08-10-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kastamonu Şiirleri - Kastamonu İle İlgili Şiirler
KASTAMONU DESTANI
Öyle bir cevher ki dünyaya bedel
Biçilmez pahası Kastamonu’nun
Yapılsa tükenmez o kadar güzel,
Haşredek senası Kastamonu’nun
Türk yurdunun gerçi her yeri şirin;
Ayrı cazibesi vardır her yerin,
Velakin tesiri füsunu derin
Aşıklar sinası Kastamonu’nun
Güneş hayran bakar geçerken burdan;
Mehtap bir dilberdir saçları nurdan
Yıldızlar baygındır vecd-ü sürurdan
Başkadır seması Kastamonu’nun
Her yabancı meftun,her gönül beste
Şiirler söylenmiş hem deste deste
Canverir cansıza tek bir nefeste
İksirdir havası Kastamonu’nun
Gelen gönül verir, yaşdöker giden,
Bu yerdir dilsizi şen bülbül eden
Kudretin elidir ruhları yeden
Seheri,sabası Kastamonu’nun
Maveraların bu yerdir kapısı
Özlü bir şiirdir toprak yapısı
Rüzgarlarında var cennet kokusu
Zariftir edası Kastamonu’nun
Her köşesinde var billur bir kaynak
Sayısızdır çeşme,dere ve ırmak
Vasf olunmaz asla sürmeli mutlak
Subaşı sefası Kastamonu’nun
Misli Dağı, Uzunyazı, Fatıra,
Paşasuyu nasıl gelmez hatıra ?
Beypınarından geç Halkacılara
Şendir Göl ovası Kastamonu’nun
Sulucaöz, Hacı İbrahim Dağı
Açıkmaslak, Hacı Kadının Bağı
Çuhadaroğlu’nda gör solu sağı
Ilgaz müntehası Kastamonu’nun
Bir yanda muhteşem ve sonsuz orman
Bir yanda tarla, bağ, bahçe ve bostan
Burası ağaçtan yeşil bir umman
Hoştur temaşası Kastamonu’nun
Sürüler yayılır yamaçlarında
Top top çiçek açar yamaçlarında
Türlü kuşlar öter ağaçlarında
Gönüller şifası Kastamonu’nun
Bakir bir gönüldür tabiat burda
Her taraf bir tablo seyreyle dur da
Bir şaheser ki yok misli bir yerde
Gülşeni, yaylası Kastamonu’nun
Nereye baksan bir örnek cennetten
Bir kaynak ki akar ta meşiyetten
Bir başka cazibe taşır kudretten
Baharı, Şitası Kastamonu’nun
Kentleri mamurdur, köyleri gülşen
Vadileri feyyaz yamaçları şen
Ayrıylamaz bir ke buraya düşen
Derindir hülyası Kastamonu’nun
Muhtaç değildir bu yer tasvire söze
Canlı bir tarihtir tabii müze
Nazar et her yana göz süze süze
Cazibtir siması Kastamonu’nun
Suluk, Olukbaşı, Yukarıpazar
Göklere yükselmiş bir anıt, Hisar
Toklu, İncitepe, bahçeler, bağlar
Gökırmak mecrası Kastamonu’nun
Muhkem sıralanmış kaledir dağlar
Dağlar semaları vadiye bağlar
Bin yüz yirmi dokuz muhtarlığı var
On iki kazası Kastamonu’nun
Uzanır bir şerit gibi şosalar
Gönülden silinir burda tasalar
Dağılır kederler, gamlar kussalar
Geniştir sahrası Kastamonu’nun
Her semti her yanı ziyaret yeri
Sanatlar diyarı ticaret yeri
Baştanbaşa türlü ziyaret yeri
Dağ, bel her parçası Kastamonu’nun
Burada yetişir türlü nebatat
Balı yağı boldur yiyene minnet
Kendir, keten, tahıl, pirinç, sebzevat
Mebzuldur meyvası Kastamonu’nun
Ayvası armudu derde devadır
Hele üryanisi mahz-ı şifadır
İnciri üzümü cana safadır
Meşhurdur elması Kastamonu’nun
Küçük sanatlarda yoktur menendi
Kendi yağı ile kavrulur kendi
Köy ve şehir halkın hepsi efendi
Ednası,alası Kastamonu’nun
Halk bilir cana can katmasını da
Kazanmasını da tutmasını da
Yeri gelince sarf etmesini de
Çoktur ağniyası Kastamonu’nun
Evleri bahçeler içinde zarif
Sokakları şirin manzara latif
Her bakımdan güzel her yönden nazif
Kurulmuş binası Kastamonu’nun
Caddeler andırır bir hiyabanı
Stadyumu, Cumhuriyet Meydanı
Belediye parkı, Kışla Alanı
Zevk dolu fazası Kastamonu’nun
Bir su içen yahut geçen yanından
Nasrullah’ın çifte şadırvanından
Bir daha gelmemek olmaz şanından
Yamandır burası Kastamonu’nun
Kıyafet medeni, vücutlar gürbüz
Asalet timsali buruda her yüz
Karıksız katıksız Türktür düpedüz
Maddesi manası Kastamonu’nun
