Prof. Dr. Sinsi
|
Şırnak Hakkında Bilgi
Şırnak Genel Bilgi

Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan Şırnak, kuzeyinde Siirt, batısında Mardin, kuzeydoğusunda Van, doğusunda Hakkari, güneyinde Irak ve Suriye ile çevrilidir İlin batı ve güney kesimindeki düzlükleri dışında büyük bölümü akarsu vadileri ile yarılmış dağlık ve engebeli bir arazi yapısı vardır Kuzey ve doğu kesimlerini Güneydoğu Torosların uzantılarından Çerrand Dağı (Yassı Dağ) ile Herakol Dağı (Yazlıca Dağı) (2 961 m ) engebelendirir Doğu kesiminde ise Hakkari Dağlarına bağlı Gönherç (Konaklı) Dağının uzantıları ile Altındağı, Mamemusa Dağı (Musa Dağı) (3 232 m ), Tanintanin Dağı (3 055 m ), Karacadağ (Termo Dağı) (3 275 m ) ve İncebel Dağı (3 019 m ) engebelendirmektedir İlin orta kesiminde ise Cudi Dağı (2 114 m ) bulunmaktadır Bu dağlar arasındaki Faraşin Yaylası, Silopi, Cizre ve İdil yörelerindeki düzlükler de ilin belli başlı engebesi olmayan alanlarıdır
İl topraklarını Dicle Nehri’ne katılan Kızılsu, Çağlayan, Habur ve Hezil çayları sulamaktadır Deniz seviyesinden 1 400 m yüksekliktedir İlin yüzölçümü 6 904 km2, 2000 Yılı Genel Nüfus Sayım sonuçlarına göre; toplam nüfusu 353 197’dir
Şırnak’ta Karasal İklim hüküm sürmektedir Ancak, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin sınırları içerisindeki bazı kesimlerde iklim daha yumuşaktır Kuzey ve doğu kesimlerde kışlar daha sert olup, kar yağışlıdır
Orman varlığı bakımından yoksul olan Şırnak’ın bitki örtüsü genelde Step görünümündedir Dağlık ve yüksek kesimlerde meşe ve yer yer ardıç ağaçlarına rastlanır Beytüşşebap ve Uludere civarında bulunan dağların yüksek yerlerinde alpin çayırları bulunur
İlde yetiştirilen tarımsal ürünlerin başında; arpa, buğday, kırmızı mercimek, pamuk, üzüm ve karpuz gelmektedir Hayvancılıkta büyük ve küçükbaş hayvan yetiştirilmekte olup, özellikle koyun, kıl keçisi, Ankara keçisi, tiftik keçisi ve sığır yetiştirilir Arıcılık da yapılmaktadır Hayvansal ürünler; tereyağı, peynir, yün ve tiftiktir Hayvancılığa bağlı olarak dokumacılık yaygındır Geleneksel bir uğraş olarak kilim, halı, heybe ve şal gibi dokumalar yapılmaktadır Bunların en tanınmışı Şırnak Şalı olup, Beytüşşebap’ta dokunan yünlü ve simli kilimler ödül kazanmıştır Pamuklu dokumacılık da ön plandadır Cizre yöresinde de bakır ve gümüş işçiliği önemlidir
İl topraklarında asfaltit yatakları bulunmakta olup, Güneydoğu Anadolu Bölgesinin ve Ülkemizin ekonomisine büyük katkıda bulunan asfaltit yatakları il alanın %70’ini kaplamaktadır Ayrıca il sınırları içerisinde 9 adet kömür sahası bulunmaktadır
