08-02-2012
|
#6
|
Prof. Dr. Sinsi
|
Ubeydullah-İ Ahrar Hazretleri,
Ubeydullah-i Ahrâr hazretleri istanbul’a gelmişti Saraçhâne yakınında bir mescid yaptırmış ve geri kalan ömrünü burada ibâdetle geçirmişti Babası ise Üsküb’e göçmüş, bir mescid yaptırıp, âhiret hazırlığı ile meşgûl olmuştu  
Dülgerzâde Mehmed Efendi, önce kendi memleketinin âlimlerinden ilim tahsil ettikten sonra, hemşehrisi İshak Efendi’nin Medresesi’nde tahsilini tamamladı Sahn-ı semân Medresesi müderrisi olan Molla Gazâlî’ye mu’îd (asistan) oldu 942 (m 1535) senesinde de mülâzım olmuştu Önce Tire Medresesi’ne, sonra Bursa’da Hamza Bey Medresesi’ne müderris oldu 958 (m 1551) senesinde Karamânî Mehmed Efendi yerine Edirne’de Halebiyye Medresesi müderrisi oldu 960 (m 1553) senesinde bu vazîfesinden ayrıldı 962 (m 1555) senesinde Küçük Tâceddîn yerine, Bursa’da Sultaniye Medresesi’ne müderris oldu 966 (m 1558) senesinde ise, Sahn-ı semân medreselerine müderris oldu 969 (m 1561) senesi Rabî’ul-âhır ayında ise Bağdad kadılığına tayin edildi Burada kadılık vazîfesini 972 (m 1564) senesine kadar güzel bir şekilde yürüttü Bu senenin Muharrem ayında emekli oldu  
MİNARENİN KÜLAHI YANINCA! 
Dülgerzâde Mehmed Efendi, dînî ilimleri iyi bilen, fazîletli ve kâmil (olgun) bir kimse idi Türkçe ve Arabca mükemmel şiirler yazardı Hüsn-i hat (yazı) san’atında da usta idi Sahip olduğu kitaplara tashihler (düzeltmeler), hâşiyeler ve ta’likler (açıklama ve notlar) yazmak âdeti idi Pekçok kitabı bizzat eliyle yazarak çoğalttı Ebüssü’ûd Tefsîri ve Hasen Çelebi’nin Telvîh kitabına yazdığı hâşiye, Molla Hüsrev’in Dürer ve Gurer isimli kitapları, eliyle yazarak çoğalttığı kitaplardandır  
Dedesinin mahallesinde (Saraçhâne’de) yangın çıkınca, mescidin minaresinin külahı yandı Bu hâdiseden, başına bir hâl geleceği mânâsını çıkardı “Bu âfet, bizim ömrümüzün bittiğini haber verse gerektir Hazırlığımızı yapalım” dedi ve o hafta içinde vefât etti
Bunlar: Ma’rûf-i Kerhî, Seyyid Abdülkâdir-i Geylânî, Ukayl-i Münbecî ve Hayât bin Kays el-Harrânî hazretleridir ”
|
|
|