Konu
:
Sevginin İşığı..
Yalnız Mesajı Göster
Sevginin İşığı..
08-13-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Sevginin İşığı..
Otobüs yolcuları
elinde beyaz bir baston taşıyan genç kadının otobüse binişini içten gelen bir sempati ile izlediler
Bayan
basamakları geçti
boş olduğu söylenen koltuğu el yordamıyla buldu ve oturdu
Çantasını kucağına aldı
bastonunu koltuğa yasladı
34 yaşındaki Susan
bir yıldır görmüyordu
Bir yanlış teşhis sonucu görmez olmuş
birden karanlık bir dünyanın içine düşmüştü
Öfke
kızgınlık
kendine acıma
Hayatta tek dayanağı
artık kocası Mark'tı
Susan
gözlerini kaybedince
karısının içine düştüğü umutsuzluğu giderebilmek için Mark
bir şeyler yapmalıydı
Susan
yine kendi kendine yeterli olduğuna inanmalı
kimseye bağımlı olmadan yaşayabilmeliydi
Sonunda
onu işine dönmeye ikna etti
Peki ama
evden işe nasıl gidecekti?
Genelde otobüsle giderdi
Ama şimdi koca kenti bir uçtan bir uca tek başına geçmekten korkuyordu
Kendi işi tam aksi yönde olduğu halde
Mark her sabah onu arabasıyla işe bırakmayı önerdi
İlk günler Susan kendini rahat hissetti
Ama bir süre sonra Mark
işlerin iyi gitmediğini fark etti
Başkasına bağlı bir hayatın Susan'ı mutlu etmesi mümkün değildi
İşe
eskiden olduğu gibi
tek başına otobüsle gitmeliydi
"Otobüs" lafı ağzından çıkar çıkmaz Susan öfkeyle haykırdı: "Ben görmüyorum
Otobüse nasıl binebilirim?
Galiba sana ağır gelmeye başladım
"
Duydukları Mark'ın kalbini fena halde kırmıştı ama ne yapacağını biliyordu: "Her sabah ve akşam otobüsünü arabamla takip edeceğim
Sen
bu yolculuğu tek başına yapmaya hazır olana dek sürecek bu
"
Tam iki hafta Susan'ın bindiği otobüsün arkasından gitti Mark
İki hafta boyunca
karısına görme dışındaki duyuların nasıl kullanılacağını anlattı
Özellikle "duymanın" pek çok sorunu çözeceğini izah etti
Kulakları
ona nerede olduğunu söyleyebilirdi
Nihayet
Susan
yolculuğu tek başına yapmaya hazır olduğunu hissetti
Pazartesi sabahı geldi
Ayrılırken
otobüsünün "geçici eskortu" haline gelen kocasına
hayattaki en büyük dostuna sarıldı
Gözleri yaşlarla doluydu Susan'ın
Onun sabrı
sadakati
desteği ve sevgisiyle umutsuzluk uçurumundan çıkmış
yeniden hayata dönmüştü
"Allah'a ısmarladık
" dedi kocasına ve uzun zamandan beri ilk kez farklı yönlerde yola çıktılar
Pazartesi
Salı
Çarşamba
Her gün mükemmel geçti
Cuma sabahı
her günkü gibi yine otobüse bindi
İşyerinin karşısındaki durakta inerken; "Size imreniyorum bayan
" dedi şoför
Şaşırarak
"Neden?" diye sordu Susan
"Sizin kadar sevilmek
sizin kadar şefkat ve sevgiyle korunmak çok hoş bir duygu olmalı
" dedi şoför
"Nasıl yani?
" dedi Susan
"Bir haftadır
her sabah bir bey köşede duruyor ve siz otobüsten inene kadar sizi izliyor
Yolu kazasız
belasız geçmenize bakıyor
işyerinize girene kadar oradan ayrılmıyor
Sonra size bir öpücük yolluyor ve el sallıyor
"
Mutluluk gözyaşları
Susan'ın yanaklarından akmaya başladı
Ve birden hatırladı;Mark'ı göremiyordu belki
ama sanki onu her zaman yanında hissediyordu
Öyle bir armağan vermişti ki ona hayat
görmekten daha değerliydi
Bu armağanın varlığına inanması için görmesi gerekmiyordu
Sevginin aydınlatamayacağı hiçbir karanlık yoktu çünkü
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul