Prof. Dr. Sinsi
|
Gölet Köyü Kargı Çorum
Gölet Köyü resimleri - Gölet Köyü bilgileri - Gölet Köyü tanıtım
Gölet, Kargı ilçesine bağlı bir köydür Gölet köyüne; Karagöl mahallesi ile Akkaya ve Eğnicek yaylaları bağlıdır
Tarihi
1970'li yıllarda çekilmiş fotoğraf

Gölet Köyü adını vakti ile köylünün yapmış olduğu göletten alır Bu gölet yıllar önce önü açılarak tarlaya çevrilmiştir Gölet köyü ilk çağlardan günümüze bir çok medeniyetin yaşamış olduğu, nüfus yoğunluğu ve yerleşim yerinin merkezi olması sebebiyle Kargı ilçesinin büyük köylerinden biri olma özelliğini kazanmıştır Cumhuriyetin kurulduğu yıllarda askeri haritalarda gölet köyü bucak olarak kayıtlarda görünmektedir
Gölet köyünün kuruluş tarihi kimler tarafından kurulmuş olduğu, etnik kökenleri hakkında kesin bir bilgi olmasa da çevrede yerleşim, ilk olarak Gölet köyünde başlamıştır
Yapılan araştırmalara göre bölgede Hititlerin, Gasgasların yaşadığı tespit edilmektedir Aynı araştırmaya göre bölgenin Paflagonya olarak adlandırıldığı tespit edilmiştir Türk boyları ilk olarak Danişmendliler zamanında bölgeyi yurt edinmişlerdir Sonrasında sırası ile bölge Selçukluların, Osmanlıların yönetimi altına girmiştir
1904 yılı Osmanlı sayımlarına göre köyde 75 hanenin var olduğu kayıt altına alınmıştır
20 yüzyılın başlarından itibaren yöree insanının cuma namazlarını kılmak için Gölet köyüne geldiği o dönemde cuma namazı çıkışında dere cuma pazarı adıyla pazar kurulduğu ve köyde bulunan demir atölyesinde üretilen el ve tarım gereçleri; kazma, keser, kürek, saban, orak, tırpan vb ihtiyaçları karşıladıkları bilinmektedir
Gölet köyü 1921 yılında büyük bir yangın felaketi geçirmiştir Bu yangında 60 evin yandığı bir yıl sonrada veba salgını sonucu köy nüsufusunun yarısının hayatını kaybetmiş olduğu kayıtlara geçmiştir
1936 yılına kadar Boyabat'a bağlı bulunan köy, Boyabat ile birlikte Kastomonuya bağlı iken aynı yıllarda Kargı'ya bağlanarak 1953 yılında Kargı ile birlikte Çorum'a bağlanmıştır
Kurtuluş Savaşında Gölet
Osmanlının zayıf düştüğü türk topraklarının dört yandan işgal edildiği1915 - 1921 yılları arasında bölge insanının azmi ve vatanı müdafa'da candan vazgeçmesi bu toprakları hiçbir zaman düşman eline bırakmamıştır 93 harbi denilen Osmanlı-Rus savaşından itibaren köy cepheye sürekli asker sevkıyatında bulunmuş Gidenlerin büyük kısmı cephede şehit olarak bir daha geri dönememiştir Kurtuluş savaşında Gölet, Kastamonu ve Samsun sancaklarına elinde bulunan yiyecek, giyecek gibi malları ulaştırmıştır Erkekler cephede savaşırken kadınlar'da erzaklarını Vezirköprü'ye kağnılarla taşımışlar
Çanakkale Savaşı gazilerinden olan Gölet'li Gazi Ali Sarsık (koca Ali) Çanakkale'de, Balkanlar'da, Yemen'de savaştığını ve Kut'ül Ammare de İngilizlere esir düştüğünü, Hindistan'a esir olarak götürüldüğünü ve orada esarette kaldığını yaşadığı süre içinde anlatırdı İngiltere ile yapılan barıştan sonra diğer sağ kalan Türk tutsaklar ile birlikte memleketine dönebilmiştir
Kültür
gölet sırık kebabı
Gölet köy evleri; Safranbolu evlerinin mimarisi ile yapılandırılmış bir Anadolu köyüdür 1990 yılı nüfüs sayımına göre köyde yaşıyan halkın yüzde 81'i okur yazardır Köyden büyük şehirlere göç eden halkın bir çoğuda yüksek öğrenimlilerden oluşmaktadır Köyün adet ve görenekleri tüm anadolu köylerinde olduğu gibidir
Köyde 20 yüzyılın başında demir atölyesi olduğu bilinmektedir Köyün yöresel yemekleri Sırık kebabı, Tarhana, Keşkek, pilav, incir uyuşturması
