Yalnız Mesajı Göster

Ayetlerle Cennet

Eski 08-04-2012   #2
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Ayetlerle Cennet




"Eğer Rabbimin nimeti olmasaydı, muhakkak ben de (azab yerine getirilip) hazır bulundurulanlardan olacaktım (SAFFAT SURESİ / 57)


Şüphesiz, bu, asıl büyük 'kurtuluş ve mutluluğun' ta kendisidir (SAFFAT SURESİ / 60)


Böylece çalışanlar da bunun bir benzeri için çalışmalıdır (SAFFAT SURESİ / 61)


Adn cennetleri; kapılar onlara açılmıştır (SAD SURESİ / 50)


İçinde yaslanıp-dayanmışlardır; orda birçok meyve ve şarap istemektedirler (SAD SURESİ / 51)


Ve yanlarında bakışlarını yalnızca eşlerine çevirmiş yaşıt kadınlar vardır (SAD SURESİ / 52)


İşte hesap günü size va'dedilen budur (SAD SURESİ / 53)


Şüphesiz bu, Bizim rızkımızdır, bitip tükenmesi de yok (SAD SURESİ / 54)


Ancak Rablerinden korkup-sakınanlar ise; onlara yüksek köşkler vardır, onların üstünde de yüksek köşkler bina edilmiştir Onların

altında ırmaklar akmaktadır (Bu,) Allah'ın va'didir Allah, va'dinden dönmez (ZÜMER SURESİ / 20)


Rablerinden korkup-sakınanlar da, cennete bölük bölük sevkedildiler Sonunda oraya geldikleri zaman, kapıları açıldı ve onlara (cennetin) bekçileri dedi ki: "Selam üzerinizde olsun, hoş ve temiz geldiniz Ebedi kalıcılar olarak ona girin" (ZÜMER SURESİ / 73)


(Onlar da) Dediler ki: "Bize olan va'dinde sadık kalan ve bizi bu yere mirasçı kılan Allah'a hamd olsun ki, cennetten dilediğimiz yerde konaklayabiliriz (Salih) Amellerde bulunanların ecri ne güzeldir (ZÜMER SURESİ / 74)


"Rabbimiz, onları Adn cennetlerine sok ki onlara (bunu) va'dettin; babalarından, eşlerinden ve soylarından salih olanları da Gerçekten Sen, üstün ve güçlü olansın, hüküm ve hikmet sahibisin" (MÜ'MİN SURESİ / Karizmatik



"Kim bir kötülük işlerse, kendi mislinden başkasıyla ceza görmez; kim de -erkek olsun, dişi olsun- bir mü'min olarak salih bir amelde bulunursa, işte onlar, içinde hesapsız olarak rızıklandırılmak üzere cennete girerler" (MÜ'MİN SURESİ / 40)


Şüphesiz: "Bizim Rabbimiz Allah'tır" deyip sonra dosdoğru bir istikamet tutturanlar (yok mu); onların üzerine melekler iner (ve der ki "Korkmayın ve hüzne kapılmayın, size vadolunan cennetle sevinin" (FUSSİLET SURESİ / 30)


(O gün) Zalimleri kazandıkları dolayısıyla korkuyla titrerlerken görürsün; o (yaptıkları) da üstlerine çöküvermiştir İman edip salih amellerde bulunanlar ise, cennet bahçelerindedirler Rableri katında her diledikleri onlarındır İşte büyük fazl (nimet ve üstünlük) budur (ŞURA SURESİ / 22)


"Siz ve eşleriniz cennete girin; 'sevinç içinde ağırlanacaksınız" (ZUHRUF SURESİ / 70)


"Onların etrafında altın tepsiler ve testilerle dolaşılır; orada nefislerin arzu ettiği ve gözlerin lezzet (zevk) aldığı her şey var Ve siz orada süresiz kalacaksınız" (ZUHRUF SURESİ / 71)


"İşte, yaptıklarınız dolayısıyla mirasçı kılındığınız cennet budur" (ZUHRUF SURESİ / 72)


"Orda sizin için birçok meyveler vardır; onlardan yiyeceksiniz" (ZUHRUF SURESİ / 73)


Muttakilere gelince; muhakkak onlar, güvenli bir makamdadırlar (DUHAN SURESİ / 51)


Cennetlerde ve pınarlarda, (DUHAN SURESİ / 52)


Hafif ipekten ve ağır işlenmiş atlastan (elbiseler) giyinirler, karşılıklı (otururlar) (DUHAN SURESİ / 53)


İşte böyle; ve biz onları iri gözlü hurilerle evlendirmişizdir (DUHAN SURESİ / 54)


Orda, güvenlik içinde her türlü meyveyi istiyorlar; (DUHAN SURESİ / 55)


Orda, ilk ölümün dışında başka ölüm tadmazlar Ve (Allah da) onları cehennem azabından korumuştur (DUHAN SURESİ / 56)


Takva sahiplerine va'dedilen cennetin misali (şudur): İçinde bozulmayan sudan ırmaklar, tadı değişmeyen sütten ırmaklar, içenler için lezzet veren şaraptan ırmaklar ve süzme baldan ırmaklar vardır ve orda onlar için meyvelerin her türlüsünden ve Rablerinden bir mağfiret vardır Hiç (böyle mükafaatlanan bir kişi), ateşin içinde ebedi olarak kalan ve bağırsaklarını 'parça parça koparan' kaynar sudan içirilen kimseler gibi olur mu? (MUHAMMED SURESİ / 15)


Cennet de, muttakiler için, uzakta değildir, (o gün) yakınlaştırılmıştır (KAF SURESİ / 31)


"Ona 'esenlik ve barış (selam)la' girin Bu, ebedilik günüdür" (KAF SURESİ / 34)


Orda diledikleri her şey onlarındır; katımızda daha fazlası da var (KAF SURESİ / 35)


Şüphesiz muttaki olanlar, cennetlerde ve pınarlardadırlar; (ZARİYAT SURESİ / 15)


Rablerinin kendilerine verdiğini alanlar olarak Çünkü onlar, bundan önce ihsanda (güzel davranışta) bulunanlardı (ZARİYAT SURESİ / 16)


Hiç şüphesiz muttakiler, cennetlerde ve nimet içindedirler; (TUR SURESİ / 17)


Rablerinin verdikleriyle 'sevinçli ve mutludurlar' Rableri, kendilerini 'çılgınca yanan cehennemin' azabından korumuştur (TUR SURESİ

/ 18)


"Yaptıklarınızdan dolayı afiyetle yiyin ve için" (TUR SURESİ / 19)


Özenle dizilmiş tahtlar üzerinde yaslanmışlardır Ve Biz onları iri-ceylan gözlü hurilerle evlendirmişiz (TUR SURESİ / 20)


Onlara, istek duyup-arzuladıkları meyvelerden ve etten bol bol verdik (TUR SURESİ / 22)


Orada bir kadeh kapışır-çekişirler ki, onda ne 'boş ve saçma bir söz', ne günaha sokma yoktur (TUR SURESİ / 23)


Kendileri için (hizmet eden) civanlar, etrafında dönüp dolaşırlar; sanki (her biri) 'sedefte saklı inci gibi tertemiz, pırıl pırıl' (TUR SURESİ / 24)


Kimi kimine dönüp sorarlar; (TUR SURESİ / 25)


Dediler ki: "Biz doğrusu daha önce, ailemiz (yakın akrabalarımız) içinde endişe edip-korkardık" (TUR SURESİ / 26)


"Şimdi Allah, bize lütufta bulundu ve 'hücrelere kadar işleyen kavurucu' azabdan korudu" (TUR SURESİ / 27)


Ki Cennetü'l-Me'va onun yanındadır (NECM SURESİ / 15)


Rabbin makamından korkan kimse için ise iki cennet vardır (RAHMAN SURESİ / 46)


Çeşit çeşit 'inceliklere ve güzelliklere' (veya her türden sık ağaçlara) sahiptirler (RAHMAN SURESİ / 48 )


İkisinde de akmakta olan iki pınar vardır (RAHMAN SURESİ / 50)


İkisinde de her meyveden iki çift vardır (RAHMAN SURESİ / 52)


Astarları, ağır işlenmiş atlastan yataklar üzerinde yaslanırlar İki cennetin de meyve-devşirmesi (ordakilere) yakın (kolay)dır (RAHMAN SURESİ / 54)


Orada bakışlarını yalnızca eşlerine çevirmiş kadınlar vardır ki, bunlardan önce kendilerine ne bir insan, ne bir cin dokunmuştur (RAHMAN SURESİ / 56)


Sanki onlar yakut ve mercan gibidirler (RAHMAN SURESİ / 58 )


İhsanın karşılığı ihsandan başkası mıdır? (RAHMAN SURESİ / 60)


Bu-ikisinin ötesinde iki cennet daha var (RAHMAN SURESİ / 62)


Alabildiğine yemyeşildirler (RAHMAN SURESİ / 64)


İçlerinde durmaksızın fışkırıp-akan iki pınar vardır (RAHMAN SURESİ / 66)


İçlerinde (her türden) meyve, eşsiz-hurma ve eşsiz-nar vardır (RAHMAN SURESİ / 68 )


