08-03-2012
|
#1
|
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Sen Hangi Gecedesin?
Elim, dilim, aklım çaresiz… Bir uzak türkü tutturdum yokluğuna… Sessizim günler geçerken, bir tek gecelerde sözüm var söyleyecek
Aklıma gelen bütün yalnızlıkların köşelerine baktım, hiçbirinde aşka rastlamadım Kendimi denedim yeniden ve her seferinde tek başına kaldım
Limanlar buldum sığınacak, birkaç gece saklandım sonra fırtına vurdu karaya En çok orada savunmasızdım, o yüzden en çok o kollarda parçalandım
Yenilenip güçlendikçe, ayağa kalkıp denedikçe, sürünmeden yürüdükçe daha çok düşman kazandım Dostların azalışını gördüm, arkadaşlıkların nasıl hırpalandığına şahit oldum, aldatıldım, kandırıldım, acıtıldım Ancak hiçbiri aşkın ihaneti kadar iz bırakmadı kalbimde!
Gecenin o karanlık yüzüyle komşuydum, yan yana oturdum Çıtırtıların tenimi ürperttiği koyu ve siyah akşamlarda, yorganın altına saklanmadım; kalkıp sese yürüdüm, yüreğim çılgınca çarparken Belki de o yüzden güçlendim, o yüzden yalnızlaştım
Senin gibi sevdiğim yüreklerde yanıldıkça, kendimi daha iyi tanıdım Denediklerimle kırıldım, ezildim, yontuldum ama sonunda şekil aldım Acılarımla piştim, kavruldum ama lezzet kazandım
Gecelerle büyüdüm sayılır, gündüzleri kimsesiz bıraktım Hiçbir sesin duvarları kırıp geçemediği ıssız yatak odalarında, yalnızlığımla seviştim Soğuğun bedenime işlediği, güneş görmeyen yerlerde nefes aldım
Ben gecelerde büyüdüm Şimdi gündüzlerin düşüyüm O yüzden güçlü, dimdik ve onurlu kaldım Geçtiğim yolda pek çok insan gördüm, uzak durdum, tanıdım, tokalaştım Hepsinden bir parça aldım, aklıma, gönlüme yazdım
Ben gecelerde yaşadığım sancılarla olgunlaştım, şekil aldım Şimdi geri dönmek istiyorsun ama meraktan soruyorum Sen hangi gecedeydin, seninle hiçbir karanlıkta karşılaşmadım?
Candan Ünal
|
|
|
|