Yalnız Mesajı Göster

Deyimler Sözlüğü-K-

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Deyimler Sözlüğü-K-



kaynak:Türkceciler deyimler sözlüğü
eyimler Sözlüğü-K-[/url]
Kabak (birinin) başına (başında) patlamak: Birçok kimsenin ilgili olduğu olaydan yalnızca bir kimse zararlı çıkmak; beklenmediği hâlde bir işin zararlı sonucuna katlanmak
Kabak tadı vermek: Bıktırmak usanç vermek tatsız olmaya başlamak"Senin bu konuşmaların da artık kabak tadı vermeye başladı"
Kabına sığmamak: Sevinç ve heyecanından taşkın hareketlerde bulunmak
Kabir azabı çekmek: Çok sıkılmak eziyet çekmek"Kabir azabı çekmeye daha ne kadar devam edeceğiz"
Kabuğuna çekilmek: Tek başına kalmak dış dünya ile ilgisini kesmek kimse ile görüşmemek"Geçirdiği kazadan sonra iyice kabuğuna çekildi"
Kaçın kur`ası: Aldatılması güç kurnaz; gün görmüş geçirmiş; tecrübeli"O kaçın kur`ası boşuna uğraşma sen onu kandıramazsın"
Kafadan atmak: Bir konu üzerinde inceleme yapmadan rast gele konuşmak"Derse hiç çalışmadığın belli öyle kafadan atıyorsun ki"
Kafadan kontak (sakat): Düşüncesiz delice işler yapan aklı kıt"Bırak şu elindeki baltayı kafadan kontak mısın nesin?"
Kafa dengi: Davranışları anlayışları dünya görüşleri birbirine uymuş kimselerden her biri"Kafa dengi bir arkadaşa öylesine ihtiyacım var ki"
Kafa patlatmak: Bir konu üzerinde pek çok düşünmek zihin yormak"Bu makine üzerinde az kafa yormamışsın öyle karışık ki"
Kafa tutmak: Karşı gelmek direnmek boyun eğmemek"Her önüne gelene kafa tutmakla bir yere varacağını mı sanıyorsun?"
Kafası almamak: 1 Anlayıp kavrayamamak 2 Zihin yorgunluğundan ötürü anlayamaz olmak 3 Olabileceğine inanmamak"Boşuna nefes tüketme kafası almaz onun"
Kafası işlemek (çalışmak): Bir konu üzerinde kavrayışı çok iyi olmak
Kafası kazan (gibi) olmak (veya kafası şişmek): 1 Zihni yorulmak 2 Gürültülü patırtılı şeyler dinlemekten rahatsız olmak yorgunluk duymak"Kesin artık şu makinenin sesini kafam kazan gibi oldu"
Kafası kızmak: Çok öfkelenip sinirlenmek"Kafamı kızdırmadan çekip gidin buradan"
Kafasına dank etmek (demek): Çoktandır anlayamadığı bir meseleyi bir olay sebebiyle birden bire kavramak doğruyu yakalamak
Kafasına koymak: Bir şeyi yapmaya kararlı olup zamanını beklemek"Yarın onunla görüşmeyi kafama koydum"
Kafası yerinde olmamak: 1 O anda kafası çok yorgun olmak 2 Başka şeyler düşündüğünden o anda konuşulana hemen intibak edememek"Kusura bakmayın ne söylediğinizi anlayamadım kafam yerinde değildi de"
Kafese girmek: 1 Hapse girmek 2 Aldatılmak hile yoluyla kendisinden çıkar sağlanmak oyuna gelmek"Zavallı kafese girmekten kurtulduğunu sanmıştı"
Kafese koymak: Tuzağa düşürüp çıkar sağlamak
Kâğıda dökmek: Düşüncelerini duygularını yazıya geçirmek

Alıntı Yaparak Cevapla