Orada huyları güzel, yüzleri güzel kadınlar vardır (RAHMAN SURESİ / 70)


Otağlar içinde korunmuş huri kadınlar (RAHMAN SURESİ / 72)


Bunlardan önce kendilerine ne bir insan, ne bir cin dokunmuştur (RAHMAN SURESİ / 74)


Yeşil yastıklara ve çarpıcı güzellikteki döşeklere yaslanırlar (RAHMAN SURESİ / 76)


Yarışıp öne geçenler de, öne geçmiş öncülerdir (VAKIA SURESİ / 10)


İşte onlar, yakınlaştırılmış (mukarreb) olanlardır (VAKIA SURESİ / 11)


Nimetlerle-donatılmış cennetler içinde; (VAKIA SURESİ / 12)


Birçoğu geçmiş (ümmet)lerden, (VAKIA SURESİ / 13)


Birazı da sonrakilerden (VAKIA SURESİ / 14)


'Özenle işlenmiş mücevher' tahtlar üzerindedirler (VAKIA SURESİ / 15)


Karşılıklı yaslanmışlardır (VAKIA SURESİ / 16)


Çevrelerinde ölümsüzlüğe ulaşmış gençler dönüp dolaşır; (VAKIA SURESİ / 17)


Kaynağından (doldurulmuş) testiler, ibrikler ve kadehler, (VAKIA SURESİ / 18 )


Ki bundan ne başlarını bir ağrı tutar, ne de kendilerinden geçip akılları çelinir (VAKIA SURESİ / 19)


Arzulayıp-seçecekleri meyveler, (VAKIA SURESİ / 20)


Canlarının çektiği kuş eti (VAKIA SURESİ / 21)


Ve iri gözlü huriler, (VAKIA SURESİ / 22)


Sanki saklı inciler gibi; (VAKIA SURESİ / 23)


Yaptıklarına bir karşılık olmak üzere (onlara sunulur); (VAKIA SURESİ / 24)


Orada, ne 'saçma ve boş bir söz' işitirler, ne günaha sokma (VAKIA SURESİ / 25)


Yalnızca bir söz (işitirler "Selam, selam" (VAKIA SURESİ / 26)


"Ashab-ı Yemin", ne (kutludur o) "Ashab-ı Yemin" (VAKIA SURESİ / 27)


Yüklü dalları bükülmüş kiraz (ağaçları), (VAKIA SURESİ / 28)


Üstüste dizili meyveleri sarkmış muz ağaçları, (VAKIA SURESİ / 29)


Yayılıp-uzanmış gölgeler, (VAKIA SURESİ / 30)


Durmaksızın akan su(lar); (VAKIA SURESİ / 31)


Ve (daha) birçok meyveler arasında, (VAKIA SURESİ / 32)


Kesilip-eksilmeyen ve yasaklanmayan (meyveler) (VAKIA SURESİ / 33)


Yükseklere-kurulmuş döşekler (sedirler) (VAKIA SURESİ / 34)


Gerçek şu ki, Biz onları yeni bir inşa (yaratma) ile inşa edip-yarattık (VAKIA SURESİ / 35)


Onları hep bakireler olarak kıldık, (VAKIA SURESİ / 36)


Eşlerine sevgiyle tutkun (ve) hep yaşıt, (VAKIA SURESİ / 37)


"Ashab-ı Yemin" olanlar için (VAKIA SURESİ / 38)


(Bunların) Birçoğu geçmiş (ümmet)lerden, (VAKIA SURESİ / 39)


Birçoğu da sonrakilerdendir (VAKIA SURESİ / 40)


Eğer o (ölecek kişi), yakın kılınan (mukarreb olan)lardan ise, (VAKIA SURESİ / 88)


Bu durumda rahatlık, güzel rızık ve nimetlerle donatılmış cennet (onundur) (VAKIA SURESİ / 89)


Ve eğer "Ashab-ı Yemin"den ise, (VAKIA SURESİ / 90)


Artık, "Ashab-ı Yemin"den selam sana (VAKIA SURESİ / 91)


O gün, mü'min erkekler ile mü'min kadınları, nurları önlerinde ve sağlarında koşarken görürsün "Bugün sizin müjdeniz, içinde ebedi kalıcılar (olduğunuz), altından ırmaklar akan cennetlerdir" İşte 'büyük kurtuluş ve mutluluk' budur (HADİD SURESİ / 12)


