Konu
:
Dualar Ve Sureler Cin Suresi Arapça Yazılışı Okunuşu Cin Suresi Türkçe Meali Anlamı
Yalnız Mesajı Göster
Dualar Ve Sureler Cin Suresi Arapça Yazılışı Okunuşu Cin Suresi Türkçe Meali Anlamı
08-05-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Dualar Ve Sureler Cin Suresi Arapça Yazılışı Okunuşu Cin Suresi Türkçe Meali Anlamı
Cin Suresi
Mekke'de nâzil olmuştur: 28 âyettir
Cinlerin Kur'an dinleyip hidayete geldikleri anlatıldığından sûre bu ismi almıştır
Hz
Peygamber amcası Ebu Talip ve eşi Hz
Hatice'yi kaybettikten sonra Tâif'e gitmiş orada çirkin davranışlarla karşılaşmıştı
Bu sıralarda Kureyş müşrikleri de Müslümanlara karşı düşmanlıklarını iyice arttırmış bulunuyorlardı
işte Tâif dönüşünde nâzil olarak Resûl-i Ekrem'e teselli veren bu sûre yalnız insanların değil cinlerin de Kur'an'a tâbi olduklarını bildiriyor İslâm'ın muzafferiyetini müjdeliyordu
بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Bismillahirrahmanirrahim
1
قُلْ أُوحِيَ إِلَيَّ أَنَّهُ اسْتَمَعَ نَفَرٌ مِّنَ الْجِنِّ فَقَالُوا إِنَّا سَمِعْنَا قُرْآناً عَجَباً
kul uhıye ileyye ennehusteme'a neferun minelcinni fekalu inna semı'na kur'anen 'aceben
2
يَهْدِي إِلَى الرُّشْدِ فَآمَنَّا بِهِ وَلَن نُّشْرِكَ بِرَبِّنَا أَحَداً
yehdiy ilerruşdi feamenna bihi ve len nuşrike birabbina ehaden
3
وَأَنَّهُ تَعَالَى جَدُّ رَبِّنَا مَا اتَّخَذَ صَاحِبَةً وَلَا وَلَداً
ve ennehu te'ala ceddu rabbina mettehaze sahıbeten ve la veleden
4
وَأَنَّهُ كَانَ يَقُولُ سَفِيهُنَا عَلَى اللَّهِ شَطَطاً
ve ennehu kane yekulu sefiyhuna 'alellahi şetatatan
5
وَأَنَّا ظَنَنَّا أَن لَّن تَقُولَ الْإِنسُ وَالْجِنُّ عَلَى اللَّهِ كَذِباً
ve enna zanenna en len tekulen'insu velcinnu 'alellahi keziben
6
وَأَنَّهُ كَانَ رِجَالٌ مِّنَ الْإِنسِ يَعُوذُونَ بِرِجَالٍ مِّنَ الْجِنِّ فَزَادُوهُمْ رَهَقاً
ve ennehu kane ricalun minel'insi ye'uzune biricalin minelcinni fezaduhum rehekan
7
وَأَنَّهُمْ ظَنُّوا كَمَا ظَنَنتُمْ أَن لَّن يَبْعَثَ اللَّهُ أَحَداً
ve ennehum zannu kema zanentum en len yeb'asallahu ehaden
8
وَأَنَّا لَمَسْنَا السَّمَاء فَوَجَدْنَاهَا مُلِئَتْ حَرَساً شَدِيداً وَشُهُباً
ve enna lemesnessemae fevecednaha muliet haresen şediyden ve şuhuben
9
وَأَنَّا كُنَّا نَقْعُدُ مِنْهَا مَقَاعِدَ لِلسَّمْعِ فَمَن يَسْتَمِعِ الْآنَ يَجِدْ لَهُ شِهَاباً رَّصَداً
ve enna kunna nak'udu minha meka'ıde lissem'ı femen yestemi'ıl'ane yecid lehu şihahaben resaden
10
وَأَنَّا لَا نَدْرِي أَشَرٌّ أُرِيدَ بِمَن فِي الْأَرْضِ أَمْ أَرَادَ بِهِمْ رَبُّهُمْ رَشَداً
ve enna la nedriy eşerrun uriyde bimen fiyl'ardı em erade bihim rabbuhum reşeden
11
وَأَنَّا مِنَّا الصَّالِحُونَ وَمِنَّا دُونَ ذَلِكَ كُنَّا طَرَائِقَ قِدَداً
ve enna minnessalihune ve minna dune zalike kunna taraika kıdeden
12
وَأَنَّا ظَنَنَّا أَن لَّن نُّعجِزَ اللَّهَ فِي الْأَرْضِ وَلَن نُّعْجِزَهُ هَرَباً
ve enna zanenna en len nu'cizallahe fiyl'ardı ve len nu'cizehu hereben
13
وَأَنَّا لَمَّا سَمِعْنَا الْهُدَى آمَنَّا بِهِ فَمَن يُؤْمِن بِرَبِّهِ فَلَا يَخَافُ بَخْساً وَلَا رَهَقاً
