Yalnız Mesajı Göster

Zafere Götüren Faktörler

Eski 08-02-2012   #1
Prof. Dr. Sinsi
Varsayılan

Zafere Götüren Faktörler




Zafere Götüren Faktörler


Şeyh Abdulbâri es-Sübeyti

12/03/1423 Hicri – 24/05/2002 Miladi



Hiç şüphesiz, mü’minlerin en değerli amaçlarından ve en çok istedikleri şeylerden biri de; dinlerini üstün ve Rablerinin Kitabı’nı hakim görmektir Tevhid sancağının yükseldiğini görmek ve Allah Teâlâ’nın yardımı ile sevinmektir
Allah’ın mü’minlere yardımı kainatın bir gerçeğidir Allah’ın kurallarından kalıcı bir kuraldır Zafer, Allah’ın dilediği bir hikmet gereği gecikebilir Başlangıçta yenilgi olarak görülebilir Hatta hak, bir savaşta yenilebilir ve batıl bir dönem üstün olabilir Bütün bunlar, Kur’an’a göre, zaferin görüntüleridir; insan bunun hikmetini bilmez Mü’minler, sonuçlarla yükümlü değildirler Onlar ancak, Kur’an ve emirleri yolunda yürümekle yükümlüdürler Ondan sonra zafer, Allah’ın işidir; dilediği gibi yapar (Onları siz öldürmediniz, fakat Allah öldürdü; attığın zaman da sen atmadın, fakat Allah attı Ve bunu, mü’minleri güzel bir imtihanla denemek için (yaptı) Şüphesiz Allah; işitendir, bilendir) (8/el-Enfâl/17)
Zaferin gelmesi gecikebilir Çünkü, ümmetin yapısı olgunlaşmamış ve gücü tam olarak yerine gelmemiştir Çünkü toplum, zaferi karşılamaya hazır değildir Ümmetin, Allah ile bağını güçlendirmesi için zafer gecikir Sıkıntı ve acı çeker, çaba gösterir; Allah’dan başka kendisine destek ve darlıkta kendisine yönelecek birini bulamaz Ümmet; mücadelesini, gayretini ve fedakarlığını sadece Allah için ve O’nun çağrısı için has kılsın diye zafer gecikebilir
Batıl ise ne kadar yükselirse yükselsin, bu normal bir durum değildir ve geçicidir Hakkın önünde mutlaka yenilgiye uğrayacaktır Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Ve de ki: “Hak geldi, batıl yıkılıp gitti Zaten batıl yıkılmaya mahkumdur”) (17/el-İsrâ/81) (Köpük, atılıp gider İnsanlara fayda veren şeye gelince, o yeryüzünde kalır İşte Allah, böyle misaller getirir) (13/er-Ra’d/17) Allah’ın hikmeti, Allah dostlarını denemek ve mü’minleri güzel bir imtihanla sınamak için batılın varolmasını gerektirmiştir Değilse; şayet Allah azze ve celle dileseydi ne küfür olurdu, ne de batıl Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Durum şu ki; Allah dileseydi, onlardan intikam alırdı Fakat sizi birbirinizle denemek ister) (47/Muhammed/4)
Ümmet, zaferin nerede ve nasıl gerçekleşeceğini bilmez Allah’ın, kendileri ile dostlarına yardım ettiği askerleri çoktur Beni Nadir Savaşı’nda korku, Allah’ın askerlerinden biriydi Bedir Savaşı’nda; melekler, uyuklama, yağmur ve çakıl taşları Allah’ın askerlerindendi Rüzgar, örümcek ve benzerleri Allah’ın askerlerindendir Allah azze ve celle ne doğru buyurur: (Rabbinin ordularını, kendisinden başkası bilmez Bu ise, insanlık için bir öğütten ibarettir) (74/el-Müddessir/31)
Müslim, Sahihi’nde İbrahim et-Teymi’den, o da babasından şunu rivayet eder: Huzeyfe b el-Yemân’ın yanındaydık Bir adam şöyle dedi: “Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’e ulaşsaydım O’nunla birlikte savaşır ve zorluklara katlanırdım” Sanki sahabilerin karşılaştığı zorlukları ve Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem ile birlikte yaptıkları cihadı küçük görüyordu Bunun üzerine Huzeyfe şöyle dedi: “Sen bunu mu yapardın; oysa ben, bizi Ahzâb (Hendek Savaşı) gecesi Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem ile birlikte gördüm Şiddetli bir rüzgara ve soğuğa yakalanmıştık Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Kavmin (düşmanın) haberini bize getirecek bir kişi yok mu; Allah onu Kıyamet günü benimle birlikte kılsın?” Hepimiz sustuk ve hiç kimse O’na cevap vermedi Sonra şöyle buyurdu: “Kavmin (düşmanın) haberini bize getirecek bir kişi yok mu; Allah onu Kıyamet günü benimle birlikte kılsın?” Hepimiz sustuk ve hiç kimse O’na cevap vermedi Şöyle buyurdu: (Kalk, ey Huzeyfe! Kavmin (düşmanın) haberini bana getir Hiçbir kaçış yolu bulamadım Çünkü kalkmam için beni bizzat adımla çağırmıştı
