Konu
:
“ Hayatın Bana Verdiği En Büyük Değer Sana...”
Yalnız Mesajı Göster
“ Hayatın Bana Verdiği En Büyük Değer Sana...”
08-03-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
“ Hayatın Bana Verdiği En Büyük Değer Sana...”
“ Hayatın bana verdiği en büyük değer
Sana
”
Omuzlarımı yurt edinen tüm yaralı kuşları saldım bu gece
Gözlerimin limanına demirleyen tüm gemileri yolladım düş ülkelerine…Yüzümü yüreğine çevirdiğim gibi yollarım sanadır sevgili
Uzun bir menzildeyim
Yol üstü molalarda seni içiriyorum yudum yudum
Sana geliyorum sevgili
Benliğimi ispat eden hüviyetimi sende kaybetmeye geliyorum
Beni bende öldürüp sende doğmaya istiyorum
Hayatın mutluluklarını sırtlamışken gözlerime gözlerini demirledi
Adresimi değiştirdim kütüklerden
Ben sen oldum
Sen de ben
Tüm yollarımın dönüşü sana sevgili
Şimdi varlığımı ikiye bölüp bir payını kendimde bırakıp diğer payını sana yolladım pulsuz mektuplarda
Damarlarıma seni aldım alyuvar sıcaklığında gezin diye
Dualarıma kattım seni
Gökyüzümde hep sen ol diye…Bana ait olmayan varlığına sığındım ömrüm sende sonlansın diye
Yüreğimden bıkmadan usanmadan “ seni seviyorum “ cümlelerim akıyor kaygısızca
Buzullarından doğup kuru toprakları aşarak geliyorum sana
Sana gelirken yollarımdaki tüm çicekleri topluyorum ellerimle
Sonra da yüreğimde demetliyorum
Geldiğimde saçlarına ellerimle öreceğim
Sonra da boynuna yüreğimin en güzel kolyesini “ yüreğimi “ sana hediye edeceğim
Yollar uzun
Sana gelirken terliyorum
Ama deniz kokuyor yüreğim
Sen kokuyor terim
Sana koşuyorum avuçlarımda umutlar gözlerimde sen
Gelince iki yıldız arasına salıncak kurup salınacağız delice
Sonra yakamozlara yaslayip sırtlarımızı deli kız türkülerine eşlik edeceğiz
Yakacağız tüm gemileri
Süpüreceğiz acılarımızı bedenlerimizden
Biliyorum; bensiz bir gecenin karnında bir avuç hüzne gebesin
Tekil bir yalnızlığın koynunda çoğulan intiharın çığlığında ağlamaktasın
Bırak ağla sevdiğim
Susuz topraklara düşsün kirpiklerin
Yüreğindeki tüm bahar erozyona uğramış
Aldırma sen
Gülüşlerindeki bahara döndür yüzünü
Hayat denilen ipin ucunu hiç bırakma sakın
Bırak benden hariç elinde bir avuç umut kalsın
Herşeyimizi yitirerelim
Sadece bir ben bir sen bir de hayat kalsın bize
Dudaklarımıza hasret örülse de bırak sevdayı örtelim üzerimize
Beraber yürüdüğümüz her sokak bize baş kaldırsın
Dünya sırtını dönsün bize
Ölümlerden ölüm beğenelim
Mezarlarımız açık kalsın
Faraza; ölüm aniden yakalarsa mezar aramasın gülen gözlerimiz
Sığınalım küçük teknemize
Çatısını yıldızlardan kurduğumuz bir evin gölgelerinde ısınsın soğuk ellerimiz
Ayaklarımız uçuruma yakın olsa da dimdik duralım bize reva görülen zulme
Bırak perdelerimize düşsün karanlık
Gözlerimizde aydınlık yetmez mi bize ? Özlüyor yanıp kavruluyoruz
Sesimizi bir dakika önce duysak da bir dakika sonra özlem vuruyor kıyılarımıza
Yapamıyoruz birbirimizidüşünmeden
Baktığımız her köşede varlığımızdan bir şey buluveriyoruz
Aynalarda gülüşlerimiz güneşte sıcak yüreklerimiz
Biz ölümsüz sevdaya açız
Sana geliyorum sevgili
Kapılarını ardına kadar arala
Ayaklarımızın altında sonbahar yaprakları senin göğsüme koyacağın yerde gonca güller ve perdelerimizde ayışığı
Ve kapı dibinde engellerimiz paspasın altında kaybolan yıllarımız
Unutma sevgili; gecikmiş bir sevdayı yeniden doğurduk biz
…Gelmişken yağ üzerime
Nisan yağmurları gibi değil sonbahar yağmurları gibi deli ve bir o kadar içten
Üşüsün tenim
Islansın sevda gömleği
Senin adınla üşüsün dudaklarım…Sonra gökkuşağım ol
Üzerime düşür gözlerindeki temaşa eden binlerce rengin dansın
Hadi tüm renkleri beze yüreğimin motiflerini
Sonra da yüreğime doğur yüreğindeki güneşi
Ve de mühürle ismini mutluluklarıma
Kapa dudaklarını dudaklarıma
Sarıl hiç bırakmamasına
Toplama yüreğini
Sadece sen karşıla beni
Sana gelirken üstüm başım toprak kokarken sen koksun ellerim
Gözlerim ise mutluluk
Biliyorum tüm namlular bize çevrildi
Siper et sancağını
Eğme başını
Esir düşmesin bensiz cografyaların
Kalesini koruyan yigit bir nefer ol kalbinin savaş meydanlarında
Kapat perdelerini
Kapat herşeyi
Unut gayri benden başkasını
El bil benden başka elleri
Haram bil benden gayri tenleri
Sözüne katma devrik heceleri
Sofrana çagırma bensiz kuşları
Bilemezsin
Bilemezsin
Masal yüzlü çocukların maskelerine giyinmiş kalleş acıları
Serme yüregini rüzgara
Verme ellerini buluta
Sevme ne olur sevme
Benden başka hiçbirşeyi sevme
Elimde balonlar elimde mavi bilyelerim sakın açma kapıları
Gözlerinde sakla beni
Ciceklerle doldur eteklerini
Pencelerini ise gülüşlerinle
Kilitle geleceğini
Vur alnının ortasından geçmisini
Yanına bizi bir de hayatı al
Sana geliyorum
Kavuşmamız bir bayram sabahı
Bekle beni / bizi / hayatı
Dilinde Meryem vari dualar ile yüreğinde İsa sabrı ile bekle beni
Üşürsen ört yıldızları üzerine
Sabaha kalmadan kapındayım
İsmail’in boğazına sürülmüş bıçağın keskin yüzüyle
Elif Elif diye efildeyen ciceklerin Cennet gülüşleriyle
Geliyorum
Az kaldı Aramızda bir dağ uzaklığı
Aşsak
Yokuşlardayız
Sırtımdan devrilen ter yıgınları
Ayaklarımızda nefes nefese kalan ceylan yavruları
Az kaldı
Takılmasın gözlerin bulutların eteklerinde
Toz bulutu aramayın menzilin öte yüzünde
Kışın bahara döndügü bir sabah kavuşacağız birbirine
Hadi gül biraz
İçini ferah tut
Sar yüreğindeki umudu hayatla
Az kaldı fecre
Az kaldı mutluluğu üzerimize giymeye
Üstüm başım hazan koksa da bekle beni
Bırak devrilsin hüzünler üzerine
Saçlarına bulaşsın kan
Ellerinde hüzün avuçlarında ayazlar
Gözlerindeki acılar dile gelip aksa da nehir nehir sen beni bekle
Ben
Bir miktar Elif
Ve bir dilim hayat
Elbet bir gün
Siz olacağız
Sen
Bir avuç umut
Ve bir dirhem hayat
Elbet bir gün
Biz olacaksınız
Sen
Ben
Biz
Ve hayat
Bugün değil ama
Elbet bir gün kavuşacağız
(Alıntı)
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul