Prof. Dr. Sinsi
|
Sahâbe
Bütün sahâbe irşad makamının sahibi olmuşlardır O kadar mı? Daha kesin bir delil var Allahû Tealâ şöyle buyurmaktadır:
-9/TEVBE-100: Ves sâbikûnel evvelûne minel muhâcirîne vel ensâri vellezînettebeûhum bi ıhsânin radıyallâhu anhum ve radû anhu ve eadde lehum cennâtin tecrî tahtehel enhâru hâlidîne fîhâ ebedâ(ebeden), zâlikel fevzul azîm(azîmu)
O sabikûn-el evvelîn (evvelki hayırlarda yarışanlardan salâh makamında iradesini Allah'a teslim ederek irşada memur ve mezun kılınanlar): Onların bir kısmı muhacirînden (Mekke'den Medine'ye göç edenlerden) bir kısmı ensardan (Medine'deki yardımcılardan) ve bir kısmı da onlara (ensar ve muhacirîne) ihsanla tâbî olanlardandı (Sahâbe irşad makamına sahip oldukları için onlara tâbî olundu) Allah, onlardan razı ve onlar da O'ndan (Allah'tan) razıdır Onlara Allah, altlarından ırmaklar akan cennetler hazırladı ve orada ebediyyen kalacaklardır İşte bu, en büyük (azîm) mükâfattır
Ensar ve muhacirînin hepsine tâbî olunduğu, bu âyet-i kerimeyle kesinlik kazanmaktadır Bütün sahâbenin irşad makamına tayin olduğunun kesin delili “azîm” kelimesidir Allahû Tealâ’nın vücuda getirdiği âyetlerin hepsinde sahâbeyi görüyoruz Sahâbeye tâbî olup da tâbiîn olarak irşad makamına ulaşanlar, tâbiînden de tebei tâbiîni irşad etmek üzere, irşad makamına çok insan ulaşmıştır Tebei tâbiîn de kendisinden sonra gelen tâbî olanları irşad etmişlerdir
İrşad müessesesi bugüne kadar gelmiştir Bugün biz onun temsilcisiyiz Allahû Tealâ tarafından bu göreve biz tayin edildik Bundan 14 asır evvel bütün sahâbe, bihakkın takvaya, hakka tukatihi takvaya ulaşmışlar, iradelerini de Allah’a teslim etmişlerdir İslâm’ın 7 ve son safhasına gelmişler, “İrşada memur ve mezun kılındın ” cümlesiyle Allahû Tealâ tarafından irşad makamına getirilmişlerdir Kıyâmete kadar irşad müessesesi devam edecektir
Öyleyse sahâbe ne yapmıştır? Sahâbe Allah’a ulaşmayı dilemiştir Onun üzerine Allahû Tealâ ne yapmıştır? Onlara 7 tane furkan vermiş, bütün günahlarını örtmüştür Allah’a ulaşmayı diledikleri için bütün pozitif işlemler onların olmuştur Allahû Tealâ onları irşad makamına ulaştırabilecek olan hasletlerle mücehhez kılmış ve 12 tane ihsanla Peygamber Efendimiz (S A V)’e ulaştırmıştır 14 basamakta tâbî olmuşlar, sonra ruhları vücutlarından ayrılmış, nefslerindeki her %7 fazl birikimine paralel olarak, ruhları bir gök katı yükselmek suretiyle 7 tane gök katını aşmış, Allah’ın Zat’ına ulaşmış, Allah’ın Zat’ında yok olmuştur 14 basamaktan 21 basamağa kadar bu olay cereyan eder Her gök katı bir basamaktır Emmare, Levvame, Mülhime, Mutmainne, Radiye, Mardiyye ve Tezkiye’ye müteallik nefs kademelerinde, her seferinde nefsin kalbindeki fazıllar %7 artmış, bütün sahâbe ruhlarını Allah’a ulaştırmışlardır
Ondan bir kademe ötede Allah’a ulaşan ruhlar Allah’ın Zat’ında yok olup, fenâfillah makamının sahibi olmuşlardır Burası velâyetin 1 makamıdır Sonra Allahû Tealâ onlara taht ihsan etmiş, beka makamının sahibi olmuşlardır Sonra zikirleri günün yarısını geçmiş, zühd makamının sahibi olmuşlardır 25 basamakta %81 nur birikimiyle, nefslerinin kalbinde Allah’ın bütün emirlerini yerine getiren, yasak ettiği hiçbir fiili işlemeyen bir fizik vücut ortaya çıkmıştır Bütün sahâbe fizik vücutlarını da Allah’a teslim etmişlerdir Sonra daimî zikre ulaşmışlar ve hikmet sahibi olmuşlar, nefslerinin Allah’a teslim etmişlerdir Daha sonra irşada ulaşmışlar, sonra da Allahû Tealâ onları irşad makamına tayin etmiştir Hepsi âyetlerle açık ve kesin olarak ortadadır
Şimdi sözlerime dikkat edin 14 asır sonra bugün, İslâm öğretisi sahâbenin yaşadığı bu 7 tane İslâm safhasını artık tamamen unutmuş vaziyettedir Hiçbir üniversitede, hiçbir öğretim müessesesinde, sahâbenin yaşadığı Allah’ın bu gerçekleri ve Kur’ân farzları artık insanlara öğretilmiyor, Allah’a ulaşmayı dilemek de farzdır, irşad makamına ulaşıp tâbî olmak da farzdır, ruhu Allah’a teslim etmek de farzdır, fizik vücudu Allah’a teslim etmek de farzdır, irşada ulaşmak da farzdır, iradeyi Allah’a teslim etmek de farzdır Bütün sahâbe bu farzların hepsini yerine getirmişlerdir Bugünkü üniversitelerdeki İslâmî öğretide, bu söylediklerimden hiçbirinin tatbikatını bulamazsınız
Allah’a ulaşmayı dilemekten başlayarak, İslâm’ın 7 safhası da 14 asırda iblisin yardımıyla yok edilmiştir İnsanlar asırlardan beri kitaplar yazmışlardır İblis, her sonra gelen kitaba yeni ilâvelerin yapılmasını sağlamış ve her nesilde yeniden yazılan kitaplar, eskilerin üzerine ilâve edilmek suretiyle, bütün insanlar Kur’ân’dan saptırılmıştır İblis Kur’ân’ı unutturmuştur
İslâm’ın Allah’a ulaşmayı dilemek kesimi yok edilmek suretiyle, bütün insanların cennete ulaşması önlenmiştir Çünkü Allah’a ulamayı dilemeyen hiç kimsenin Allah’ın cennetine girmesi mümkün değildir Sonra İslâm’ın 7 safhası da yok edilmek suretiyle insanların dünya saadetine ulaşması da engellenmiştir Cennet saadetine ulaşmasının engellenmesiyle İslâm’ın kolları kesilmiş, dünya saadetine ulaşmaları engellenerek İslâm’ın bacakları da kesilmiş ve İslâm kolsuz ve bacaksız bir bitkisel hayata itilmiştir
Sözlerimi dikkatle değerlendirin Kur’ân-ı Kerim’i açın Evvelâ her söylediğimizin orada mevcut olduğunu görün Ve bütün bir İslâm âleminde bu öğretinin bütünüyle yok olduğunu düşünün Öğretim kadrolarından, dünyadaki bütün üniversitelerden bunun aksini ispat edebilecek olan bir cevap bekliyoruz
Bu sebeple bu üniversite, Allah’ın Üniversitesi’dir Burada Kur’ân hakikatleri öğretilir Hiçbir sapma olmaksızın öğretilir ve Allah’ın direkt olarak bize öğretmesiyle öğretilir Öyleyse son derece ciddî bir noktadayız Herkes aklını başına toplamak mecburiyetindedir
İslâm öğretenler! Hepiniz İslâm’ı öğretememekten sorumlusunuz Bu sözlerimiz sizi bu konuları mutlaka incelemeye götürmelidir Eğer incelemezseniz, sözlerimizi ciddiye almazsanız, omuzlarınızda 60 milyondan fazla insanın vebaliyle bu dünyadan ayrılırsınız Sözüm hepinizedir!
Bütün cemaat liderleri! Hepinize sesleniyorum Kur’ân’ı öğrenmek ve öğretmek mecburiyetindesiniz İslâm’ın 7 safhasını mutlaka bilmek mecburiyetindesiniz ve sizlere tâbî olanlara bunları öğretmekle mükellefsiniz Onların hepsinin sahâbe gibi yetişmeleri lâzım Bu sizin sorumluluğunuzdadır ve tâbiiyet zamanı gelmiştir Hepiniz hacet namazını kılıp gerçekleri Allah’tan sormak mecburiyetindesiniz Bu hepinizi mutlak bir sorumluluk altına sokar
Gene bir güzel ramazan akşamında sahâbeyle bir güzelliği yaşadık Onların Kur’ân’ın bütününe sadece îmân etmediklerini, îmân etmenin ötesinde bütün Kur’ân-ı Kerim’i tatbikata geçirdiklerini, tamamını yaşadıklarını da size ispat etmiş olduk Sözlerimizi unutmayın Lâzımgelen değerlerle değerlendirin Bizi düşman edinenler ve dost edinenler, bizi artık iyi tanısınlar Hacet namazını kılarak, Allahû Tealâ’ya bizim kim olduğumuzu sorsunlar
Sizler bugünün sahâbeleri olacaksınız Allahû Tealâ’nın hepinizi hem cennet saadetine hem dünya saadetine ulaştırmasınız Yüce Rabbimizden dileyerek sözlerimizi inşaallah burada tamamlamak istiyoruz
|