08-04-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
≪≪≪≪≪Babanın Dört Kez Sorması...≫≫≫≫≫
[I]80' ine merdiven dayamış yaşlı baba ile onu ziyarete gelen 45 yaşında ve
saygın bir kişi olan oğlu salonda oturuyorlardı
Hal hatırdan, çoluk çocuktan, havadan sudan sohbet ettikten
sonra oğlu susmuş, ayrılmanın sinyalini vermişti
O anda üzerinde oturdukları sedirin yanındaki pencerenin
pervazına bir karga kondu
Yaşlı baba kargaya gülümserek biraz baktıktan sonra oğluna sordu ;
- Bu ne oğlum?
Oğlu şaşkın, cevapladı ;
- O bir karga baba
Yaşlı baba kargaya biraz daha baktıktan sonra yine sordu ;
- Bu ne oğlum?
Oğlu daha da şaşkın, yine cevapladı:
- Baba, o bir karga
Karga hâlâ pervazda, komik hareketlerle başını
sağa sola çeviriyor, başını yan yatırıyor, havaya bakıyor,
sonra başını yine onlara çeviriyordu
Yaşlı baba üçüncü defa sordu ;- Bu ne?
Oğlunun şaşkınlığı sabırsızlığa dönmüştü ;
- O bir karga baba, üç oldu soruyorsun
Beni işitmiyor musun ?!
Yaşlı baba dördüncü defa da sorunca oğlunun sabrı taştı
ve sesini yükseltti ;
- Baba bunu neden yapıyorsun?
Tam dört defadır onun ne olduğunu soruyorsun,
sana cevap veriyorum ve sen daha da sormaya devam ediyorsun
Sabrımı mı deniyorsun !
Babası -yüzünde hâlâ bir gülümseme- yerinden kalktı,
içeri odaya gitti ve elinde bir defterle döndü
Bu bir hatıra defteriydi
Oturdu, sayfalarını karıştırdı ve aradığını buldu
Sevgiyle gülümseye devam ederek
sayfası açık bir vaziyette defteri oğluna uzattı
ve o sayfayı okumasını söyledi ;
"Bugün 3 yaşındaki minik yavrumla salondaki sedirde otururken
yanıbaşımızdaki pencerenin pervazına bir karga kondu
Oğlum tam 23 defa onun ne olduğunu sordu
23 soruşunda da ona sevgiyle sarılarak,
onun bir karga olduğunu söyledim
Rahatsız olmak mı?
Hayır!
Onun sorusunu masumca tekrar edişi içimi sevgiyle doldurdu  "
Bir zamanlar biz onların çocuklarıydık
ama şimdi onlar bizim çocuklarımız oldu  
Aynı sevgiyi, sabrı ve hoşgörüyü bizim de onlara
göstermemiz gerekmiyor mu?
Aslında öyle çok hak ediyorlar ki  
|
|
|