Bayramlarda bir tür yöresel yemek olan keşkek yapılır ve misafirlere ikram edilir
Köyde Kadın Kıyafetleri
Başa takılanlar: Ahmediye Cenberi, Gök Yazma, Sarı Yazma , Al Yazma, Fes
Giyilenler:Göynek, Üç etek, bunların kenarlarına gayten denilen örme işlemeler yapılırdı
İşlik:Kadife basma dan yapılır Üzerine İbrişimle işleme nakış yapılır
Ceket: Kumaştan dikilir üzeri çiçekli olanlar özellikle tercih edilir
Tosya kuşağı, şal, kürt bağı bele bağlanır
Bu, köye özgü kıyafetler yaşlılar tarafından günümüzde hala kullanımdadır, yeni kuşaklarda şehre göç ile birlikte bu adet ve göreneklerden vaz geçilmesine sebeb olmuştur
Köyde önemli sayılan yerler
1- Beşiktaş:Köyün 1km kuzey batısında tepenin kuzeyinde yer alır Tepenin üzerinde büyük bir kaya bulunmaktadır İnanışa göre çocuğu olup yaşamıyan veya düşük yapan kadınların beşik taşta satılarak çocuklarının olması sağlanır Çocuğu yapamayan kadın büyük bir çörek yapar İçine durumuna göre Boncuk,altın,veya madeni para saklanır Belirlenmiş bir kadın satma işlemini gerçekleştirerek çocuğu olmayan kişinin hazırlamış olduğu, gelenlere dağıtılır Ekmeğin içine koyulan cisim kime çıkarsa ona ödül verilir Sonrasında çocuğu olmayan kadının doğan erkek çocuğuna satılmış,kız çocuğuna ise satı ismi verilir
2- Türbe :Köy korusunun en yüksek yeridir Bir mezar vardır Köye ilk yerleşen türk kavminden bu yana olduğu sanılmaktadır Kutsal kabul edilir Yağmur duaları için halk buarada toplanır,yağmur kurbanı burada kesilir Çevresine çaputlar bağlanmıştır
3- Kanlı Dere:Bu dere ismini osmanlı zamanında köy halkı arasından iki aile arasında çıkan husumet sonucu derede işlenen cinayetten almıştır Derenin uçurum ve gece gündüz karanlık oluşu geçmişten bu yana halkı tedirgin eder Söylentilere göre dere cinlerin yer tuttuğu bir mekandır Şuan yapılan karayolu çalışması derenin bir kısmının dolmasını sağlamıştır Dere Karagöl mahallesi ile gölet arasında gölet'in girişindedir
4- Koca köknarın dibi:Akkaya yaylasına giderken yaylaya 1km mesafededir Kutsal kabul edilir ve inanışa göre yerli halk köknara dokunmaz Kimseden habersiz bir gün köy ahalisinden biri köknarı yıkarak yayladaki evini tamamlamıştır Bir müddet sonra evin tatamı yanarak kül olmuştur Koca çınarın yıkılması ve yakılması hakkında bir kaç duyum daha vardır
5- Hacattepesi:Fındıcak'ta yüksek bir tepedir Tepede iki daet mezar vardır,bu mezarların hikâyesi'de Türbe ile aynıdır Türbede yapılan törenler buradada yapılmaktadır
Köyde çocuk oyunları
1-: Tot Oyunu:Takım halinde oynanır 3-4 cm çapında, 6-7 cm uzunluğunda meşeden silindir biçiminde tot yapılır Her oyuncu 40-50 cm boyunda sopa tedarik eder Oyun sırası gelen oyuncular bir taşın üzerine totu diker Tahmini 4,5-5 m den elindeki sopayı tota atar Rakip oyuncular totu alıp oyuncunun sopasından evvel tota ulaştırırsa oyunu kazanmış olurlar, sıra onlara geçer
2-: Dana oyunu: Malzeme ağaçtan yapılmış 6-7 cm çapindaki bir top, oyuncu sayısı kadar buz okeyi sopasını andıran sopa, oyuncular önlerine küçük delikler açarlar, daire şeklinde dizilerek ortadaki topu kendi çukurlarına sokmaya çalışırlar Topu çukuruna sokan oyunu kazanır
3:Tot çevirme: Bildiğimiz Topaç yerine kullanılan isimdir
4:Bölme: Beştaş benzeri bir oyundur
5:Törtör:
6:Çizgi: İki oyuncu ile oynanır Her oyuncunun üçer taşı bulunur İki oyuncu karşılıklı oturu ve ortaya bir kare çizerler dört'e bölerek taşlarını yerleştirirler Taşların yan yana ve çapraz geldiği durumlarda oyuncu kazanır Sos diye bildiğimiz kâğıt üzerinde oynanan oyunun dar olanda oynanması gibidir
