Prof. Dr. Sinsi
|
Baş Ağrisi
*BAŞ AĞRISI*
    *Baş ağrısı toplumda sık olarak görülen bir
şikayettir Hayatınınherhangi bir döneminde baş ağrısı çekmeyen
insan>yoktur Özellikle kadınlarda görülme sıklığı fazladır Çoğunluğunu
sinirsel
nedenlere bağlı baş ağrıları oluşturur *
*    Baş ağrısı yapan hastalıkların içinde en çok korkulan "beyin
tümörleri ve buna bağlı gelişen baş ağrılarıdır" Beyin tümörünün toplumda
görülme sıklığı yüz binde bir olduğunu düşünürsek tümöre bağlı baş
ağrılarının ne kadar az olduğunu anlayabiliriz Buna rağmen başı ağrıyan
hastaların öncelikle akıllarına "acaba beynimde tümör var mı" sorusu
gelmektedir*
    *Baş ağrılarını 12 ana başlık altında inceleyebiliriz *
*1-Migren*
*2-Gerilim baş ağrısı*
*3-Küme (Cluster) baş ağrısı*
*4-Kafa travmalarına bağlı baş ağrıları*
*5-Damarsal kökenli baş ağrıları *
*7-Yapısal lezyon olmayan baş ağrıları*
*8-Bazı ilaçların kullanılması ile oluşan baş ağrıları*
*6-Damarsal olmayan ancak diğer beyin içi hastalıklara bağlı baş *
*9-Bazı metabolik hastalıklar esnasında oluşan baş ağrıları*
*10-Boyun,göz,kulak,paranasal sinüs sinüsler (Sinüzit), diş ,yüz kökenli
ağrılar:*
*11-Kranial sinir nevraljileri:*
*12-Sistemik enfeksiyonlarda görülen baş ağrıları*
*    Yukarıda ki listeyi incelediğimizde iki ana konu karşımıza
çıkıyor Baş ağrısının sebebi beyin ile ilgili hastalıklardan veya beyin dışı
hastalıklardan kaynaklanıyor Öyleyse baş ağrılarını;*
*    1-Beyine ait hastalıklar sonucunda oluşan baş ağrıları*
*    Bu nedenle bana baş ağrısı ile müracaat eden hastalarda özellikle yaş
30'un üzerindeyse mutlaka beyin tomografisi çektiriyorum Böylece beyinden
kaynaklanan bir hastalık olup olmadığını ilk başta ayırmak
istiyorum Çünkü;beyin
bir kapalı kutunun içerinde ve normal klinik muayene ile her zaman her şeyi
% 100 doğrulukla tespit edebilme şansımız olamayabilir Yanılma payını sıfıra
indirebilmek için yapılacak en garanti işlem beynin içini
görüntülemektir Böylece baş ağrısının beyin hastalıklarına bağlı olup
olmadığı hakkında kesin bir fikir edinebilmek mümkün olmaktadır Beyin
tomografisi çektirip beyinde bir hastalık tespit edemediğimiz hallerde hem
hasta hem de ben hekim olarak kendimi rahatlamış hissediyorum Olaya hasta
açısından baktığımızda olayın psikolojik yönünü
görebiliriz Özelliklesürekli baş ağrısı çeken hastalarda "acaba
beynimde ur veya kanser var mı" diye bir endişe
oluşmaktadır Şayetçevrelerinde beyin tümöründen veya beyin
kanamasından ölen birisi varsa bu
düşünce hastalar üzerinde psikolojik bir baskı yaratmakta ve beyinleri
sağlam olsa dahi bu psikoloji içerisinde sürekli baş ağrısı çekmektedirler
Tecrübelerime göre,bu kişilere sadece muayene sonunda "beyninde bir şey yok
demek" yeterli olmamaktadır Hastaların bu sabit fikirlerden kurtulması ancak
kesin bir kanıtla yani beyin tomografisi ile mümkün olabilmektedir Ayrıca
unutulmamalıdır ki,ülkemizin insanı film çekilmedikçe veya bir tetkik
yapılmadıkça kendilerinin tam anlamıyla muayene edildikleri hususunda endişe
duymaktadırlar Bu durum özellikle bayan hastalarda çok açık ve net olarak
görülebilir Bazen bizzat hastaların kendileri bize "film
çektirmiyecekmiyiz?" diye israrla sormaktadırlar     Beyin tomografsi
çekildikten sonra beyinde bir sorun tespit edildiğinde gereken
yapılır Mesela
bir beyin tümörü acilen ameliyata alınır Veya beyin içindeki boşluklarda
genişleme ve beyin omurilik suyunun basıncının artması durumunda yine hasta
ameliyata alınarak beyin içine bir pompa yerleştirilir ve beyin omurilik
suyu kalbe veya karın boşluğuna drene edilir Bazı hastalarda beyin kanaması
vardır Yine bunlarda acilen ameliyata alınarak beyinde oluşan kanamalar
boşaltılarak beyine yaptığı baskı ve bunun sonucu oluşan baş ağrısı
engellenmiş olur Netice olarak beyine ait hastalıklarda acilen tedavi
gerekir ve tedavinin esası cerrahi yöntemlere dayanır Beyin tomografisi
çekildikten sonra beyin temiz bulunduğunda rahat bir nefes almak
gerekir Çünkü,en azından hastanın hayati tehlikesi yoktur ve acil bir
cerrahi müdahale gerekmemektedir Başka bir deyimle "sinek bir şey
yapmaz,ama mide bulandırır " *
*    2-Beyin dışındaki hastalıklara bağlı baş ağrıları olarak iki ana
guruba ayırırsak yanlış olmaz *
   *Bu tür baş ağrılarının büyük bir çoğunluğunun nedeni STRES'dir
Psikolojik nedenler baş ağrısının sebepleri arasında çok büyük bir yer