Şırnak’ın ilçelerinden Beytüşşebap’ın Peştazare yöresinde rastlanılan kaya resimlerinden yörede Neolitik Çağdan (MÖ 8000-5500) itibaren bir yerleşim olduğu anlaşılmaktadır İstanbul Üniversitesi Prehistorya Kürsüsü ile Chicago Üniversitesi Doğa Bilimleri Üniversitesi’nin birlikte yürüttüğü Güneydoğu Anadolu Tarih Öncesi Araştırmaları Karma Projesi kapsamında yörede 46 buluntu yeri saptanmış ve incelenmiştir Bu yerlerde Neolitik, Kalkolitik, İlk Tunç, Helenistik, Roma, Bizans, İslam ve Yakınçağ dönemlerine tarihlenen çanak çömlekler ortaya çıkartılmıştır Ayrıca Cizre yakınlarında, Damlarca ve Eskiyapı köyleri arasında Finik Ören yeri İ Ö 4000 yıllarına tarihlendirilmiştir Dağlık bir bölgede yer alan kentte saray, zindan, sarnıç yerleri ve beyaz kalker taştan oyulmuş çok sayıda mağara ev bulunmaktadır Finik kalesinin kuzeyinde Borzana Sitiya ismi verilen yerde kayaya işlenmiş bir kadın kabartmasıyla, köyün kuzeydoğusunda yan yana duran bir kadın ve bir erkek kabartması bulunmamaktadır Dicle Nehri’ne inen gizli su yolu su sarnıcı günümüze kadar gelebilmiştir
Faraşin yaylasında “Dirhe” isimli kulelere benzer yapıların Urartular zamanından kaldığı, yöreye yapılacak saldırı veya ticaret yollarını kontrol amacı ile yapıldığı sanılmaktadır Buna dayanılarak Hurriler, Mittaniler, Hitiler, Asurlular ve Urartular yörede egemen olmuşlardır Bunun ardından Persler, Sasaniler, Artuklular, Eyyubiler, Selçuklular ve Moğollar buraya hakim olmuşlardır Uzun süre Bitlis, Cizre ve Hakkari’deki aşiret reislerine bağlı olarak yönetilmiştir Şırnak ve yöresi 1627 yılında da Osmanlı topraklarına katılmıştır Ancak, aşiret reislerinin yönetimi Osmanlı döneminde de sürmüştür
XVII yüzyılda, Katip Çelebi Seyehatnamesi’nde; Şırnak’ın Cizre’nin sıcağından korunmak amacı ile yazlık ve yaylak olarak kurulduğundan söz etmektedir Ayrıca söylentiye göre Şırnak’ın tarihi Nuh Tufanı öncesine dayanmakta olup, Şehr-i Nuh adı ile Cudi Dağı’nın kuzeyinde kurulmuştur Bu isim sonraki yıllarda Şırnak adını almıştır
XIX yüzyılda Diyarbakır ve Van vilayetlerinin sınırları içerisinde bulunuyordu Osmanlı döneminde Cizre’ye bağlı bir yerleşim yeri iken, 1913 yılında Siirt iline bağlı kaza yapılmıştır I Dünya Savaşı sırasında Rusların işgaline uğramıştır Cumhuriyetin ilanından sonra Siirt iline bağlı kaza konumunu sürdürmüş, 1990 yılında da İl yapılmıştır
4000), Çağlayan (Şah Kalesi) Kalesi, Said Bey Kalesi (MÖ 1800), Finik Kalesi, Babil Kalesi , Cizre Surları, Babil Suru, Finik Surları, Yasef Köprüsü (Cizre Köprüsü) (1164), Akabin Köprüsü (Fevzi Çakmak Köprüsü) (1159-1170), Kasrik Köprüsü, Beyaz Köprü, Habur Köprüsü, Nerdüş Köprüsü, İdil’de Timur Çeşmesi, Cizre Ulu Cami, Nuh Peygamber Cami ve Türbesi, Kırmızı Medrese (XIV yüzyıl) Mir Abdal (Abdaliye) Medresesi (1437), Süleymaniye Medresesi (Medresetül Süleymaniye) (1583), Mecddiye Medresesi (Medresetül Mecdiyye), Şazeh Medresesi, Abdurrahman Ağa Kasrı (XIX yüzyıl), Ağayısor Kasrı, Yusuf Ağa Kasrı (XX yüzyıl), Süleyman Ağa Kasrı (XX yüzyıl), Osman Ağa Kasrı, Mehmet Ağa Kasrı bulunmaktadır Ayrıca Dicle Nehri kıyısında Hista Kaplıcası, Beytüşşebap ilçesi yakınındaki Zümrüt Kaplıcası, İl merkezi yakınında Besta Kaplıcası, Narfaran Kaplıcası vardır
|