Allah'a ve ahiret gününe iman eden hiç bir kavim (topluluk) bulamazsın ki, Allah'a ve elçisine başkaldıran kimselerle bir sevgi (ve dostluk) bağı kurmuş olsunlar; bunlar, ister babaları, ister çocukları, ister kardeşleri, isterse kendi aşiretleri (soyları) olsun Onlar, öyle kimselerdir ki, (Allah) kalplerine imanı yazmış ve onları kendinden bir ruh ile desteklemiştir Onları, altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacaktır; orda süresiz olarak kalacaklardır Allah, onlardan razı olmuş, onlar da O'ndan razı olmuşlardır İşte onlar, Allah'ın fırkasıdır


Dikkat edin; şüphesiz Allah'ın fırkası olanlar, felah (umutlarını gerçekleştirip kurtuluş) bulanların ta kendileridir (MÜCADELE SURESİ / 22)


Ateş halkı ile cennet halkı bir olmaz Cennet halkı 'umduklarına kavuşup mutluluk içinde olanlardır' (HAŞR SURESİ / 20)


O da sizin günahlarınızı bağışlar, sizi altlarından ırmaklar akan cennetlere ve Adn cennetlerindeki güzel konaklara yerleştirir İşte 'büyük mutluluk ve kurtuluş' budur (SAFF SURESİ / 12)


Sizi toplanma günü için bir arada toplayacağı gün; işte bu aldanma (teğabün) günüdür Kim Allah'a iman edip salih bir amelde bulunursa (Allah) onun kötülüklerini örter ve içinde ebedi kalıcılar olmak üzere altından ırmaklar akan cennetlere sokar İşte büyük 'mutluluk ve kurtuluş (fevz)' budur (TEĞABÜN SURESİ / 9)


İman edip salih amellerde bulunanları karanlıklardan nura çıkarması için Allah'ın apaçık ayetlerini size okuyan bir elçi de (gönderdik) Kim iman edip salih bir amelde bulunursa, (Allah) onu içinde süresiz kalıcılar olmak üzere altından ırmaklar akan cennetlere sokar Allah, gerçekten ona ne güzel bir rızık vermiştir (TALAK SURESİ / 11)


Allah, iman edenlere de Firavun'un karısını örnek verdi Hani demişti ki: "Rabbim bana kendi katında, cennette bir ev yap; beni

Firavun'dan ve onun yaptıklarından kurtar ve beni o zalimler topluluğundan da kurtar" (TAHRİM SURESİ / 11)


Tahtlar üzerinde bakıp-seyretmektedirler (MUTAFFİFİN SURESİ / 23)


Onları gördükleri zaman ise: "Bunlar elbette şaşkın-sapıklardır" derlerdi (MUTAFFİFİN SURESİ / 32)


Şüphesiz iman edip salih amellerde bulunanlara gelince; onlar için altından ırmaklar akan cennetler vardır İşte büyük 'kurtuluş ve mutluluk' budur (BÜRUC SURESİ / 11)


O gün, öyle yüzler de vardır ki, nimette (engin bir mutluluk içinde)dirler (ĞAŞİYE SURESİ / Karizmatik


Harcadığı-çabadan dolayı hoşnuttur (ĞAŞİYE SURESİ / 9)


Yüksek bir cennettedir (ĞAŞİYE SURESİ / 10)


Orda anlamsız bir söz işitmez (ĞAŞİYE SURESİ / 11)


Orda 'durmaksızın akan' bir kaynak vardır (ĞAŞİYE SURESİ / 12)


Orda 'yükseklerde kurulmuş, tahtlar da vardır; (ĞAŞİYE SURESİ / 13)


Konulmuş (içecek dolu) kaplar, (ĞAŞİYE SURESİ / 14)


Dizi dizi yastıklar, (ĞAŞİYE SURESİ / 15)


Ve serilmiş yaygılar (ĞAŞİYE SURESİ / 16)


Ey mutmain (tatmin bulmuş) nefis, (FECR SURESİ / 27)


Rabbine, hoşnut edici ve hoşnut edilmiş olarak dön (FECR SURESİ / 28 )


Artık kullarımın arasına gir (FECR SURESİ / 29)


Cennetime gir (FECR SURESİ / 30)


İman edip salih amellerde bulunanlar ise; işte onlar da, yaratılmışların en hayırlılarıdır (BEYYİNE SURESİ / 7)


Rableri katında onların ödülleri, içinde ebedi kalıcılar olmak üzere altından ırmaklar akan Adn cennetleridir Allah, onlardan razı olmuştur, kendileri de O'ndan razı (hoşnut, memnun) kalmışlardır İşte bu, Rabbinden 'içi titreyerek korku duyan kimse' içindir (BEYYİNE SURESİ / 8 )

Alıntı Yaparak Cevapla