Konu
:
Mülteci Hayallerin Kurbanıyım Tamamen
Yalnız Mesajı Göster
Mülteci Hayallerin Kurbanıyım Tamamen
08-03-2012
#
19
Prof. Dr. Sinsi
Mülteci Hayallerin Kurbanıyım Tamamen
Ben Susayım / Sen Beni Dinle
Çıktığım her yolun mevsimi
Güze düşer…
Senli düşüncelerden kurtaramam kendimi…
Umutsuz bir bahçe rengi
Yüreğim izbe düşer…
Soğur
sokaklarım
/ Düştür…
Bir yıldız gibi aşkım
Sebepsiz
kayar
düşer…
Gül düşer dillerinden…
Her s
özünde
gülüş diye
Keder düşer…
Mahrem bakışlarında gözlerimin
Ümide
gölge
düşer…
Ben susayım…
İçimde ki yanar dağları
anla
anlayabilirsen… Çözümsüzlüklerimde çırpınışlarımın temel taşlarını eşele…
Gücün yeter mi?
Her aklımdan geçen cümlenin kaynağını aktarayım sana…
Her attığımın adımın nasıl boşlukta kaldığını?
Her tutmak isteyip de tutamadığım elin
nasıl havaya asıldığını…
Nelerin… Nelerin muhasebeleriyle canımı yaktığımı… Ben susayım…
Ben susayım…
Feryat figan çalan şarkılara nasıl eşlik ettiğimi dinle…
İçmişimdir muhakkak…
Bi dolu düşünce devinimlerinde bulmuşumdur kendimi…
Oturtmuşumdur çıkamadığım çemberin içine yüreğimi
Tepiniyorumdur…
Buz kesmiştir ortalık…
Ve alabildiğine sakin…
Bir başıma ve sarhoşumdur
sığındığım bir kayanın kovuğunda…
Haa o yaşayan rüzgârda yoktur
benim gibi kimsesiz o denizin kenarında… Sızmışımdır…Ben susayım…
Ben susayım…
Al gel elinde biriktirdiğin hayâllerini…
Göm toprağıma…
Ve susuz bırak…
Güneşe emanet et
hem de hiç batmamacasına…
Gücün yeter mi? Var mısın
yok musun oynayalım mı seninle?
Aç kutuyu öyle ise…
Ama bal mumu kırıntılarını atma yerlere…
Süpürmeye mecalim yok… Ben susayım…
Ben susayım…
Bütün ölülerin yakarışlarını dinle içimde…
Mezara girmemek için çırpınışlarını…
Bir ayağın altında ezilmiş
bir sonbahar yaprağının hışırtılarını…
O yaprağın altında ezilmiş
bir sebepsiz böceğin
canhıraş yalvarışlarını…
Ve bir cenaze namazına muhatap olamayışlarını…
Pisipisine… Sebepsiz… Ben susayım…
Beni bilirsin işte…
Yani
az çok bilirsin…
Ya da çok az…
Aşk dolu sevişlere hürmet eder şiirlerim…
Kölesidir susmamacasına
şu tükenmez kalemim…
Beni bilirsin…
Yani az çok ya da çok az bilirsin…
Sustuğum zaman sevişir seninle hislerim…
Elini tuttuğım ve dudakların niyetine içtiğim parmak uçlarında ki şarabın sarhoşluğudur
kelimelerim…
Yani ben susayım… Ben susayım / Sen beni dinle…
Ben
Su rengi bir gülüş olacaktım
Dudaklarında…
Ve güneş rengi bir sıcaklık
Sol yanında…
Uzanıp bir martıya sığındığında
Boşlukları(nı) dolduran
Bir çığlık olacaktım
Sana aç bir martının
Kanatlarında…
O zaman
Ben susayım
sen beni dinle…
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul