08-02-2012
|
#1
|
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Sana Kalbimi Getirdim.

Yakarisim Sanadir Ey Rabbim!
Gecelerden sabahalara, karanlıklardan güneşlere doğru açılan yüreklerimizin perde aralıklarından süzülen nur katreleriyle geldim kapına!
Biliyorum,güllerden geçer sana giden yollar Yakarışlarla,dualarla,
tahiyyatlarla bezenir
Ey rahmetiyle kalpleri evirip çeviren,Sana kalbimi getirdim
Ey kalpleri nuruyla sarıp okşayan! Onulmaz yaralarla kan-revan kalbim avuçlarımda,kapına geldim
"Selam olsun ömür seccadesini gönül dergahina serenlere" diyebilmeyi ne çok isterdim,ama biliyorum ne yüzüm var nede hakkım
Ögrendim ki dua,aşıgın maşuğuna bir haber salmasıdır;
gözyaşlarıyla yazılmış bir mektubu
Ve bir bekleyiştir,iştiyakla,korkuyla,ümitle bekleyiş
İşte,zaman her saniyesini balyozlamaktayken ömrün,verilmemiş hesapların korkusuyla,titreyen yüreklerimizin bir lahsa umut adına geldik kapina Ah gelebildik mi,bir haber var mı affina dair?
Acziyetimi alarak koynuma,bir derviş hırkasıyla, sevgili Eyyub'unun sabrını yüklenerek gelebilmek isterdim kapına!
Meryem örtülerimle örtünebilseydim Tur Dagindaki o ses bir yankı bulabilseydi ruhumda insanlığım adına Önünde bütün ruhumla secde edebilseydim
Yeri göğü bağrına basan Ey Rabbim!
Ey gökyüzünü kudretiyle sürmeleyen!
Rahmetini serp taşlaşan gönüllere Ey Rabbim!
Sanadır münacatım, yalnız Sana olsun aşkım lutfeyle!
Bir avuç ateş böceği uçuver ne olur zifiri yüreklerimize
Kararan günlerimize, gecelerimize Ve ne olursan ol gel diyen aşıkların hürmetine,ne olur affeyle!
Seni aradım durdum gönüllerin yalnızlığında çöllerinin,menzilsiz yollarında ve bir katre rahmetine muhtaç toprağında Ah perde,ah şah damarım!
Şefkatinin gölgesine sığınıyorum Ya Rabbim!
Hiçliğin zerresinden kavrulmaya can attığım demdir
Vedudsun iltifatına muhtacız Ya Rabbim!
Tenezzül buyur kulunun münacatına
Dua dua açılırmış Sana giden kapılar Hüzünlü bir sonbahar günü kapında yalvarmaya geldim Senden korkum nar degil,kaybetme korkusudur
Dostu,en sevgiliyi, sıla-i rahimi, cananı,canda kaybetme korkusu!
Umudumsa rızan: ilahi ente maksudi
Yüreklerimiz ezik Ya Rabbim! Yüzümüz yerde Kaldırıp başımızı sonsuzluğa bakmaya yüzümüz yok! Layık olamadık Pişmanlığın dehlizlerinde boğuluyorken ağlayamadık,derinden sessizce zayıf irademizle,alaca karanlık yüreklerimizle bir damla gözyaşı getirebilseydik yürekten,ihlas adına Biliyorum pişmanlıklara delil kabul ederdin yüreğin zayıf noktalarında mahkum olduk nefsimize
Ya Rabbim! Çıkar kelepçelerini o aleyhillanenin Çikar ne olur,dostlarının hatırına
Azad et Ya Rabbim!Süphlerin oyuncağı olmuş aklın nezarethanesinden
Kutlu sevdanın gül kokusundan doya doya içir sinelerimize diri meyyitler gibi degil, sırat-ı müstakim üzerinde günahlardan nurunla yıkanmış olarak yürümeyi nasib eyle Şehirler,evler mezar oldu Ya Rabbim! Her evden ceset kokuları yükseliyor semaya Bedenler değil ruhlar ölü Bizi nurunla dirilmeyi nasib eyle
Biz sanemler inşa ettik yüreklerimizde göktelenler boyu Biz yeryüzü tanrılarının eteğini öptük Diz boyu battık çirkefine alemin Sahte dostları,riyakar aşkları çarparak yüzüne insanlığın, Sana koşmayı nasib eyle
Tevbe kapılarının ardına değin açıldığı ve meleklerin kanatlarıyla yeryüzüne kapandığı günlerin rahmetinde yüzmekteyken edeb aşkını gönüllerimize nakşet
İşte can pazarında canımızı satmaktayız,bir iltifatın uğruna
Gülistanında renksiz,kokusuz bir yaprak olmayı çok görme
Yüce kapında kıtmir olanlardan eyle
Elimizden,yüreklerimizden katran rengi günahlar dökülüyor
Duaları semadan çevrilmeyenler adına,geceleri nurlarıyla sabahlara çevirenler adina,samimiyeti nakış nakış ömür gergefine işleyenler adına,tevbe ediyor,
af diliyoruz dualarımızla 
|
|
|
|