Yalnız Mesajı Göster

Tefsir Dersleri...

Eski 08-04-2012   #42
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Tefsir Dersleri...




16 DERS ÇOK YEMİN ETMEKTEN SAKINMA



224 — Allah'ı yeminlerinizden dolayı, iyilik etmenize, (fenalıktan) sa*kınmanıza, insanların arasını bulmaya engel yapmayın Allah (her şey)) hakkıyla İşiticf, kemaliyle bilicidir


225 — Allah, sizi yeminlerinizde^ alağv»den dolayı sorumlu tutmaz Fakat sizi kafblerintetn azmettiği yeminler yüzünden muaheze eder Allah cok yargılayıcıdır, halimdir (kullarının günahı sebebiyle rızıklarrm da ke*sici değildir}


226 — Kadınlarına yaklaşmamaya yemin edenler İçin dört ay bekle*mek vardır Eğer erkekler (o müddet İçinde kefaret yaparak zevcelerine) dönerlerse şüphe yok ki Allah, cidden yarglayıcr, hakkıyla esirgeyicidir


227 — Eğer {o suretle yemin edenler ricat etmeyip te kadınları) bo*şamaya karar verirlerse (ayrılırlar) Şüphesiz Allah, (onların sözlerini) hak*kıyla fsitfci, (niyetlerini) gerçekten bilicidir




Ayetlerin Lafzi Tahlili



(Urdoten): Urda ten kelimesi, ayn'ın ötresl' İle, man olma onlamırjdadır


(Blllağvi): Lügatta lağv kelimesi, İtibar edilmeyen söz, yani düşünmeden yapılan konuşma manasınadır


(Yü'lûne): Yü'lûne kelimesi, yemin manasınadır Şeriatta İse, karısıyla cinsi münasebette bulunmamaya yemin etmek anlamınadır


(Terebbusu): Terebbusu kelimesi, bekleme manası*nadır


(Fâû): Fâû kelimesi, dönme manasınadır [405]




Ayetlerin İcmali Manaları



Allah {cc), icmölen şöyle buyurur: «Ey mü'minler, bir hayırlı İş yap*mayı terketmek için Allah (cc)'ın ismiyle yemin etmeyi kendinize delil yapmayınız Kendisinden hayırlı bir İş istenen kimse «Allah (cc)'a yemin ettiğim için o işi yapmam» demesin Yemininizi bozarak hayırlı İşler yapı*nız Bozduğunuz yemin yerine de kefaret veriniz Allah (oc) İsmiyle cok yemin yapmayınız O mübarek ismi, dünya işlerine alet etmeyiniz Çok yemin yapmaya kendini alıştıran kimse, hiçbir zaman hayır ve takva sa*hibi olamaz Alışkanlığınızdan, kasıtsız olarak fuzuli yere yapmış olduğu*nuz yeminlerinizden dolayı Allah (co) sizi muaheze etmez


Yalnız Allah (cc)'ın İsmiyle kasıtlı olarak yemin ederseniz, o size azab verir Allah (cc) bol mağfiret sahibi ve halim olduğu İçin kullarına hemen azab vermeyi sevmez


Kadınlarından uzaklaşmak, terketmek veya zarar vermek kastıyla on-fara yaklaşmayan erkeklerin, dört ay beklemeleri lazımdır Eğer Allah (çc)'-fî emrettiği şekilde kadınlarına tekrar dönerlerse, yemin ederek ailele*rinden uzaklaştıkları zaman içinde yaptıkları günah ve kusurları Allah af*feder Onlar, ailelerinden uzaklaşmak için yaptıklarında ısrar eder ve yeminleriniffi üzerinden de 4 ay geçerse, aileleri onlardan boşanmış olur!/ söylediklerinizi, niyet ve işlerinizi işiten: ve bilendir» [406]