ve enna lema semi'nelhuda amenna bihi femen yu'min birabbihi fela yehafu bahsen ve la rehekan
14
وَأَنَّا مِنَّا الْمُسْلِمُونَ وَمِنَّا الْقَاسِطُونَ فَمَنْ أَسْلَمَ فَأُوْلَئِكَ تَحَرَّوْا رَشَداً
ve enna minnelmuslimune ve minnelkasitune femen esleme feulaike teharrev reşeden
15
وَأَمَّا الْقَاسِطُونَ فَكَانُوا لِجَهَنَّمَ حَطَباً
ve emmelkasitune fekanu licehenneme hataben
16
وَأَلَّوِ اسْتَقَامُوا عَلَى الطَّرِيقَةِ لَأَسْقَيْنَاهُم مَّاء غَدَقاً
ve en levistekamu 'alettariykati leeskaynahum maen ğadekan
17
لِنَفْتِنَهُمْ فِيهِ وَمَن يُعْرِضْ عَن ذِكْرِ رَبِّهِ يَسْلُكْهُ عَذَاباً صَعَداً
lineftinehum fiyhi ve men yu'rıd 'an zikri rabbihi yeslukhu 'azaben sa'aden
18
وَأَنَّ الْمَسَاجِدَ لِلَّهِ فَلَا تَدْعُوا مَعَ اللَّهِ أَحَداً
ve ennelmesacide lillahi fela ted'u ma'allahi ehaden
19
وَأَنَّهُ لَمَّا قَامَ عَبْدُ اللَّهِ يَدْعُوهُ كَادُوا يَكُونُونَ عَلَيْهِ لِبَداً
ve ennehu lemma kame 'abdullahi yed'uhu kadu yekunune 'aleyhi libeden
20
قُلْ إِنَّمَا أَدْعُو رَبِّي وَلَا أُشْرِكُ بِهِ أَحَداً
kul innema ed'u rabbiy ve la uşriku bihi ehaden
21
قُلْ إِنِّي لَا أَمْلِكُ لَكُمْ ضَرّاً وَلَا رَشَداً
kul inniy la emliku lekum darran ve la reşeden
22
قُلْ إِنِّي لَن يُجِيرَنِي مِنَ اللَّهِ أَحَدٌ وَلَنْ أَجِدَ مِن دُونِهِ مُلْتَحَداً
kul inniy len yuciyreniy minallahi ehadun ve len ecide min dunihi multehaden
23
إِلَّا بَلَاغاً مِّنَ اللَّهِ وَرِسَالَاتِهِ وَمَن يَعْصِ اللَّهَ وَرَسُولَهُ فَإِنَّ لَهُ نَارَ جَهَنَّمَ خَالِدِينَ فِيهَا أَبَداً
illa belağan minallahi ve risalatihi ve men ya'sıllahe ve resulehu feinne lehu nare cehenneme halidiyne fiyha ebeden
24
حَتَّى إِذَا رَأَوْا مَا يُوعَدُونَ فَسَيَعْلَمُونَ مَنْ أَضْعَفُ نَاصِراً وَأَقَلُّ عَدَداً
hatta iza reev ma yu'adune feseya'lemune men ed'afu nasıren ve ekallu 'adeden
25
قُلْ إِنْ أَدْرِي أَقَرِيبٌ مَّا تُوعَدُونَ أَمْ يَجْعَلُ لَهُ رَبِّي أَمَداً
kul in edriy ekariybun ma tu'adune em yec'alu lehu rabbiy emeden
26
عَالِمُ الْغَيْبِ فَلَا يُظْهِرُ عَلَى غَيْبِهِ أَحَداً
'almulğaybi fela yuzhiru 'ala ğaybihi ehaden
27
إِلَّا مَنِ ارْتَضَى مِن رَّسُولٍ فَإِنَّهُ يَسْلُكُ مِن بَيْنِ يَدَيْهِ وَمِنْ خَلْفِهِ رَصَداً
illa menirteda min resulin feinnehu yesluku min beyni yedeyhi ve min halfihi resaden
28
لِيَعْلَمَ أَن قَدْ أَبْلَغُوا رِسَالَاتِ رَبِّهِمْ وَأَحَاطَ بِمَا لَدَيْهِمْ وَأَحْصَى كُلَّ شَيْءٍ عَدَداً
liya'leme en kad ebleğu risalati rabbihim ve ehata bima lediyhim ve ahsa kulle şey'in 'adeden
Cin Suresi Türkçe Meali
Rahman ve Rahim Olan ALLAH'ın Adı İle
1
(Resûlüm!) De ki: Cinlerden bir topluluğun (benim okuduğum Kur'an'ı) dinleyip de şöyle söyledikleri bana vahyolunmuştur: Gerçekten biz hârikulâde güzel bir Kur'an dinledik
2
Doğru yola iletiyor ona iman ettik
(Artık) kimseyi Rabbimize asla ortak koşmayacağız
3
Hakikat şu ki Rabbimizin şânı çok yücedir
O ne eş ne de çocuk edinmiştir
4
Doğrusu bizim beyinsiz olanımız (iblis veya azgın cinler) Allah hakkında pek aşırı yalanlar uyduruyormuş