Dili gibi saftır dini imanı
Bir su kadar berrak fikri vicdanı
Yiğitlerin burasıdır harmanı
Yoktur hiç pervası Kastamonu’nun
Gurbet olmaz burada halk cana yakın
Sen yalnız edebi erkanı takın
Düşmanca sözlere aldanma sakın
Var çok mezayası Kastamonu’nun
Ceylanlar dolaşır ormanlarında
Pehlivanlar gezer meydanlarında
Kötüler savrulur harmanlarında
Serttir fırtınası Kastamonu’nun
Kastamonu bilir hakkı hürmeti
İçtendir dostluğu rahmi, şefkati
Birdir çiğnendi mi nefis izzeti
Neferi paşası Kastamonu’nun
Müslümanlık burda güneş gibidir
Ahlak dokunulmaz ateş gibidir
Halkı meleklerle yoldaş gibidir
Olmaz bivefası Kastamonu’nun
Aynı hakikattır ne kadar övsek
Gelenekleri hoş görgüsü yüksek
Konukseverlikte yok misli gerçek
Üstündür sefası Kastamonu’nun
Hele yemekleri: Katmer,etliekmek
Pastırmalı pide, burmalı çörek
Göveç,kebap,mantı,bandırma,bör ek
Eşsiz baklavası Kastamonu’nun
Halk asil ve merttir nankörlük etmez
Burada yetişen bir daha yütmez
Dört bir yanı yatır saymakla bitmez
Ulu evliyası Kastamonu’nun
Tarihte almış en şerefli yeri
İrfanın menbaı, ilmin mekarri
Seyyar kütüphane gibi her biri
Boldur uleması Kastamonu’nun
Resim ve mimarı tezhip ve yazı
Bülbül eder söyletiriz her sazı
Burda çıkar her hünerin üstazı
Çoktur füzalası Kastamonu’nun
Herkes bilir ki bu vilayet halkı
Daima kaldırır çiğnetmez hakkı
Derindir vatan ve hürriyet aşkı
Vatandır leylâsı Kastamonu’nun
Yiğit olan gezmez semt-i hilafta
Er süngüsü durmaz kında kılıfta(gılafta)
İstiklal harbinde evvelki safta
Müthiştir kavgası Kastamonu’nun
Hakikat kılıncı arşa asılır
Bir kahraman ne hüner, ne kısılır
Bir darbede ejder olsa yasılır
Keskindir palası Kastamonu’nun
Büyüktür payı o korkunç savaşta
Gelir yiğitlikte daima başta
Maziye bak gör de fikren dolaş da
Tarihtir aynası Kastamonu’nun
Canım feda olsun hakkı görene
Er odur ki davasında direne
Hakkıdır kavuşmak bir gün trene
Servetler deryası Kastamonu’nun
Toprağın hazine sağ ile solu
Altını sorarsan servetle dolu
Bir gün gelir elbet bulunur yolu
Altın’ı , Elma’sı Kastamonu’nun
Merd olan her zaman gerçeği kollar
Açılacak daha nice daha okullar
Türlü fabrikalar hangarlar yollar
Bey olacak gedası Kastamonu’nun
Gezdim Şam’ı şarkı ben adım adım
Nerde olsam öz yurdumu aradım
Bitmesin haşre dek budur muradım
Her dem itilası Kastamonu’nun
Hey benim vatanım cevher vatanım
Bir taşı cihana değer vatanım
Ben sana bağlıyım dilber vatanım
Oldum müptelası Kastamonu’nun
Payem sensin nam-ü nişanem sende
Ten sende can sende cananım sende
Gönlüm sende aklım izanım sende
Bitmez macerası Kastamonu’nun
O kadar güzelsin ki nazarımda
Seni sayıklarım ihtizarımda
Nem varsa yoğum da benim varım da
Gönül aşinası Kastamonu’nun
Güzel vatan sende daima gözüm
Sen gülersen benim de güler yüzüm
Her seni ister hep seni özüm
Pek derin sevdası Kastamonu’nun
Senden uzaklarda duramıyorum
Gönül yarasını saramıyorum
Cenneti verseler aramıyorum
Olamam cüdası Kastamonu’nun
Bir gün ben de elbet çıksam aradan
Ayrılsam gerektir aktan karadan
Beni cüda etme ulu yaradan
Olurum fedası Kastamonu’nun
Ezelden borçluyum nam-ü şanımı
Bu topraklara ben hatta kanımı
Tanrım burada al benim canımı
Etme binevası Kastamonu’nun
Gurbette ölürsem Huda eğer de
Nakledip yatmazsam doğduğum yerde
Kurtulamaz asla yevmi mahşerde
Elimden yakası Kastamonu’nun
Netice-i kelam niyazım budur
Hak cümleyi etsin lütfiyle mesrur
Dilerim ki olsun mesut ve mamur
Dünyası ukbası Kastamonu’nun
Kastamonu işte vatan değil
Can içre canandır sade can değil
Elde gönül sazı bu Ozan değil
Var nice şeydası Kastamonu’nun
İhsan OZANOĞLU
|
|
|