Ayetlerin Nüzul Sebebleri



Âyetin, Abdullah bin Revaha (ra) ile kayınpederi arasında gecen kü*çük bir ailevi meseleden dolayı nazil olduğu rivayet edilir Şöyle ki: «Ab*dullah bin Revaha (ra) kayınpederinin yanma gitmeyeceğine, konuşma*yacağına Allah (cc)'m ismiyle yemin etti Bu hususta arkadaşları tarafın*dan kendisine bir şey söylendiği zaman «Ben yemin ettim Yeminimi boz*mam helal değildir» derdi


Bunun üzerine «Allah'ı yeminlerinizden dolayı, iyilik etmenize (fena*lıktan) sakınmanıza, insanların orasını bulmaya engel yapmayın» âyeti nazil- oldu [407]




Âyetlerin Tefsirindeki İncelikler



Birinci incelik: Allah (cc), cok yemin edenleri, «(Doğruya da eğriye de) alabildiğine yemin edenleri tanıma» (Kalem: 10) âyetiyle zemmetmiştir Araplar da hiç yemin etmeyen veya az yemin edenleri methederlerdi


İmam Fahreddin er-Râzi bu hususta şöyle der: «Allah (cc) tarafından, çok yemin edenlerin zemmedilmesinin hikmeti şudur: Yemine kendini afiştiran kimsenin, Allah (cc) ismiyle yemin etme hususunda, kalbinde bir kor*ku kalmaz Yalan yere de cok yemin edebilir: İnsanların" Allah (cc)'a ke-< maliyle tazim yapabilmesi için, O'nun isminin herşeyden kıymetli, yüce , olması ve herhangi bir dünya işine alet edilmemesi gerekir» [408]


İkinci incelik: Allah (cc) yemin etmemenin hikmetini, «İyilik etme*nize ve sakınmanıza engel yapmayın» âyetiyle açıktamıştir «Yemini ter-ketmekte nosıl hayır ve sakınmak vardır?» sorusu sorulabilir Bu soruya ^ şöyle cevap verebiliriz : Allah (cc)'ın büyüklük ve yüceliğine inanan kimse, J: dünya işlerinin İyi gitmesi Icin, O'nun ismini vasıta olarok kullanamaz Şüphe yok ki Alfah (cc) ismini, alçak ve fani işlere alet yapmaktan kaçın*ıp mak, hayrın en büyüğü ve takvanın zirvesidir;


Üçüncü incelik: İmam Cessâs, »Allah (cc) «lağv» kelimesini Kur'an'ın muhtelif âyetlerinde onmıştir Bu keHme, cümlfcctekl yerine göre çeşitli


anlamlar taşır Mesela, «Orada boş bir laf işitmez» (Gaşiye: 11) âyetinde, boş bir laf «Onlar, orada, (Cennette) ne fahiş (çirkin) bir laf, ne de güna*ha sokacak bir şey işitmezler» (Vakıa: 25) âyetinde, fahiş bir laf, «Bunlar yaramaz lakırdı (lar) İşittikleri zaman ondan yüz çevirdiler» (Kasas: 55) âyetinde, yaramaz lakırdı, «O'nun (Kur'anm) hakkında manasız yay*garalar (gürültüler) yapın» (Fussllet: 26) âyetinde, manasız yaygara, «Onlar ki yalan şahitlik etmezler, boş ve kötü lakırdıya rastladıkları va*kit» (Furkan: 72), âyetinde ise, «lağv» kelimesi boş ve kötü lakırdı, an*lamına gelmiştir,» [409] demektedir


Dördüncü İncelik: İlâ'mn [410] 4 ay gibi bir zamanla sınırlandırılma-sındakt hikmet, terbiye için olduğundan bu zamanın geçmemesi lazımdır Çünkü bir kadının dört ay gibi bir zamanı erkeksiz geçirmesiyle sabrı tükenir Daha fazla tahammül edemez Bundan dolayt İlâ müddeti, dört ay*la tahdit edilmiştir


Ömer bin Hattab (ra), bir gece Medine sokaklarında halkın güvenli*ğini yakından kontrol İçin dolaşırken bir kadının, «Bu gece o kadar uzadı ki karanlığı her tarafı kapladı Yanımda sevgili eşim olmadığından uyu*yamıyorum, Allah (cc)'a yemin ederim ki O'nun korkusu olmasaydı, üze*rinde uzandığım divan dört tarafından da sallanırdı Beni durduran yalnız Allah (cc) korkusu ve utangaçlığımda Benim bu durumum kocama olan bağlılığım ve soygundandır,» mısraları söylediğini duydu Ertesi günü, o kadının kocasının Irak ordusuna gönderildiğini öğrenince, bir kaç kadın çağırtan Hz Ömer (ra); «Bir kadın, kocası olmadan ne kadar sabredebi*lir?» diye sordu, onlar, «Bir kadın, kocası olmadan bir veya iki ay sabrede*bilir Daha sonra sabrı azalmaya başlar Dört ay olunca sabrı kalmaz» de*diler Bunun üzerine Hz Ömer (ra), erkeklerin savaşta kalma müddetlerini dört aya indirdi ve onunla tahdit etti [411]


Kurtubİ'ye göre Hz Ömer'in bu içtihadı, âyetteki dört aylık müddetin İâ'ya has bir zaman olduğunu te'yid eder


Beşinci incelik : Cahiliyet devrinde ilâ, talak (boşama) kabul edilirdi Said bin Müseyyeb (ra) bu hususta: «Cahiliyet devrinde bir erkek, hanı*mını istemediği, sevmediği ve başka bir erkekle evlenmesine gönlü razı olmadığı zaman, yemin eder ve kadını terkederdi Bu surette kadını ne boşamış olur, ne de beraber olurdu Durum askıda kalırdı Erkeklerin bu*nu yapmaktaki maksadı, kadını tedirgin etmekti Allah (cc), bu zulmü ortadan kaldırmak için erkeğe 4 ay gibi bir düşünme müddeti tanıdı O süre içersinde, erkek dilerse karısına dönebilir, dilerse 4 ay tamamlanınca hanımından ayrılmış olurdu» [412] diyor [413]




Ayetlerdeki Şer’i Hükümler



Birinci Hüküm: «Lağv» Yemininden Maksat Nedfr? Kefareti Var Mıdır?



«Allah, sizi yeminlerin izdeki «lağv» den dolayı sorumlu tutmaz,» âyeti, «lağv» yemininde günah ve kefaret olmadığına delâlet eder Faklhler bu yeminin tarif edilişinde ihtilaf ederek bir kaç görüşe ayrılmışlardır


(mam Şafii (ra) ve İmam Ahmed bin Honbel (ra)'e göre «iağv» yemi*ni, yemin kastı olmaksızın ağızdan çıkan «vallahi» sözüne denir Mesela: Yemin kastı olmaksızın kişinin «vallahi böyledir veya şöyledir» demesi gibi Bu te'vil ve tarif, Hz Aişe (ra), Şâ'bi (ra) ve Ikrime (ra) gibi selefden kişilerden nakledilir


İmam-t Azam Ebu Hanife (ra) ve İmam Malik (ra)'e göre ise lağv ye*mini, bir şeyi zan ederek yapılan yemindir Mesela: «Ayı gördüm» zannıy*la yemin yapılması gibi Halbuki kişinin gördüğü ay değil, bulutların ara*sından görülen bir yıldızdır Bu te'vil ve görüş, İbn-I Abbas (ra), Hasan-ı Basri (ra) ve Mücahid (ra)'den nakledilir


İmam Malik (ra), Muvatta kitabında şöyle der; «Lağv yemini hususun*da en uygun ve güzel olan görüş, kişinin bir şeyi yakından biliyormuş gi*bi yemin etmesidfr Fakat bir müddet sonrd zannettiği gibi olmadığını gö*rür İşte bu yemine, kefaret vacib değildir» [414]


Buharı, Hz Aişe (ra)'den: «Allah, sizi yeminlerinizdeki tağv'den dolayı sorumlu tutmaz» âyeti, bfr kimsenin konuşması sırasında «vallahi böyle*dir» veya «vallahi böyle değildir» demesi üzerine nazil olmuştur» rivayetini yapmıştır Yanj konuşma esnasında yemin kastı olmaksızın yapılan ye*minlerdir


Sohih olan, lağv kelimesinin, yeminin her iki nevini de kapsadığıdır


1 Bir kimsenin, bir şeyi yakinen bildiğini zannederek yemin etmesidir Mesela: «Bugün ayın biridir» zannederek konuşmasıdır Halbuki ayın biri değildir


2 Kişinin konuşması arasında yemin kastı veya niyeti olmaksızın «vallahi bu iş böyledir veya böyle değildir» demesidlr


İbni-i Cerir et-Taberî'nln tercihi de budur Zira O, «Arap dilinde lağv kelimesi, sevilmeyen her söze ve kasıtsız olarak yapılan her İşe de denir Yapdığı bir işe «vallahi ben yopmadım» veya yapmadığı bir işe de «vallahi ben yaptım» diyen kimseden sadır olan yemin, kasıtsızdır Yine, «şu şey vallahi filan adamındır» diyen kimse, o şeyin onun olduğunu biliyor «Şu adam, vallahi filankes değildir» diyen kişi, biliyor ki o değildir «Vallahi işi yapacağım» diyen şahıs, gerçekten o İşi yapmak içfn değil, bir alış*kanlık oiduğu için yaptığı yemindir Bu sayılanların hepsi, lağv yemini tür*leridir Hiçbirisi için kefaret lazım gelmez» [415]




İkinci Hüküm: İlâ Ve Şer'i Hükmü Nedir?



Şeriatta İlâ, kişinin ailesiyle dört aydan fazla cinsi münasebette bu*lunmamak için Allah (cc) ismiyle yemin etmesidir Bir kimsenin, ailesine «Vcllahi sana yaklaşmayacağım» veya «Seninle cinsi münasebette bulun*mayacağımı) demesi gibi


İbn-i Abbas (ra) bu hususta şöyle demektedir: «Cahiliyet devrinde ilâ müddeti 1-2 sene veyo daha fazlaydı Ailelerine kızan cahil kişilerin kastı, eza ve cefa moksadıyia onları terketmekti Allah (cc) ise, İlâ eden*ler için dört aylık bir süreyi, vakit olarak tayin etti Dört aydan aşağı ilâ, hükmen İlâ olmaz» [416]


Fakihlerin İttifak ettiği konu şudur: «Bir kimse, yeminsiz olarak dört aydan fazla ailesini terkederse, bu ilâ sayılmaz Çünkü Allah (cc), «Ka*dınlarına yaklaşmamaya yemin edenler için» buyurmuştur Yukarıda anılan kimse ise yemin etmemiştir Dolayısıyla onun ailesini terketrnesi yemin olmadığı gibj ailesi ondan boşanmamış olur, kefaret vermesj de gerekmez»


Fakihler, kadının kocasından ayrılma müddeti hususunda ise, İhtilaf etmişlerdir İbn-i Abbas (ra)'a göre, yemin ederek karısını dört ay terke-den ve müddetin bitiminde de yemininden dönmeyen kimseden, ailesi bir talak Üe boş olur İmam-ı Azam (ra) da bu görüştedir


İmam Malik (ra), İmam Şafiî (ra) ve İmam Hanbeli (ra)'e göre İse, dört ay müddetin dolmasıyla kadın kocasından boşanmaz Ancak hâkim tarafından erkeğe yeminden dönmesi veya karısını boşaması emredilir Erkek, hâkimin emrini yerine getirmezse, hâkim kendi yetkisiyle boşan*ma kararı verir


Jmam-ı Azam (ra)'ın delili:


Allah (cc), yeminden dönme zamanını, dört ayla sınırlandırmıştır Ki*şi, dört ay dolduğu halde yemininden dönmezse, talaka azmetmiş ve onu :arzu etmiştir iCünkü azm, kalbi birşeyin yapılmasına bağlamaktır Mese*la: «Ben şu şeye azmettim» diyen kimsenin ifadesinden anlaşılan, kişinin «Ben kalbimi onun yapılmasına bağladım» demektir İşte, «Eğer (o surette yemin «dertler ricat etmeyip te kadınlarını) boşamaya karar verirlerse (ay-ırılırlarj» âyetinden maksat ta budur Yoksa âyette bilfiil boşamak an-tamı yoktur


Cumhur'un (İmam Şafiî İra), İmam Malik (ra), 'İmam Hanbefi (ra)) delllt: «Eğer boşamaya karar verirlerse (ayrılırlar)» âyeti, talakın ancak koca tarafından bilfiil yerine getirileceğine işaret eder Dört aylık müdde*tin geçmesi kafi değildir Belki o müddet dolduktan sonra, yemin yapan kimse, ya karısını boşar veya yemininden döner [417]




Üçüncü Hüküm: İlâ Yeminiyle, Kadına Zarar Varme Düşünülür Mü?



İmam-ı Azam (ra), İmam Şafiî (ra) we İmam Ahmea" bin Hanbel (ra)'e göre, bir kimse İlâ yeminini korısınn kızdığı zaman yaptığı gibi, razı oldu*ğu zamanda yapabilir


İmam Malik ira)'e göreyse, bir kimse İlâ yeminini ancak hanımına kızdığı zaman eza ve cefa için yapar


İmam Malik (ra)'in delili:


Hz Ali (ra}'den rivayet edilmiştir ki: «Ailesiyle, çocuğu memeden ke-sinceye kadar cinsi münasebet yapmayacağına bir kimse yemin etti Ye*minden kast», kadına eza ve cefa değil, çocuğun maslahatı bunu gerek*tirdiği içindi Bunun hükmü nedir?» diye sorulunca Hz Ali (ra); «Yeminden kasıt, hayırlı bir iştir, ilâ yemini değildir İlâ yemini ise ancak kızgınlık zamanı yapılan yemindir» buyurdu


Yine İbn-i Abbas (ra)'dan varit olan rivayete göre de İlâ yemini, an*cak kızgınlık zamanı yapılan yemindir İmam Malik (ra); Hz Ali (ra) ve İbn-i Abbas (ra)'tan varit olan rivayetlere dayanarak îlâ yemininin, ancak kızgınlık anında yapılan yemin olduğuna hükmetmiştir


Cumhur'un (İmam-ı Azam, Şafiî ve Hanbetl) delili:


«Kadınlarına yaklaşmamaya yemin edenler» âyetinde, umumi bir ifade vardır Ailesine kızarak ve çocuğun sıhhatini düşünerek yemin eden kimse, Î!â yemini yapmış sayılır Çünkü âyetteki ifade, iki yemini de kap*samaktadır Şâbi'ye göre, 4 aya kadar cinsi münasebet yapmaya mani olan yeminlerin hepsi îlâ yeminidir Taberi, cumhur'un görüşünü tercih ederek şöyle diyor: «Bana göre doğruya en uygun olan görüş şudur; 4 aylık süre içersinde cinsi münasebeti yasaklayan yemin, İlâ yeminidir îlâ yemini yapan kimsenin, ki2arük veya rızası ile bunu yapması, neticeyi değiştirmez» [418]




Dördüncü Hüküm: Ayette «Fey»den Maksat Nedir?



Fakihler, «Eğer erkekler (o müddet İçinde kefaret yaparak zevce*lerine) dönerlerse şüphe yok ki Allah ctdden yarlıgayıcı, hakkıyla esirge*yicidir* âyetindeki «dönme» den maksadın, ne olduğu hususunda İhtilâf etmişlerdir


Bazı fakihlere görefey (dönme)'den maksat, cinsi münasebettir Ya*ni yeminden sonra şeriatın tayin ettiği süre içersinde ailesiyle cinsi mü*nasebette bulunursa dönmüş sayılır Bu tarzda dönüş yapmayıp dört aylık müddeti dolduran kimseden, ailesi boşanmış sayılır Bu görüş, Sald bin Cübeyr (ra) ve Şâ'bî (ra)'nlndir


Diğer bir kısım fakihlere göre de hastalık, misafirlik ve mahkumiyet gibi meşru özürleri olmayan adam için, âyetteki «fey» (dönmek)'den mak*sat, cinsi münasebette bulunmaktır Bu özürleri olan kimsenin, lisanıyla «allefnden uzaklaşma hususunda yapmış olduğum yeminden döndüm» de-, mesl yeterlidir Bu da Ehl-İ sünnetin dört mezhebinin görüşüdür


Fakihtertn bazısına göreyse, âyette «fey»'den maksat, kişinin «yaptı*ğım yeminden döndüm» demesinin yeterli olacağıdır Bu da Nehat'nln görüşüdür Bu görüşler içersinde en adili, şüphesiz mezhep sahiplerinin görüşüdür[419]




Âyetlerden Alınacak Dersler



1 Hayırlı bir işi terketmek İçin yemin etmek, caiz değildir


2 Bir işi yapmak için yemin eden kimsenin bllahere o İşi terketmesl, kendisi için daha hayırlıysa, yeminine kefaret vermek şartıyla o jşi ter-kedebilir


3 Kasıtsız veya habersiz olarak yemin eden kimsenin, ahfrette ce*zası olmadığı gibi, dünyada da kefareti yoktur


4 Ailesine eza ve cefa için edilen yeminler, Allah (cc)'ın aile İçersin*de «tatlı geçininiz» emrine aykırıdır


5 Ailesinden uzak durma kastıyla yemin eden kimse, Allah (cc)'ın ta*yin ettiği süre içersinde yemininden dönmezse ailesi, ondan bir talakla boşanmış olur [420]




Ayetlerdeki Teşrii Hikmetler



İslâm kadınlarla iyi geçinmeyi ve onlara iyilik yapmayı emretmiştir; Her ne şekilde olursa olsun eza ve cefa yapmayı yasaklamıştır Çünkü Al*lah (cc), «Onlarla (kadınlarınızla) İyi geçinin Eğer kendilerinden hoşlan-madınızsa olabilir ki bir şey sizin hoşunuza gitmez de Allah, onda bir çok hayır takdir etmiş bulunur» (Nisa: 19) âyetiyle bunu beyan eder


Kişinin, İfâ yemini yaparak karısını uzun zaman yatağından uzaklaştır*ması, ancak eza ve cefa maksadıyla yapılır Ancak kadın, uzaklaşma müd*deti içersinde ne kocasından boşanmış, ne de kocasıyla beraber olabil-mistir Bu ayrılık, onu vicdan azabı içersinde yaşatır Kadın-erkek arasın*daki bu olay, âyetteki esaslara aykırı olduğu gibi islömın terbiye kuralla*rına da aykırıdır Allah (cc) bu durumu bertaraf etmek için, kadınların ko*calarından ayrı yaşayabilme müddetinin en uzunu olan dört aylık zamanı, erkeğe düşünme zamanı ofarak tanımış ve müsade etmiştir Erkek, bu va*kit İçersinde yapmış olduğu yemine kefaret vererek, karısının ayrı yaşa*dığı müddet İçersinde çekmiş olduğu vicdan azabına son verirse, eskisi gibi ailesi yine onundur Ve iyi bir görev yapmıştır Eğer yeminine kefaret vererek ailesine dönmezse, hanımı ondan boşanmış sayılır


İşte bu teşrii hikmet de gösteriyorki İslâm, kadınların zulme uğrama*malarını, onlara iyilik yapılmasını emreder Ve sürdürecekleri mesut ha*yata, kocalarını da ortak eder [421]

Alıntı Yaparak Cevapla