İnsanların tereddüdü; yaşadıkları soğuk, açlık ve korku yüzündendi Yaklaşık bir ay süren kuşatma güçleri zayıflatmış ve bedenleri yormuştu O gece kopkoyu bir karanlık vardı ve rüzgar, soğuk ve şiddetliydi Korku insanların yakasına yapışmıştı (Onlar hem yukarınızdan hem aşağı tarafınızdan üzerinize yürüdükleri zaman, gözler yılmış, yürekler ağızlara gelmişti ve siz Allah hakkında türlü türlü şeyler düşünüyordunuz İşte orada iman sahipleri imtihandan geçirilmiş ve şiddetli bir sarsıntıya uğratılmışlardı) (33/el-Ahzâb/10-11) Bu karmaşık havada ve zor şartlarda; Allah, askerine bir kaç dakikada ummadığı bir yerden yardımını gönderir Düşman gurupların birliğini dağıtan, savaşın dengelerini değiştiren bir rüzgar gönderir: (Allah savaşta mü’minlere yetti Allah güçlüdür, mutlak galiptir) (33/el-Ahzâb/25)
Bazı müslümanlar; durumları nasıl olursa olsun, amelleri gerçekte ne olursa olsun, müslüman oldukları sürece Allah’ın kendilerine yardım edeceği kuruntusuna kapılabilir Oysa Allah şöyle buyurmuştur: (Ey iman edenler! Eğer siz Allah’a (dinine) yardım ederseniz, Allah da size yardım eder ve ayaklarınızı sağlam tutar) (47/Muhammed/7) “Amelleriniz, halleriniz ve durumlarınız nasıl olursa olsun; mü’min olduğunuz sürece size yardım edeceğim ve ayaklarınızı sabit kılacağım” dememiştir!
Mü’minler, Uhud Savaşı’nda Rasulullah’ın emrine uymadıklarında, aralarında Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem olduğu halde yenilmiştir
Huneyn Savaşı’nda çoklukları onların kendilerini beğenmelerine ve bazılarının “Bugün artık yenilmeyiz!” demesine yolaçmıştı da onların çoğu aralarında Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem olduğu halde yenilmişti
Allah; dinine yardım etmeyen birine, sadece mü’min olduğunu öne sürdü diye nasıl yardım eder?!
Allah; kendisine karşı gelen ve görevini yerine getirmeyen birine nasıl yardım eder?!
Ömer radıyallahu anh şöyle der: “Şüphesiz biz, düşmanımız karşısında sayıyla ya da savaş hazırlığı ile zafer kazanmayız Ancak bizim Allah’a itaatimiz ve onların O’na isyanı nedeniyle zafer kazanırız Şayet Allah’a isyan edecek olursak onlarla isyanda eşit olmuş oluruz ve bize karşı üstünlük onların olur
Allah Teâlâ’nın değişmeyen kuralları vardır; onlarla kainata, hayata ve insana hükmeder Bu kurallardan biri de zaferin gerekleri ve yenilgiye yol açan nedenlerdir Bu kuralların ardındaki hikmet; nefislerde gizli olanı ortaya çıkarmak; sözlerle ve temennilerle değil, görülen gerçek ışığında insanları değerlerine göre ayırmaktır Saflar belirginleşir, nefisler arınır, sabırlı mü’minler bilinir ve Allah da onlara yardım eder
Zafere götüren faktörlerden biri de akidenin sağlamlaştırılması ve imanın iyice yerleşmesidir Çünkü samimi iman, nefisleri arındırır ve kalpleri temizler Böylece durum düzelir ve Allah, mü’minlere zafer ve hükümranlık nasip eder Çünkü zafere götüren faktörler, kalplerde ve nefislerde gizlidir Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Şüphesiz; peygamberlerimize ve iman edenlere hem dünya hayatında hem de şahitlerin (şahitlik) edecekleri günde yardım ederiz) (40/Ğâfir/51)
Tarih bizlere iman ehli sayıca az, aç ve çıplak insanların hallerini anlatır Allah’a karşı samimi olmuşlar ve nefislerinin nasiplerini terketmişlerdir Bunun üzerine Allah onlara yardım etmiş ve onları yeryüzünde hakim kılmıştır (Zafer, yalnızca mutlak güç ve hikmet sahibi Allah katındandır) (3/Âl-i Imrân/126)
Zafere götüren faktörlerden biri de ihlastır İhlaslı kişi Allah tarafından desteklenir Allah Subhânehu ona yeter (Allah kuluna kâfi değil midir?) (39/ez-Zümer/36) Kişinin Rabbi karşısındaki samimiyeti ve ihlası ölçüsünce kendisine, Allah’ın yardımı ve desteği, dostluğu ve kollaması gerçekleşir Destek, ona hazırlık ölçüsüncedir Allah’ın yardımı ve desteği, başarılı kılması ve hataları doğrultması kalplerde bulunan niyetin samimiyetine ve saflığına göredir (Andolsun ki o ağacın altında sana biat ederlerken Allah, mü’minlerden razı olmuştur Kalplerinde olanı bilmiş, onlara güven indirmiş ve onları pek yakın bir fetihle mükafatlandırmıştır) (48/el-Fetih/18) Allah Teâlâ şöyle buyurur: (Bizim yolumuzda cihad edenleri elbette kendi yollarımıza eriştireceğiz Hiç şüphe yok ki Allah, iyi davrananlarla beraberdir) (29/el-Ankebût/69)






Alıntı Yaparak Cevapla