Yalnız Mesajı Göster

Allah'in Varliğınin Delilleri

Eski 08-03-2012   #7
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Allah'in Varliğınin Delilleri



AHLAK DELiLİ
Allah'ın varlığının delillerinden biri de, büyük alman düşünürü Emanuel Kant'ın ortaya koyduğu, insan merkezli "Ahlak delili"dir
Bu delilin özü şudur: Yaratılış, eşitlik, mükem mellik, hidayet delilleri her ne kadarda bunları yaratan herşeye kadir olan bir zatın varlığını kabul etmeyi gerektirse de, bu özellikler onun; insanoğlunun ibadet için kendisine yöneldiği, sevdiği, hamdettiği, tazim et tiği, hayır ve nimetlerin kendisinden sadır olduğu bir ilah olmasını gerektirmez
Bilakis, bu özelliklere sahip bir ilahın varlığını, insanın içinde bulunan "Ahlak delili" gösterir
Kâinatta hak ölçüsü olmasaydı insanoğlu "hak ölçüsünü" hiç kendisine şiar edinerek, kendi için bağ layıcı kabul edermiydi Hiç düşündünüz mü, hoşlan madığı bir görevi, nefsin hoşlandığı şeylerden üstün tutma duygusu, insana nerden geldi?
İnsanda bulunan bu ahlakî anlayışı onun nefsine yerleştiren, onun hayat tarzını, toplumsal kuralları dü zenleyen, hayrın, rahmetin, güzelliğin kaynağı olan bir zat vardır İşte bu zat Allah'ın ta kendisidir
Bahsedilen bu delile Kur'an şöyle işaret etmektedir:
"Herbir nefse ve onu düzenleyene, sonra da ona kötülüğü, ve o kötülükten sakınmayı ilham edene" (Şems Suresi, 7-8)
Şehvet ve kötülüklere karşı takvanın nefse ilham edilmesi "Ahlak deliline" işarettir
Bazı kişiler bu delile karşı çıkarak Ahlakın, vic danın ve görev şuurunun toplumsal adetlerden kay naklandığını zamanla kişilerin kalbinde yerleştiğini sa vunurlar
48
Halbuki bu iddiada bulunanlar ahlakın ortaya çı kışının sosyal adetlerle açıklanamayacağını gözardı ederler Sosyal adetlerin görülenin tekrarından ibaret olduğu herkesin malumudur Biri onlara "sosyal adet ler" niçin çıkmıştır diye sorsa:
"Toplumsal ihtiyaçlardan doğmuştur" derler
Peki kişinin genel toplumsal ihtiyaçlarını ferdi ihtiyaçlarına ve isteklerine tercih etmesinin nedeni ne dir? Şüphesiz bunun nedeni inkâr ettikleri Allah'ın in sana verdiği hak ölçüsünden başka birşey değildir


VAHİY DELİLİ
Allah'ın varlığının delillerinden biri de Hz Adem'den Hz Muhammed'e kadar gönderilen peygam berlerin davetleridir Bütün peygamberler kavimlerini Allah'a inanmaya tağutları reddetmeye çağırmıştır
Ancak bu güzel davetlerle kavimleri arasına az gın zorbalar girerek onların davetlerine engel olmak is temişlerdir Allah'ın inkâr eden bu insanlar, peygam berlerinde Allah tarafından gönderildiğini inkâra kalkı şınca Allah, Peygamberinin doğruluklarını isbat etmek için onları açık ayetler ve mucizelerle desteklemiştir Onlara verilen bu mucizeler muarızların sesini kesmiş tir Davetin sonucunda hakka değer verenler inanmış, inatçılar ve mütekebbirler ise zulümlerinden ve kibirle rinden dolayı inkâr etmişlerdir
Peygamberi destekleyen bu ayetlerin en açığı şu dur: Allah'ın elçileri, zayıflıklarına, çevrelerinin azlığı na, düşmanlarının ise çokluğuna ve kuvvetli olmaları na rağmen düşmanlarına karşı devamlı Allah'ın yardı mına mazhar olmuşlardır Bu yardım sayesinde düş manlarını yenmiş, dinlerini yaymış arkalarında kendi ne tabi olan bir ümmet bırakmış ve bu sayede gönülle-
49
re taht kurmuşlardır
En muhteşem mucize Allah Resulüne (s) gönde rilen Kitaptır Birbiri ardı sıra gelen gece ve gündüz da hi, her ayeti bir mucize olan eşsiz kitabın yerini tuta maz O, içinde hiçbir batıl bulunmayan Kuranı Kerim dir Bu mucize kitab yalnızca Allah Resulü (sas)'nin peygamberliğine değil Allah'ın (cc) varlığına, ilmine, hikmetine, sıfatlarına da delalet eder ilim ilerledikçe alimler, Kur'anın esrarını, ondaki hazineleri, şüphe edenlerin bütün şüpheleri giderecek, müminlerin ima nını artıracak şekilde ortaya koymuşlardır Nitekim bu hususta yüce Allah şöyle buyurmaktadır
"Biz onlara gerek kendi nefislerindeki gerekse afaktaki ayetlerimizi göstereceğiz Ve nihayet onun hak olduğu apaçık ortaya çıkacaktır" (Fussilet Suresi, 53)
Semavi risalet Allah'ın varlığına, birliğine, ve ke maline delalet eden önemli delillerden biridir Allah kullarına karşı çok merhametli olduğundan dolayı on lara fıtri ve akli delillerin yanısıra kendi vücutlarında ve kâinatta pekçok deliller göstermiştir Bununla da kalmayıp peygamberler göndererek insanları aziz ve hamid olan Allah'ın dinine çağırmıştır
Farklı zamanlarda çeşitli milletlere gönderilen bu kadar çok kamil insanın mevcut olmayan bir ilahın el çisi olduğunu iddia etmelerini hiçbir aklı selim kabul etmez
Bir an böyle olduğunu farzedelim Peki fakir, za yıf, yardımcısız olan bu insanlar, güçlü düşmanlarına karşı nasıl zafer kazandılar Adetlere muhalif olan mu cizeleri nasıl gösterdiler Bu mucizelerin en büyüğü ve ebedisi olan Kur'anı Kerimi nasıl yazdılar
Kur'anı, ve ondan önce inen tevratı, incili kim indirdi dersin?
50
"Allah (cc) de, sonra onları daldıkları şeylerle başbaşa bırak eğlensinler" (Enam Suresi, 91)


TARİHİ DELİL
Yaratılış, ahlak, fıtrat, vahiy delilinden başka bir de "tarihi delil" vardır
insanlık tarihi boyunca sıcak, soğuk bütün ik limlerde, farklı renklerde fakir, zengin bütün insanlar farklı şekillerde de olsa her zaman Allah'a inanmışlar dır Kitabın başında çeşitli ilim adamlarından da alıntı lar yaparak belirttiğimiz gibi medeniyete sahip bütün toplumlarda din her zaman var olmuştur ve var olmaya devam edecektir Tarih boyunca belki sanatsız, ilimsiz, felsefesiz milletler olmuştur Ancak dinsiz bir millet as la olmamıştır
Tarih boyunca her milletin inandığı ibadet ve ta zim ettiği bir ilah olmuştur Bu inanç onlann ahlakına yaşantılarına kadar tesir etmiştir Sorarım sana beşeri yet tarihi boyunca bütün insanlığın birleştiği bir şey nasıl batıl olabilir
Düşünceye, tarihi verilere ve akla saygı duyan her insan, belirttiğimiz bu tarihi birliği Allah'ın varlığı nı destekleyen delil olarak kabul eder
Bazı insanların hatta çoğunun yanlış ilah tasav vuru hakikate gölge düşürmez bilakis bu hakikati des tekler çünkü insanlardaki aşırı ilah şuuru, onları pek çok ilaha inanmaya, itibar ettekleri kişilere ilahtık vasfı vermeye götürmüştür Yahut itibar ettikleri bu insan larda, ilahi sıfatların tecelli ettiği gibi bir çok yanlış dü şüncelere sapmışlardır Bundan dolayı peygamberlerin en önemli görevleri bu sapmaları düzeltmek, sapanla rın inançlarını doğrultmak, onları putculuk ve hurafe lerden kurtarmak olmuştur
51
Kur'an'ın bizi yeryüzünde gezmeye, burda yaşa yan insanların tarihini görmeye, geçmişteki hak ile ba tıl mücadelesinden ibret almaya, orda bulunan eserleri Kalb gözü ile incelemeye teşvik etmesinde, elbette bü yük hikmetler vardır
"Onlar kendilerinden önce geçen milletlerin akibetlerini görmek için yeryüzünde dolaşmazlar mı?" (Muhammed Suresi, 10)
"De ki: Yeryüzünü dolaşarak yalancıların sonları nın nasıl olduğunu görün" (Enam Suresi, 11)
"Yeryüzünde hiç gezib dolaşmadılar mı ki bu sa yede düşünecek kalplere, işitecek kulaklara sahip ol sunlar Şüphesiz gözler kör olmaz, ancak göğüslerdeki kalpler kör olur" (Hacc Suresi, 46)
Bütün tarihi tecrübeler Allah'ın varlığına imanın, doğru bir hareket olduğuna ve bu imanın insanın zaru ri ihtiyaçları arasında bulunduğuna şehadet etmektedir İman, ferdin kötülüklerden arınarak, mutlu olması için zaruri olduğu gibi, toplumun devamı ve gelişmesi için de zaruridir
Ustad Akkad;
"Bütün tarihi olaylar ve tarihi tecrübeler bize di nin gerçek olduğunu gösteriyor Hiç kimse herhangi bir toplumun dini inançlardan soyutlanabileceğini, fer din toplumla ilgi kurarken dini bir kenara itebileceğini iddia edemez"
"Tarih bize toplumsal hareketlerin en önemli amilinin din olduğunu söyler
"Din amili ne ırk, ne vatan, ne adet, ne ahlak ne de Kanun amili ile kıyaslanamayacak kadar güçlü-dürBilakis kişiyi vatana topluma, ırka bağlayan en önemli faktör dindir"
52
"Kişi ile din arasındaki ilgi başka hiçbir bağa ih tiyaç göstermeyecek kadar güçlüdür O, çok geniş bir alana yayılmıştır Gizli, açık, zahir, batın geçmiş gele cek sonsuza kadar hep o vardır
Dinin gerçekliğini, dindar bir cemaat ile dini bağları zayıf olan bir cemaati incelemek sureti ile anla mak mümkündür"
"Yahut dindar ve istikamet sahibi biri ile dinden uzak olan birini karşılaştırmak suretiyle anlamamız da mümkündür
Zira dindar cemaat ile dinden uzak cemaat ara sındaki fark veya sahih imana sahip kişi ile inançsız ki şi arasındaki fark meyve veren ağaçla kökleri kurumuş ağaç arasındaki fark gibidir
Kalbi hayat olmadığı halde, güçlü olan kişi na dirdir Bilakis güçlü görünen kişiler de güçlü değildir Zira onların kalplerini iman değil imansızlık ve şaşkın lık işgal etmiştir (1)

Alıntı Yaparak Cevapla