Yalnız Mesajı Göster

Teoman - Tüm Şarkı Sözleri

Eski 08-12-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Teoman - Tüm Şarkı Sözleri



Teoman - Tüm şarkı sözleri





Dedi Annem

yaralı dizlerim
koşamam ki
kapalı yollarında akamam ki
unutkan nehrinin
yolunu sormadan
bulamam ki
karlı dağlarında doğamam ki
saklı kentinin
"çok üzülme çok susma
çok darılma
çok ağlama
çok da kitap okuma"
dedi annem
"çok terleme çok yorulma
girdaplarında
boğulma
yalnızlığına çok da alışma"
güneşim olmadan
göremem ki
ay tutulurken
uyuyamam ki
karanlık olsa da
ben herkesi sevemem ki
sevmeden de
yaşayamam ki
yanlış olsa da


17

Boşver beni
Mühim değilim
Bu O'nun hikayesi
Çok beyazdı, kir tutardı
Ömrü kelebek kadardı
Mektupları şişedeyken
Bir de bakmış deniz yokmuş
Tek başına dans ederken
Mutsuzluktan sarhoşmuş
Daha 17'ymiş
Oyundan kalkmak isterken
Kağıtlar dağıtılmış
Bu hava boşluğunda
Artık her şey satılıkmış
Trafikte akmayan
Hep onun seridiyken
Söylediği son şarkı
Elveda Zalim Dünyaymış
Daha 17'miş


Aşk Kırıntıları

yaklaştırsana yavaş yavaş kendini bana
al içine tekrar derinine sakla, kat kasırgana
yalan söyleme bak gözlerime bitmiş olamaz
yokla ceplerini aşk kırıntıları kalmış olmalı biraz!
AŞK KIRINTISIYLA DOYMAKTANSA
TEK BAŞIMA AÇ KALIRIM BU HAYATTA
PAYLAŞACAK BİRŞEY ARTIK YOKSA
BİR ERKEKLE BİR KADIN ARASINDA
yürürüm ipte ağım yokken hemde
kopkoyu içim
inan ki çok çalıştım
bu kalpsiz dünyayı sevebilmek için
neyim var ki sanki senden başka
hadi son bir kez ceplerini yokla
aşk kırıntıları kalmış olmalı biraz
AŞK KIRINTISIYLA DOYMAKTANSA
TEK BAŞIMA AÇ KALIRIM BU HAYATTA
PAYLAŞACAK BİR ŞEY ARTIK YOKSA
BIR ERKEKLE BİR KADIN ARASINDA


Ayna

uyumadan uyandım
yine aynı dünyaya
kara verdim kalmaya
baktım dedim ki aynaya
"acelen ne?"
olacaklar olacak
bir gün nasılsa
yaşa yaşa yaşa
seni sevenler var burda
yaşa yaşa yaşa
sevdiklerin var burda hala




Bazı Yalanlar

Yorgun görünüyorsun, biraz uzan istersen,
Sever gibi yapma artık, daha henüz vakit varken
Birkaç yaralı ruh,
Birkaç bira şişesi,
Elimizde bunlar var,
Mutlu olmaya yetmezki,
Aşk
Yalanlarımız güzel, inanması zevkli,
Bir şey sevmeye değerse ölmeye de değer mi?
Birkaç uyku hapı,
Birkaç kıskançlık krizi
Elimizde bunlar var,
Mutlu olmaya yetmezki,
Mutlu olmaya yetmezki,
Mutlu olmaya yetmezki
Bazı yalanlar güzel,
Bazı gerçekler acıymış
Bazı ölümler uzun,
Bütün hayatlar kısaymış
Çalışmış kaybetmiş,
Koşmuş yorulmuştuk
Birbirimize içmeden dokunamaz olmuştuk
Bikaç kalp ağrısı,
Birkaç imdat çağrısı
Elimizde bunlar var
Mutlu olmaya yetmez ki


Bir Damla Gözyaşı

tüm kaybolanlar
kaybolmuşlara rastlarsa
zamanın birinde
tek bir damla gözyaşım
göle düşerse
ellerimden kayıp gidince
bir uyansam, uyansam, uyansam uykumdan
bir damla gözyaşı
bir damla var elimde
bir damla gözyaşı
bir damla ellerimde
sonunda görürüz belki
sen de ben de uçsuz bucaksızız
bu yalnız şehirde
yaşam sevincin duruyor mu hala içinde
sustun konuşmadın sözcükler bitince
bir uyansam, uyansam, uyansam uykumdan
bir damla gözyaşı
bir damla var elimde
bir damla gözyaşı
bir damla ellerimde


Bugün

Bugün
Sözlükler kusuyorum
Cümleler kuramazken dun
Bugün
Denize döktüm kendimi
Ucuza gitmeyeyim diye
Bugün
Sıyrıldım rollerimden
Mutluyum
Çünkü artık yokum bugün
Boğulurdum her sağanakta
Yüzmeyi ögrenmişim sanki
Bügun
Hayat koyu bir balgam
Sert bir pornoydu dün
Bir tuzağa kaptırmıştım kendimi
Ama eminim Tanrı var
Bugün
Bugün
Evimi yaktım
Kitapları attım
Yıkandım temizim artık
Bugün
Dün çok giyildim
Çok pot yaptım
Ütülüyüm jilet gibi
Bugün
"Siz de mi dostlarım?" dedim
"Öyleyse düş, Sezar"
Bugün


Çoktandır

çoktandır yaşıyormuş gibi yapıyordum demek ben bu şehirde
çoktandır iki yabancı gibi yaşıyorduk demek biz bu şehirde
ben de
belki yaşar belki ölürüm
çoktandır eriyorsa eğer
silinirmiş meğer
büyük de olsa aşk
çoktandır kanıyormuş meğer,
çalışırdım inan farketseydim eğer
ben de
belki yaşar belki ölürüm
süresi hiç belli olmaz
yok ki zamanı
yarası zor geçer derler
yok ki ilacı
insan bazen yaşar bazen de ölür




Doktor

Öyle büyük ki inan doktor içimdeki boşluğum
Ne koyarsam koyayım hiç dolmuyor
Eğer böyle yaşarsam hep aynı acıyı
Bu sıcaklar bile beni donduruyor
Kör bir dilenci vücudunda sigara yanıklarıyla
İlkbahardan bana bahsediyor sardunyalar açıyor diyor
Ama ben görmeyeceğim ve sizin gibi sevinmeyeceğim
Bekleme salonunda günü geçmiş dergiler
Saçım başım dağılmış sanki bana benzerler
Doktor doktor insanlar hiç bilmiyor
Doktor doktor insanlar hiç duymuyor
Doktor doktor insanlar hissetmiyor
Doktor doktor kimse beni sevmiyor
Gerginsin rahatla dedi çabucak soyunurken kadın
Paramı ver yeter hiç farketmez adın
Soyunmana gerek yok bana bir kaç tatlı söz lazım
Uyuyana kadar kal yeter bitmiş uyku haplarım


Dursun Dünya

bir çılgın gibi şimdi hayatım
ne sevgim kaldı çünkü ne gözyaşlarım
kurtulmak için her seferinde
kaçtım koşar gibi içimdeki senden
ateş düşünce hep söndüm,hep sırılsıklam
şimdi dursun ister dönsün dünya
dursun ister dönsün dünya etrafında
hiç farketmez çünkü artık sen yoksun ya
sönsün tüm mumlar bitsin sevgim
ister dursun ister dönsün dünya
mektuplar gibiyiz hiç açılmamış
saklanmış ama zamanla kaybolmuş
sildinmi beni parmak ucunla
içindeki benden kurtuldunmu yoksa
günüm gelince yok oldum ardından
şimdi dursun ister dönsün dünya


Duş

bu aşk
bizi nereye kadar savurursa
o kadar acıtacakcanımızı
ama olsun
daldır elini göğsüme
al kalbimi
bul damarımı, bas ilacı
dindir acımı
çok mutluyum
şu anda ellerim
vücudunda
umurumda değil artık dünya
son defaymış gibi kaybederken
kendimi
en ucur şaraplaarda
son defaymış gibi kaybederken
kendimi
sırılsıklam
vücudunda
eğildim
öptüm dudaklarından
saç telin vücudumdan küvete
aktığında
içideyim
içimdesin, anladım
aşk kanımda
kasıklarımda
güneşteyim
eriyor balmumum
sapır sapır dökük
kanatlarım
aksın bacaklarımdan
oluk oluk
milyonlarca doğmayacak
çocuklarım


