|
Prof. Dr. Sinsi
|
Eski Türk Tarihi
Eski Türk Tarihi I
Türklerin İnanç Sistemi

Türklerin eski inançları hakkında birçok görüş sunulmuştur Bu görüşlerin birçoğu Şaman ve Tengrist inançlar arasında kalmıştır Çünkü, Türkler yoğun olarak bu inanç sistemlerindeki öğeleri benimsemişlerdir
Türklerin inandığı bu tabiat sisteminde;
- Tabiatta bulunan dağ, ağaç, güneş, ay ve yıldız gibi varlıklarında gizli güçlerinin olduğuna inanılırdı
Eski Türklerin dini inanç sistemleri de işte bu yüzden karıştırılmaktadır Tam olarak nasıl bir inanç sisteminin benimsendiği bilinmese de, genel olarak tarih kitaplarında ve çeşitli kaynaklarda Şamanizm çoğunlukta olmak üzere, bir de Tengrizm olarak geçmektedir
Pek çok araştırmacıya göre Türklerin inanç sistemi çeşitliliğini ve sırrını korumaktadır Yaygın olarak bilinen Şaman inancı pek çok eski halk tarafından benimsenmiştir Fakat burada yanlış bilinen bir durum vardır Şaman inancı bir din değildir Her ne kadar bu inancı din olarak görsekte, aslında bir din olmadığını anlamak çok kolaydır Bu inanç sistemi daha çok büyü ve gizli güçlerin varlığına inanma ile ortaya çıkmıştır Mistisizm’e benzetilebilir Türklerin inancı ile ilgili ikilemde burada başlamaktadır Az önce bahsettiğim Türklerin inandığı tabiat sistemi, Şaman inancı ile çok benzerlik taşımaktadır Yine Şaman inancında bahsettiğim gizli güçlerin varlığı ile ilgili olan bölüm, Türklerin tabiatta gizli güçlerin ve ruhların olduğuna inanmaları ile denktir Kısaca eski Orta Asya kültürleri bu yönü ile Şamanizm’e benzediği için Eski Türklerin’de dini Şaman inancı olarak tanımlanmaktadır
    


Tengriciliğe bakacak olursak, bu dinin aslında Gök Tanrı inancı ile bir olduğunu görebiliriz Eski Türkler’de yaygın olarak inanılan bir inanç sistemidir Eski kaynaklara göre, her şeyin yaratıcı sadece Gök Tanrı olarak belirtilirdi Eski kaynaklara(özellikle Çin ve Orhun Yazıtları’na) bakacak olursak, bugün kullanılan Tanrı sözcüğü bu kaynaklarda geçmektedir O zamanki kullanımı ile Tanrı sözcüğü, Tengri ve Tengiri olarak kullanılırdı Tengrist inanç en belirgin özelliklerinden biri, şuanki Kurtuluş Dinleri’ne(İslâmiyet, Hıristiyanlık, Yahudilik) oldukça çok benzemesidir
Bu benzerliğe en iyi örneklerden ikisi şudur;
- Tek Tanrı inancı vardır
- Eski Türklerin inandığı güçlü bir ahret inancı bulunuyordu ve öldüklerinde Uçmağ ve Tamu, yani şuanki adıyla Cennet ve Cehennem’e gideceklerine inanıyorlardı
Birçok araştırmacı, Türklerin İslamiyet’i bu yüzden çabucak benimsediğini söylemektedir Türklerin bu yönde pek çok din serüvenleri olmuştur Kendi inandıkları inanç sistemleri, onların diğer benzer dinlere yönelmesini kolaylaştırmıştır Lâkin Türkler arasında en çok yayılan din İslâmiyet’tir İslâmiyet dışında benimsedikleri dinler de çoğunlukla benliklerini(Türklük özelliklerini) kaybetmişlerdir
Son olarak, Türklerin inancını tek bir cümle ile açıklayan Bilge Kağan’ın şu sözleri ile bitirmek istiyorum:
Eski Türkçe; üzä kök tänri asra yağız yer kılıntıkda, ekin ara kişi oğlı kılınmış
Şimdiki Türkçe ile; Üstte mavi gök, aşağıda yağız yer kılındığında, ikisinin arasında insan oğlu kılınmış
Resim Kaynak: en wikipedia org
Yazı: Deniz Kocatürk
Bir Hayâlperestin Yazıları
    
Eski Türk Tarihi II
Eski Türkler’de Yazı

Yazı, insanlık tarihini tümüyle etkileyen bir harf ve semboller biçimidir İnsanlık tarihini derinden etkileyen yazı kimi tarihçilere göre M Ö 3500 yıllarına dayanır ve ilk olarak Sümerler tarafından kullanılmıştır İlk yazıların oluşmasında insanların katettikleri gelişmeler önemli rol oynamıştır Sanat ve kültür bakımından gelişen insanlar şekiller ile bir bütün olarak yazıyı oluşturmaya çalışmışlardır Daha sonraları geçirdikleri kültürel ve sanatsal evrimler, yazının daha değişik biçimlere gelmesine sebep olmuştur
İnsanların kullandıkları yazı biçimleri aslında çok eski tarihlere dayanmaktadır Bunu M Ö 3500’ün gerisine kadar götürebiliriz İnsanların ilk yerleşim yerleri hepimizin bildiği gibi mağarlardır Buralarda topluca yaşayan insanlar, mağara dışı(veya istisnaî olarak mağara içi) yaptıkları ve kendilerine önemli gelen, kendilerince başarı niteliği taşıyan olayları mağara duvarlarına resmetmişlerdir Aslında taşıdığı anlam bakımından daha sonraları bu resimler ideografik yazı(bknz İdeografi)(yani doğrudan doğruya fikri ifade eden yazı biçimi) niteliği görmüştür Bu yazı türünü belki de en yaygın olarak kullanan Mısırlılar’dı
Mısır uygarlığı bu yazı tipini daha basit bir hâle dönüştürdüğünde, zamanla şuan kullanılan yazı tipini almıştır Pek tabii ki, yazının katettiği bu uzun yolu sadece Mısırlılar oluşturmamışlardır Hititler, Persler ve Çinliler’de bu alanda gelişme göstermiş ve özellikle Çinliler M S 200’lerde son hâlini alıp şuan kullandıkları hiyeroglif denebilecek bir yazı tipine sahip olmuşlardır Ticaret ile birlikte artan bu kültürel etkileşim birçok uygarlığı etkilemiş ve değişik yazı türleri ile şuan dünyada kullanılan yazı tipleri elde edilmiştir
    

Bahsettiğim her uygarlık gibi Türkler’inde kendilerine ait alfabeleri vardır
Göktürk Alfabesi(Orhun Alafebesi): Şuana kadar bilinen en eski Türk alfabesidir ve bu alfabenin ilk örneğine M Ö 4 yüzyılda bulunan bir tabağın üzerinde rastlanılmış Bu alfabenin en belirgin olarak kullanıldığı yerler genellikle mezar anıtlarıdır
Orhun Alfabesi;
- 38 harften oluşmaktadır
- Orhun Alfabesi, tıpkı Arap Alfabesi’ndeki gibi sağdan sola doğru yazılırdı
- 4 sesli ve 34 sessiz harf bulunmaktadır
- Bu alfabeye Orhun Alfabesi denmesinin sebebi, Orhun bölgesinde bulunmuş olmasıdır
- Alfabe sadece Göktürkler ile sınırlı kalmayıp, Uygurlar, Kırgızlar, Hunlar, Peçenekler gibi diğer Türk devletlerince de kullanılmıştır
- Ayrıca Türk Edebiyatı’nın yazılmış en önemli ve eski eseri,Kültigin, Bilge Kağan ve Tonyukuk adına yazılmış Orhun Abideleri(Yazıtları) bu alfabe ile yazılmıştır
Uygur Alfabesi: Türkler tarafından kullanılmış ikinci alfabedir Soğd Alfabesi’nin, Uygur Alfabesi’nin oluşmasında etkili bir yeri vardır ve bazı düzenlemeler ile Uygurlar kendilerine ait bir alfabe oluşturmuşlardır
Uygur Alfabesi;
- 18 harften oluşmaktadır
- Uygur Alfabesi’de, Arap Alfabesi’ndeki gibi sağdan sola yazılırdı
- 3 sesli ve 15 sessiz harf bulunmaktadır
- Harfler, bulunduğu yerlere ve anlamlarına göre değişikliğe uğrayabiliyor
- Uygur Alfabesi aynı zamanda Moğollarında benimsediği ve kullandıkları alfabedir (Moğolların bu alfabeyi benimsemesinin sebebi, Uygurları hakimiyeti altına alması ve kültürlerinden etkilenmesidir )
- Ayrıca Eski Türkler arasında yazı ve basım yönünden gelişmiş bir Türk Devleti’dir Kağıt yapımını iyi bilen Uygurlar bu alanda gelişmişler ve matbaa benzeri işler ile uğraşmışlardır
Soğd Alfabesi(Soğdca): Soğd Alfabesi sonradan Türklerin içerisine karışıp, benliklerini yitiren ve İran Halkı’ndan olduğu bilinen bir halkın alfabesidir Orta Asya’da uzun bir süre konuşulmuş en önemli dillerden biridir Türklerin geniş kültürlerinden etkilenen Soğdlar’dan, Türklerin etkilendiği nadir şeylerden biri dilleridir Eski Türkler, Soğd Alfabesi’ni kendi alfabelerine uyarlamış ve kendilerine has bir alfabe türetmişlerdir Aslında bana göre bu alfabenin Eski Türk Alfabeleri’nin oluşmasında büyük etkisi olmuştur
Bu alfabelerin(Göktürk, Uygur ve Soğd) dışında Türklerin kullandığı alfabeler olmuştur Bu alfabeler Arap ve Latin Alfabeleri’dir
Türkler, Arap Alfabesi’ni 1928 yılında kullanmayı bırakıp, Latin Alfabesi’ne geçiş yapmışlardır
Resim Kaynak: orhunabideleri com
Yazı: Deniz Kocatürk
Bir Hayâlperestin Yazıları
    
|