Konu
:
Türkiye Kardiyolojide Dünyadan Geri Değil
Yalnız Mesajı Göster
Türkiye Kardiyolojide Dünyadan Geri Değil
08-13-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Türkiye Kardiyolojide Dünyadan Geri Değil
Türk Kardiyoloji Derneği (TKD) Başkanı Prof
Dr
Çetin Erol
Türkiye'de bilimsel anlamda kardiyolojinin
dünyanın hiçbir ülkesinden geri olmadığını söyledi
Erol
AA muhabirine yaptığı açıklamada
dünyada olduğu gibi Türkiye'de de ölümlerin yarısının
kalp ve damar hastalıklarından kaynaklandığına dikkati çekerek
bu nedenle dernek olarak doktorların kalp hastalıkları konusundaki bilgilerinin artırılmasına ve halkın bilinçlendirilmesine büyük önem verdiklerini söyledi
Bilimsel kongreler ve toplantılar düzenlediklerini ifade eden Erol
halka yönelik yaptıkları kampanyalara değindi
Türkiye'de kalp damar hastalıklarındaki en önemli faktörlerin
sigara
hipertansiyon
kan kolesterolündeki yükseklik veya iyi kolesteroldeki düşüklük ve şeker hastalığı olduğunu belirten Erol
bu nedenle de halka yönelik kampanyaları
bu risk faktörleri çerçevesinde yaptıklarını kaydetti
Erol
kampanyalar hakkında şu bilgileri verdi:
''Mesela 4 yıldır devam eden
12-8 dediğimiz hipertansiyona karşı kampanyamız var
Bu kampanya vesilesiyle Türkiye'nin hemen her yerinde hipertansiyonun önemi anlatıldı
Hipertansiyon kan basıncı ölçümleri yapıldı
Kan basıncı yüksek olan
yani hipertansiyonu olan hastalar doktorlara yönlendirildi
takip edildi
Ve halkın kan basıncının önemi hakkındaki fikri artırıldı
bilinçlendirildi ve bu işin ciddiyeti
önemi kendilerine gösterildi
Kampanyamız halen de devam ediyor
İkinci bir kampanya
kalp-damar hastalıklarındaki riski belirlemeye yönelik ve birinci kademedeki hekimlerimizi
özellikle bu risk tayinini yapmakta daha ehil kılmak için yapılan bir kampanya
'Kalbini Koru İçinde Sevdiklerin Var' kampanyasıydı
Çok güzel bir televizyon filmiyle bu kampanya tanıtılmıştı ve birçok doktor bununla eğitildi
Ve şu anda da halka yönelik olarak da belediyelerle işbirliği içerisinde halk toplantıları yapılıyor
''
-''KAlBİNİ SEV
KIRMIZI GİY'' KAMPANYASI-
En son kampanyalarının ise yaklaşık 1 yıldır devam eden ''Kalbini Sev
Kırmızı Giy'' kampanyası olduğunu ifade eden Prof
Dr
Erol
bu kampanyaya halkın ''Kırmızı Kampanyası'' dediğini söyledi
Bu kampanyanın derneklerine çok büyük bir tanınırlık sağladığını
aynı zamanda halkta 'Niçin Kırmızı?' diye merak uyandırdığını anlatan Erol
''Kırmızı
renk niye tercih edildi? Çünkü kırmızı kanımızın rengi
kalbimizin rengi
aşkın rengi
bayrağımızın rengi ve aynı zamanda da tehlikenin rengidir
Biliyorsunuz her zaman ambulansların rengi
herhangi bir yerdeki yangın işareti
her zaman tehlikeli olan şeyler kırmızıyla gösterilir
Onun için kırmızı tercih edilmiştir'' diye konuştu
Kırmızı rengin ''Eğer siz üzerinize kırmızı bir şeyler giyiyorsanız
evet Türkiye'deki kalp ve damar hastalıklarının ciddiyetini
önemini biliyorum ben
bu bir tehlikedir ve ben bunun bilincindeyim
bunun için gereken tedbiri aldım
size de bunu üstüme giydiğim bu kırmızıyla bildiriyorum'' anl
geldiğini ifade eden Erol
o nedenle bu kampanya kapsamında kırmızı rengin televizyon reklamlarında ve diğer aktivitelerle yaygın bir şekilde sunulduğunu
kampanyanın değişik tarzlardaki aktivitelerle devam edeceğini söyledi
-''YENİ KAMPANYA: KAlBİNİZ NE KADAR GENÇ?''
Kırmızı rengini
Dünya Kalp Federasyonu
Avrupa ve Amerika kardiyoloji derneklerinin sadece kadınlardaki kalp damar hastalıklarına yönelik kullandığını anlatan Erol
şunları söyledi:
''Ama biz oraya bir kravat ilave ederek bunu hem kadınlarımıza
hem erkeklerimize yönelik hale getirdik
Bunu bütün halkımıza yaymış olduk
Şimdi bundan sonraki süreçte Dünya Kalp Federasyonunun yeni kampanyasına sanıyorum biz de katılarak 'Kalbiniz Ne Kadar Genç?' diye bir kampanya uygulayacağız
Böylece o risk faktörleriyle beraber
aslında bulunduğunuz yaşa göre kalbiniz daha mı yaşlı sizden
yoksa kalbiniz bulunduğunuz yaşa göre daha mı genç
bunun hesaplamaları yapılacak
Bu kampanyayı da önümüzdeki dönemde uygulamaya koyacağız
''
Erol
Kalp-damar hastalıklarının ana faktörlerinden biri olan sigaraya karşı getirilen yasağın kalp-damar hastalıklarının azalmasında çok büyük bir adım olduğunu kaydetti
-TÜRKİYE'NİN KARDİYOlOJİ AlANINDAKİ DURUMU-
Türkiye ile gelişmiş ülkelerin kardiyoloji alanındaki durumunu kıyaslayan Erol
''Türkiye'de bilimsel anlamda kardiyoloji
dünyanın hiçbir ülkesinden
ne Amerika'ndan
ne Avrupa'dan geri değil
Gerek tanı bakımından
gerek tedavi bakımından kesinlikle ve kesinlikle Türkiye'de her şey yapılıyor
o yönde hiçbir şüphe yok'' dedi
Pdof
Dr
Erol
Türkiye'deki hastanelerin birinci sınıf hastane konumuna geldiğini
''bakım
sağlık personeli'' gibi eksikliklerin de zamanla mutlaka karşılanacağını anlattı
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul