| 
			
 
Prof. Dr. Sinsi
 
		
	
		
	
	 | 
	
	
	
	
		
		
			
			
				 
				Kastamonu Gelenek Ve Görenekleri
			 
			 
			
		
		
		
		
             
							Yöresel Yemekler  
 
Kastamonu’da binlerce yıllık bir kültür birikimi ve il sınırlarındaki coğrafi çeşitlilik yemek kültürünün zenginliğinde de kendisini oldukça göstermektedir  Yapılan derleme çalışmalarında Kastamonu’da 812 çeşit yemek tespit edilmiş ve bu yemeklerden yaklaşık olarak 500 adetinin Anadolu’nun diğer yörelerinde bilinmediği ortaya çıkmıştır  
 
 
 
 
Genel anlamda ekmekler, çorbalar, et yemekleri, hamurlu yemekler, sebze yemekleri, tatlılar ve içecekler olarak ana başlıkları olarak ayrılan Kastamonu mutfak kültürü içinde ayrıca sanayi bitkileri, şekercilik ve meyvacılık da oldukça ün kazanmıştır  
 
 
 
Kastamonu elması, sadece yöremizde bulunan üryani eriği, Tosya üzümü, İnebolu kestanesi, kirazı, Azdavay armudu, Araç ceviz ve kızılcığı, Taşköprü eriğinin yanında yine Taşköprü sarımsağı ve keten-keneviri, Tosya pirinçleri ile oldukça zengin bir yelpaze oluşturmaktadır   
Kastamonu Türkiye’de şekerciliğin yayılış merkezlerinden biri olarak ve Türk Lokumuna yeni bir aroma kazandırarak tüm dünyaya tanıtan Kastamonu Araç ilçemizden olan Hacı Bekir ürünleri, çekme helvamız ile de kendini ispatlamış bir kenttir   
  
 
Yemek kültürü denildiğinde akla gelen servis-saklama kapları, pişirme araçları açısından da zengindir Kastamonu  Özellikle Küre ilçemizde çıkarılan ve yaklaşık olarak 3500 yıldır işletile gelen bakır madenleri sayesinde yöreye özgü spesifik bir grup oluşturan bakır servis ve saklama kapları arasında sahan, ligenler, siniler gibi örnekler sergilerken, orman yoğunluğundan kaynaklanan pişirme araçlarındaki yaslağaç, bisleğeç, oklağaç gibi gereçlerde ahşap malzeme örneklerinin bir kısmını ortaya koymaktadır   
  
 
ETLİ EKMEK :  
Malzemesi :  
  
1 Kg  orta yağlı, iki kere çekilmiş dana kıyması, 2 Kg  un, iki büyük baş soğan, yarım demet maydanoz, 1 yumurta, karabiber, kimyon, tuz, 1 çay bardağı sıvı yağ   
  
Hazırlanışı :  
 
 
 
 
Önce ekmeğin pişirileceği sac hazırlanır  Sacın üstü silinip altıda külle kaplanarak pişecek ekmeğin yanmaması sağlanır   
Etin hazırlanmasında, kıyılmış soğan, 1 yumurta, maydanoz ve baharatlar ve birazda su ilave edilerek macun kıvamında ekmek hamuruna sürülebilecek hale getirilir  Ekmeklik un, hamur teknesinde mayasız su ve tuz ile yoğrulur ve hamur haline getirilir  Hamur yaklaşık 30 cm  çapında yuvarlak bir biçimde ve 2-3 mm  kalınlığında açılır  Açılan bu hamurun yarısının içine daha önceden hazırlanan kıyma eklenir ve diğer yarısı ile bunun üzeri kapatılır  Hazırlanan bu ekmek sac üzerinde her iki tarafı da kızarıncaya kadar pişirilir ve servise sunulur  Arzu edilirse ekmeğin yanında, üryani hoşafı, pestil ezmesi, erik ekşisi, ayran gibi içeceklerde alınabilir   
Etli ekmeğin, patetesli, mantarlı, kesikli, yoğurtlu, cevizli, ıspanaklı gibi çeşitleri de yaygın olarak yapılır   
  
BANDUMA :  
  
Malzemesi :  
1 Kg lık böreklik un, 150 gr  ceviz içi, yarım hindi, 50 gr  tereyağı, tuz   
  
Hazırlanışı :  
İlk önce hindi pişirilerek suyu elde edilir  Sonra un su ve tuz ile yoğrulur  Bu hamur yufka haline getirilerek pişirilir  Ceviz içi ufalanarak bir tepsi içinde önceden kızartılmış tereyağı ile yağlanır  Pişirilen hamurlar yufka halinde iken rulo şeklinde kesilir ve hazırlanmış olan hindi suyuna bandırılarak bir tepsiye dizilir  Bu tepsideki hamurların üzerine hindi eti parçaları ve ufalanarak yağlanmış ceviz içi konur ve yine hindi suyu ilave edilerek ocakta altı kızarana kadar pişirilir  Ocaktan çıkınca eritilmiş tereyağı dökülerek servise hazır hale getirilir   
  
MIKLAMA :  
  
Malzemesi :  
  
½ kg   orta yağlı kıyma, 3 adet soğan, 50 gr  yağ, 4 yumurta, yarım demet maydanoz, tuz   
  
Hazırlanışı :  
Soğan iyice kavrulduktan sonra, kıyma, bu kavrulan soğanlar, maydanoz ve tuz ile birlikte yeniden kavrulur  Kavrulan bu kıymaya az su ilave edilerek kaynatılır ve pişen karışım bir sahana alınır  Üzerine yumurta kırılarak sahan hafif ateşte pişirilir  Pişen yumurtanın üzerine kızdırılmış tereyağı dökülür ve servise sunulur  Mıklamanın ıspanaklı, etli, patatesli, mantarlı, çökelekli gibi çeşitleri yapılabilmektedir   
  
PAÇA :  
  
Malzemesi :  
½ kg  patates, 3 yumurta,50 gr  nişasta, 50 gr  yoğurt, bir baş sarımsak, 50 gr tereyağı   
  
Hazırlanışı :  
Patatesler önce bir kapta haşlanır, Daha sonra bu patatesler ezilerek ayrı bir kapta yumurta içine bir kaşık nişasta, yoğurt ve sarımsak eklenerek çırpılır  Bu karışım daha sonra patatesler ile birleştirilerek ağır ateşte pişirilir Bu karışım piştikten sonra üzerinde kızdırılmış tereyağı gezdirilir  Pişirme ocakta olabileceği gibi yayvan bir kap içerisine alınarak fırında da pişirilip, paçanın altının ve üstünün kızarması sağlanabilir ve üzerine maydanoz yaprakları eklenerek servise hazır hale getirilir   
Yine paçanın da kıymalı, kelleli, pirinçli gibi çeşitleri mevcuttur   
  
EKŞİLİ PİLAV :  
  
Malzemesi :  
  
1 kg  siyez bulguru, ½ kg  yoğurt, 2 adet soğan, 1 demet nane, 1 demet dereotu, 1 demet maydanoz, ebegümeci, salça, karabiber, tuz   
  
Hazırlanışı :  
İlk önce siyez bulguru haşlanır, haşlanmış olan bu bulgura ebegümeci ve yoğurt eklenerek kaynatılır ve karışım biraz koyulaşınca üzerine nane, maydanoz ve dereotu doğranılarak atılır  Ateşten alınıp biraz dinlendirilince kırmızı biber ve eritilmiş tereyağı ve eklenerek sulu bir pilav halinde servise alınır   
  
ALA PİLAV :  
  
Malzemeler :  
½ kg  ince bulgur, ½ kg  mercimek, 3 yumurta, 3 adet kuru soğan, 50 gr  teryağı ve tuz   
  
Hazırlanışı :  
Önce bulgur haşlanır, biraz haşlandıktan sonra bulgurun içine mercimek katılır ve suyunu tamamen çekene kadar ocakta ağır ateşte tutulur Ayrı bir kapta ince kıyılmış soğan tereyağına atılır ve iyice kavrulur  Bu yağ pişen pilavın üzerine dökülür ve servis, pilav biraz dinlendirildikten sonra yanına taze soğan eklenerek yapılır   
  
ÇEKME HELVA :  
  
Malzemesi :  
Kadayıflık özü olmayan un, şeker, yağ, limon tuzu ve su   
  
Hazırlanışı :  
Önce helvanın meyanesi hazırlanır  Yağ bir kazanda eritilir ve içine un konur  Bir saat kadar hafif ateşte un ve yağ iyice karıştırılarak kavrulur, ve daha sonra bir sini içinde soğumaya alınır  Diğer yanda toz şeker, limon tuzu ve su, akide kıvamına gelene kadar ocakta kaynatılır  Kaynayan bu karışım mermer tezgah üzerine alınır  Burada 20-25 cm  genişliğinde, bir karış kalınlığında bir alan kaplayacak şekilde düzenlenir  Karışım hafif soğuduğunda elle uzatılarak simit gibi halka şekline getirilir ve bu işlem sonrasında karışımın şekli beyaz bir renk alır  Halka şeklindeki bu şeker meyanenin içinde bulunduğu sini içine yerleştirilir  Halka 4-6 kişi tarafından çekilerek meyane sinisinin büyüklüğüne ulaştırılır  Halka ikiye katlanarak yeniden çekilir  İşlem şeker meyaneyi içine çekip, tel tel olana kadar devam ettirilir  Akide kaybolup tel tel ayrılınca mermere alınıp soğumaya bırakılır  Ilık bir sıcaklığa kavuşunca elle sıkıştırılarak un haline getirilip tepsilere basılır ve üzerine baskı uygulanarak iyice sıkışması sağlanır  Sonra bıçakla kesilerek servise sunulur   
  
SİMİT TİRİDİ : 
 
 
 
Malzemesi:  
Kastamonu simidi, kemik suyu, sarımsak, yoğurt, kavrulmuş kıyma, tereyağı   
  
Hazırlanışı :  
Kastamonu simidi diğer yörelerden farklı olarak, böreklik un ile mayalanıp yoğrulduktan sonra, hamur simit halkası haline getirilir ve 10 dakika bekletilir  Dinlenmiş hamur, içinde elma pekmezinin kaynadığı suda haşlanır  Daha sonra fırınlanarak hazır hale getirilir  Simitler bir tabağa küçük parçalar halinde doğranır  Tencerede kaynatılmış olan kemik suyu bu simitlerin üzerine dökülür  Bunun üstüne sarımsaklı yoğurt ve onun üstüne de 6-7 saat süresince ağır ateşte kavrulmuş kıyma dökülür  En üste ise eritilmiş tereyağıdökülerek hazırlanmış olur   
  
PÜRYAN-KUYU KEBABI :  
  
 
Hazırlanışı :  
  
 
İlk önce tuğladan örülmüş 1- 1 5 metre derinliğinde ve ortalama 3 ila 5 koyun alabilecek çapta bir kuyu yapılır  Kuyunun duvarına çengeller asılır  Kuyu tabanına enkaz diye tabir edilen odunlar döşenerek ateş yakılır ve is çıkmayacak hale getirilir   
Yeni kesilmiş bir kuzu tamamen temizlenir ve bütün olarak kalacak şekilde boynundan kuyruk sokumuna kadar satırla ikiye ayrılarak közlerin üzerinde çengellere takılır  Bu arada közün üzerine bir boş tava konur  Bundaki amaç, pişecek olan kuzunun pişme sırasında çıkan yağlarının tava içinde toplanarak daha sonra yapılacak pilav için kullanılmasıdır  Kuyunun ağzı tahta bir kapakla kapatılır ve kuzunun kendi buharında pişebilmesi için çevresi tamamen çamur ile sıvanır  Yaklaşık iki saat piştikten sonra kuyudan çıkarılan kuzu parçalanır ve elle yenir   
  
OĞMAÇ ÇORBASI :  
Malzemesi :  
  
Un, 1 yumurta, su, tereyağı, yoğurt, nane, kırmızı pul biber   
  
Hazırlanışı :  
Tencerede su kaynatılır  Ayrı bir kapta un küçük topaklar halinde elle ovularak kaynayan suya azar azar bırakılır  Top olmaması için sürekli karıştırılır  Pişme kıvamına gelince su içine yoğurt ilave edilir  Ateşten alındıktan sonra üzerinde eritilmiş tereyağı gezdirilir ve en son kırmızı pul biber ve nane eklenerek hazır hale getirilir   
KÖLE HAMURU :  
  
Malzemesi :  
  
Un, su, yağ, pekmez   
  
Hazırlanışı :  
  
Bir tencerede kaynayan suya az az un bırakılır ve devamlı olarak karıştırılarak koyu bir kıvama gelmesi sağlanır  Sonra bu koyu hamur bir kaşık ile tepsiye dizilir  Üzerine kızdırılmış tereyağı döküldükten sonra pekmeze bandırılarak yenir  Tepsiye alındıktan sonra pekmez ya da tatlı bir madde dökülmeden sade bir şekilde yenebileceği gibi sarımsaklı yoğurtla da yenebilir   
  
CIRIK TATLISI :  
  
Malzemesi : 
Maya, 50 gr  nişasta, su, yağ, şeker, 1 yumurta   
  
Hazırlanışı :  
  
Ekmek hamuru mayası bir yumurta ve bir kaşık nişasta ile katı bir kıvama gelene kadar çırpılır ve sonra mayalanması için bir kaba alınarak ağzı kapatılır  Mayalanma gerçekleştiğinde hamur el ile sıkılarak baş parmak ve şehadet parmağı üzerinden çıkan hamur kaşıkla alınarak bir tavada kızarmakta olan yağ içersinde hafifçe kızartılır ve yağı süzülerek alınır  Biraz dinlendikten sonra ağda yapılmış şerbet dökülerek yenir   
  
ÜRYANİ ERİĞİ HOŞAFI :  
  
Hazırlanışı :  
  
Üryani eriği sadece bölgemizde yetişen bir erik türüdür  Ağustos ayı başlarında olgunlaşan erikler dallarından toplandıktan sonra dış kabukları soyularak güneşte kurumaya bırakılırlar   
Üryani eriği hoşafı, pişirilmeden önce erikler yarım saat kadar orta sıcaklıktaki bir su içerisinde bekletilirler  Erikler yumuşadıktan sonra ayrı bir kaptaki suya şeker ile birlikte atılarak yarım saat kadar kaynatılır  Soğuduktan sonra içime hazır olan hoşaf, özellikle mide ve bağırsak sorunlarının giderilmesine karşı birebir etkili olmaktadır  
 
Etsiz Sebze Yemekleri:  
Bunların hemen hemen hepsi zeytinyağı veya diğer sıvı yağlarla pişirilir  Dolmalar (biber, patlıcan), sarmalar (yaprak, kelem, ispit, pancar, müsellim, yapraz), etli patates paçası oturtması barbunya fasulyesi gibi yemeklerdir  Zeytinyağlı yaprak sarması Kastamonu'da son yemek olarak yenir  Bu sebeple adı "karahaber"dir  Yemeğin, ziyafetin sona erdiğini bildirir  Sofraya konduğu zaman "karahaber geldi" derler  Dolma ve sarmaların içinde bulgur-pirinç karışımı tercih edilir   
  
Pilavlar:  
En yaygın pilavlar anakız pilavı, ekşili pilav, bulgur ve pirinç pilavlarıdır  Piiavlar et, tavuk, hindi susuyla pişirildiği zaman geride kalan etler pilavın üzerine küçük parçalar halinde serpiştirilir, halkın deyişiyle ditilir  Anakız pilavı bulgur-pirinç, bulgur mercimek karışımı pilavdır   
Eskili pilav pişirilirken önce bulgur yıkanır  İnce doğranmış soğan, salça yağda öldürülür  Üzerine bulgur ve doğranmış ebegümeci dökülür, pişirilir  Biraz pişirildikten sonra ayran katılır  Dereotu, maydanoz tuz ilave edilerek pişirilmeye devam edilir  İyice pişip pilav haline geldikten sonra üzerine kırmızı biberli yağ dökülür veya sade olarak servis yapılır   
  
Yumurtalı Yemekler:  
Çırpılmış yumurtaya batırılan ekmekler kızgın yağda kızartılır  Buna yörede "kaygana" denir   
İlin tanınmış yemeklerinden biri de mıklamalardır  Üzerinde yumurta kırılarak hafifçe pişilen yemeklerin genel adı "mıklama"dır  Kuşbaşı et, kıyma, sucuk, pastırma, ıspanak, patates, mantar, çökelek, soğan tepsi veya tavada pişirilip yemek haline getirildikten sonra üzerine kişi sayısınca yumurta kırılır  Bir kapakla kapatılarak hafifçe pişirilir  Yumurtaların katı pişmemesi gerekir  Kapak kaldırılarak tabaklara yumurta ve alımdaki yemek bölümünün servisi yapılır veya köylerde sofranın ortasına konularak yenmeye başlanır   
Hamurlu Yiyecekler:  
Ekmekler:  
Somun, serme, gözleme, hamurfu başlıca ekmeklerdir  Kastamonu 'lu hanımlar bayat ekmek veya sermeden tirit adı verilen bir yemek yapmaktadırlar  Tepsiye dizilen ekmek dilimleri veya serme parçalarının üzerine biraz su konur  Bir tavada hazırlanmış soğan, domates, yeşil biber, kıyma karışımı pişirilerek ekmeklerin üzerine yayılır  Tepsi ateşte biraz tutulduktan sonra tirit servisi yapılır  Tirite kıyma konulmayabilir  Üzerine sarımsaklı yoğurt koyan aileler vardır   
Çörekler:  
Burmalı çörek, iç yağlı çörek, mısır çöreği, kete, kül çöreği, tarhanalı çörek en yaygın çöreklerdir   
Etli ekmek, böreklerin başında gelir  Alt-üst böreği, delioğlan sarığı, fincan böreği, küre böreği, lahana böreği, katmer, cizleme, ıspanakh-patatesli börek, su böreği ünlü börek çeşitleridir   
Diğer Hamurlu Yiyecekler:  
Mantı, bandırma, sıkma, kesme, erişte  Erişte hamuruna ekşimik (çökelek) katılır, yoğrulur, açılıp içine ceviz konur, üzerine kızgın yağ dökülür  Buna haluçga denir   
Tatlılar: Türkiye'de şekerciliğin yaygınlaşması, Türk lokum ve akidelerinin dünyaca tanınması Araçlı şekerci Hacı Bekir ve müessesesi vasıtasıyla olmuştur  Küçük yaşta geldiği İstanbul'da şekerciliği öğrenen Araçlı Bekir, 1977'de Bahçekapı'da ilk dükkanını açmıştır  Hacca gidince Hacı Bekir olarak anılmıştır  Akide ve lokum yapımında büyük yenilikler yapmıştır  Araç'tan getirttiği akrabaları ve çırakları vasıtasıyla şekerciliğin sırlarını uzun müddet korumasını bilmiştir  Bugün Türkiye'deki şeker üreticisi ve satıcılarının önemli bir bölümünün Araçlı olmasının sebebi budur   
