Prof. Dr. Sinsi
|
Gelişim Ve Öğrenme Terimleri Sözlüğü
gelişim sözlüğü - öğrenme sözlüğü
A
Algı: Duyumları yorumlayıp, anlamlı hale getirme süreci
Animizm: Bilişsel yapılarının sınırlı olması nedeniyle çocuğun canlı ile cansızı, gerçek ile hayaliyi karıştırması
Ayrımlı Pekiştirme: Bir önuyarana bağlı olarak davranış sergilendiğinde pekiştirecin sunulması ve o uyaran ortamda bulunmadığında davranışın pekiştirilmesi
B
Bağımlılık: Karşı karşıya kaldığı sorunları tek başına çözebilmek ve kendi yönünü belirleyebilmek için gerekli yetenekten yoksun olmak Kişilerarası ilişkilerde biri olmazsa diğerinin varlığının tehlike altına gireceğine inanma biçimindeki sağlıksızlık hali
Bağlılık: Kişiler arası ilişkilerde bireyler arasında dostluk, dayanışma, sevgi ve yardımlaşmayı içeren sağlık hali
Baskın genler: Gen çiftinin diğer öğesinin taşıdığı özellik ne olursa olsun, denetlediği özelliğin bireyde bulunmasını sağlayan, baskın kalıtsal özellikleri taşıyan genler
Bellek: Bilginin kodlanması, depolanması ve geri getirilmesi süreçlerini sağlayan, baskın kalıtsal özellikleri taşıyan genler
Bilinç: Ruhsal yapının bireyin farkında olduğu yaşantıları içeren düzeyi
Bilinç dışı: Freud’un topografik kişilik kuramına göre, ruhsal yapının bireyin farkında olmadığı arzularının, isteklerinin, dürtülerinin, düşüncelerinin, duygularının ve yaşantılarının depolandığı düzeyi
Bilinç öncesi: Freud’un topografik kişilik kuramına göre, ruhsal yapının bireyin o anda pek farkında olmadığı, ancak biraz çaba göstererek bilince getirebildiği zihinsel olayları ve yaşantıları içeren düzeyi
Biliş: Bilginin nasıl organize edileceği, nasıl düzenleneceği ve nasıl biçimlendirileceğini gösteren işlemler ve eylemler
Biliş bilgisi: Bireyin kendi düşünme süreçleriyle ilgili bilgisi
Bilişsel gelişim: Bilginin kazanılması, bellekte işlenmesi, tutulması, akıl yürütme ve düşünme gibi zihinsel özelliklerde görülen gelişme
Bilişsel süreçler: Bilgilerin bir bellekten ötekine aktarılmasını sağlayan zihinsel etkinlikler
Birincil Pekiştireçler: Biyolojik gereksinmeleri karşılamaya yönelik pekiştireçler
Bitişiklik: Pavlov’un klasik koşullanma kuramında, koşullu uyaran ile koşulsuz uyaran arasındaki sürenin kısa olması
C-Ç
Ceza: İzlediği davranışın oluşum sıklığını azaltan davranış sonrası çevresel olay ya da durumlar
Çekinik genler: Denetlediği özelliğin bireyde bulunabilmesi için aynı özelliği taşıyan bir diğer genle birlikte çalışan kalıtsal özellikleri taşıyan genler
D
Denetim odağı: Bireyin belli bir durumda elde ettiği sonuçtan içsel ya da dışsal özelliklerini sorumlu tutması
Dengeleme: Özümleme ve uyumsama süreçlerinden yararlanılarak yeni bir dengeye ulaşma süreci
Diğerkâmlık: Kişisel çıkar ve kazanç beklentisi olmaksızın başkaları yararına davranabilmek
Dölüt evresi: Doğum öncesi gelişimde, döllenme anından ikinci haftanın sonuna kadar geçen dönem
Duyusal bellek: Duyu organları aracılığıyla alınan uyarıcıların işlenmeden önce çok kısa süre tutulduğu bilgi deposu
Dürtü: Bireyi davranışa ya da etkin olmaya iten güç
E
Ego: Freud’un yapısal kişilik kuramına göre, kişiliğin akılcı yönü Ego gerçekçi, mantığa uygun ve akılcı bir biçimde davranarak idin kabul edilmez istekleri ile süperegonun katı kurallarını uzlaştırmaya ve dengelemeye çalışır
Embriyo evresi: Doğum öncesinde ikinci haftanın sonundan sekizinci haftanın sonuna kadar geçen süre
Empati: Olayları ve durumları bir başka kişinin bakış açısından görebilme bir diğer insanın duygularına nüfuz edebilme
F
Fallik dönem: Freud’un psiko-seksüel gelişim dönemlerinden üç ile beş yaşları arasını kapsayan ve çocuğun ilgisinin cinsel organları üzerinde odaklaştığı dönem Bu dönemde çocuk için haz merkezi cinsel organdır
Fenotip: Bir organizmanın gözlenebilir özellikleri
Fetüs evresi: Gebeliğin sekizinci haftasından bebeğin doğumuna kadar geçen süre
G
Gelişim dönemleri: Belirli davranışların ya da gelişimsel özelliklerin ortaya çıktığı yaş dönemleri
Genelleme: Belirli bir uyarana karşı gösterilen tepkinin bu uyarana benzer uyaranlar karşısında da gösterilmesi
Genital dönem: Freud’un psiko-seksüel gelişim dönemlerinden sonuncusu Ergenlik ve ergenlik sonrası yılları kapsayan ve cinsel duyguların yeniden ortaya çıktığı, gencin ilgisinin yetişkin cinselliğine yöneldiği dönem
Genotip: Bir organizmanın genetik donanımı
Geri getirme: Uzun süreli bellekteki bir bilginin araştırılıp bulunması
H
Habercilik: Koşullu uyaranın kendisinden sonra koşulsuz uyaranın geleceğini organizmaya hatırlatması
I-İ
İd: Freud’un yapısal kişilik kuramına göre, kişiliğin biyolojik ve dürtüsel davranış kalıplarını içeren, haz ilkesine göre davranan ilkel yanı
İkincil pekiştireçler: Birey için yaşamsal önemi olmayan fakat öğrenme sonucu pekiştirici özellik kazanan pekiştireçler
İnce motor gelişim: Kollar, eller ve parmaklarındaki daha küçük kasları koordine etme yeterliliği
İşleyen bellek: Üzerinde zihinsel işlemlerin yapıldığı, bilgilerin geçici olarak tutulduğu bilgi deposu
K
Kaba motor gelişim: Bacak ve kollardaki büyük kasların kullanımını gerektiren becerilerin kazanılması
Karakter: Bireyin kişiliğinin toplumun değerler sistemine göre değerlendirilen yönü Kişiliğin ahlaki boyutu
Kişilik: Bireyin inançları, tutumları, değerleri, güdüleri, mizaçsal özellikleri ve davranış örüntülerinin bileşimi
Kodlama: Uzun süreli belleğe kaydedilmesi istenen bilgilerin zihinsel simgelerinin oluşturulması
Kritik dönem: Gelişimin kimi olay ya da durumlarından olumlu ya da olumsuz yönde etkilenebileceği en duyarlı zaman aralıkları
Kural öğrenme: Ortak özellikler taşıyan durumlara benzer tepkilerde bulunma
L
Latent dönem: Freud’un psiko-seksüel gelişim kuramında 5-12 yaşlar arasındaki dönem Bu dönemde çocuğun cinsel ilgisi ve arzuları, bilinç dışında varlığını örtük ve gizli bir biçimde sürdürmektedir
M
Mizaç: Kişiliğin duygusal yönü, duygulanım biçimi
Motor gelişim: Hareket gelişimi
O-Ö
Olgunlaşma: Düzenli bir sıra içerisinde birbirini izleyen biyolojik temelli değişikliklerle organizmanın ya da organların gelişiminin fonksiyonel olması
Olumlu pekiştirme: Bir davranışı izleyen bir durumda, ortama organizmanın hoşuna giden bir uyaranın eklenmesiyle o davranışın ilerde tekrarlanma sıklığının arttırılması
Olumsuz pekiştirme: Davranışın ortaya çıkmasını engelleyen uyaranın ortamdan çekilmesiyle yapılan pekiştirme İstenmeyen durumların ortaya çıkmasını engelleyen davranışların sıklıklarında artış olmasıdır
Oral dönem: Freud’un psiko-seksüel gelişim dönemlerinden, bebeğin haz merkezinin ağız bölgesi olduğu, doğumdan onsekizinci aya kadar olan süreyi kapsayan dönem
Öğrenme: Yaşantılar yoluyla kalıcı davranış değişiklikleri edinme
Öğrenme gücü: Bireyin davranışlarını değiştirebilmeye yönelik çevre ve kalıtım ile belirlenmiş gizil güç
Örgütleme: Yaşantılarla elde edilen bilgilerin, gerektiğinde kullanılabilmek ve yeni bilgilerin kazanılmasını olanaklı kılabilmek için, sistematik olarak düzenlenmesi
Özümleme: Piaget’in bilişsel gelişim kuramına göre, bilişsel gelişimde bireyin bir bilgiyi zihinsel repertuarına katma süreci
P
Pekiştireç: İzlediği davranışın ortaya çıkma sıklığını artıran uyarıcı
Pekiştirme: Koşulsuz uyaranın meydana getirdiği etki
Psiko-sosyal gelişim: Kişilik gelişimi, bireyin duygusal ve sosyal özellikleriyle ilgili gelişimi
S-Ş
Sönme: Koşullu uyaranın uzunca bir süre tek başına sunulmasıyla koşullu tepkinin giderek azalarak ortadan kalkması
Standart test: İçeriği, uygulaması, işlem yolları, süresi ve uygulama ölçütleri önceden belirlenmiş olan uzman yapısı test
Süperego: Freud’un yapısal kişilik kuramına göre, kişiliğin bileşenlerinden biri Kişiliğin ahlaki, yargısal ve vicdani yanı
Şema: Piaget’in bilişsel gelişimi kuramında, bireyin çevresine uyum yapabilmesini sağlayan; doğuştan gelen, gelişim süreci boyunca şekil değiştiren ya da sonradan ortaya çıkan bilişsel yapılar
T
Tutum: Bir nesne ya da olaya ilişkin olumlu ya da olumsuz davranmaya hazır olma
U-Ü
Uyumsama: Piaget’in bilişsel gelişim kuramına göre, özümlenerek bireyin zihinsel yapısına eklenen yeni bilgilerin, yeni durumlara uyarlanması
Uzun süreli bellek: Bilgilerin sürekli ve geri getirilerek kullanılmaya elverişli biçimde saklandığı depo
Z
Zekâ: Zihinsel yeteneklerin tümü
Zigot: Döllenmiş yumurta hücresi
alıntı
|