7:Met: Çelik çomak oyunu'na verilen isimdir
8:Birdirbir: Takım oyunudur Birbirlerinin üzerinden atlamalı bir oyundur
9 bir ebe olur diğerleri saklanır Saklanamayanlar sobelenir Bulunamayanlar ise seçilen kaleye sobelemiş olanlardır Sobelenenler arasından yeni ebe seçilir
10:Çıngırşak: Tattirevalli benzeri tahtadan hazırlanan bir düneğin iki tatafına oyuncular geçer Bu oyuncak 360 derece hareket alanı ve yukarı aşağı inmesi, tahta olması dolayısıyla çıkardığı ses şıngırdamayı anımsatır Çıngırşak = Şıngırdamak
11:Tahta başı: Kurulan salıncağın ortasına tahta konur Salıncak ileri geri değilde sağa sola sallanır
12:Köprü: Köyde evler tahtadan imar edildiği için evlerin arasına salıncak kurmak kolaydır Zincirden yapılan ileri geri hareket eden salıncak türüne köprü denir
13:Göde Oyunu: Baş üzerine bir tepsi aşınarak gödee, gödee diye söylenerek kapı kapı gezilir Bu gezmede her varılan kapıdan yağ, tuz, buğday, arpa gibi ihtiyaçlar toplanır İhtiyaçların toplanması sonunda bundan bir yemek yapılarak bu yemek yenir Bu oyunda çocukların yağmur duası benzeri(yağmur yağsın) gibi istekleri olur
14:Güvercin Taklası: Dörder kişilik iki takım halinde oynanır
15:Beştaş:Bir birine hemen hemen eşit bulunan beş taş ile birlerden beşlere kadar süren bir oyundur Oyuncu sayısında sınırlama yoktur Oyuncular arasında birinci,ikinci  başlıyacak kişinin seçimi için (kamalar:tek-çift olarak ayrılır) Tek,taşlar havaya atılıp yere bırakıldığında tek elle tutuş Çift, taşlar havaya atılıp yere bırakıldığında çift elle tutuş Elin üzerinde kalan taş fazlalığına göre oyuncu önceliği belli olur Birler: taşlar yere bırakılır Bir ebe seçilir Ebe ele alınarak havaya atılır, ebe havada iken yerden bir taş alınır ve ebe yere düşmeden tekrara kapılır bu yerdeki taşlar bitene dek devam eder İkilerde ikişer, üçlerde üçü bir, bir taş ayrı, Dörtlerde ise taşlar yere bırakılmadan ebe havaya atılır taşlar yere bırakılır Ebe tekrar havaya atılarak yerdeki taşlar alınır Beşler'de taşlar yere bırakılarak sol elle kale kurulur Ebe yerden alınır Karşı oyuncu yerde bir ebe seçer ve taşların 1 veya 2 itmede kaleye girmelerini söyler Oyuncu buna göre elindeki ebeyi havaya attığında yerdeki taşı sürükleyerek kalenin içine sokar Oyun bitiminde başlangışta yapılan kamalar uygulaması yapılır Oyuncuların galibiyetleri bu sıralama ile ölçülür
16: Kız çocuklarının oynadığı evciliklerde kendi bebeklerini kendileri yapması oyunun en güzek yanıdır Bir karış sopa parçasına bez sarılır, sopanın uç kısmına para koyularak üzerine bez geçirilir Paranın üzerine kaplanan bezer kalemle veya iğine iplik ile kaş, göz - ağız yapılır Her Kız çocuğu yapabildiği kadarıyla yöresel kıyafetlerini bebeklerine hazırlarlar Bebeğin saçlarını ipleri örerek oluştururlar
Köyün Piknik alanları
Koğucak Soğuk Su
Kargı ilçesine 25 km köye 8km uzaklıktadır Koğucak deresinin kıyısına gölet halkı tarafından dinlenme yeri olarak yapılmıştır Kargı ve çevresi kuzu kebabına ayrı bir önem verir,gölet halkı tüm ziyaretçiler için dinlenme yerine kuzu kebabının hazırlanıp pişirile bileceği alan inşa etmiştir
Gölet Yaylası Akkaya
Ilgaz dağlarının üzerinde geniş çayırları bulunan gölet halkının Haziran ayının ilk haftasından başlıyarak üç ay burada konakladığı bilinir Doğal suları ile gölet halkının uzun ömrünü sağladığı kanati yaygındır
Tahtalı Pınar
Gölet köyüne 9 km mesafededir Ormanın içinde,tabiatın tam içinde bir yerdir Su doğan kavağının yanı piknik yapılabilecek yeridir
|