Prof. Dr. Sinsi
|
Yahudiler
MÜMİNLERİ İMANDAN DÖNDÜRMEK İSTERLER
Kitap Ehlinden çoğu, kendilerine gerçek (hak) apaçık belli olduktan sonra, nefislerini (kuşatan) kıskançlıktan dolayı, imanınızdan sonra sizi inkâra döndürmek arzusunu duydular Fakat, Allah’ın emri gelinceye kadar onları bırakın ve (onlara ne sözle, ne de eylemle) ilişmeyin Hiç şüphesiz Allah, herşeye güç yetirendir (Bakara Suresi, 109)
MÜMİNLERE İYİLİK İSABET ETTİĞİNDE ÜZÜLÜRLER
Kitap Ehlinden olan kafirler ve müşrikler, Rabbinizden üzerinize bir hayrın indirilmesini arzu etmezler Allah ise, dilediğine rahmetini tahsis eder Allah büyük fazl sahibidir (Bakara Suresi, 105)
MÜMİNLERE TUZAK KURARLAR
Onlar (inanmayanlar) bir düzen kurdular Allah da (buna karşılık) bir düzen kurdu Allah, düzen kurucuların en hayırlısıdır (Al-i İmran Suresi, 54)
MÜMİNLERİ ALDATMAYA ÇALIŞIRLAR
“Ve sizin dininize uyanlardan başkasına inanıp güvenmeyin ” De ki: “şüphesiz doğru yol Allah’ın dosdoğru yoludur Size verilenin bir benzeri birine (İslam peygamberine) veriliyor ya da Rabbinizin katında onlar (müslümanlar) size karşı deliller getiriyorlar, diye mi (bu telaşınızş) De ki: “şüphesiz ‘lutuf ve ihsan (fazl)’ Allah’ın elindedir, onu dilediğine verir Allah (rahmeti) geniş olandır, bilendir ” (Al-i İmran Suresi, 73)
MÜMİNLERLE ALAY EDERLER
Ey iman edenler, sizden önce kendilerine kitap verilenlerden dininizi, alay ve oyun (konusu) edinenleri ve kafirleri dostlar (veliler) edinmeyin Ve eğer inanıyorsanız, Allah’tan korkup-sakının Onlar, siz birbirinizi namaza çağırdığınızda onu alay ve oyun (konusu) edinirler Bu, gerçekten onların akıl erdirmeyen bir topluluk olmalarındandır (Maide Suresi, 57-58)
MÜMİNLERE ZARAR VEREMEZLER
Onlar, yalana kulak tutanlardır, haram yiyicilerdir Sana gelirlerse aralarında hükmet veya onlardan yüz çevir Eğer onlardan yüz çevirecek olursan, sana hiç bir şeyle kesin olarak zarar veremezler Aralarında hükmedersen adaletle hükmet şüphesiz, Allah, adaletle hüküm yürütenleri sever (Maide Suresi, 42)
MÜMİNLERLE ALLAH HAKKINDA TARTIŞMAYA KALKARLAR
De ki: “O bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbiniz iken, bizimle Allah hakkında (sözde kanıtlarla) tartışmalara mı giriyorsunuzş Bizim amellerimiz bizim, sizin de amelleriniz sizindir Biz, O’na gönülden bağlanmış (muhlis) olanlarız ” (Bakara Suresi, 139)
UZUN YAŞAMAK İSTERLER
Andolsun, onları hayata karşı (diğer) insanlardan ve şirk koşanlardan (bile) daha ihtiraslı bulursun (Onlardan) Her biri, bin yıl yaşatılsın ister; oysa bunca yaşaması onu azabtan kurtarmaz Allah, onların yapmakta olduklarını görendir (Bakara Suresi, 96)
MÜMİNLERİN ARASINDA CASUSLUK YAPMAYA ÇALIŞIRLAR
Ey Peygamber, kalpleri inanmadığı halde ağızlarıyla “İnandık” diyenlerle Yahudiler’den küfür içinde çaba harcayanlar seni üzmesin Onlar, yalana kulak tutanlar, sana gelmeyen diğer topluluk adına kulak tutanlar (haber toplayanlar)dır Onlar, kelimeleri yerlerine konulduktan sonra saptırırlar, “Size bu verilirse onu alın, o verilmezse ondan kaçının” derler Allah, kimin fitne(ye düşme)sini isterse, artık onun için sen Allah’tan hiç bir şeye malik olamazsın İşte onlar, Allah’ın kalplerini arıtmak istemedikleridir Dünyada onlar için bir aşağılanma, ahirette onlar için büyük bir azab vardır (Maide Suresi, 41)
