Konu
:
Deyimler Sözlüğü-İ-İ-
Yalnız Mesajı Göster
Deyimler Sözlüğü-İ-İ-
08-02-2012
#
5
Prof. Dr. Sinsi
Deyimler Sözlüğü-İ-İ-
İpe un sermek:
İstenilen işi yapmamak için birtakım bahaneler
sebepler ileri sürmek
güçlük çıkarmak
engeller göstermek
İpi koparmak: Bağlı bulunduğu yer ya da kişi ile ilişkisini kesmek
aradaki anlaşmazlığı artırmak
İpin ucunu kaçırmak: Bir yeri yönetmede veya bir şeyi kullanmada gereken ölçüyü kaçırıp
artık duruma hâkim olamamak; çıkmaza girmek
"Biraz daha dikkatli olmalıyız
yoksa ipin ucunu kaçıracağız
"
İpi sapı yok: Birbirini tutmaz
yersiz
anlamsız
işsiz
yersiz yurtsuz
saçma sapan
"İpi sapı yok bu sözlerin
daha inandırıcı olmalısın
"
İpiyle kuyuya inilmez: Kendisine güvenilmez
ona güvenilerek bir işe girilmez
"O ipiyle kuyuya inilmez adamla yola çıkmam ben
"
İple çekmek: Zamanın gelmesini sabırsızlıkla beklemek
çok istemek
"Yarını iple çekiyorum
"
İpucu vermek: Aranılan şeyi bulmaya yarayan işareti
onu açıklamaya yarayan bilgiyi vermek
"Bir ipucu vermezsen bu bilmeceyi çözemeyeceğim
"
İsabet etmek: 1
Nişan alınan yere değmek
rastlamak
2
Çıkmak
3
Yerinde iş görmüş olmak
"Böyle karar vermekte çok isabet ettiniz
"
İskele vermek: Vapura binmek
vapurdan inmek için iskeleyi uzatmak
İsmi var
cismi yok: 1
Sözü edilen bir kimse veya şeyin gerçekte var olmadığını anlatmak için kullanılır
2
Adı olmasına karşılık görevini ve etkinliğini yerine getirmeyen
varlığı ile yokluğu arasında bir fark bulunmayan
İster istemez: 1
Zorunlu olarak
elinde olmadan
2
İstemesi üzerine
hiç vakit geçirmeden
istediği anda
"İster istemez ben de ona bağırdım
"
İstifini bozmamak: Bir olay karşısında aldırış etmemek
durum ve davranışını hiç değiştirmemek
"Karşıma geçmiş avazı çıktığı kadar bağırıyordu
bense istifimi bozmadan bekledim
"
İş ayağa düşmek: İş sorumsuz
yetkisiz ve beceriksizlerin elinde kalmak
"Bunlar da işi iyice ayağa düşürdüler
"
İş başa düşmek: Beklediği yardım gelmeyince
kendi işini kendisi yapmak zorunda kalmak
"İş başa düştü desene!
"
İş çatallanmak (çatallaşmak): Bir işin sonuca oluşması konusunda türlü güçlüklerle karşılaşmak
ya da çeşitli seçeneklerle yüz yüze gelmek
sonuca nasıl ulaştırılacağı bilinemez olmak
"İş gittikçe çatallaşıyor
sense aldırmıyorsun bile
"
İş çığırından çıkmak: Bir iş asıl amaçtan çıkarak düzelmesi güç bir durum almak
bir bozukluk ve kargaşalık baş göstermek
İş inada binmek: Bir işi yapmakta direnmek
İşi düşmek: Birinin yardımına ihtiyaç duymak
"Eh
onun da bize işi düşecek bir gün
"
İşe koşmak: Birini bir iş yapmak üzere görevlendirmek
göndermek
İşi ağırdan almak: Acele etmemek
bir işi yapmak için isteksiz görünmek
"Söyle onlara
işi ağırdan almasınlar
müşteriler mal bekliyor
"
İşi azıtmak: Yanlış ve aşırı yollara sapmak
"Bu çocuk da işi iyice azıttı
"
İşi
beşerden hiçbir yardım umudu kalmamak
"Kime baş vurduysa bir sonuç alamadı
artık işi `a kalmıştı
"
İşi başından aşmak: Pek çok işi olmak
iş içinde kaybolmak
İşi bitmek:
1
Hâli
gücü kalmamak
2
Yaptığı işi sona ermek
"Git de bak
babanın işi bitmiş mi?"
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul