08-04-2012
|
#2
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Alanya İlçesi | Antalya
Tarihi Yerler
 
Alanya Kalesi

Surlarının uzunluğu 6 5 kilometreyi bulan Alanya Kalesi, denizden 250 metreye kadar yükselen yarımada üzerindedir 

Kandeleri adıyla da bilinen Alanya yarımadasındaki yerleşim, Helenistik döneme kadar inmekle birlikte günümüze kalan tarihi dokusu 13 yüzyıl Selçuklu eseridir Kale, 1221 yılında kenti alıp yeniden inşa ettiren Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat tarafından yaptırılmıştır Kalenin 83 kulesi ve 140 burcu vardır

Ortaçağda surların içine yerleşmiş kentin su gereksinimi sağlamak üzere 400’e yakın sarnıç yapılmıştır Sarnıçların bir kısmı günümüzde de kullanılmaktadır Surlar, planlı bir şekilde Ehmedek, İçkale, Adam Atacağı, Cilvarda burnu üstü, Arap Evliyası Burcu ve Esat Burcu’nu inerek Tophane ve Tersane’yi geçip Kızılkule’de son bulacak şekilde inşa edilmiştir

Yarımadanın zirvesinde açık alan müzesi olarak değerlendirilen içkale bulunmaktadır Sultan Alaaddin Keykubat sarayını burada yaptırmıştır  Kalede yerleşim günümüzde de sürmektedir
Ahşap ve kagir tarihi evlerin önünde tahta tezgahlarda ipek ve pamuklu dokuma yapılmakta, değişik figürlerde su kabakları boyanmakta, küçük bahçelerde otantik yemek servisi verilmektedir Ayrıca kaleye çıkan yol üzerinde ve limana egemen yamaçlarında restoran ve kafeteryalar vardır Kale taşıt trafiğine açıktır Yürüyerek ise yaklaşık 1 saatte çıkılabilir
 
Kızılkule

Limandadır Kentin sembolü olan sekizgen planlı yapı 13 yüzyıl Selçuklu eseridir 1226 yılında Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat tarafından Sinop Kalesi’ni yapan Halepli yapı ustası Ebu Ali Reha el Kettani’ye yaptırılmıştır

İnşaat sırasında belli bir yükseklikten sonra taş blokları kaldırmak güç olduğu için üst kısmı pişmiş kırmızı tuğlalarla yapılmış ve bu nedenle Kızılkule adını almıştır Kule duvarlarında antik çağdan kalma mermer bloklar görülmektedir


Kaleden Kızıl Kule Görünümü

Sekizgen planlı ve her bir duvarı 12 5 metre genişliğinde olan kulenin yüksekliği 33 metre, çapı 29 metredir İçinde zemin dahil beş kat vardır Kulenin üstüne yüksek aralıklı ve 85 basamaklı taş merdivenle çıkılır Kulenin tepeden aldığı güneş ışığı birinci kata kadar ulaşır

Kulenin ortasında bir sarnıç bulunur Kule denizden gelecek saldırılara karşı limanı ve tersaneyi korumak amacıyla yapılmış ve yüzyıllar boyunca askeri amaçla kullanılmıştır 1950’li yıllarda onarılan kule 1979 yılında ziyarete açılarak birinci katı Etnoğrafya Müzesi’ne dönüştürülmüştür





 
Tersane
Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat’ın kenti almasından altı yıl sonra Kızılkule’nin yakınında 1227’de yapımına başlanmış ve bir yılda bitirilmiştir Kemerli beş gözden oluşan tersanenin denize bakan cephesi 56 5 metre, derinliği 44 metredir Tersane için seçilen yer, gün ışığından en fazla yararlanılacak şekilde planlanmıştır

Tersanenin giriş kapısındaki yazıt, Sultan Keykubat’ın armasını taşır ve rozetlerle süslüdür Alanya Tersanesi, Selçukluların Akdeniz’deki ilk tersanesidir Daha önce Karadeniz’de Sinop Tersanesini yaptıran Alaaddin Keykubat, Alanya Tersanesi ile “iki denizin sultanı” unvanını almıştır Tersanenin bir yanında mescit öteki yanında muhafız odası bulunur Gözlerden birinde de zaman içinde körlenmiş bir kuyu vardır Denizden teknelerle ya da Kızılkule’nin yanındaki surlardan yürüyerek ulaşılan Tersane’ye giriş ücretsizdir


 
Tersanenin Önündeki Plaj

Alanya Kalesi - Ayrıntılı Konu İçin Tıklayınız
 
Atatürk Evi ve Müzesi

Atatürk Evi ve Müzesi, Alanya'daki tarihi sivil mimarlık örneklerinden biridir Evin ilk katında Kurtuluş savaşı ve cumhuriyetin ilk yıllarına ait Atatürk'le ilgili fotoğraflar, Atatürk'ün bazı fotoğrafları sergilenmektedir İdare bölümü, kütüphane ve mutfak bu kattadır Evin üst katı oturma, çalışma, yatak odaları olarak eski bir Alanya evini yaşatmaktadır
Alanya Atatürk Evi ve Müzesi - Ayrıntılı Konu İçin Tıklayınız
 
|
|
|