MÜMİNLERİN YANLIŞ YOLDA OLDUKLARINI SANIRLAR
Kendilerine kitaptan bir pay verilenleri görmedin miş Onlar, tağuta ve cibt’e1 inanıyorlar ve diğer inkâr edenler için: “Bunlar, iman edenlerden daha doğru bir yoldadır” diyorlar (Nisa Suresi, 51)
KENDİLERİNİN DOĞRU YOLDA OLDUKLARINI İDDİA EDERLER
Dediler ki: “Yahudi veya Hristiyan olun ki hidayete eresiniz ” De ki: “Hayır, (doğru yol) Hanif (muvahhid) olan İbrahim’in dini(dir); O müşriklerden değildi ” (Bakara Suresi, 135)
MÜMİNLERDEN ÇOK KORKARLAR
Onlar size ezadan başka kesinlikle bir zarar veremezler Eğer sizinle savaşırlarsa size arkalarını dönüp kaçarlar Sonra kendilerine yardım da edilmez (Al-i İmran Suresi, 111)
ÖLÜMDEN KORKULARI ÇOK FAZLADIR
De ki: “Ey Yahudi olanlar, eğer siz, (bütün) insanlardan ayrı olarak yalnızca sizlerin gerçekten Allah’ın velileri (dost ve sevgili kulları) olduğunuzu öne sürüyorsanız, şu halde ölümü temenni edin; eğer doğru sözlü iseniz (bunu çekinmeden yapın) ” Oysa onlar, ellerinin öne takdim ettikleri dolayısıyla bunu hiç bir zaman temenni edemezler Allah, zalimleri bilendir (Cum’a Suresi, 6-7)
AZGINDIRLAR
Bu nedenle, İsrailoğullarına şunu yazdık: Kim bir nefsi, bir başka nefse ya da yeryüzündeki bir fesada karşılık olmaksızın (haksız yere) öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur Kim de onu (öldürülmesine engel olarak) diriltirse, bütün insanları diriltmiş gibi olur Andolsun, elçilerimiz onlara apaçık belgelerle gelmişlerdir Sonra bunun ardından onlardan bir çoğu yeryüzünde ölçüyü taşıranlardır (Maide Suresi, 32)
NANKÖRDÜRLER
Siz (ise şöyle) demiştiniz: “Ey Musa, biz bir çeşit yemeğe katlanmayacağız, Rabbine yalvar da, bize yerin bitirdiklerinden bakla, acur, sarmısak, mercimek ve soğan çıkarsın ” (O zaman Musa “Hayırlı olanı, şu değersiz, şeyle mi değiştirmek istiyorsunuzş (Öyleyse) Mısır’a inin, çünkü (orada) kendiniz için istediğiniz vardır” demişti Onların üzerine horluk ve yoksulluk (damgası) vuruldu ve Allah’tan bir gazaba uğradılar Bu, kuşkusuz, Allah’ın ayetlerini tanımazlıkları ve peygamberleri haksız yere öldürmelerindendi (Yine) bu, isyan etmelerinden ve sınırı çiğnemelerindendi (Bakara Suresi, 61)
GÜVENİLMEZ VE İTAATSİZDİRLER
Ne zaman bir ahidde bulundularsa, içlerinden bir bölümü onu bozmadı mış Hayır, onların çoğu iman etmezler (Bakara Suresi, 100)
SÜREKLİ MÜMİNLERE İHANET EDERLER
Sözleşmelerini bozmaları nedeniyle, onları lanetledik ve kalplerini kaskatı kıldık Onlar, kelimeleri konuldukları yerlerden saptırırlar (Sık sık) Kendilerine hatırlatılan şeyden (yararlanıp) pay almayı unuttular İçlerinden birazı dışında, onlardan sürekli ihanet görür durursun Yine de onları affet, aldırış etme şüphesiz Allah, iyilik yapanları sever (Maide Suresi, 13)
HARAM YİYİCİDİRLER
Onlar, yalana kulak tutanlardır, haram yiyicilerdir Sana gelirlerse aralarında hükmet veya onlardan yüz çevir Eğer onlardan yüz çevirecek olursan, sana hiç bir şeyle kesin olarak zarar veremezler Aralarında hükmedersen adaletle hükmet şüphesiz, Allah, adaletle hüküm yürütenleri sever (Maide Suresi, 42)