kaplar Beyin dışı sebeplere bağlı baş ağrılarından bazılarından ana
başlıklar halinde bahsetmek gerekirse;*
*GERİLİM BAŞ AĞRISI*
    *En sık görülen baş ağrısı tipidir Tüm baş ağrılarının % 80'i bu
guruptadır Kesin nedeni bilinmiyor Stres'in en önemli neden olduğu kabul
edilmektedir Ağrı genellikle enseden başlar ve alına doğru yayılma
gösterir Bulantı,kusma,sesten ve ışıktan rahatsız olma genellikle
yoktur (Bunlar daha ziyade migren türü baş ağrılarında görülür) 20 yaş
üzerinde görülür Kadınlarda erkeklere oranla bariz bir şekilde sık görülür
Tedavisinde psikotedavi yararlı olur Ağrı kesiciler ve antidepresan ilaçlar
kullanılır *
*MIGREN*
    *Polikliniğe müracaat eden baş ağrısı hastalarında gerilim baş
ağrısından sonra en sık görülen şikayettir Toplumda % 5-10 oranında
görülür Kadınlarda daha sıktır Nöbetler halinde görülür Genellikle tek
taraflıdır (Yarım baş ağrısı ) Bulantı,kusma,ışıktan ve sesten rahatsız olma
gibi bulgularla birlikte seyreder Genellikle ilk şikayetler 20 yaş altında
görülmeye başlar 40 yaşından sonra başlaması nadirdir % 60-80 vakada
genetik geçiş mevcuttur Yani anne,baba veya 1 derecede yakın akrabalarında
migren hastalığı şikayeti mevcuttur Migren;beyin damarlarının bilinmeyen
bir nedenle önce daralması (Vazokonstrüksiyon) sonra da genişlemesi
(Vazodilatasyon) sonucu meydana gelir ve zonklayıcı tarzda bir baş ağrısı
meydana getirir *
    *Beyin damarlarının ilk daraldığı dönemde henüz daha baş ağrısı
başlamamıştır Ancak hastalarda AURA adı verilen bir takım hayal görme
benzeri olaylar açığa çıkar Bu belirtiler,beyin damarlarının kasılması ile
beyine az kan gitmesi sonucu beynin oksijen sıkıntısı çekmesine
bağlıdır Ensık olarak parlak,küçük ışık çizgileri
görülür Bazı vakalarda, görme alanlarındaki cisimlerde şekil bozuklukları
veya renklerin birbirine karışması gibi olaylar açığa çıkar Ancak aura'lı
migren türleri az görülmektedir Migren hastalarının yaklaşık % 10 unda
Aura'lı migrene rastlanır Migren krizlerine bulantı,kusma eşlik
eder Hastasesten ve ışıktan aşırı derecede rahatsız
olur Baş ağrısı çok şiddetlidir Hastanın günlük işlerini yapmasına engel
olur ve yatağa bağlar Migren krizlerini başlatan bazı dış etkenler tarif
edilmiştir Bunlar her hastada olmayabilir Ancak genelde migren krizlerini
bir çok hastada başlatabilirler Bunlar;stres,parlak
ışık keskinkoku,gürültü,menstrüasyon (Kadınların ay
hali),uykusuzluk,fazla
uyku,egzersiz,doğum kontrol hapları,aşırı kafein alınması (Çay,kahve),yemek
öğünlerinden birinin atlanması sonucu aç kalınması,bazı yiyecekler
(peynir,portakal,soğan,fındık,salam,sosis,alkol lü içecekler,çikolata, turşu
ve benzeri gıdalar Yukarıda sayılan etkenlerin herhangi biri migren krizini
başlatabilir Migren hastalarının düzenli bir hayatının olması
gereklidir Günlük uykularını tam olarak almalıdırlar Uykusuz kalmanın yanı
sıra fazla uykunun da zararlı olduğunu unutmamak gerekir Migren hastasının
yemek öğünleri de düzenli olmak zorundadır Mesela,sabah kahvaltısı yapmayan
bir hasta öğlen yemeğini de biraz geciktirirse büyük ihtimalle migren krizi
başlayacaktır Migren hastası hiçbir şeyde aşırılığa kaçmamak
zorundadır Aşırı TV seyretmek,gözlerin fazla yorulması,aşırı yorgunluk,aşırı
dinlenme,aşırı çay,kahve içimi krizleri başlatabilir Ayrıca migren
hastasının özel hayatı da sakin ve huzurlu olmak zorundadır Stres ve sinirin
olduğu ortamlarda migren hastaları her zaman kriz geçirmeye
mahkumdurlar Migren
krizlerinde hasta sakin ve loş bir odaya alınır Ağrı kesiciler
verilir Bulantı veya kusma varsa kalçadan iğne tarzında emedur ,medpamid
gibi kusmayı önleyici ilaçlar yapılır Ayrıca sakinleştirici bir ilaç ilave
edilebilir Çok doğaldır ki,hastanın sürekli kusmaları veya şiddetli
bulantısı varsa bu ilaçlar tablet şeklinde değil,kalçadan veya damardan iğne
tarzında olmalıdır Ayda dört defadan daha fazla nöbet geçiren hastalarda
migrene karşı önleyici(Profilaktik) tedavi başlatılır Bu amaçla kullanılan
ilaçlar ağrı kesici değildir Ağrı sıklığını azaltmaya yöneliktir Ancak
unutulmaması gereken en önemli nokta;migren hastalarının her şeyi
doktorlardan beklememesi gerektiğidir Yukarıda sayılan ve migren krizlerini
başlatan sebeplerden özenle uzak kalmaları gerekmektedir Bu şartlar yerine
gelmediği takdirde tıbbi tedavi başarılı olamaz
|