbaç, vurdular kendisine,
Ve lâkin o sesini, çıkarmadı hiç yine
Baktım o zavallıyı, o kadar çok dövdüler,
Sonra onu bağlayıp, hapise götürdüler
Bu hâli merak edip, gittim onun yanına,
Niçin dövdüklerini, gizlice sordum ona
Dedi ki: "Ben bir kıza, âşık oldum iyice,
Onu sevdiğim için, dayak yedim bir nice "
Dedim ki: "Bu kadar çok, dövdü de onlar seni,
Ne için bir kerrecik, çıkarmadın sesini?"
Dedi ki: "O an bana, bakıyordu sevdiğim,
O bakarken, sesimi, çıkarabilir miydim?"
Dedim ki: "Hak teâlâ seni hep görmektedir,
Hattâ senin kalbinden, geçeni bilmektedir
Rabbinin seni her an, gördüğünü bilseydin,
Acep nice olurdu o zaman hâlin senin?"
O bunu öğrenince, sararıp yere düştü,
Baktım Hak teâlânın, korkusundan ölmüştü
Evliyânın sözünde, rabbânî tesir vardır,
Onlara kavuşanlar, tâlihli insanlardır
|