Yalnız Mesajı Göster

Deyimler Sözlüğü-K-

Eski 08-02-2012   #9
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Deyimler Sözlüğü-K-



Köprüleri atmak: Girişilen başlanılan bir işten vazgeçmeye ya da geri dönmeye imkânı kalmayacak şekilde kesin bir davranış göstermek; ilişkileri bir daha kurulamayacak biçimde bozmak
Kör değneğini beller gibi: Bir değişiklik yenilik düşünmeden hep aynı biçimde davrananların durumunu anlatmak için kullanılır
Kör dövüşü: Sonuç alınamayacak ve birbirini engelleyecek biçimde bir birinden habersiz düzensiz ve uyumsuz çabalama
Kör kadı: Sözünü esirgemeyen; doğru bildiğini hatır gönül dinlemeden her yerde herkesin yüzüne karşı söyleyen
Köstek olmak: Engel olmak"Sen köstek olma yeter"
Körü körüne: Düşünüp taşınmadan nasıl sonuçlanacağını hesaplamadan dikkat etmeden"Bu işe öyle körü körüne giremem anladın mı?"
Köşe bucak: Göze çarpmayan önemsiz yer
Kötüye kullanmak: Suiistimal etmek yetkisini yanlış bir yolda kullanmak istenilmeyen yolda yararlanmak"Benim yumuşaklığımı kötüye kullandı"
Kraldan çok kralcı olmak: Birinin davasını ondan daha çok savunur olmak
Kucak açmak: İhtiyaç sahibi birine sığınacak yer vermek onu korumak"Muhtaçlara kucak açmak insanlık görevidir"
Kumkumav gibi: Yapayalnız tek başına
Kulağı delik: Olup bitenleri çabuk haber alan hemen her şeyden haberi olan"Hasan mı ne kulağı delik adamdır o ne öğreneceksen ona sor"
Kulağı kirişte (olmak): Söylenecek sözü gelecek haberi dikkatlice (beklemek)"Kulağınız kirişte olsun ne duyarsanız iletin hemen"
Kulağına çalınmak: Bir söz bir haber başkasına söylenirken kendisi de şöyle böyle duymak o"Senin şehre gideceğin kulağıma çalındı ne diyorsun?"
Kulağına kar suyu kaçmak: Rahatını bozan bir haber işitmek sıkışık bir duruma düşmek
Kulağına küpe olmak: Başına gelen bir işten gördüğü olaydan ders alıp hiç unutmamak"Umarım bu iş senin kulağına küpe olur da aynı hataya bir daha düşmezsin"
Kulağını açmak: Bütün dikkatini vererek dinlemek söylenenlere dikkat etmek"Kulağını aç da beni iyi dinle!"
Kulağını bükmek: Dikkatli olması için uyarıda bulanmak
Kulağını çekmek: 1 Uyarmak için hafif bir ceza vermek 2 Ceza olarak kulağını büküp çekmek"Şimdi bana kulağınızı çektireceksiniz!"
Kulak asmamak: Aldırıp önemsememek dinlememek"Kulak asma sen onun söylediklerine"
Kulak dolgunluğu: Duya duya elde edinilen yarı buçuk bilgi
Kulak kabartmak: Çaktırmadan belli etmemeye çalışarak dinlemek"Dayanamayıp yanındakilerin konuşmalarına kulak kabarttı"
Kulak kesilmek: Çok iyi bütün dikkatini vererek dinlemek; dikkatini toplayarak duymaya çalışmak"Ne konuştuklarını merak ediyordum yanlarına yaklaşarak kulak kesildim"
Kulaklarını çınlatmak: Birini iyi duygularla anmak
Kul hakkı: İslâm dinine göre insanların birbirleri üzerindeki hakları"Öte dünyaya kul hakkıyla gitmem inşallah"
Kul köle (veya kurban) olmak: Tam bir doğruluk içinde gönülden bağlanmak bağlılığın gerektirdiği fedakârlığı yapmaya hazır olmak
Kulp takmak: Bir kusur bir bahane bulmak
Kumpas kurmak: Birini aldatmak için tuzak kurmak gizli bir iş düzenlemek
Kundak sokmak: 1 Yangın çıkarmak için bir yere tutuşmuş yağlı bez parçası koymak 2 Ara bozacak bir söz ya da davranışta bulunmak
Kurban olayım: 1 Aşırı sevgi ve hayranlık anlatmak için kullanılır 2 Yalvarmak için söylenir"Kurban olayım yavruma dokunmayın!"
Kurşuna dizmek: Ölüm cezasını askerî bir birliğin attığı kurşunlarla yerine getirmek sıkılan kurşunlarla öldürmek"Bütün köy halkını kurşuna dizdiler!"
Kurtlarını dökmek: Öteden beri yapmak istediği şeyi bol bol yapıp hevesini almak"Bu akşam biraz kurtlarımızı dökelim ne dersin?"

Alıntı Yaparak Cevapla