Prof. Dr. Sinsi
|
? Ya Erkekler ?
Emine ŞENLİKOĞLU
Ya Erkekler?
Kadının kimliği, Kadının Şahsiyeti, Kadının Vazifeleri, Kadının Konumu, İslâm ve Kadın, Demokraside Kadın, Kadın ve Aile, Toplumda Kadının Yeni, Kadın Hakları 
Gidebildiğiniz kadar geriye doğru gidin Konunun hep kadın olduğunu göreceksiniz Günün hatta asırların konusu olmuş kadın 
Bir türlü yerine oturtulamayan kadının hakları, kimliği, şahsiyeti hâlâ askıdan inmedi
Neler oluyor böyle?
Kadın, zor mu eğitiliyor?
Kadın, şahsiyetli olamıyor mu?
Kadın, kimliğini aramıyor mu?
Kadın, kendisiyle ilgilenmiyor mu?
Bunların hiçbiri değil
Hem doğru oturalım, hem de doğruyu konuşalım Hayır! Konuşmayalım, pratiğe dökelim Etrafımızda araştırmalar yapalım
Meselâ, soralım
Erkeğin Kimliği, Erkeğin Şahsiyeti, Erkeğin Vazifeleri, Erkeğin Konumu, İslâm ve Erkek, Demokraside Erkek, Erkek ve Aile, Toplumda Erkeğin Yeri, Erkek Hakları  gibi başlıklar okuyor muyuz?
Bu başlıklarda kitap ismi duyduk mu? Duymadık Neden?
Nedeni şu: Biz, bir yanlışı katlayarak yürüyoruz, yürüdükçe yanlışın katları da artıyor
Farkında olmadığımız önemli bir saha var Örfün Sahası 
Türkiye’de ve dünyada örfün etkisi, ilmin etkisinden önde gidiyor Dolayısıyla yaşadığımız dünyanın ne âlemde olduğunu pek göremiyoruz Bu yüzden erkeği kurtulmuş, problemlerinden arınmış, şahsiyeti yerine oturmuş sanıyoruz
Bunları söylerken birilerinin bu bakış açımda, hiç sevmediğim bir “izm”in rolü olduğunu sanmalarından da endişe ediyorum, ama yine de bu yanlışı söylemeye kararlıyım Zira gerçekleri “Birileri şöyle diyecek”  diye söylemedikçe, bu defa problemler farklı katmanlarda karşımıza çıkıyor
Olaylara gerçekçi gözle bakalım
Sizce bir toplumda “Erkeğin şahsiyeti oluşmuş ama kadının şahsiyeti oluşmamış” gibi bir durum sözkonusu olabilir mi?
Toplumun şahsiyeti bozuksa, kadın-erkek beraber bozulmuştur  Düzgünse, kadın-erkek beraber olgunlaşmışdır
Kadınlarda iki mide vardır Biri özel mide, diğeri toplumsal midedir Ve toplumsal mideleri erkeklerden daha büyüktür
Allah, bu ölçünün aynısını insanın beynine vermiş İnsan beyni hem özel hem toplumsal olaylar için vardır Ve insan, kendinden çok, toplumsal olaylara zaman ayırır Ayırmazsa çöker 
Toplumsal beynimizi çalıştırırsak bir şeyi hemen fark ederiz Bugün, yanlış üzerinde bina edilmiş bazı geleneklerin neticesinde erkeğin, şahsiyeti tam oturmuş, kimliğini kazanmış kadından hoşlanmadığını görürüz Bunu kimse inkâr edemez
Erkeklerin, eşlerinde aradıkları vasıflara bakınız En başta gelenleri şunlardır (Şuurlu erkeleri tenzih ediyorum):
1) Karım sessiz olacak
2) Her şeye boğun eğecek
3) İzinsiz ana-babasına bile gitmeyecek
4) Karnını doyurdum mu, bir de hırkasını verdim mi başka bir şey istemeyecek
5) İzinsiz evden dışarı çıkmayacak
6) Anama-babama çok çok saygılı olacak ama ben onun anne-babasına saygı göstermezsem bile ben erkeğim, bana hesap sormayacak
Daha neler, neler 
Şahsiyetli, kimliği yerine oturmuş olan kadın bu şartları kabul eder mi?
Ne demekmiş o “Sessiz olacak” demek
Kölelerin bile sesi çıkıyor
Her şeye boyun eğecek ne demek? Şahsiyetli bir müslüman kadın ya da erkek her şeye boyun eğer mi? Şahsiyetli insan bireydir ve bireyin kendine has prensipleri vardır Kadın, bu prensipler dahilinde eşinin sözlerini dinler  Dinlemelidir de  Eşler birbirlerini dinlemezlerse, o yuvadan hayır gelmez Ancak, bu dinlemenin bir sınırı vardır Sınırsız olarak, kayıtsız şartsız dinlenecek olan yalnızca Allah’tır Ve kimliği oluşmuş bir kadın bunu bilir  Kaç erkek, sorgulayan ve birey olma şahsiyetiyle hareket eden kadından hoşlanır? Önce bu konu gündeme gelmeli ve sorulmalı Erkekler, hakkını savunan kadınlardan hoşlanıyor mu?
Hakkını arayan kadın başkasının karısıysa “Helâl olsun bacıma” diyor ama kendi karısına sıra geldiğinde kadın, ondan izinsiz sokağa çıkamıyor Kadına bu güvensizlik varken bu güvensizliği sineye çeken kadının olduğu yerde birey ölür, dolayısıyla kimlik yırtılır
O halde sosyal bir yarayla karşı karşıyayız
Kadın-erkek ayrımı yapmadan, kimlik problemi toplumun her katmanında var demektir Kimliği oluşmuş bir erkek, yasakçı olmaz O yalnızca haramları yasaklar  Bu da her müslümanın vazifesidir
Hep beraber bu problemi çözmeye çalışmalıyız Erkek efendi, kadın köle değildir
Kadın, boğaz tokluğuna evlenen mahlûk hiç değildir Ölçüyü tam olarak bilmek zorundayız Aksi halde öz çocuğuna süt emzirmemeyi kadın haklarından sanan zavallı kadınlarla, kadının başında diktatörlük kuran ve bunu erkeklik zanneden zavallı erkekler toplumdan hiç eksik olmayacaktır
Dengeyi kurmak ilimle, ilimde emekle elde edilir İlme zaman ayırır ve ihlâsla ibadetlerimizi yerine getirirsek  Yönlendirmek için duygularımıza da dikkat edersek, bu problemleri aşarız  Aksi halde, onun bunun etkisinde kalan, kompleksli insanlar olarak yaşarız
Bana öyle geliyor ki, kadın-erkek ayrımı yapmadan, her şey sıfırdan başlamak gerekiyor
“Kadına soracaksın, ne söylerse tersini yapacaksın” telkinleri veren ve İslâm âleminde çok büyük ilgi de gören eserleri tanımakla işe başlasak, hurafeleri âlemimizden temizleme gayretiyle ilk adımı atsak, işte o zaman herkes kendi konumunu bilmekle kalmayacak, karşısındakinin şahsiyetini düşünecek
Ha! Kadının kimliği mi demiştiniz?
Erkeğin kimliği ne âlemdeyse, bana göre kadının kimliği de o âlemdedir vesselam
|