Konu
:
Rezil İle Rüsva'nın Hikayesi
Yalnız Mesajı Göster
Rezil İle Rüsva'nın Hikayesi
08-13-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Rezil İle Rüsva'nın Hikayesi
Anlamıştım aslında
Kısa pantalon paçaları ve askılarıyla top peşinde koşan küçük çocuk misali bakışlarından
Üstün başın çamur içinde gülümsüyordun
Kirlenmek güzeldir omo reklamlarında mundar edilmemişti henüz
Sızamamıştı oyunlarımıza reklam cıngılları
Yerküre dedikleri o meşin yuvarlağın peşisıra gidiyorduk
Sen alıngandın
İlgi bekliyor
gözlerini kocaman açmış bana bakıyordun
Kuyruğu üstünde duran maymun oluyordun
biz de rezil oluyorduk
Takma dişli yaşlı hallerimizi yapıyordun
sesleri duyanlar cık cıklıyordu
Elalem ne der sahi? Biliyorduk ve hiç ama hiç umursamıyorduk
Bostanlı'da avaz avaz şarkı söylüyor
aşkın deli gömleğini giymiş gülümsüyor
beyaz gömlekli amcaların gelip bizi almalarını bekliyorduk
Geldiklerinde onlara kibarca bir "bye bye"
hayat diyor "hay hay"
Mfö ne diyordu bu işe
işte onu bilmiyorduk
Birbirimizi yanlış anlıyor
ağlıyor
gülüyor
öpüyorduk
Hayat elimizden oyuncağımızı
aşkı alır diye korkup birbirimize sarılıyorduk
Damlaları siliyorduk yanaklarımızdan aşağı süzülen
burnumuzu çekiyor
kırmızı gözlerle bakışıyor
sonra daha çok sarılıyorduk
Söz veriyorduk vitrinin önünde “bunu istiyorum” diye ağlayan çocuk inadı ve şımarıklığıyla
Çünkü korkuyorduk
Çünkü seziyorduk
Zaman… Ne zaman?
Körebeyi
saklambacı reddediyorduk
Zırıl zırıl ağlamaktan
çıngıraklı kahkahalar atmaktan korkmuyorduk
Siyah sorularımın hepsini beyaza çalıyorduk
Senin hayattan kaçtığın anlarda iki kişilik bir ada oluyorduk
Dört yanımız sularla çevrili
yolları arnavut kaldırımlı ve
doğalgaz borularıyla katledilmemiş henüz
Sahilinde pet şişeler yüzmemiş hiç
Fayton tarifesi yok ve at gözlüğü bir tek atlara ait
Adalar arası aristokrasiye başkaldırmış
arkadaşlarıyla beraber prens sıfatını yerlere çalmış bir ada… Biz…
Zamanla uzadı pantolon paçaların
Yan evin bahçesine kaçtı peşinden koştuğumuz top
Burnumuzu çekip
öperek kuruttuğumuz yaşlar yoktu
Tüm bunlar yerine çantaya uzandı ellerimiz
“ selpağın var mı ? “ haklı çıkardık “o”nu da renkler kirlenirken
birincilik yine beyazındı
Tekrar karardı sorularım
Can yakmaya başladı oyundaki düşüşlerim ve çelme takmaların
Küstük
“boz işte “ dedik
Mızıkçılık yaptık
“ben oynamam senle” dedik
Topunu aldın gittin eve
Annem “kızım gel artık” diye seslenene kadar bekledim seni duvarın kenarında
O akşam hiç yemek yemedim
Burnumu çektim
ağladım ama selpak bile yoktu
Korktum
kucağın yoktu
Adamızı düşündüm
Ayaklarıma vurdu dalgalar
pet şişelerini sürükleyip kıyıya
Kaldırım taşlarını sökmüşler
altında kumsal yokmuş
Ben öyle olduğunu sanmıştım ama
Faytoncu almadı beni
tam ada turu
üüüf ateş pahası
Değil benim
ikimizin harçlığı bile yetmez turlamaya
Nerede o aşkın sudan ucuz ve yanımızda olduğu günler
Ağladım
ağladım
“Prens Adaları” yazıyordu iskelede bir haritada
baktım
Simsiyah sorularım “yıldızlı gece”ye hasret
sorularımın kulağı kesik
sorularım ağlamakta…
Uyandım
kırmızı gözlerime baktım aynada
Zil çaldı
duydum sesini
bir koşu gittim kapıya
Elinde bembeyaz bir top
eşikte bekliyordun
Paspasla oynuyordun
Aa kısalmış paçaların
sabah sabah nasıl kirlettin yine üstünü başını
“Benimle oynar mısın” diye sordun utangaç
Korktum yine gidersin diye
sustum
İndirmişsin tarifeyi
sahilimizden topladığın pet şişeleri yığmışsın dün beklediğim duvarın kenarına
Selpak da yok çantanda
Üstünü çizmişsin prens yazan haritanın
gösterdin bana
Tuttun elimden
çıktık dışarıya
Topu attın
Tuttum
Durdum
Bekledin atayım diye yalvaran bakışlarla
Bir sana
bir topa baktım
Fonda omo reklamındaki cıngıl çalmaya başladı bir anda
Güldük
tıkadık kulaklarımızı… Kaçtık adamıza
ReziL Rüsva dolaşıyorduk ortada
Kirlenmek güzel mi bilmem ama aşkın deli gömleği var ya! İşte onun beyazı fena yakışıyor
sana
bana
=)
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul