Prof. Dr. Sinsi
|
80Lerde Ve 90Larda Çocuk Olmak..

VOLTRAN : İşte bir nesil bu Voltran yüzünden uykusuz kalmıştı, pazar sabahı erken kalkılır illaki Voltran seyredilirdi Issız bir gezegene düşen bir grup pilotun maceralarını anlatırdı Bu gezegenin güzel prensesi pilotlardan yer altındaki robot aslanları uçurmalarını rica etmiş, sonunda aslanlar biraraya gelerek , ben kolları oluşturuyorum, ben bacakları, ben de başşını oluşturuyorum, ve 3 kere VOLTRAN VOLTRAN VOLTRAN diyerek büyük robotu meydana getirmişti Prensesi cariyesi yapmak isteyen yamuk tipli bir herifin çeşit çeşit robot canavarlarına karşı savaşır, illa biraz dayak yer, sonunda ışın kılıcı ile canavarı ikiye bölerlerdi

ROBOTEK :Dünyayı uzaylılar istila etmiş, insanlar Robotek diye devasa bir gemiye iltica etmişlerdi, bu gemi alarm moduna geçtiği zaman katlanıp bükülerek robot haline gelir, uzaylılarla savaşırdı Rick diye bir savaş pilotu, Minmey diye bir Çinli kız da vardı, bunlar aşk meşk yaşıyorlardı galiba, Minmey Çin restoranı açmıştı, yerel kıyafetler falan giyerdi Müziği de muhteşemdi

SHE-RA : He-Man karakterinin kızkardeşiydi Başka bir gezegende yaşıyordu çünkü bunları bebekken İskeletor bulmasın diye ayırmışlardı, o zamanlar Star Wars'ı henüz seyretmediğimizden anlamamış, yemiştik biz de bunu yeni bir hikaye diye! Bu hatun kılıcını kaldırır YÜCE RUHUN ADINA, ADIM ŞİİRAAA diye bağırır, birden tipi değişir, atının kanatları peydah olurdu Bunun da çevresi gudik tiplerle doluydu, bazı maceralarında kardeşi He-Man gelir, kötüleri beraber pataklarlardı He-Man kadar fenomen olamamıştı aramızda

HE - MAN :Adam oldukça pısırıkken sihirli kılıcını havaya kaldırıp GÖLGELERİN GÜCÜ ADINA, GÜÇ BENDE ARTIK deyip adaleli erkek He-Man'e dönüşür, iskeletor ve elemanlarıyla kapışırdı Başı sıkışınca küçük cin Orko, General, General'in kızı Tila ve güzel Büyücü'den yardım alırdı Her bölümün sonunda Orko uçarak ekranda belirir, bize o bölümden çıkartmamız gereken dersi anlatırdı

LAZERYON : Pazar akşamları yayınlanırdı Takaşi isimli bir Japon çocuğu bilgisayarında net üzerinden bir robot tasarlamış, sonra birden uzay üssünün hatlarında bir karışıklık olunca bu robot aynen imal edilmişti O zamanlar bizde interneti bırak bilgisayar bile yoktu

AYI YOGİ : Bir grup arkadaşını yanına alıp acayip bir gemi ile dolaşan, maceradan maceraya koşan bir ayı idi bu Sürekli efeemm diye konuşur, başına bin türlü iş açar, panik içinde sağa sola koşuştururdu Düpedüz salaktı Yanındaki küçük Bobi mi Bobo mu, o daha zekiceydi

BASTIR VİKİNG : Bir Viking kabilesini maceralarını anlatırdı Bunlar boynuzlu şapkalar takar, HAYDİ YALLAH HOP HOP HOP, HAYDİ YALLAH HOP HOP HOP diyerek küreklere asılır, maceradan maceraya koşarlardı

PEMBE PANTER : Herkes ıslıkla Pembe Panter'in müziğini öttürürdü, Sessiz sakin dolaşır, olayları çözer, kuyruğunu eline alır sallardı Peter Sellers'in oynadığı Pembe Panter filmleri serisinden sonra popülaritesi tavana vurmuştu

ŞİRİNLER : Şirinler 3 elma boyunda, mavi renkli ve de kukuletalı bir grup yaratıktı Mantarların dibinde bir köyde yaşarlardı, köy imamı da Şirin baba diye sakallı muhterem bir zattı Bunun donuyla şapkası kırmızı idi Ama o da diğerleri gibi üstsüz gezerdi Sonradan köye çirkin bir kız gelmiş, Şirin baba büyüleriyle kızı Britney Spears'a çevirmiş, ismini de Şirine koymuştu, Şirine yüzünden bütün şirinler birbirine girmişti Bunların gözlüklü bilgin şirini, şişko aşçı şirini, uykucu tembel şirini, adaleli güçlü şirini vardı Ama en güzeli peşlerindeki hain Gargamel'di, kedisi Azman'la bu dırdırcı Şirinler'i yakalamaya çalışır, birtürlü beceremezdi Gargamel yıllar sonra sanal alemde bizim kuşağın en çok tercih ettiği takma ad olmuştu

HEIDI : Kara saçlı ve domates yanaklı bir kızdı, kırmızı gömleği, pembe eteği ve kocaman bir poposu vardı, bu Heidi ne zaman dağlardan bayırlardan yuvarlansa eteği kafasına geçer, biz de bunun kocaman beyaz donlarını seyrederdik Donlarını fora eden ilk çizgi karakter herhalde buydu Keçi çobanı Peter'le dağbaşlarına çıkar oynaşırdı En dikkat çekici bir diğer özelliği de yamuk ağzıydı Bu kızın ağzı yanağından açılırdı O da inadına o yamuk yandan ağzıyla "büyüükkbabaaa, büyüükbabaa" diye çığlıklar atar, büyükbaba da sussun diye buna keçi peyniri kızartırdı

TAŞDEVRİ : Büyük küçük herkesin sevgilisi olmuş fenomen bir çizgi filmdi, sadece çocukluğumuzda değil, hiç durmadan tüm hayatım boyunca yayınlandı, ben ömrümce Fred Çakmaktaş'la Barni Moloztaş izledim Özellikle Fred'i seslendiren Sezai Aydın'ın başarısı bu çizginin popülaritesini çok etkilemiştir Bunlar taşdevrinde yaşayan ama hertürlü modern eşyalara sahip tiplerdi Filin hortumundan duş alır, pelikan kuşunu elektrikli süpürge niyetine kullanırlardı Özellikle Fred'in bovling oynarken parmaklarının üzerinde yürümesine ve kaynanasını görünce "aaannneecciiğimmm" demesine çok gülerdik

KALIMERO : Ama haksızlık bu öyle değil mi? Kafasında yarım kabuğuyla dolaşan ve her macerasında "ama haksızlık bu öyle değil mi?" diyen minik civciv Kalimero herkesin sevgilisiydi

TONTONLAR :Tontonlar, HOP HOP HOP, DEĞİŞ TONTON diyerek biçimden biçime giren, form değiştiren, hamur gibi yaratıklardı bunlar,

NİLS VE UÇANKAZ : Bu çizgi film, Voltron'la beraber pazar sabahı uyumamızı engelleyen çizgilerden biriydi

ARI MAYA : Kız mı erkek mi bilinmez bir arıydı, en azından ben hiç bilemedim, böle pösteki gibi yekpare bir saçı, çizgili donu vardı, çiçekten çiçeğe uçardı Sevgi ve de mutluluk böcüğüydü kendisi

DEĞERLİ : Yaramaz köpek Değerli'nin en önemli özelliği "kih kih kih" diye gülmesiydi Babamın favori çizgi filmlerinin başında gelirdi Bu pire torbası it ortalığın tozunu atar, sahibesi yaşlı teyze de hiç bir şeyin farkında olmadığından "aferim canım benim" diye Değerli'yi pohpohlardı Sanırım bu teyze Tweety'deki yengeye ilham veren karakterdir, belki de kuzeni bilem olabilir

ATOM KARINCA : Atom karınca süper güçlü bir karıncaydı, kellesindeki antenler cızzztt bızztt yapar, bizimki Süpermen'i utancından ağlatacak şekilde uçar, kahramanlıklar yapardı

JUMBO JET SET : Bu da sanırım Yakari ve Musti gibi "Uykudan Önce" programında yayınlanan çizgilerden biriydi, Jumbo isimli çok şeker bir yavru uçağın (?????) maceralarını anlatırdı Çok ta gaza getirici bir şarkısı vardı, bu eleman uçarken aşağıdan koyunlar, öküzler Jumbooo diye bağırırdı,

MUSTİ : Çarpık ağızlı ve de gömlekli bir kedi yavrusunun maceralarını anlatırdı bu çizgi dizide

YAKARİ:Bir atı, bir de yakarikikuuu yukurikikuuu diye öte öte dolaşan bir kartalı vardı Herşey ağırçekim gibiydi bu çizgide, fenalık basardı insana Çabucak ta biterdi, gayet embesil bir şeydi, işte bir nesil bunu izleyerek uyudu
*********************
|