İNSANLARI ZENGİNLİĞE GÖRE DEĞERLENDİRİRLER
Onlara peygamberleri dedi ki: “Allah size Talut’u (melik olarak) gönderdi ” Onlar: “Biz hükümdarlığa, ona göre daha çok hak sahibiyken ve ona bir mal (servet) bolluğu verilmemişken, nasıl bizi (yönetmek üzere) hükümdarlık (mülk) onun olabilirş” dediler O (şöyle) demişti: “Doğrusu Allah size onu seçti ve onun bilgi ve bedenî gücünü arttırdı Allah, kime dilerse mülkünü verir; Allah (rahmeti ve gücü) geniş olandır, bilendir ” (Bakara Suresi, 247)
MADDİ MENFAATLERİNDEN VAZGEÇMEZLER
Onların ardından yerlerine kitaba mirasçı olan bir takım ‘kötü kimseler’ geçti (Bunlar) şu değersiz olan (dünya)ın geçici-yararını alıyor ve: “Yakında bağışlanacağız” diyorlar Bunun benzeri bir yarar gelince onu da alıyorlar Kendilerinden Allah’a karşı hakkı söylemekten başka bir şeyi söylemeyeceklerine ilişkin Kitap sözü alınmamış mıydış Oysa içinde olanı okudular (Allah’tan) Korkanlar için ahiret yurdu daha hayırlıdır Hâlâ akıl erdirmeyecek misinizş (A’raf Suresi, 169)
AÇGÖZLÜDÜRLER
Siz (ise şöyle) demiştiniz: “Ey Musa, biz bir çeşit yemeğe katlanmayacağız, Rabbine yalvar da, bize yerin bitirdiklerinden bakla, acur, sarmısak, mercimek ve soğan çıkarsın ” (O zaman Musa “Hayırlı olanı, şu değersiz, şeyle mi değiştirmek istiyorsunuzş (Öyleyse) Mısır’a inin, çünkü (orada) kendiniz için istediğiniz vardır” demişti Onların üzerine horluk ve yoksulluk (damgası) vuruldu ve Allah’tan bir gazaba uğradılar Bu, kuşkusuz, Allah’ın ayetlerini tanımazlıkları ve peygamberleri haksız yere öldürmelerindendi (Yine) bu, isyan etmelerinden ve sınırı çiğnemelerindendi (Bakara Suresi, 61)
FAİZLE İNSANLARI SÖMÜRÜRLER
Ondan nehyedildikleri halde faiz almaları ve insanların mallarını haksız yere yemeleri nedeniyle (öyle yaptık ) Onlardan kafir olanlara pek acıklı bir azab hazırlamışızdır (Nisa Suresi, 161)
ZALİMDİRLER
Hani Musa ile kırk gece için sözleşmiştik Ama sonra siz, onun arkasından buzağıyı (tanrı) edinmiş ve (böylece) zalimler olmuştunuz Bundan sonra, (artık) şükredesiniz diye sizi bağışladık Ve hidayete eresiniz diye Musa’ya Kitab’ı ve Furkan’ı verdik Hani Musa, kavmine: “Ey kavmim, gerçekten siz, buzağıyı (tanrı) edinmekle kendinize zulmettiniz Hemen, kusursuzca yaratan (gerçek ilah)ınıza tevbe edip nefislerinizi öldürün: bu, yaratıcınız katında sizin için daha hayırlıdır” demişti Bunun üzerine (Allah) tevbelerinizi kabul etti şüphesiz O tevbeleri kabul edendir, esirgeyendir Ve demiştiniz ki: “Ey Musa, biz Allah’ı apaçık görünceye kadar sana inanmayız ” Bunun üzerine yıldırım sizi (kendinizden) almıştı Ve siz bakıp duruyordunuz Sonra şükredesiniz diye, sizi ölümünüzden sonra dirilttik Bulutları üzerinize gölge kıldık ve size kudret helvası ve bıldırcın indirdik Size rızık olarak verdiklerimizin temizinden yiyin (dedik) Onlar bize zulmetmediler, ancak kendi nefislerine zulmettiler Ve hatırlayın, demiştik ki: “şu şehre girin ve orada istediğiniz yerde bol bol yiyin, yalnızca secde ederek kapısından girerken ‘dileğimiz bağışlanmadır’ deyin; (biz de) hatalarınızı bağışlayalım; iyilik yapanların (ecirlerini) arttıracağız ” Ama zulmedenler, kendilerine söylenen sözü bir başkasıyla değiştirdiler Biz de o zalimlerin yaptıkları bozgunculuğa karşılık, üzerlerine gökten iğrenç bir azab indirdik (Bakara Suresi, 51-59)
KENDİLERİNDEN OLMAYANLARIN HAKLARINI YERLER
Kitap Ehlinden öylesi vardır ki, bir kantar emanet bıraksan onu sana geri verir; öylesi de vardır ki, ona bir dinar emanet bıraksan, sen, onun tepesine dikilip durmadıkça onu sana ödemez Bu onların “ümmiler (zayıf ve bilgisizler veya Ehl-i Kitap olmayanlar) konusunda üzerinizde bir yol (sorumluluk) yoktur” demiş olmalarındandır Oysa kendileri (gerçeği) bildikleri halde Allah’a karşı yalan söylemektedirler (Al-i İmran Suresi, 75)
Ey iman edenler, gerçek şu ki, (yahudi) bilginlerinden ve (hristiyan) rahiplerinden çoğu, insanların mallarını haksızlıkla yerler ve Allah’ın yolundan alıkoyarlar Altını ve gümüşü biriktirip de Allah yolunda harcamayanlar  Onlara acı bir azabı müjdele (Tevbe Suresi, 34)
İKİYÜZLÜDÜRLER
İman edenlerle karşılaştıklarında “İman ettik” derler; kendi başlarına kaldıkları zaman ise, derler ki: “Allah’ın size açtık (açıkladık)larını, Rabbiniz katında size karşı bir belge olsun diye mi onlarla konuşuyorsunuzş Hâlâ akıllanmayacak mısınızş” (Bakara Suresi, 76)
BOZGUNCUDURLAR
Ama zulmedenler, kendilerine söylenen sözü bir başkasıyla değiştirdiler Biz de o zalimlerin yaptıkları bozgunculuğa karşılık, üzerlerine gökten iğrenç bir azab indirdik (Yine) Hatırlayın; Musa kavmi için su aramıştı, o zaman biz ona: “Asanı taşa vur” demiştik de ondan oniki pınar fışkırmıştı, böylece herkes içeceği yeri bilmişti Allah’ın verdiği rızıktan yiyin, için ve yeryüzünde bozgunculuk (fesad) yaparak karışıklık çıkarmayın (Bakara Suresi, 59-60)
Yahudiler: “Allah’ın eli sıkıdır” dediler Onların elleri bağlandı ve söylediklerinden dolayı lanetlendiler Hayır; O’nun iki eli açıktır, nasıl dilerse infak eder Andolsun, Rabbinden sana indirilen, onlardan çoğunun taşkınlıklarını ve inkârlarını arttıracaktır Biz de onların arasına kıyamet gününe kadar sürecek düşmanlık ve kin salıverdik Onlar ne zaman savaş amacıyla bir ateş alevlendirdilerse Allah onu söndürmüştür Yeryüzünde bozgunculuğa çalışırlar Allah ise bozguncuları sevmez (Maide Suresi, 64)
Kitapta İsrailoğullarına şu hükmü verdik: “Muhakkak siz yer(yüzün) de iki defa bozgunculuk çıkaracaksınız ve muhakkak büyük bir kibirleniş-yükselişle kibirlenecek-yükseleceksiniz (İsra Suresi, 4)
İNKARCILARI DOST EDİNİRLER
Onlardan çoğunun inkâra sapanlarla dostluklar kurduklarını görürsün Kendileri için nefislerinin takdim ettiği şey ne kötüdür Allah onlara gazablandı ve onlar azabda ebedi kalacaklardır Eğer Allah’a, peygambere ve ona indirilene iman etselerdi, onları dostlar edinmezlerdi Fakat onlardan çoğu fasık olanlardır (Maide Suresi, 80-81)
KENDİ ARALARINDA DA ANLAşMAZLIK İÇİNDEDİRLER
Onlar, işlerini kendi aralarında parça parça dağıttılar (dinlerinde bölünmeler yaptılar); hepsi bize döneceklerdir (Enbiya Suresi, 93)
Andolsun, biz İsrailoğullarını, hoşlarına gidecek güzel bir yerde yerleştirdik ve temiz şeylerden kendilerine rızık verdik Kendilerine ilim gelinceye kadar anlaşmazlığa düşmediler şüphesiz Rabbin, aralarında anlaşmazlığa düştükleri şey konusunda kıyamet günü hüküm verecektir (Yunus Suresi , 93)
Onlar, kendilerine ilim geldikten sonra, yalnızca aralarındaki ‘tecavüz ve haksızlık’ dolayısıyla ayrılığa düştüler Eğer Rabbinden, adı konulmuş bir ecele kadar geçmiş (verilmiş) bir söz olmasaydı, muhakkak aralarında hüküm verilmiş (iş bitirilmiş)ti şüphesiz onların ardından Kitaba mirasçı olanlar ise, her halde ona karşı kuşku verici bir tereddüt içindedirler (şura Suresi, 14)
BİRBİRLERİNİ KÖTÜLÜKLERDEN SAKINDIRMAZLAR
Yapmakta oldukları münker (çirkin iş)lerden birbirlerini sakındırmıyorlardı Yapmakta oldukları şey ne kötü idi! (Maide Suresi, 79)
BİRBİRLERİNE DÜŞÜP, KAN AKITIRLAR
Hani sizden “Birbirinizin kanını dökmeyin, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayın” diye misak almıştık Sonra sizler bunu onaylamıştınız, hâlâ (buna) şahitlik ediyorsunuz Sonra (yine) siz, birbirinizi öldürüyor, bir bölümünüzü yurtlarından sürüp-çıkarıyor ve günah ve düşmanlıkla aleyhlerinde ittifaklar kuruyor ve size esir olarak geldiklerinde onlarla fidyeleşiyordunuz Oysa onları çıkarmanız, size haram kılınmıştı Yoksa siz, Kitabın bir bölümüne inanıp da bir bölümünü inkâr mı ediyorsunuzş Artık sizden böyle yapanların dünya hayatındaki cezası aşağılık olmaktan başka değildir; kıyamet gününde de azabın en şiddetli olanına uğratılacaklardır Allah, yaptıklarınızdan gafil değildir (Bakara Suresi, 84-85)
CENNETİN SADECE KENDİLERİ İÇİN OLDUĞUNU SANIRLAR
De ki: “Eğer Allah katında ahiret yurdu, başka insanların değil de, yalnızca sizin ise, (ve) doğru sözlüyseniz, öyleyse hemen ölümü dileyin ” (Bakara Suresi, 94)
Dediler ki: “Yahudi veya hristiyan olmayan hiç kimse kesin olarak cennete giremez ” Bu, onların kendi kuruntularıdır De ki: “Eğer doğru sözlüyseniz, kesin-kanıtınızı (burhan) getirin ” (Bakara Suresi, 111)
KENDİLERİNE ALLAH’TAN BİR AZAP DOKUNSA BİLE BUNUN ANCAK KISA SÜRELİ OLACAĞINI DÜşÜNÜRLER
Kendilerine Kitaptan bir pay verilenleri görmedin miş Aralarında Allah’ın Kitabı hükmetsin diye çağrılıyorlar da, onlardan bir bölümü yüz çeviriyor Onlar, işte böyle arka dönenlerdir Bu, onların: “Ateş bize sayılı günler dışında kesinlikle dokunmayacak” demelerindendir Onların bu iftiraları, dinleri konusunda kendilerini yanılgıya düşürmüştür (Al-i İmran Suresi, 23-24)
Dediler ki: “Sayılı günlerin dışında, ateş asla bize değmeyecektir ” De ki: “Allah katından bir ahid mi aldınızş -ki Allah asla ahdinden dönmez- Yoksa Allah’a karşı bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuzş” (Bakara Suresi, 80)
Onların ardından yerlerine kitaba mirasçı olan bir takım ‘kötü kimseler’ geçti (Bunlar) şu değersiz olan (dünya)ın geçici-yararını alıyor ve: “Yakında bağışlanacağız” diyorlar Bunun benzeri bir yarar gelince onu da alıyorlar Kendilerinden Allah’a karşı hakkı söylemekten başka bir şeyi söylemeyeceklerine ilişkin Kitap sözü alınmamış mıydış Oysa içinde olanı okudular (Allah’tan) Korkanlar için ahiret yurdu daha hayırlıdır Hâlâ akıl erdirmeyecek misinizş (A’raf Suresi, 169)
ALLAH’IN SADECE KENDİLERİNİ SEVDİĞİ İDDİASINDADIRLAR
De ki: “Ey Yahudi olanlar, eğer siz, (bütün) insanlardan ayrı olarak yalnızca sizlerin gerçekten Allah’ın velileri (dost ve sevgili kulları) olduğunuzu öne sürüyorsanız, şu halde ölümü temenni edin; eğer doğru sözlü iseniz (bunu çekinmeden yapın) ” (Cum’a Suresi, 6)
