08-02-2012
|
#1
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Kahraman Tazeoğlu≫≫Fire Vermiş Bir Kalbin İletisi
http://www fileden com/files/2008/11  81900/fire mp3
Şimdi bir merdiven boşluğuna sığdırılmaya çalışılır acılarım  
Kimse bilmez 
Ki küf kokan bir haziranda ölüydüm 
Aşktı berat eden benden  
Koştum mavilerin gölgesine ki dinsin bu onulmaz sizi
Dedim "Beyazın bir kolu da ben olayım "
Bulduklarımda kayboldum, gayb oldum  
Neyleyim  
Şimdi, bir sevdanın arka sokağına kıvrılır yalnızlığım
Kapılarım çalınmaz
Herkes dönmeyi mi unuttu?
Gitmek mi yalandı yoksa?
Nerde aşkın o deli yemini?
Başlaması memnu olan gitmekle mi bitmeliydi? 
Bir aşk geriden takip ederim hayatı, hayattakileri
Geç kalmışım yaşamaya  
Sana  
Neyleyim  
Nasıl bırakırım seni, ki hayat zorludur
Kanamaktır kazanmanın diyeti!
Nasıl döneyim yüzümü senden gayrisine
Uzayan yolsa azalan aşk mı?
Nasıl yitsin içimdeki bir vahiy sabahı  
Sancılar nasıl sığdırılır unutmaya?
Ve sözler
Ve yeminler  
Ve sevda darağacında!
Elimi çeksem senden olacağım  
Çekmesem kendimden  
Bensiz olunur da sensiz olunmaz imiş
Yaralar suya değinceye kadar sevmeliymiş
Bilemedim neyleyim  
İyisi mi kendimi senden azad edeyim  
Ey kendim!!!
Söyle nerdeyim?
Sol yanıma düşer memleket kavgaları  
İçimde bir kuyu Yusuf dilenir  
Gelene meyil vardır da ya gidene?
Unuttuğum dilimden düşendi  
Sözlerim asi ve hırçın bir dalga  
Sığacağım deniz ararım
Müsaitse sığınabilir miyim gözlerine?
Ya da bırak düşeyim adınınn ilk hecesine  
Bir elim Fırat'ın serin sularına değer  
Ve içimden bir Yusuf güzeli gelir, geçer  
Gözlerimden geçer gecemi ve gelecek sular  
İzbelerimde yitirdiğim tebessümün o esrik tadıdır  
Gitmelerle yazdım adını salkım saçak yamaçlara  
Kıyılarında terk edilmişliğin
O kesif kokusunun duyulduğu sahipsiz bir maviyim şimdi
Her gece biraz daha eskir adım,
Biraz daha azalırım  
Bilmek ne yaman şey!!!
Ve kalmak kor bir umutta ne acı!
Ve yollar zalimdir
Hiçbir yerde görülmemiştir ardına bakanı  
Ve yar bir yudum keder  
Ahhhhh
Ki yar bilinmedik dertleriyle içime düşer!
Vay ki yanar sevda nöbetlerinde gecemin elleri,
Mahremimdir kuytularda sana seslenmişliğim
Kuyulardır merhametine hasret kaldığım
Ve gece ne de çok dert gizler içinde
Elim ki, erişir göğsüme o vakit kanar müphem yüzü
Ölmeye hasretim!!!
Akşam alacasıdır gözlerim
Bakışlarımda taşıdığım ömrüm
Ve onyedime sığdırdığım acılarım var 
Kaydı düşülmemiş,
Düşmemiş acılar  
Kendimi hangi çığlıkta bıraktıysam gene hala dönmedim bana  
Kaybettim kendimi bu şehrin teşne yorgunluğunda,
Mağrur bir söz edasıyla  
Kim bilir şimdi hangi çıkmaz sokakta
Boğuk feryatlar savuruyorum göğe!
Kim bilir kimde kaldım gene  
Bu kaçıncı kayboluştur bu kaçtır silinir adım  
Ben ki, asır bir gece söz de kalsın ses de
Bana beni bulun yeter!
En kavi sebeplerimi harcadım yar yoluna
Bilmek gözümün ardında  
Ve sevda sızım sızım sızlar ellerimle uçurum arasında
Bu yanılgılar sürer beni var ile yok arasına  
Yüreğim  
Yüreğim ki dağ!
İçine saklı denizler almış,
Varlığı hiç olmuş coğrafya
Kutsal bildiklerim benden cayanlardı
Kim ki gitmeyi vebal bildi, ben ona meftun oldum
İşte odur ki;
Ne varım,
Ne yokum!
Yorulduysam bil ki yorgunluğum sensin!  
Değişmeler hep sana kaydı  
Bak ben hala aynıyım 
Yani biraz yetim 
Biraz kendim  
Gelmeli misin?
Fire vermiş bir kalbin iletisi: "Önemsiz posta olarak belirle  "
Kahraman Tazeoğlu
|
|
|