03-11-2007
|
#64
|
[KAPLAN]
|
ABDURRAHMÂN BECELÎ
Tâbiîn devri velîlerinden İsmi Abdurrahmân, babasının ismi Ebû Nu'm'dur Doğum târihi ve yeri belli değildir Sahâbînin büyüklerinden ilim öğrendi ve birçoğundan hadîs-i şerîf nakletti 718 (H 100) senesinde vefât etti
Abdurrahmân Becelî, çok ibâdet eden, haramlardan kaçan, devamlı Allahü teâlâyı zikreden bir zâttı Hemen ölecekmiş gibi dünyâya rağbet etmez, vaktini ilim, ibâdet ve hayır işlerle geçirirdi Çok az yemek yerdi Genellikle oruç tutardı Bütün günlerini;"Rabbim emrine âmâdeyim " cümlesini hazin bir sesle söylemekle geçirirdi Devamlı ihrâm ile dolaşırdı Kendisine nasılsın diye soranlara; "Eğer iyi bir kul olabilirsek, bize ne mutlu, yok eğer günahkâr isek pek bayağı ve bedbahtız " buyururdu
Abdurrahmân Becelî bir harâbenin yanından geçerken; "Seni harâbe hâline getiren kimdir?" diye sordu Harâbe, Allahü teâlânın izni ile dile gelerek; "Geçmiş kavimleri ve ülkelerini harabe hâline getiren!" diye cevap verdi
Cemâcim vak'asında iki müslüman ordu harb yaptı Bu savaş sırasında Abdurrahmân Becelî, Haccâc'a; "İnsanları öldürme konusunda ileri gitme " buyurdu Haccâc bu nasîhata kızarak; "Senin kanınla yeryüzünü sulayacağım " deyince Abdurrahmân Becelî; "Yerin altındakiler üstündekilerden daha çoktur " buyurdu Bunun üzerine Haccâc, hiçbir şey yapamadı Doğruyu söylemekten hiç çekinmezdi Her yerde doğruyu söylemeye çalışırdı
1) Hilyet-ül-Evliyâ; c 5, s 69
|
|
|