Yahudi ve Hristiyanlar: “Biz Allah’ın çocuklarıyız ve sevdikleriyiz” dedi De ki: “Peki, ne diye sizi günahlarınızdan dolayı azablandırıyorş Hayır, siz O’nun yarattığından birer beşersiniz O, dilediğini bağışlar, dilediğini azaplandırır Göklerin, yerin ve bunların arasındakilerin tümünün mülkü Allah’ındır Son varış O’nadır ” (Maide Suresi, 18)
ALLAH ONLARA AZGINLIKLARI YÜZÜNDEN AĞIR YASAKLAR KOYMUŞTUR
Yahudilerin yaptıkları zulüm ve birçok kişiyi Allah’ın yolundan alıkoymaları nedeniyle (önceleri) kendilerine helal kılınmış güzel şeyleri onlara haram kıldık (Nisa Suresi, 160)
Yahudi olanlara her tırnaklı (hayvanı) haram kıldık Sığırlardan ve koyunlardan, sırtlarına veya bağırsaklarına yapışan veya kemiğe karışanlar dışında iç yağlarını da onlara haram kıldık ‘Azgınlık ve hakka tecavüzde bulunmaları’ nedeniyle onları böyle cezalandırdık Biz şüphesiz doğru olanlarız (En’am Suresi, 146)
Bir de onlara deniz kıyısındaki şehri(n uğradığı sonucu) sor Hani onlar cumartesi (yasağını çiğneyerek) haddi aşmışlardı ‘Cumartesi günü iş yapma yasağına uyduklarında’, balıkları onlara açıktan akın akın geliyor, ‘cumartesi günü iş yapma yasağına uymadıklarında’ ise, gelmiyorlardı İşte biz, fıska sapmaları dolayısıyla onları böyle imtihan ediyorduk (A’raf Suresi, 163)
AŞAĞILANMA DAMGASI VURULMUŞTUR
Her nerede bulunurlarsa bulunsunlar -Allah’ın ipine ve insanların ipine (ahdine) sığınanlar başka- onlara zillet (zorluk damgası) vurulmuştur Onlar, Allah’tan bir gazaba uğradılar da üzerlerine aşağılanma (damgası) vuruldu Bu, Allah’ın ayetlerini inkar etmeleri ve peygamberleri haksız yere öldürmeleri nedeniyledir (Yine) Bu, isyan etmeleri ve haddi aşmaları dolayısıyladır Onların hepsi bir değildir Kitap Ehli’nden bir topluluk vardır ki, gece vaktinde ayakta durup Allah’ın ayetlerini okuyarak secdeye kapanırlar (Al-i İmran Suresi, 112-113)
İNKARLARINDAN DOLAYI LANETLENMİŞLERDİR
Kimi yahudiler, kelimeleri ‘konuldukları yerlerden’ saptırırlar ve dillerini eğip bükerek ve dine bir kin ve hınç besleyerek: “Dinledik ve karşı geldik İşit, -işitmez olası- ve ‘Raina’ bizi güt, bize bak” derler Eğer onlar: “İşittik ve itaat ettik, sen de işit ve ‘Bizi gözet’ deselerdi, elbette kendileri için daha hayırlı ve daha doğru olurdu Fakat Allah, onları küfürleri dolayısıyla lanetlemiştir Böylece onlar, az bir bölümü dışında, inanmazlar (Nisa Suresi, 46)
İşte bunlar Allah’ın kendilerini lanetlediğidir Allah’ın kendisini lanetlediğine hiç bir yardımcı bulamazsın (Nisa Suresi, 52)
Dediler ki: “Bizim kalplerimiz örtülüdür ” Hayır; Allah, inkârlarından dolayı onları lanetlemiştir Bundan dolayı pek azı iman eder (Bakara Suresi, 88)
ARALARINDA İMAN EDENLER DE VARDIR
şüphesiz, iman edenler(le) yahudiler, hristiyanlar ve sabiiler(den kim) Allah’a ve ahiret gününe iman eder ve salih amellerde bulunursa, artık onların Allah katında ecirleri vardır Onlara korku yoktur ve onlar mahzun olmayacaklardır (Bakara Suresi, 62)
"Sen yücesin, bize ögrettiginden baska bizim hiçbir bilgimiz yok Gerçekten sen, her seyi bilen, hüküm ve hikmet sahibi olansin "
(Bakara Suresi, 32)
|