Konu
:
Sürgündeki Hânedan
Yalnız Mesajı Göster
Sürgündeki Hânedan
08-03-2012
#
2
Prof. Dr. Sinsi
Sürgündeki Hânedan
Halifenin Sürgünü
K
ararı İstanbul valisi Haydar Bey ve Polis müdürü Sadeddin bey tebliğ ettiler
Bu sırada sarayın etrafı inzibatlarca sarılmış telefon ve telgraf ağı kesilmiş giriş çıkışlar tutulmuş dışarı ile her türlü bağlantı imkânı kesilmişti
Halife Abdülmecid’in kararı öğrenince ilk tepkisi “ ben vatan haini değilim
Buradan ölsem de gitmem” oldu
F
akat vali Haydar Bey ve Polis müdürü Sadeddin Bey ‘in ; milli iradenin kararına itaat etmediği taktirde saraydan gerekirse zor kullanılarak çıkartılacağını söylemeleri halifeye kararın her şeye rağmen mutlak uygulanacağını fark ettirdi
H
azırlıklar 1,5 saat sürdü Halife ve maiyeti hemen o gece Dolmabahçe’den alınıp Çatalca’ya götürüldü
İstasyonda bekleyen Simplon Ekspresine bildirilerek Türkiye topraklarından çıkarıldı
Halifenin sürülmesinden hemen sonra da Dolmabahçe sarayında Sultan Abdülaziz zamanından beridir yaşayan ve hizmet gören 50 kadar yaşlı kadın Darülaceze’ye sevk edildi…
Türkiyedeki Hanedan Reisi, Harun Osmanoğlu
Emlakın Tasfiyesi
S
ürgünden başka ailenin başına bir dert daha açılmıştı
Geride bırakılan mülklerin durumu
Osmanoğullarını Türkiye’den süren kanunun 7
maddesi mucibince aile Türkiye’de ki gayrimenkullerini 1 sene içerisinde tasfiye etmek mecburiyetindeydi
Aile bu tasfiyeyi bizatihi gerçekleştiremezse iş hükümet tarafından yapılacak satılan gayrimenkul bedelleri ksımen hazineye kalacak, kısmen sahiplerine gönderilecekti
Dürrüşehvar Sultan
(Halife Abdulmecid'in kızı)
İ
şte hanedanın sürgün senelerini yokluk ve sıkıntı içerisinde geçirmesinin en büyük sebebi bu mesele oldu
Mülkler, hanedanın Türkiye’de ki vekilleri ya da hükümet tarafından tasfiye edildi ama bedeller sahiplerin değil aracı şahısların cebine girdi, arada kaynadı
Çarçur edildi
Şehzade ve sultanlara ait bazı şahıs mülklerine de Padişah malı denilerek keyfi şekilde el konuldu
Mesela bu keyfi el konmalardan birisi de Sabiha Sultanın Nişan taşındaki konağı için yapıldı
Tapusu Sabiha Sultan’a ait olan konak padişah mülkü denilerek 29 Temmuz 1935’de devletleştirildi
Halife Abdülmecid İstanbul'da
Halife Abdülmecid Kütüphanesinde
Halife Abdulmecid'in Kütüphanesi
Soldan; Bu günkü hanedan reisi Bayezid Efendi , Orhan Efendi
H
anedanın Türkiye dışında kalmış imparatorluk emlakinden gelir temin etme çabaları da oldu
Hatta mesele yıllarca uzayıp giden bir kördüğüm halini aldı
Ancak İmparatorluk çökerken doğan karmaşa kendi hukukunu oluşturmuş pek çok şey “kim kaptı” ya gitmişti
Dolayısıyla
Ailenin yarım asırdan fazla devam eden mücadelesi ve beklentileri de boşa çıkacaktı
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul