Konu
:
Geri Alınan Duanın Esrarı..
Yalnız Mesajı Göster
Geri Alınan Duanın Esrarı..
08-13-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Geri Alınan Duanın Esrarı..
câmilerine getirilen bir cenâzeyi kaldırdıktan sonra
mezarcıyı da yanlarına alarak aynı kabristanda yatan bir evliyâyı ziyaret etmişler
Mezarcı
tam ayrılacakları sırada:
Bir imam ve müezzin
câmilerine getirilen bir cenâzeyi kaldırdıktan sonra
mezarcıyı da yanlarına alarak aynı kabristanda yatan bir evliyâyı ziyaret etmişler
Mezarcı
tam ayrılacakları sırada:
- Muhterem hocam
demiş
Bu fırsat
bir daha ele geçmez
Hazır dua ederken
diğer insanlarda olmayan bir şeyi isteyelim
İmam
Allah’ın verdiği nimetlerin herkese yettiğini ve daha fazlasına göz dikmenin nankörlük sayılacağını defalarca söylemiş ama boşuna
Sonunda mezarcıyı kıramamış ve hiç kimsenin göremediği şeyleri görecek gözlere sahip olmak için Allah’a niyazda bulunmuşlar
Duaları
icâbet saatine rasgeldiği için kabul edilmiş
Ve bunu ilk farkeden de imam olmuş
İmam efendi
o evliyâya son bir fâtiha okuduktan sonra “âmin” demek için ellerini havaya kaldırdığında bir de ne görsün? Gökyüzünde dolaşan koca bir göl
üzerlerine doğru gelmiyor mu?
Rengi bir anda sapsarı kesilen imam
anında kelime-i şahadet getirdikten sonra:
- Hakkınızı helâl edin kardeşler
demiş
Külli nefsin zâikatül mevt
Ölmüşlerimiz birazdan bize kavuşacaklar
Mezarlığın yanından geçmekte olan köy öğretmeni
imamın bu telaşı üzerine başını yukarı kaldırdığında
hareket hâlindeki bulutları görüp:
- Korktuğun şey
yağmur bulutlarından başka bir şey değil be hocam
demiş
Evet
bir bakıma koca bir göldeki suyu taşırlar ama
onu bir çok yere dağıttıkları için tehlikeli olmazlar
İmam efendi
o ana kadar hiç kimsenin görmediği şeyleri gören gözlerine mi inansın
yoksa öğretmene mi? Tabi ki hiç aldırmamış denilenlere
İmam
yukarıdaki gölün ne kadar dehşet verici olduğunu anlatıp dururken
beli bir haftadır tutuk olduğu için ancak yere doğru bakabilen müezzin
faltaşı gibi açılan gözlerini topraktan ayırmadan:
- Üstümüzdeki şey göl müdür deniz midir bilmem ama
bir an önce yere aksa iyi olacak hocam
demiş
Bastığımız yerin aşağısında koca bir cehennem var
Belki faydası olur sönmesine
İmam
müezzinin sözü üzerine aşağı baktığında
bu sefer de kıpkırmızı kesilmiş
Erimiş madenlerden oluşan koca bir kazan
ayaklarının altındaki incecik toprak tabakasının altında fokur fokur kaynayıp duruyormuş
Köy öğretmeni
zangır zangır titreyen imamla müezzini sakinleştirmeye çalışarak:
- Dünyanın merkezinde magma tabakası vardır
demiş
Ama ilim gözüyle görülür ancak
Siz maşallah nedense farklısınız
Bu sözlerden de tatmin olmayan imamla müezzin
topraktan biraz olsun uzaklaşabilmek için tırmanacak yüksek bir ağaç ararken
bir korkuluk gibi hareketsiz duran mezarcıyı görüp meraka kapılmışlar
Müezzin
makinalı tüfek gibi takırdayan dişleri arasından zorlukla bir kaç kelime çıkartap:
- Yahu mübârek
demiş
Bir şey görmüyor musun ki
bu kadar tepkisizsin?
Mezarcı
derinden inleyerek:
- Keşke öyle olsaydı
demiş
Bu yeni gözlerle
üç gün sonra öleceğimi gördüm
Şimdiye kadar yüzlerce kişiyi mezara koymama rağmen
kendim için böyle birşey düşünmemiştim
Öğretmen
hepsinin deli olduğuna karar verip ayrılmış
Mezarcı ise
gömüleceği yeri de gördüğü için
kendi mezarına fâtihalar okuyup üflüyormuş
İmam
sonunda vaziyete el koyarak:
- Anlaşılan haddimizi çok aştık
demiş
Gelin tekrar dua edelim ki normale dönelim
yoksa ömrümüzün geri kalanını akıl hastanesinde geçiririz
Biraz önceki evliyâyı şefaatçi yaparak tekrar dua ettiklerinde
icâbet saatinin son saniyelerini yakalayıp eski hâllerine dönmüşler
Ama mezarcı:
- Sizler paçayı kurtardınız
diye ağlayıp duruyormuş
İyi ama ben ne halt yerim şimdi?
__________________
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul