Yalnız Mesajı Göster

Tefsir Dersleri...

Eski 08-04-2012   #45
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Tefsir Dersleri...




Yedinci Hüküm: Âyetteki, «Talak, İki Defadır» Cümlesinden Maksat Nedir?



Müfessirler, âyetteki «Talak, iki defadır» cümlesi hakkında ihtilaf ede*rek birkaç görüşe ayrılmışlardır Biz bu görüşleri İcmâlen aşağıya alıyo*ruz


A Âyetteki, «Talak, İki defadır» cümlesinden maksat, meşru talakın iki defa olacağıdır Bunun dışında meşru değildir Çünkü bu âyet kendi*sinden önceki âyetlerden değil, hüküm ifade eden müstakil bir âyettir Bu görüş, Haccac bin Ertad ve Rafİzilerin görüşüdür


B Âyetteki, «Talak, iki defadır» cümlesinden amaç, sünnete uygun talakın iki defa olduğudur Bu da İbn-i Abbas (ra), Mücahid (ra) ve Maliki mezhebinin görüşüdür


C Âyetteki, «TaJak, İki defadır» cümlesinden murad, Talak-ı ric'îdir Yani ailesini (karısını) iki talakla boşayan kimsenin, talakından ricat et*me (dönme) hakkı vardır Bu da Kat^*» (ra) ve Urve (ra)'nin görüşüdür Cumhurun tercihi de budur


Şevkânİ, «Fethü'l Kadir» isimli tefsirinde; «Âyetteki, «Talak, iki defa*dır» cümlesinden maksat, Talak-ı rle'tdir Çünkü bir önceki âyet, bunun delilidir Yani erkeklerin ricat etme hakkı, ancak birinci ve ikinci talaktan sonra olabilir Üçüncü talaktan sonra erkek için ricat hakkı yoktur Allah (cc)'ın âyette, «Talak ikidir» değil de, «Talak, iki defadır» buyurması, iki talakı bir defa da vermesine değil, tek tek vermesine işaret eder [450]




Sekizinci Hüküm: Erkeğin, Ailesinden Talak Karşılığı Mal Alması Mu*bah Mıdır?



Allah (cc), kadını boşarken iyilikle ayırmayı emrettiği gibi, erkeğin ni*kah mehri olarak verdiğinden bir şey almayı da yasaklamıştır Ancak ara*larında Allah (cc)'ın çizmiş olduğu evlilik hudutlarını yerine getiremeye*ceklerinden korkarlarsa alabilirler Çünkü Ailah (cc), «(Ey zevçler) on*lara (kadınlara) verdiğiniz bir şeyi (mehrj geri) almanız size helâl olmaz Meğer ki erkekle kadın Allah'ın sınırlarını ayakta tutamayacaklarından korkmuş olsunlar» (Bakara: 229) buyurmaktadır Âyetteki korkmaktan mak*sat, Allah (cc)'ın evli çifte meşru kıldığı hudutları aşmaktan korkmaktır


Çünkü âyetten murat, Allah (cc)'m evli erkek ve kadına çizmiş olduğu sınırların yerine gelmemiş olmasıdır Bu da birbirlerine karşı iyi geçinme*meleri, birbirlerine bağlı olmamaları, hülasa erkeğin kadın, kadının erkek-üzerindeki haklarının yerine gelmemesidir Bu suretle aralarındaki sevgi ve saygı yok olduğu gibi, nefrete de dönüşür Bu nefret havasıyla kadının, kendisini boşaması için kocasına mal ve para vermesi, kocasının da alıp kabul etmesi helal ve caizdir Bu şekilde kadının boşanmasına fıkıh litera*türünde «hül'ü» adı verilir Fakihler hül'ü, «kocanın, karısından aldığı bir mal karşılığı ayrılmasıdır» şeklinde tarif etmişlerdir Erkeğin, karısın*dan boşanma karşılığı mal ve para alması zulüm değil, adalet ve insafla harekettir Çünkü erkek evlilik sırasında mehir verdiği gibi, bir çok mas*raflar da yapmıştır Tüm bunlara rağmen ayrılma arzusunda bulunan hanı*mından, mehri geri alması uygundur Bu meseleye ışık tutan Buharî'nin ri*vayet ettiği şu hadistir: «Sabit bin Kays (ra)'ın hanımı Cemile binti Ab*dullah (ra) peygamber efendimizin yanına gelerek, «Ya Resulullah (sav); kocamla bir arada hayat sürmem mümkün değildir Allah (cc)'a yemin ederim ki, onun ahlâk ve dininden dolayı değil, yalnız İslâm'dan sonra tek*rar küfre dönmek ve kâfir olmak istemiyorum Evimin bahçesinden koca*mın birkaç kişiyle birlikte gelmekte olduğunu gördüm Onlar içinde rengi en siyah, boyu hepsinden kısa ve yüzü en çirkin olarak kocamı gördüm» dedi Bu sırada gelen ve hanımının konuşmasını dinleyen Sabit bin Kays (ra), «Ya Resulullah (sav), malımın en iyisi olan bahçemi mehir olarak o'na verdim Eğer beni istemiyorsa, bahçemi geri versin Ondan üç talakla ay*rılayım», dedi Bunun üzerine Resulullah (sav) kadına, kocasının sözlerine


karşı ne diyeceğini sorunca, «Evet, boşadığı takdirde bahçesini, diterse daha fazlasını da veririm» dedi Peygamber efendimiz de bahçeyi kocasına verdirdi İkisini birbirinden ayırdı» [451]


Fukaha-i cumhur, kendi İsteğiyle kocasından ayrılan kadından, erke*ğin verdiği mehirden fazlasını alabilmesinin caiz olduğuna hükmetmişler*dir Çünkü Allah (cc), «(Kadının serbestçe boşanması İçin) fidye verme*sinde (hakkından vazgeçmesinde) İkisi üzerine de bir vebal yoktur» buyurmuştur Bu âyet, usul-û fıkih'la «amm» tabir edilen âyetlerden oldu*ğundan, malın çoğunu da, azını do kapsar


Şâ'bi, Ez-Zeherî ve Hasan-ı Basri de: «Erkeğin, verdiği mehirden faz*lasını alması helâl değildir Çünkü haksız olarak fozla bir mal almaktadır Elbette haksız olarak alman mal, caiz değildir «Fidye vermesinde (hak*kından vazgeçmesinde) İkisi üzerinde de vebal yoktur» âyetinde, kadınla erkeğe, aynı hak verilmiştir Tercih olunan şudur: Erkeğin verdiği mehiri ; alabilmesi caizdir Yalnız onun mekruh olduğunu da kimse inkâr edemezu derler


t Fakihler, hül'ün nikah feshi mi, yoksa talak mı? olduğu hususunda İhtilaf etmişlerdir


Cumhur'a (Hanefî, Hanbelî) göre, erkeğin karısından hül'ü yoluyla ayrılması, doğrudan doğruya ataktır


İmam Şafii (ra) ise, kavi', kadiminde[452], hül'ün talak değil, nikah feshi ofduğu görüşündedir Bı husustaki tafsilat fıkıh kitaplarında görü*lebilir [453]




Dokuzuncu Hüküm: Üç Talakla Kocasından Ayrılan Bir Kadının; Serî Hükmü Nedir? Kadının Kendisini Boşayan Kocasıyla, Tefcrar Evlenmesi He*lal Midir?



«Yine erkek, zevcesini (üçüncü defa olarak) boşarsa, ondan sonra kadın kendinden başka bir ere nikahlanıp vortncaya kadar, ona (o, birinci zevcine) helal olmaz Bununla beraber, eğer bu (yeni) koca da onu boşar da onlar (birinci zevç ite aynı zevce) Allah'ın sınırlarını ayakta tutacak*larını zannederlerse (iddet bittikten sonra) tekrar birbirine dönmelerinde (evlenmelerinde) her İkisi hakkında da vebal yoktur» âyeti', üc talakla ko*casından ayrılan bir kadının İkinci bir erkekle evlendikten sonra boşanıp, ilk kocasıyla ikinci kocanın iddet müddetinden sonra tekrar evlenebilme*sine İşaret eder


Fakihler, üc talakla ayrılmaya beynûne-i kübra (büyük ayrılık) adını vermişlerdir Çünkü Allah (cc), önce talakı anmış, daha sonra da onun iki defa olduğunu beyan etmiştir Bilahare hül'ün hükmünü ifade ve «yine erkek, zevcesini boşarsa» âyetiyle de üç talakla ayrılmayı zikretmiştir


Kurtubİ bu hususta şöyle der: «Yine erkek zevcesini boşarsa» aye*tinden murat, üçüncü talaktır Üç talakla boşanan kadın, kocasının dışında bir erkekle evlenip boşandıktan ve iddet müddetini tamamladıktan sonra evlenebilir İslâm alimlerinin hepsi bu konuda icmâ etmiştir Hiç kimse*nin âyete muhalif bir görüşü de yoktur»[454]


Cumhur (çoğu alimler) ve dört mezhebin müctehidlerine göre, âyette*ki «nikah» tan maksat, nikah akdi değil, cinsî münasebettir Öyleyse üc talakla ayrılan bir kadının, ikinci kez evlendiğinde cinsi münasebette bu*lunması şarttır


Said bin Hüseyyib (ra)'ten varit olan rivayete göre, talakla kocasın*dan ayrılan bir kadın için, ikinci defa birinci kocasıyla evliliğinde, yalnız nikah akdi yeterlidir


Bu rivayetin kesinlikle zayıf olduğu açıktır Çünkü aşağıda naklede*ceğimiz sahih hadislerle çelişmektedir [455] Şöyle ki; cumhur ile dört ehl-i sünnet mezhebi müctehidleri, İbn-i Cerir'in, Hz Aişe (ra)'den rivayet et*tikleri; «Rufâe'nin hanımı Resulultah (sav)'a gelerek, «Ben Rufâe'nln hanı*mı idim O beni boşadı İddetim dolduktan sonra Abdurrahman bin Zübeyr (ra) ile evlendim Yalnız cinsel gücünün bir bez parçası gibi hareketsiz olduğunu gördüm,» deyince Resulullah (sav), «Tekrar Rufâe'ye dönmek mi istiyorsunuz? Sen, Abdurrahman bin Zübeyr (ra)'in balından, O'da se*nin balından tadmcaya (cinsi münasebette bulununcaya) kadar O'na dö*nemezsiniz» hadisine İstinad ederek, âyette «nikahlan muradın, yalnız nikah akdi değil, onunla beraber cinsi münasebette bulunma olduğuna hükmetmişlerdir Bu hadis, Kütüb-ü Sitte sahipleri tarafından rivayet edilmiştir


Bazı alimlere göre; âyetin lafzı da bizzat cinsî münasebetin yapılma*sına delâlet eder


ibn-i Cenni; «Ebu Ali'ye, «Fİ lan kes, kadını nikahladı» sözünün anlamını sorduğumda, «Araplar bu cümleyi iki ayrı anlamda kullanırlar «Filan er*kek, filan kadınla nikahlandı» dedikleri zaman, «o erkek, o kadınla nikah yaptı» anlaşılır Eğer onlar, «erkek, ailesini nikahladı» dedikleri zaman ise, «erkek, kadınla cinsi münasebette bulundun mülahaza edilir, Bu âyette açıkça cinsi münasebette bulunma anlaşılır» [456] diyor [457]




Onuncu Hüküm: Muhali» Nikahı, Sahih Midir?



Muhallil, üç talakla ayrılan bir kadınla, kendisini boşayan kocasına helal ettirmek niyetiyle evlenen kimseye denir


Muhallil'i, «emanet alınan teke» olarak vasıflandıran Resulullah (sav) sahabilere, «Size emanet alınan teke'yi haber vereyim mi?» dediğinde, «Evet, ya Resulullah (sav)» dediler Resululloh (sav) «Emanet alınan teke, muhallll'dir Allah (cc), onu da, tahlil yopant (ilk kocayı) da lanetlesin» buyurdu [458]


Alimler, muhallil nikahı hususunda ihtilaf etmişlerdir


Cumhur, (Maliki, Şafii, Hahbelî ve Sevrî), muhallil nikahının batıl ol*duğuna hükmederler O nikahtan sonra kadın boşanso dahi, ilk kocasına helal olmaz Çünkü nikah batıldır


Hanefiler ile bazı Şafiî fakihleri İse, muholill nikahının batıl değil mek*ruh olduğuna hükmederler Çünkü o şahsa muhallil denilmesi, nikahın sahih olduğuna açıkça delalet eder Evzoî de; «Muhallil nikahı, çok çirkin olmakla beraber, caizdir» der


Cumhur'un deliller);


Cumhur muhallil nikahın toatıl ve fasltliğlne, aşağıda nakledeceğimiz hadislere dayanarak hükmederler


1 «Resuluilah (sav), «Allah (cc) muhalIH'e de ve onun için nikah yapılan birinci kocaya da lanet etsin» buyurdu» [459] hadisidir Eğer nikah sahih olsaydı Resutullah (sav), onları lanetlemezdl


2 «Resulullah (sav) «Size emanet alınan tekeyi haber vereyim mi?» deyince sahabiler, «Evet ya Resulullah (sav)» dediler O, «Emanet alınan teke, muhallii'dir» buyurdu» hadisi göstermektedir ki o nikah, sahih değil*dir


3 İbn-i Abbas (ra)'dan varit olan rivayete göre, muhallil nikahının hük*mü sorulduğunda Resutuliah tsav), «O nikah, helal değildir Yalnız kişinin istek ve arzusuyla yapılırsa, mubahtır Çünkü muhallil nikahıyla, Kandırma ve Kur'an'la alay etme gibi bir durum ortaya çıkar Bu, kandırma nikahıyla da kadından istifade eder» buyurdu [460]


4 Hz Ömer (ra)'in; «Bana muhallil ve kadının ilk kocası gelirse İki*sini de recmederim» sözüdür MuhalHI nikahı sahih olsaydı, Hz Ömer (ra), «İkisini de recmederim» demezdi


5 Nâfi'ntn, İbn-i Ömer (ra)'den rivayet ettiği görüştür: «Öç talakla ayrılan bir kadını, boşayan kocasına nikahı tekrar helal olmak amacıyla (o birinci zevcesinden) izin almaksızın diğer kardeşin veya diğer bir kimse*nin nikahlayıp boşaması hususu sorulunca İbn-İ Ömer (ra)'in «O muhallil nikahıdır, ve helal değildir Çünkü nikahta devamlılık ve arzu şarttır O İki şart olmadığına göre nikah, fasittir Biz Resulullah (sav) zamanında böyle nikahları zina sayardık»» [461] görüşüdür


Hak olan görüş Cumhur'un görüşüdür Çünkü nikahtan maksat, aile hayatının devamıdır Yapılan nikahı, zamanla kayıtlamak, onu geçersiz kılar Boşanan bir kadını, boşayan kocasına helal olması kastıyla bir diğer-rinin nikahlaması veya karısından ayrılan erkeğin, «benden boşanan kadını nikahlayıp cinsi münasebette bulunduktan sonra boşamak şartıyla evlen» demesiyle yapılan nikahlar fasittir Zira her İki şekilde, muta nikahına benzer Muta nikahı ise, Şiilerin dışında, bütün İslâm alimlerinin ittifakıyla batıldır


Allâme İbn-i Kesir, bununla ilgili olarak: «Âyette «İkinci kocadan» maksat, evlendiğinde kendi arzusuyla evlenme ve evlendiği hanımla do< devamlı yaşamayı amaçlamaktır Meşru olan evlilikten maksat ta budur


İkinci koca, cinsi münasebette bulunacağı sırada evlendiği kadının hac İbramıyla kulunmaması oruçlu olmaması ve i'tikâf yapmaması şarttır Aksi halde kocasına helal olmaz Hasan-ı Basrl (ra)'ye göre, hantmıyla cinsi münasebette bulunan ikinci kocanın, menisinin gelmesi şarttır Çün*kü o, Resulullah (sav)'in, Rufâe'nin hanımına, «Sen, onun balından, o da senin balından tadın caya kadar, eski kocana helal olmazsın» hadisinden, meninin gelmesini anlamıştır


İkinci kocanın, yaptığı evlilikten amaç, evlendiği kadını tekrar eski kocasına helal ettirmek İse, bu hadislerin yerdiği ve lanetlediği muhallil nikahıdır Bir kimse bu niyet ve arzusunu nikah akdinde ortaya korsa Şiilerin dışında bütün İslâm alimleri, o nikahın batıl olduğuna hükmeder*ler», [462] der


İbn-i Kesir, Tesirinde bu hususla ilgili hadisleri uzun uzadıya ince*lemiştir


Seyyİd Reşid Rıza ise şöyle demektedir: «Âyet üç talakfa kocasından ayrılan bir kadının, tekrar eski kocasına helal olarak dönebilmesi için, ikinci evliliğin islâm in sahih kabul ettiği bir nikah ile olacağını bildirmek*tedir Âyetten kasıt da budur Bir kimse, yalnız eski kocasına helal olmak kaydıyla bir kadınla evlenirse, evlilik şekli bir evlilik olur Şeriata göre sahih evlilik olmamıştır ve kadının birinci kocasıyla tekrar evlenmesi de helal değildir Bu tür evlilik yapanlar Allah (cc)'a isyan ettiklerinden Re*sulullah (sav), bunlar hakkında, «Allah (cc), onlara lanet etsin» buyur*muştur Bu evlilik kanın idrar ile temizlenmesine benzer Muhallil nikahı, muta nikahından daha çirkin olduğu gibi, eski kocasına da bir ar bir utanç getireceği açıktır» 'Daha sonra İbn-i Hacer el-Mekkİ'nin, «Ez-Zevâclr* isim*li eserinden muhallil nikahının haramlığma işaret eden haber ve hadisleri nakleder ve; «Muhallil nikahı, çok rezil ve çirkin olmakla beraber İnsanlar arasında yaygın bir haldedir İslâm düşmanları, mevzuyu tam kavramadan, bunu alet ederek saldırmak, tenkit etmek istiyorlar Lübnanda islâmi eser*leri çokça olan bir hristiyanta tanıştım O kimse, aldığı kitaplar vasıtasıyla, İslam tasavvufunu da benimseyerek tam bir müslüman oldu Bir gün bana, «İslâm'da muhallil nikahı dışında hiçbir kusur göremiyorum O ni*kahında bizzat Allah (cc) buyruğu değil, sonradan fsfâmın içersine sokul*muş bir mevzu olduğunu zannediyorum» demesi üzerine, muhallil nikahını çok geniş olarak anlattım İkna olarak aynen kabul etti» [463] diyor


Muhallil nikahının bir çok kötülükleri vardır Ki alimler bu hususta uya*rı yapmışlardır Allâme İbn-i Kayyım, ailâmü'l Mugün» isimli eserinde, meseleye Özellikle bir bölüm ayırmıştır Çünkü gayr-i müslimler, ondan dolayı islâmi yermişlerdir Halbuki bu meselenin iç yüzü, Resulullah (sav)'ın hadislerinde, sahabilerin ve tabii'nin görüşlerinde açıklanmıştır Allah (cc) en iyi bilendir [464]

Alıntı Yaparak Cevapla