08-05-2012
|
#1
|
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Malın Kusurunu Söyle!
Malın kusurunu söyle!
İmâm-ı âzam hazretleri, kazancına haramın zerresini sokmazdı Şüpheliyse, o kârın tamamını dağıtırdı fakirlere
Bir gün ortağına;
- Son gelen malda kusurlu elbiseler var Onları satarken, kusurunu söylemeyi unutma! diye tembih etti
Ancak ortağı unuttu yine
Ve kusurlu elbiseden bir tâne sattı o gün Sonradan hatırladıysa da bulmak imkânsızdı o kimseyi
Tanıdığı biri değildi zîrâ
Hazret-i İmâm bunu öğrenince;
- O partiden ne kadar kâr edildiyse, hepsini fakirlere dağıt, kasamıza o kârın zerresi girmesin, buyurdu ortağına
Ve öyle yaptılar
Doksanbin akçeydi kazancın tamamı
Hepsini fakirlere dağıttılar
NAMAZ KILARKEN
Bir gün, bâzı Müslümanlar;
- Efendim, namaz kılarken kalb ne ile meşgul olmalı? diye sordular
Büyük İmâm cevabında;
- Namazla meşgul olmalıdır, buyurdu
- Namazın nesiyle efendim?
- Farzlarını, vaciblerini, sünnetlerini ve müstehaplarını en mükemmel şekilde yapmayı düşünmekle
MÜ’MİN İÇİN EN KÖTÜ HÂL
Bir gün de;
- Bir mü’min için en kötü hâl nedir efendim? dediler
- Yanına rahat gidilmemesidir, buyurdu
Ve bunu açıklayıp;
- Yâni bir kişi, bir arkadaşının yanına, korkarak, çekinerek gidiyorsa, bu hâl, o kimse için çok tehlikelidir Zîrâ böyle olanların son nefesinden korkulur, buyurdu
Menkıbeler
Abdüllatif Uyan
|
|
|
|