Göz göz tatlısı, avuz, şurra baklavası, tırtıl, sarığı burma, un helvası, pekmez helvası, kavut, kalbur tatlısı, yoğurt tatlısı, cınk, hasude (paluze), kabak tatlısı, çekme helva, gül baklava, köle hamuru, pelverde, reçel çeşitleri, su muhallebisi, sütlaç başlıca tatlılardır  Bunlar içinde çekme helva Kastamonu'ya özgü bir helvadır  Mudurnu'da "saray helvası"  İzmit'te "pişmaniye" adıyla benzerleri üretilmektedir   
Kışlık Yiyecekler:  
Salatalık, biber, gök domates, havuç, patlıcan, lahana, fasulyenin ayrı ayrı veya karışık turşuları yapılır   
Yörenin erik zenginliği pestil, marmelat, pelverde, hoşaf yapılarak değerlendirilir  Kızılcıklar, yabani armutlar kaynatılarak ekşi haline getirilir  Kuşburnular toplanır  Kışın suyu içilir  Üryani eriği, elma hoşafı meşhurdur  Elmasının pekmezi de aranır   
Taze fasulye, biber, patlıcan, kabak kurutulur  Etten kavurma yapılarak, küplerde saklanır  Kıyma pişirilip don yağında dondurulup teker halinde tavana asılarak saklanır  Aile ihtiyacı için pastırma sucuk da yapılır  Salçasını, reçelini, bulgurunu üreterek, eriştesini keserek aileler kışa hazır olur   
Özel Günlere Has Yiyecekler:  
Lohusalara güçlenmesi, sütünün bol olması için sıcak paluze yedirilir  Düğünlerde ortalama 25 çeşit yemek hazırlanır  Yer sofralarında ortaya konularak bu yiyecekler yenir  Ölünün arkasından un helvası pişirilip dağıtılır  Ölü yemeği adıyla cenazenin kalktığı gün toplu yemek yenir  Kurban ve Şeker bayramlarında, bayram namazından sonra mezarlık yanında un helvası yenilir, bayramlaşılır   
DÖNER:  
Bilindiği üzere döner kebap Türkiye’nin birçok İlinde yapılmaktadır  Avrupa’da da Türk mutfağının Baş yemeği haline gelmiştir Kastamonu yiyecekleri ve içecekleri üzerine en geniş araştırmayı Kastamonulu hemşehrimiz, Kültür Bakanlığı Halk Kültürlerini Araştırma ve Geliştirme eski Genel Müdürü Nail TAN yapmış olup Genel Müdürlüğü döneminde yayınlamış olduğu Türk Halk Kültür Araştırmaları adlı kitabında , döner kebabına geniş yer vermiştir   
Nail TAN bu araştırmasında döner kebabından şöyle bahsetmektedir:Erzurum ,Ankara,Bursa kebapları yanında Kastamonu’nun da döner kebabı ünlüdür Kaynak kişinin verdiği bilgiye göre Kastamonu’da döner kebabı 150 yıl kadar önce Hamdi USTA yapmaya başlamıştır   
Hamdi Ustadan sonra ,Raif GÜLSUNAR ve Şükrü GÜLSUNAR ün yapmıştır Bu iki ustadan kebap yapmayı öğrenen Şükrü ALTINÖZ ‘ün oğlu Nail ALTINÖZ Kasaplar Hal içinde halen kebap yapmaya devam etmektedir Avrupa’da yayınlanan Metro Gastro adlı dergide de Kastamonu mutfağını konu almış bu sayısında özellikle 3  kuşak olarak bu mesleği devam ettiren Nail ALTINÖZ ve Kastamonu dönerine geniş yer vermiştir  
						
         
		
	
		
		
		
        
		
		
		
		
		
	
	
	 |