Konu
:
Sırların Sırları Zikirler
Yalnız Mesajı Göster
Sırların Sırları Zikirler
08-02-2012
#
1
Prof. Dr. Sinsi
Sırların Sırları Zikirler
SIRLARIN SIRLARI
ZİKİRLER
Cenab-ı Hakk zikredenleri hidayete erdirir
Nitekim şu ayet-i kerimede
“Allahü Teala’yı zikredin sizi hidayete erdirdiği için
”
(Bakara:197) buyurulmuştur
Yani zikrinizle ulaştığınız mertebelere kadar sizi hidayete erdirdiği yol gösterdiği için “zikrediniz”
Demektir
Bir anlamda da “mertebenize göre zikrediniz” buyurulmaktadır
Rasul-i Ekrem sallallahu aleyhi ve selem efendimiz de zikir konusunda:
“Benim ve benden önce gelen nebiler söyledikleri en değerli (zikir) söz “La ilahe illallah”tır
Buyuruyor
Açık cehri zikir olsun gizli (hafi) zikir olsun her zikrin özel bir mertebesi vardır
Allahü
Teala kullarını önce dilin zikrine sonra nefsin zikrine sonra kalbin zikrine sonra ruhun zikrine sonra sırrın zikrine sonra hafi nin zikrine sonra ahfanın zikri ulaştırır
Zikr-i lisan
(dilden yapılan zikir) kalbden yapılan gibidir
Çünkü dil kalbin tercümanıdır ve zikretmeyi unutan kalbe bu vazifesini hatırlatır
Zikr-i nefs
(nefsin zikri) harfsiz sessiz yapılan ve yalnız batında içten hiss ve hareketle duyulan zikirdir
Zikr-i kalb
(kalbin zikri) celal ve cemal sıfatlarının tecelliyatının kalbin özünde duyulmasını sağlar
Zikr-i ruh
(ruhun zikri) sıfatların tecellisinden meydana gelen nurların müşahedesini sağlar
Zikr-i Sırr
(sırrın zikri) esrar-ı ilahiyye’nin mükaşefesini sağlar
Zikr-i Hafi
(gizlinin zikri) makam-ı sıdk ta Zat-ı Ahadiyyetin cemali’nin nurunun muayenesini (kalp ve ruh gözüyle görüp ilahi tecellilere temaşa etmeyi) sağlar
Zikr-i ahfa’l-hafi
(Ahfal hafi gizlinin gizlisi nin zikri) ile de Hakk’ın Hakka’l yakinlik hakikatine nazar edebilmek mertebesine erişilir
Bu makama ulaşan Allahü Teala’dan başka bir şey göremez olur
Aşağıdaki ayet-i kerimede buyurulduğu gibi :
“O gizli ve en gizli olanları bilir
”
(Ta-ha :7)
Bu mertebe mertebelerin en yükseği derecelerin ve ilimlerin sonudur
Orada bir başka tür ruhta vardır
Bütün ruhların en latifi olan bu ruh tıfl el-meani (manaların çocuğu) denilen ve bahsedilen kademelerle kulu Allah’a çağıran en latif davetçidir
Bu derece ile ilgili olarak şöyle denilmiştir
”bu makam Allah’ın hass kullarına ihsan ettiği bir makamdır”
Mü’min suresi 15
ayet-i kerimede de buna işaret edilmiştir
“Kullarından dilediğine kendi emrinden ruh ilka eder
(üfler)”
Bu ruh mertebesine erişen bir arif-i billah kudret alemi ile müşerref olur hakikat sırlarını müşahede eder ve Allah’tan başka hiçbir şeye asla iltifat etmez
Rasul-i Ekrem sallallahu aleyhi ve selem efendimiz bu manada şöyle buyurmuşlardır
“Allahü Teala dünya ehline Ahiret’i haram kılmış Ahiret ehline dünyayı haram kılmış Allah ehline ise ikisinide haram kılmıştır
”
Cenab-ı Hakk’a vüsul (ulaşmanın) yolu şeriat-ı Ahmediyye ahkamına sırat-ı müstakim üzere gece-gündüz uymaktır
(İslam şeriatını Kur’an hükümlerini dosdoğru yol üzerinde kesintisiz uygulamaktır
Derecelerin sonuna ulaşmak isteyen taliblere de devamlı zikir farzdır
Nitekim ayet-i kerimelerde şöyle buyuruluyor
“… Allah’ı ayakta,otururken,yanlarına uzanık olarak zikredenler…
”
(Nisa:103-Ali İmran:191)
Yani ayakta ikenden murad gündüz otururkenden murad gece yanlarına uzanık ikenden murad ise uyku, darlık, genişlik, sağlık ,hastalık, zenginlik ,fakirlik gibi hallerdir
(Allahu alem)
Prof. Dr. Sinsi
Kullanıcının Profilini Göster
Prof. Dr. Sinsi Kullanıcısının Web Sitesi
Prof. Dr. Sinsi tarafından gönderilmiş daha fazla mesaj bul