5
Halbuki biz gerek insanlar gerekse cinler Allah hakkında asla yalan söylemezler sanmıştık
6
Şu da gerçek ki insanlardan bazı kimseler cinlerden bazı kimselere sığınırlardı da onların taşkınlıklarını arttırırlardı
7
Onlar da sizin sandığınız gibi Allah'ın hiç kimseyi tekrar diriltmeyeceğini sanmışlardı
8
Doğrusu biz (cinler) göğü yokladık fakat onu sert bekçilerle alev huzmeleriyle doldurulmuş bulduk
9
Halbuki (daha önce) biz onun bazı kısımlarında (haber) dinlemek için oturacak yerler (bulup) oturuyorduk; fakat şimdi kim dinlemek isterse kendisini gözetleyen bir alev huzmesi buluyor
10
Bilmiyoruz yeryüzündekilere kötülük mü murat edildi yoksa Rableri onlara bir hayır mı diledi?
11
Gerçekten biz -kimimiz sâlih kişiler kimimiz ise bunlardan aşağıda olmak üzere- türlü türlü yollar tutmuştuk
12
(Artık) şu gerçeği şüphesiz anladık ki biz yeryüzünde bulunsak da Allah'ı âciz bırakamayacağız başka yere kaçmakla da elinden kurtulamayacağız
13
Doğrusu biz o hidayeti (Kur'an'ı) işitince ona iman ettik
Kim Rabbine iman ederse artık ne bir (ecrinin) eksikliğe uğratılmasından ne de haksızlık edilmesinden korkar
14
İçimizde (Allah'a) teslimiyet gösterenler de var hak yoldan sapanlar da var
Teslimiyet gösteren kimseler doğru yolu arayanlardır
15
Hak yoldan sapanlara gelince onlar cehenneme odun olmuşlardır
16
Şayet doğru yolda gitselerdionlara bol su verirdik
17
Bu hususta kendilerini denememiz için Kim Rabbinin zikrinden yüz çevirirse (Rabbin) onu gitgide artan çetin bir azaba uğratır
18
Mescitler şüphesiz Allah'ındır
O halde Allah ile birlikte kimseye yalvarmayın (ve kulluk etmeyin)
19
Allah'ın kulu O'na yalvarmaya (namaza) kalkınca neredeyse onun etrafında keçe gibi birbirlerine geçeceklerdi
20
(Resûlüm!) De ki: Ben ancak Rabbime yalvarırım ve O'na kimseyi ortak koşmam
21
De ki: Doğrusu ben (kendi başıma) size ne zarar verme ne de fayda sağlama gücüne sahibim
22
De ki: Gerçekten (bana bir kötülük dilerse) Allah'a karşı beni kimse himaye edemez O'ndan başka sığınacak kimse de bulamam
23
(Benim yaptığım) ancak Allah katından olanı O'nun gönderdiklerini tebliğdir
Artık kim Allah ve Resûlüne karşı gelirse bilsin ki ona (kendi gibilerle birlikte) içinde ebedî kalacakları cehennem ateşi vardır
24
Sonunda tehdit edilip durduklarını (azabı kıyameti) gördükleri zaman kim yardımcı olma bakımından daha güçsüz ve sayıca daha az imiş bileceklerdir
25
De ki: Tehdit edile geldiğiniz (azap) yakın mıdır yoksa Rabbim onun için uzun bir süre mi koyar ben bilmem
26
O bütün görülmeyenleri bilir
Sırlarına kimseyi muttali kılmaz;
27
Ancak (bildirmeyi) dilediği peygamber bunun dışındadır
Çünkü O bunun önünden ve ardından gözcüler salar
28
Ki böylece onların (peygamberlerin) Rablerinin gönderdiklerini hakkıyla tebliğ ettiklerini bilsin
(Allah) onların nezdinde olup bitenleri çepeçevre kuşatmış ve her şeyi bir bir saymıştır (kaydetmiştir)
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul