Prof. Dr. Sinsi
|
Tefsir Dersleri...
İslâm düşmanlarının böyle söylemeleri, kindar ve yalancı oldukların*dan tabiidir Fakat Hz Muhammed hiçbir zaman bir şehvetperest değildir Ancak o, insanlar arasından çıkarılmış bir peygamberdi İnsanların evlen*diği gibi o da evlenmiştir Evlenme hususunda öa ümmetine önder olmuş*tur O, hıristiyanların inandıkları gibi ne ilahtır, ne de Allanın oğludur O da ümmeti gibi bir beşerdir Ancak onu Allah (cc), vahiy ve risaietle şeref-lendirmiştir: «De ki: «Ben ancak sizin gibi bir beşerim (Şu kadar ki) ba*na yalnız tanrınızın bir tek Tanrı olduğu vahyediliyor » (Kehf: 110)
Resuiullah (sav), diğer peygamberlerden, onların izinden çıkan vs sünnetlerine muhalefet eden ayrı bir yol getirmemiştir Zira Kur'an-ı Ke*rim büyük peygamberlerden örnekler vermektedir Mesela, «Andolsun ki biz senden öne© de peygamberler göndermişiz, onlara da zevceler ve ev-ladlar vermişisizdir » (Ra'd: 38) buyurulmuştur
İslâm düşmanları son Peygamber hakkında uyaurmuş oldukları iftira*ları nereden çıkarıyorlar? Şairin de dediği gibi, gözü ağrıyan kişi güneşin ışığını inkâr eder Hasta bir kişinin ağzı tatları nasıl inkar ederse bunlar da Resulullah (sav)'! öyle inkar ederek iftiralardc bulunuyorlar Zira Alla*hu taala «(Hiç de) yer (yüzün)de dolaşmadılar mı ki, (bari) bu sebebim düşünecek kalblere, bu suretle işitecek kulaklara malik olsun{lar) Fakat haklkol şudur ki, (yalnız maddi) gözlsr kör olmaz, fakat (asıl) sinelerin içindeki kalbler kör olur » (Hac: 46) buyurmaktadır
Şüphenin reddi: Burada iki temel nokta vardır Bunlar Resul-ü ek reme atılan şüpheleri defettikleri gibi müfterilerin ağızlarını da bağlamak, tadır Bu İki mühim noktayı, ileride Resulullah (sav)'ın zevcelerinden ban sederken de gözden uzak tutmamak lazımdır Bu iki nokta şunlardır:
1- Resulullah (sav)'ın çok evlenmesi İhtiyarlık vaktinde vaki olmuştur Resulullah (sav), bu evliliklerinin hepsin! 53 yaşından sonra yapmıştır
2- Hz Ayşe'nin dışındaki bütün temiz, zevceleri; duf ve yaşlıdırlar Gene ve bakire olarak aldığı tek zevceleri Hz Ayşe'dir
İşte bu iki noktayı gözorründe bulundurduğumuz takdirde müsteşrik lerin ortaya atmış oldukları itham ve iftiraların yalan olduğunu kolayca anlarız Çünkü eğer evlenmekten maksat, şehvanî arzuları tatmin veya şehvanî arzuların peşinde koşmak olsaydı, ResuJullah (sav), ihtiyarlığın*da değil, gençliğinde evlenirdi Dul've yaşlı kadınlarla değil, genç ve baki*re kızlarla evlenirdi
Birgün Cabir bin Abdullah, (ra) güzel bir elbise giyinmiş ve kokular sürünmüş olarak Resulullah (sav)'in yanına geldi Resulullah (sav) ona, «Sen evfendin mi?» diye sordu O da «Evet, evlendim » dedi «Evlendiğin kadın gene ve bakire midir, yoksa dul mudur?» diye sordu Cabir «Dul» cevabını verince Resulullah (sav), «Gülüşüp oynaşacağınız bir bakire yok muydu?» buyurdu
Bu hadise Resululiah (sav)'ın evlenmeyi herkesten daha iyi bildiğini göstermektedir Böyle bir kişi nasıl olur da bakirelerle değil, yaşlı dullarla evlenir? Eğer onun maksadı kadınlardan faydalanmak ve şehvanî arzu*larını tatmin etmek olsaydı, gençliğinde tek kadınla yetinir miydi?
Sahabe-i kiram Resulullah (sav)'a karşı, can ve mallarını feda edecek kadar cömerttiler Eğer ResuluHah (sav) gençliğinde evlenmek isteseydi, hiçbir sahabe, onu güzel bakire kızlarla evlendirmekten çekinmezdi Ne*den Resululldh (sav) gençliğinde, hayatının baharında bir kadınla evlen*diği halde sonradan birçok kadınla evlenmiş ve bunları da yaşlı ve dul kadınlar arasından almıştır? Şüphesiz bu, Resulullah (sav) hakkında atılan iftiraları reddetmeye kafidir Demek ki Resulullah (sav)'ın evlenmesi beşeri arzularını tatmin için değil, tersine beşerin akıl erdiremeyeceği yüce hik*met ve hedefler için evlenmiştir Eğer onun düşmanları kor taassublannı bırakarak bu gerçeği kabul etseler, Resulullah (sav)'ın evlenmelerindeki yüce hikmetleri görürlerdi Çünkü Resulullah (sav), başkasının maslahatı tein kendi rahatını feda edecek kadar rahimdi İslâm daveti yolunda akla gelmedik işkencelere maruz kaldığı halde bir an dahi rahatını düşünme*miştir
Resulullah (Sav)'In Çok Evlenmesinih Hikmetleri
Resulullah (sav)'ın çok evlenmesinin hikmetleri çok ve çeşitlidir Biz buntarr icmaten aşağıya aktarıyoruz ;
1- Talimi hikmet
2- Teşriî hikmet
3- İçtimaî hikmet
4- Siyasî hikmet
Bu hikmetlerden kısaca baîısettikten sonra Resulullahın temiz zevce*leri ve onlarla evlenme hususldrını teker teker açıklayacağız Ancak Al*lah (cc)'tcm yardım dileriz
1- Talimi Hikmet:
Resulullah (sav)'ın çok evl'enmesindeki esas gaye, musluman olan ka*dınlara öğretmenler yetiştirmekti Şer'î hükümleri kadjnlara öğretecek o-lanlar yine kadınlardı çünkü Erkekler nasıl, mükellef ise-, kadınlar da öyle mükelleftirler ve cemiyetin yansınr da kadinjar meydana getirmektedir Müslüman kadınlar, öğrenmek istedikleri: şeyleri Resulullahtan sormaya utanırlardı Bilhassa hayız, nifas cenabettik gibi kadınlık ve evlilik halle*rini sormaktan haya ederlerdi Ayrıca Resululloh da tm hususları açıklar*ken rahatsız olurdu Çünkü yaratılış itibariyle kamil' bir haya sahibiydi Hatta hadis kitapları Resulullah [savl'in hayası hakkında,, «O,, evinden hiç çıkmamış bir bakireden daha hayatî kfU demışlerdiir Bu sebebfe- kadınlar tarafından sorulan sorulara tam bir açıkltkfa cevap veremediği, için, kina*ye yollu cevaplar verirdi Kadınlar da bu cevaplardan biirşey anlamazlar*dı
Hz Ayşe'den rivayet edilen şu hadis bu hususa yeterince açıklık getir*mektedir: «Ensarilerden bir kadın ResuluHah (sav)'a adetten kesildiği ra-man nasıl gusledeceğini sordu Resutullah (sav) ona anlattıktan sonra, «İlaçlanmış bir pamukla temizlen » dedi Kadın, «Ben onunla nasıl1 temiz*leneyim?» diye sordu Resulullah (sav), «Onunla temizlen » dedi Kadırt tekrar, «Ya ResuluHah, ben onunla nasıl temizleneyim?» diye sordu Re*sulullah, «Sübhanallah, işte onunla temizlen » buyurdu » Hz Ayşe diyoı ki: «O zaman ben kadının elinden pamuğu alarak şunu şuraya i*oy, diye açıkça konuştum »
Resulullah (sav) böyle sarahatle konuşmaktan haya ederdi Utandık*ları için birçok kadın da ondan birşey soramazlardı Buna bir örnek olarak Buharı ve Müslim'in Ümmü Seleme (r anh )'den rivayet ettikleri şu hadisi gösterebiliriz: «Ebu Talha (ra)'nın karısı Ümmü Süleym gelerek, «Ya Re*sulullah, Allah (cc) haktan utanmaz Bir kadın rüyasında thtilam olursa gusletmesi farz mıdır?» diye sordu Resulullah (sav) «Evet, su (meni) görürse farzdır » dedi Ben kadına, «Sen kadınları rüsvay ettin Nasıl olur da kadın ihtilam olur?» dedim Bunun üzerine Resulullah (sav), «Madem ki kadın ihtilom olmaz, çocuk annesine nasıl benzer?» buyurdu d Resulul-lah {savj'ın «nasıl benzer» sözünden muradı, ceninin erkek ve kadının suyundan meydana gelmesidir Bundan dolayı da çocuk annesine de ben*zer Allahu taala bu hususta, «Hakikat biz insanı birbiriyle karışık bir dam*la sudan yarattık Onu İmtihan ediyoruz Bu sebeble onu işltici, görücü yaptık » (İnsan: 2) buyurmuştur
İbni Abbas (ra) da, «Ceninin meydana gelmesi için kadın ve erkeğin suyunun karışarak birleşmeleri lazımdır » demektedir
İşte buna benzer utanılacak soruları zevceleri Resuruılah {sav)"tan öğrenir ve diğer kadınlara Öğretirlerdi Hatta Hz Ayşe, «Allah (cc) ensa-rilerin kadınlarına rahmet etsin Onların hayaları, fıkıh öğrenmelerine ma*ni olmamıştır » demiştir Ensarî kadınlar gecenin karanlığında gelip ka*dınlarla ilgili meseleleri öğrenerek giderlerdi Resulullah (sav)'ın zevceleri de onlara fıkhı en iyi şekilde öğretiyorlardı
Bilindiği gibi Resulultah (sav)'ın sünneti onun yalnız sözleri değil, fiiliyatı ve takriri (yani yapıldığına şahit olduğu halde sustuğu, itiraz et*mediği şeyler) dir de Bunların hepsine ümmetin uyması farzdır Resulul*lah (sav)'in temiz ve mübarek zevceleri olmasaydı Resulullah (sav)'ın ev İçindeki sünnetini bize kim bildirecekti? Şüphesiz kimsenin soramayacağı, kimsenin aklına gelmeyen hususları zevceleri Resulullah (sav)'tan sor*muş, dinlemiş ve sonra bu öğrendiklerini ümmetin kadınlarına aktarmış, öğretmişlerdir
2- Teşrii Hikmet:
Resulullah (sav)'ın çok evlenmeslndeki teşrii hikmet, insafla bakıldık*tan sonra, çok basit bir gözle de görülebilir, anlaşılabilir Teşrii hikmet, çirkin olan bazı cahiliye adetlerinin iptali ile kendini göstermektedir Bu*na örnek olarak Arapların İslâmdan önceki evlad edinmelerini gösterebi*liriz O tarihlerde evlad edinmeyi dini bir kural olarak kabul ederlerdi Ya*bancı bir erkek çocuğu evlad edinerek ona kendi öz çocukları gibi mua*mele ederlerdi Öldükten sonra mirası ona kalır, karısı onun annesi sayı*lır, cnun karısı da babanın kızı sayılırdı Bu, cahiliyet döneminde arapla-rın arasında yaygın ye meşhur olan bir hükümdü İslam elbetteki onları bu batıl inançlara, cehaletin karanlığına terkedecek değildi Bu adetin ibtali için evvela, Resulullaha henüz peygamber olmadan önce bir evlad edin*mesi ilham edildi 8u üham üzerine Resulullah, cahiliye araplannın ade*ti üzere, daha Önce kölesi olan Zeyd bin Harise'yl evlad edindi Resulul*lah (sav)'ın evlad edinme sebebini müfessirler ve siyerciler uzun uzun açıklamışlardır Biz burada tafsilata girmeyeceğiz Kısaca, Resulullah (sav) Zeyd bin Harise (ra)'yt evlad edindi ve ona Zeyd bin Muhammed denilmeye başlandı
Buharı ve Müslim, Abdullah bin Ömer (ra)'den şöyle rivayet ederler: «Zeyd bin Harise (ra) Resulullah (sav)'ın azadlı kölesi idi Resulullah (sav), arap adetlerine göre onu evlad edindiği İçin, biz ona Zeyd bin Mu-hammed (ra) derdik «Onları babalarına nisbetle çağırın  » (Ahzab: 5) â-yeti nazil olduğu zaman Resulullah (sav), «Seri Zeyd bin Harise bin Şercil'-sin » dedi Bundan sonra biz de onu Zeyd bin Harise (ra) diye çağırdık »