En Güzel Hikayem

kulaklarım patlıyor sessizliğinden
yorgunluğundan ölüyorum
sinekler yapışıyor vücuduma gitmiyorlar
yayılıyor kanları vurduğumda denizi araladım geçtim
bir aşktan attım kum torbalarımı döktüm yaprakları
ama uzandın tenime hissettim terim aktı parmak aralarından
bazen , ne yaparsan yap olmuyor
kanım hızlanıyor bazen damarlarımda kan çanakları aynada levham boynumda
bir yapbozu tamamlarken bakıyorum büyük parçan eksik
kalbin olduğu bazen bir vücudu sarıyorum
banıp parmağımı tadına bakıp
gözümü sevmeye karartıp yapamıyorum bazen
acı bir tat kalıyor ağzımda
bazen yutup unutup bazen tükürüyorum
bazen ayılıp uyanıp bir nefesle yanımda adı yok sırtı var
bana dönük bükük soğuğa çeviriyorum suyu ağlıyorum bakıp içine
ayılamayıp anlayamıyorum bazen
derimin altında başarılı ayrılık notları yazılmış , çöpe atılmış
intihar mektupları vuruyorum sokaklara bedenimi hayallere
hayatımı yine omuzlarıma acımı alsınlar diye sığınıp
kurtaracak kadınlara 15 dakkamı bazen
bitti
zor oldu ama bitti yapamadım benim başka bir kalbi
bedenin zayıftı, kalbin güçlüydü belki haritası ama çok silikti
sert bir şeydi iliklerimde aşk dayandım , ittim sığmadı , kanırmadı girmedi
ama
sıktım pis kanı akıttım yaramdan iyileştirmeye yaladım geçmişti
sanki soktum neşteri göğsüme inanmaya halim kalmadı diye bitti
zor oldu ama bitti bazen
korkma bilirim acıyı tedaviyi imkansızlığın kekremsi tadını dün insanlara baktım
kendi kirli camımdan terkedilmişler çoktan yaradan tarafından
ben kesilene kadar yüzdüm ama görünmeyince karan bıraktım kendimi battım
bir taş gibi yanmıştı , çizilmişti ama seyrettim ağlayarak sabredip çok sevdiğim bir filmi
artık yalnız senin için üzülüyorum bitti
zor oldu ama bitti
benim de zaten hiç gücüm yok yüzüm yok hiç umudum yok
ama bil ki farklı bir hayaldi işkenceydi bazen bazen çok güzeldi ama anlıyorum sesinden kurtulmuşsun sen nokta konmuş bitmiş
en güzel hikayem


Gökdelenler

uzun uzun seyrettim seni
diğer köşesinden barın
bir karakter oturttum
yüzüne,kalbine
uzaktan bakıp insanlara
konuşmalar yazdım
dudaklarasonra kendime baktım
tıklım tıklım
yalnızdım
gökdelenlerden tükürdüm
dünyaya
ben hayatım boyunca
buyüzden kupkuru ağzım
bak geçmedi yıllarca
kalbimi yuvarladım sana
seni tanımasamda
tezgahtan önüne
bir yudum al diye
eğer hoşuna giderse
daha da iç diye
bu kadarı yetsin artık
bu gece
belki sen bulursun diye
artık son şansımsın
korkma ısrar yok bende
avunurum içkiyle


Gönülçelen

Kırıklarını aldırdım kalbimin
Zırhımı çıkarttım astım portmantoya
Güzel vücutlar boş suratlar
Benimse yenmiş tırnaklarım
Titrek ellerim var
Evet dedi ben de seni aldattım
Bİr kez de değil üstelik
Çünkü beni çok kanattın
Çok sevdiğim bir yalandın
Gönülçelen gönülçelen
Aynı anda utanmadan
Hem kırıcı hem kırılgan
Yordun beni gönülçelen
Gönülçelen gönülçelen
Biraz gerçek biraz yalan
Hem yarabandım hem yaram
Bitsin artık gönülçelen