Resulullah (sav), Zeyd bin Harise (ra)'yi halası kızı Zeynep binti Cahş (r anha) tle evlendirmişti Zeynep onunla birzaman yaşadı Ne yazık ki çok geçmeden aralarındaki alaka çok kötü bir hale geldi Çünkü Zeynep ona çok kaba konuşur, kendisinin ondan üstün ve şerefli olduğunu söylerdi Zira Resulullah (sav) onu evlad edinmeden önce Zeyd bir köle idi Zeynep ise soylu bir kadındı
İşte yalnız Allahu taalanın bileceği bir hikmetten dolayı Zeyd, Zey*nep'i boşadı Allah (cc) da Resulullah {sav)'a, Zeynep'le evlenmesini em*retti Resulullah (sav) bu evliliği ile Araplar arasında geçerli olan «Evlod-l:ğın karısı ile evlenilmez» hükmünü ortadan kaldırıyor, İslâmın bu hu*sustaki temelleri atılıyordu
Şurası muhakkak ki, Resulullah (sav), münafık ve kafirlerin dillerinden çekinerek —çünkü onlar halkın arasında «Görüyor musunuz, Muhammed oğlunun karısı ile evlendi » sö2ünü yayacaklardı— bu evliliği bir müddet geciktirdi Taki, «(Habİbim) hatırla o zamanı kt Allahın kendisine nimet verdiği ve seninde yine kendisine lütufta bulunduğun zata sen: «Zevceni uhdende tut Allobtan kork » diyordun da Allahın açığa çıkarıcısı olduğu şeyi İçinde gizliyor, insanlar(ın dedikodusun)dan korkuyordun Halbuki Al*lah kendisinden korkmana daha layıktı Şimdi madem ki Zeyd o kadından İlişiğini kesti, biz onu sana zevce yaptık Taki oğulluklarının kendilerinden ilişkilerini kestikleri zevcelerini almakta) müminler üzerine günah olma*sın Allahın emri yerine getirilmiştir » (Ahzab: 37) âyeti nazil olana kadar
Bu âyet nazil olunca Resulullah (sav), Zeynep (r anha)'le evlendi Re*sulullah (sav)'ın bu evliliği ile evlad edinmenin hükmü iptal edilmiş oldu Çünkü hiçbir kaynağa dayanmayan cahili bir adetti Bu âyetin teşriini tekid İçin şu âyet de nazil oldu: «Muhammed adamlarınızdan hiçbirisinin babası değildir Fakat Allahın resulü ve peygamberlerinin sonuncusudur » {Ahzab: 40),  
Rasulullah (sav), Zeynep'le Allah (cc)'tn emri üzere evlenmiştir Bazı İslâm düşmanlarının sandığı gibi beşeri arzu ve şehvetini tatmin için değil Bu evlilik, Dahili bir radetin iptali gibi çok şerefli bir gaye için yapılmıştır Bu gayeyi Alla hu taala sarih b
İfade İle, «Taki oğulluklarının kendilerin*den İlişkilerini kestikleri zevcelerini almakta) müminler üzerine günah ol--nnısıiu» âyetinde bildirilmiştir
Resulullah (sav)'ın Zeynep'le evlenmesini bizzat Ailahu taalanın bil-tltrmesi Zeynep'i gururlandırır -ve «Benim nikshımı Allah (cc) kestU derdi
Açfkca ortadadır ki, Resülullah ,[sav)'ın Zeynep (r anha)'ie evlenmesi Jıerşeyi hakkıyla bilen, faükünn »e hikmet sahibi Allah (cc)'ın emri iledir Su spa şîikiu kssMü&e îfoildiTime&tectrr ki, insan, nesebinden olmayan bir Gocuğu ©tftad datıi tedinse, anıtı yanmela ibüyütse de öz evladı olamaz ve şer'î ftükümler toakımtıadan da evlad gibi mnrras alma, mahremiyet gibi hü*kümleri fcazanamaz ftilafa (cEjptn emirlerinin <o kator mce ve derin hik*metleri vardır kî, afed, değil ■mm tw I maktan, kavramaktan bile aciz kalır Nitekim AJİahu taaia «Size az bîr ifimctes başkası «errümemiştir » (İsrar 85} buyurmaktadır
|