Gündüz Tarifesi

biraz uyusam geçer belki
bir kalp atışı uzağında
istemezsen hemen giderim gerçi
taksi gündüz tarifesi açarsa
tuttuğum balıkları denize attım
açlıktan ölüyorum
bana gülmeyi armağan ettin
ama nereye koydum bulamıyorum
soy beni yatır uykuya
şu an sanki evimdeyim
bul beni aramana gerek yok
beni koyduğun yerdeyim
biraz uyusam geçer belki
bir kalp atışı uzağında
istemezsen hemen giderim gerçi
taksi gündüz tarifesi açarsa
kusursuz bir cinayet planı
yaptım kendime karşı
çok da ciddiye almamalı
yaptıklarımız rol icabı
soy beni yatır uykuya
şu an sanki evimdeyim
bul beni aramana gerek yok
beni koyduğun yerdeyim


Güzel Bir Gün

suç yok,suçlu yok
hayat böyle anladım
aşk yok artık yok ama zamanla alıştım
senle ben hep böyle kalacağız
gitgide eriyip yok olacağız
yavaş yavaş
sorma neden niçin
her şey yalnızlıktan
bak güzel bir gün ölmek için
düş yok, gerçek yok
bak sonunda anladım
yaz yok kış yok
artık zamanı karıştırdım




Harbe Giden Sarı Saçlı Çocuk

Harbe giden sarı saçlı çocuk!
Gene böyle güzel dön;
Dudaklarında deniz kokusu,
Kirpiklerinde tuz;
Harbe giden sarı saçlı çocuk
Harbe giden sarı saçlı çocuk!
Gene böyle güzel dön;
Dudaklarında deniz kokusu,
Kirpiklerinde tuz;
Harbe giden sarı saçlı çocuk


Hayalperest

O kadar haklısın ki dayanamıyorum buna
O kadar güzelsin ki çok çirkin kaldım yanında
Korkum yaralanman hayatta
O kadar yalnızsın ki dayanamıyorum buna
O kadar sıcaksın ki çok soğuk kaldım yanında
Korkum yaralanman hayatta hayalperestsin
Güzel hayaller peşinde
Çok gençsin yanlış insanlar kalbinde
Hayalperestsin
Güzel hayaller peşinde çok gençsin çok gerçeksin
Bu yüzden çok güzelsin


Hepsi Bir Ya Sonunda

renkler , mevsimler soluyorsa
sen evde yokken sevgi seni arıyorsa
günler yağmurlarla yok olsa
çok küçüksen üstüne basılıyorsa
çok gezenin bildiğinde
çok bilenin mutsuzluğunda
HEPSİ BİR YA SONUNDA
renkler , mevsimler soluyorsa
sen evde yokken sevgi seni arıyorsa
çok gezenin bildiğinde
çok bilenin mutsuzluğunda
HEPSİ BİR YA SONUNDA


Hergün Aradıysam

Gizli değil ki bu, okunuyor yüzümden
Sonsuz bulamayışı kalbimin
Bir daha aramaz tanırım onu
Kaçamağı beynimin
Tutunuversem
Çalısıyla sevginin
Uçurumlarda
Her gün aradıysam,
Hiç bulamadıysam,
Hep çocuk kaldıysam
Büyür müyüm sonunda?
Tek sen değilsin ki
Boşluğa uzanan
Korkak,sevgisiz kalbimiz
Bir daha aramaz
Tanırım onu
Yaralıyız hepimiz





İki Çocuk

el sallamıştı annesine
bayram izni dönüşünde hissetmiş miydi
oğlunu kurşun kalbi deldiğinde
kan revan içinde yanyana
aynı köprüde annelerinin rüyalarında öldükleri yaşlarıyla
ateşi harlı delikanlılar,
ne şehit ne kahramanlar
düşmansız bir savaşta
düştüler kalkmayacaklar
emin değildi kendi bile dokunmuş muydu tetiğine
kesin olan tek şeyse en yakın mahkumdu ipe
'kalpte kurşun ilmek boyunda
iki çocuk ölüm karşısında
hep çocuk kalacaklar büyümeden birer tabutta ama yaşıyorlar,
gülüyorlar annelerinin rüyalarında


İki Yabancı

Yazdan kalma bir günden
Ya da çölde cay filminden
Bir sahne var aklımda
Oyuncular sanki biziz
Mutsuzuz ikimiziz
Kimi aşklar hiç bitmezmiş,
Bizimkisi bitenlerden
Sevmeye yeteneksiziz
İki yabancı iki yabancı
Birlikte ama yalnız
İki yabancı
Hani o güneşin batışı
Bizi tanrıya inandırışı
Şu an o akşam aklımda
Ama çok zaman önceydi
Yaralarımız ağır değildi
Yine de bağışladım ben hep seni
Hem seni hem de kendimi
O kadar yoktun ki
Yazdan kalma birgünden
Yada çölde Çay filminden
Benimde sahneler aklımda
Seninkilerden farklı ama
Artık kendini kandırma
Yoktur üstüne senin güzeli çirkin yapmakta
Suçuysa dünyaya atmakta
Neyin bildinki değerini
Benimkini bileceksin
Bunuda tabi mahvedeceksin
İki yabancı iki yabancı
Birlikte ama yalnız
İki yabancıyız


İnsanlar

Gel olduğun gibi
Tuzla buz et beni
Camdanmışım gibi
Bana hatırlat
Nasıl bir şeydi
Bir şeye inanmak
Tutkuyla tutkulanmak
İnsanlar dünya düşmüş üstlerine
Kıpırdıyamıyorlar
İnsanlar denemiyorlar bile
Gel dudaklarımı sar nefesini ver
Tat bırak ağzımda
İlk sayfaya döndür beni
Hadi alt üst et iyileştir
Gel hadi acıt beni
O bile yeter
Çoraklığımda istemezsen
Eğer gelmezsen
Öldür ama affet beni
İnsanlar dünya düşmüş üstlerine
Kıpırdıyamıyorlar
İnsanlar denemiyorlar bile


İstanbul'da Sonbahar

Mevsim rüzgarları ne zaman eserse
O zaman hatırlarım
Çocukluk rüyalarım
Şeytan uçurtmalarım
Öper beni annem yanaklarımdan
Güzel bir rüyada
Sanki sevdiklerim hayattalarken hala
Akşama doğru azalırsa yağmur
Kız kulesi ve adalar
Ah burda olsan çok güzel hala
İstanbul'da sonbahar
Her zaman kolay değil
Sevmeden sevişmek
Tanımak bir vücudu yavaşça öğrenmek
Alışmak ve kaybetmek
İstanbul bugün yorgun
Üzgün ve yaşlanmış
Biraz kilo almış
Ağlamış yine, rimelleri akıyor
Akşama doğru azalırsa yağmur
Kız kulesi ve adalar
Ah burda olsan çok güzel hala
İstanbul'da sonbahar


İstasyon İnsanları

ruhidir benim adim hiç çıkamam evimden
dostlar uydururum hayali mutluyumdur bu yüzden
bir çiçek dürbününden insanlara bakarken
bir gün bir istasyon gördüm trenleri geciken
yolcular ellerinde tek gidişlik bir bilet
henüz bilmeselerde hayat bundan ibaret
istasyon insanları burdalar tesadüfen
aynı rüyayı görüp ayrı yerlere giden
eskiden çok eskiden ben daha çok küçükken
henüz cennet plajı otopark olmamışken
mercanların arasında küçük balıklar vardı
en güzelleri el boyunda kavuniçi olanlardı
bir gün bir rüya gördüm o kavuniçi balık benmişim
büyümem beklenmeden afiyetle yenmişim
istasyon insanları burdalar tesadüfen
aynı rüyayı görüp ayrı yerlere giden
ruhidir benim adım bir sırrım var saklarım
ama görünce anlarsınız
yalniz dikkat acımayın
acınmak canımı en çok acıtandır!!!

Alıntı Yaparak Cevapla